- 29 Eylül 2014
- 8.785
- 16.193
- Konu Sahibi askmigururmu
- #61
İnce bir köprünün üzerindesin. Ya pes etmeyip ayrılık yolunu tamamlayacaksın, ya da düşüp hayatını mahvedeceksin. Her şey ortada, ya aklın ya kalbin. Seçim sana ait.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
3.5 senelik ilşkim bitti. Karşı taraf aşırı kıskanç ve özgüvensizdi. Akşam hava kararınca dışarı çıkmma müdahale ediyor, bir erkeğe yol bile sorsam burnumdan getiriyor, dünyadaki tüm erkeklerin bende gözü olduğunu sanıyordu. beni kendince çok seviyordu. ama okdr yıpranmıştım ki.. kesinlikle ayrılamam diyordum anneme.. annem de sakın bu çocukla evlenme seni sinir hastası yapacak,altın kafese kapatacak diyordu. 20-24 yaş arasıydı ozamanlar. Birgün ayrıldım. O herzaman ki gibi sandı yani tekrar barışırız diye.. Çok ağladım ama dedimki kendime bu adamla bir ömrü neden heba edeyim..Çok dua ettim. 1-2 hafta sonra daha iyiydim. Gittim dans kursuna yazıldım, kırmızı oje sürdüm, kız arkadaşlarımla eğlendim. Yani o varken yapamadığım şeyleri yaptım ki acım hafiflesin, özgürlüğün tadına varayım bir daha ona dönmeyeyim. Aylarca dönmeye çabaladı, peşimi bırakmadı. O dönemde eşimle tanıştım. 4 sene flört ettik şimdi 3 yıldır evliyiz.. Ve hayatıma bakıyorum ve iyiki diyorum.. Ben iyiki o adamdan kurtulmuşum,şimdiki insanı bulmuşum.. Özgüvenli,saygılı,sevgili.. Demek istediğim şudur ki insan herkesten vazgeçebilir.. Aşk sevgi bir yere kadar.. Mantıksız bir ilişki yaşamak, acı çekmek, kendini hiçe saymak değer mi ? Anlattığın insandan ne sevgili ne eş olmaz.. Lütfen doğru seçimler yap..güçlü dur.. bir ayrılıktan çok daha acı şeyler var hayatta.. Şuan 32 yaşındayım oyüzden daha net görüyorum.. Yanlışından dön.. Ve gençliğinin tadını çıkar.. Daha karşına kimler çıkacak.. Hayat güzel..Lütfen okur musunuz?
Her ilişki gibi benimkinde de başta her şey mükemmeldi... Fakat zamanla her şey değişti kızlar. Tüm erkek arkadaşlarımı çevremden uzaklaştırmamı istedi. Bir arkadaşım erkek arkadaşını getirip tanıştırsa bu nedenle bile kıyametler kopardı. Hakkımı aramak için bir toplulukta söz alıp konuşsam "Sanane, sana mı kaldı kızım?" diyen biri oldu. Ve en kötüsü dolmuşta bir kızın yanının boş olduğunu görmeyip erkeğin yanına oturduğumda indiğimizde kolumdan savurdu tüm sokağa beni rezil etti...
Üstelik bunları yaparken kendi arkadaş grubundan hiç kopmadı. Grupta gerçekten çok hafif davranan kızlar vardı. Benim yanında el şakaları, temaslar, birbirleriyle laubali konuşmalar yapıyorlardı. Aylarca sabah 4lere 5lere kadar ağladım ancak koparabildim bağlarını.
Maddi hiçbir beklentim olmadı ondan kızlar. Sürekli elim cebime gitmiştir, hesabı erkek öder diyen kızlardan olmadım hiç. Cebine-cüzdanına gizli gizli 50 lira 100 lira sıkıştırdığım da oldu, nakit olarak destek çıktığım da... Çünkü ailesinin durumunun iyi olmadığını biliyordum. Ne bir hediye istedim ne de bir sürpriz. Sürekli düğün istemem, gelinlik istemem, balayı istemem dedim durdum. Sırf ailesi üzülmesin, altından kalkamayız diye korkmasın diye.
İşe girdim 2. günden duyurdum sevgilim olduğunu herkese, benden 6 ay büyük adamlara bile "abi,kardeş" diye hitap ettim sululuk olmasın amacıyla. Şunu giyme dedi giymedim. Makyaj yapma dedi yapmadım....
Ama hakettiğim ne oldu? bir gün gizli gizli kendisini aldatan eski kız arkadaşını googledan arattığını, fotoğraflarına baktığını gördüm. Türlü bahaneler uydurdu. İnanmadım, sindiremedim ama sonunda belki merak etmiştir dedim içime gömdüm.
Facebook şifresi istediğim gece ne hikmetse -uyuyakalıp- sabahında hesabını silip yeni bir hesap açıp çocuk kandırır gibi elime verdi şifresini... Sorduğumda ergenliğinden kalma eski küfürlü yorumları ve ayıp resimleri beğendiğini vs görmemi istemediğini söyledi.
Erasmus sınavını kazandım ama yardımını istediğim bir iki erkek bana asılmaya kalktı. Mağlum şahsın eski sevgilisi de yurtdışına gittikten sonra onu aldattığı için bu konuda hassas olduğunu bildiğimden erasmusa gidemedim.
Sosyal medyam bile yok biliyor musunuz? Ağız tadıyla kullanamadım çünkü. Twitter'da gündemle ilgili twit atınca "elin adamlarının dikkatini çekmeye çalışıyor" oldum. İnstagramda tek bir erkek arakadaşımı ekleyemedim.
Bunun karşılığında o kız kankasıyla finallere çalışmak için kütüphanede başbaşa kaldı, başbaşa yemek yedi. Ses etmedim ben açık fikirli bir insanımdır çünkü.
Ailem istemedi okuduğu bölüm dolayısıyla karşı çıktılar "RIZKI VEREN ALLAHTIR." dedim. Son 1 yıldır ben mezun olmuş evdeydim. o ise ünide son sınıftı (şuan mezun) oldu.
Bu süreçte yazın staj yapacaktı -> evime uzak dedi yapmadı.
Akrabaları iş verecekti "İngilizce bilmen şart" dediler, çalışacağım dedi --> çalışmadı.
Kpss çalışacak en azından düz memur olacaktı --> çalışmadı.
Ve tüm bunları yaparken haftada sadece 3 gün okulu vardı. Buna rağmen çok yorulduğunu iddia ediyordu.
Kızlar artık çok yoruldum. Çok kavga çıkardım bu sebeplerden, çok ke ayrılalım dedim dayanamadım barıştım. Dengesiz bir tablo çizdim anlayacağınız. Bana hep sabır gösterdi. Kendisinin beni, benim onu sevdiğimden daha çok sevdiğini söyledi. Hatta ağladı da kaç kez. Ama işte...
Bir erkeğin bu kadar nazlanması doğru mu? İnanın ben de oturup beklemiyorum iş başvurularına koşturuyorum, kpss çalışıyorum... O ise tüm bir sene hiçbir şey yapmadı bilgisayar oyunu dışında. Erkek adam böyle mi yapar?
Biraz sıkıştırdığımda da polis olacağım asker olacağım diyor. Ama hiç sanmıyorum çünkü 1.60 boyunda ve kilosu da var.
Şuan ayrıyız. Çok üzgün hatta "benim kendisine fazla olduğumu bile söyledi "Sizlere ayrılayım mı diye sormuyorum. Olanların çizmeyi aştığının farkındayım.
Sizce ben nerede hata ettim böyle oldu? ve Sizler nasıl atlattınız uzun ilişki sonrasını?
Hiç arkadaşım kalmadı.... Dertleşelim mi?
Şu anlattığın yazdığın herşeyin sorumlusu sensin aslında.Ailene yazık.Büyüt okut,geleceğini kurmasını bekle.Ama senin evladın napsın,gitsin gelişimini tamamlayamamış bir erkekcik için hayallerinden geleceğinden vazgeçip,onun boyundurluğu altına girsin.Onun ailesini,onu,ona ait olan herşeye adasın kendini.Okul hedef hayali kurmadığı gibi,gelinlik hayalini bile erkeciğin ailesinin üzülmemesine göre kursun.Lütfen okur musunuz?
Her ilişki gibi benimkinde de başta her şey mükemmeldi... Fakat zamanla her şey değişti kızlar. Tüm erkek arkadaşlarımı çevremden uzaklaştırmamı istedi. Bir arkadaşım erkek arkadaşını getirip tanıştırsa bu nedenle bile kıyametler kopardı. Hakkımı aramak için bir toplulukta söz alıp konuşsam "Sanane, sana mı kaldı kızım?" diyen biri oldu. Ve en kötüsü dolmuşta bir kızın yanının boş olduğunu görmeyip erkeğin yanına oturduğumda indiğimizde kolumdan savurdu tüm sokağa beni rezil etti...
Üstelik bunları yaparken kendi arkadaş grubundan hiç kopmadı. Grupta gerçekten çok hafif davranan kızlar vardı. Benim yanında el şakaları, temaslar, birbirleriyle laubali konuşmalar yapıyorlardı. Aylarca sabah 4lere 5lere kadar ağladım ancak koparabildim bağlarını.
Maddi hiçbir beklentim olmadı ondan kızlar. Sürekli elim cebime gitmiştir, hesabı erkek öder diyen kızlardan olmadım hiç. Cebine-cüzdanına gizli gizli 50 lira 100 lira sıkıştırdığım da oldu, nakit olarak destek çıktığım da... Çünkü ailesinin durumunun iyi olmadığını biliyordum. Ne bir hediye istedim ne de bir sürpriz. Sürekli düğün istemem, gelinlik istemem, balayı istemem dedim durdum. Sırf ailesi üzülmesin, altından kalkamayız diye korkmasın diye.
İşe girdim 2. günden duyurdum sevgilim olduğunu herkese, benden 6 ay büyük adamlara bile "abi,kardeş" diye hitap ettim sululuk olmasın amacıyla. Şunu giyme dedi giymedim. Makyaj yapma dedi yapmadım....
Ama hakettiğim ne oldu? bir gün gizli gizli kendisini aldatan eski kız arkadaşını googledan arattığını, fotoğraflarına baktığını gördüm. Türlü bahaneler uydurdu. İnanmadım, sindiremedim ama sonunda belki merak etmiştir dedim içime gömdüm.
Facebook şifresi istediğim gece ne hikmetse -uyuyakalıp- sabahında hesabını silip yeni bir hesap açıp çocuk kandırır gibi elime verdi şifresini... Sorduğumda ergenliğinden kalma eski küfürlü yorumları ve ayıp resimleri beğendiğini vs görmemi istemediğini söyledi.
Erasmus sınavını kazandım ama yardımını istediğim bir iki erkek bana asılmaya kalktı. Mağlum şahsın eski sevgilisi de yurtdışına gittikten sonra onu aldattığı için bu konuda hassas olduğunu bildiğimden erasmusa gidemedim.
Sosyal medyam bile yok biliyor musunuz? Ağız tadıyla kullanamadım çünkü. Twitter'da gündemle ilgili twit atınca "elin adamlarının dikkatini çekmeye çalışıyor" oldum. İnstagramda tek bir erkek arakadaşımı ekleyemedim.
Bunun karşılığında o kız kankasıyla finallere çalışmak için kütüphanede başbaşa kaldı, başbaşa yemek yedi. Ses etmedim ben açık fikirli bir insanımdır çünkü.
Ailem istemedi okuduğu bölüm dolayısıyla karşı çıktılar "RIZKI VEREN ALLAHTIR." dedim. Son 1 yıldır ben mezun olmuş evdeydim. o ise ünide son sınıftı (şuan mezun) oldu.
Bu süreçte yazın staj yapacaktı -> evime uzak dedi yapmadı.
Akrabaları iş verecekti "İngilizce bilmen şart" dediler, çalışacağım dedi --> çalışmadı.
Kpss çalışacak en azından düz memur olacaktı --> çalışmadı.
Ve tüm bunları yaparken haftada sadece 3 gün okulu vardı. Buna rağmen çok yorulduğunu iddia ediyordu.
Kızlar artık çok yoruldum. Çok kavga çıkardım bu sebeplerden, çok ke ayrılalım dedim dayanamadım barıştım. Dengesiz bir tablo çizdim anlayacağınız. Bana hep sabır gösterdi. Kendisinin beni, benim onu sevdiğimden daha çok sevdiğini söyledi. Hatta ağladı da kaç kez. Ama işte...
Bir erkeğin bu kadar nazlanması doğru mu? İnanın ben de oturup beklemiyorum iş başvurularına koşturuyorum, kpss çalışıyorum... O ise tüm bir sene hiçbir şey yapmadı bilgisayar oyunu dışında. Erkek adam böyle mi yapar?
Biraz sıkıştırdığımda da polis olacağım asker olacağım diyor. Ama hiç sanmıyorum çünkü 1.60 boyunda ve kilosu da var.
Şuan ayrıyız. Çok üzgün hatta "benim kendisine fazla olduğumu bile söyledi "Sizlere ayrılayım mı diye sormuyorum. Olanların çizmeyi aştığının farkındayım.
Sizce ben nerede hata ettim böyle oldu? ve Sizler nasıl atlattınız uzun ilişki sonrasını?
Hiç arkadaşım kalmadı.... Dertleşelim mi?
İnce bir köprünün üzerindesin. Ya pes etmeyip ayrılık yolunu tamamlayacaksın, ya da düşüp hayatını mahvedeceksin. Her şey ortada, ya aklın ya kalbin. Seçim sana ait.
Şu anlattığın yazdığın herşeyin sorumlusu sensin aslında.Ailene yazık.Büyüt okut,geleceğini kurmasını bekle.Ama senin evladın napsın,gitsin gelişimini tamamlayamamış bir erkekcik için hayallerinden geleceğinden vazgeçip,onun boyundurluğu altına girsin.Onun ailesini,onu,ona ait olan herşeye adasın kendini.Okul hedef hayali kurmadığı gibi,gelinlik hayalini bile erkeciğin ailesinin üzülmemesine göre kursun.
Ya güzelim bu hayatta tek hedefin amacın bir erkek mi.Yıl olmuş 2018,hala erkek arkadaşları bile potansiyel sapık görme ihtimaline karşı abi diye hitap ediyorsun,sana hastalıklı düşüncelerle kıskançlık yapan,kurallar koyan,daha kendi ayakları üzerinde duramayan bir şahsı hayatından çıkarıp atmak var ken "şu an" ayrıyız diyorsun.Hayatına aslı o varken nasıl devam ediyordun.Hayat mıydı o.Cebine para sıkıştırdığın gurursuz birinden beklentin ne.Seni hırpalayan,yaşam hakkını sınırlayan birinden ne bekliyorsun.Var git çalış,istikbalini kur önğne bak.Hayatta bir duruşu olan sana değer veren saygı gösteren insanlarla yola çık.Sonra kadın şiddeti denince bir tek adamlar suçlanıyor.İizn vermeyin ya.Birilerinin elinde patates çuvalına dönmeye izin vermeyin.Hayat bu kadar ucuz mu.Yazık gençliğinize.
Onun kıskançlığı yüzünden erasmusa gidemediginden sonrasını okumadım! Yuhhhhhh. Lütfen kendine gel. Gerçek hayatta bi tanıdığım olsan seni sarsarak kendine getirirdim
3.5 senelik ilşkim bitti. Karşı taraf aşırı kıskanç ve özgüvensizdi. Akşam hava kararınca dışarı çıkmma müdahale ediyor, bir erkeğe yol bile sorsam burnumdan getiriyor, dünyadaki tüm erkeklerin bende gözü olduğunu sanıyordu. beni kendince çok seviyordu. ama okdr yıpranmıştım ki.. kesinlikle ayrılamam diyordum anneme.. annem de sakın bu çocukla evlenme seni sinir hastası yapacak,altın kafese kapatacak diyordu. 20-24 yaş arasıydı ozamanlar. Birgün ayrıldım. O herzaman ki gibi sandı yani tekrar barışırız diye.. Çok ağladım ama dedimki kendime bu adamla bir ömrü neden heba edeyim..Çok dua ettim. 1-2 hafta sonra daha iyiydim. Gittim dans kursuna yazıldım, kırmızı oje sürdüm, kız arkadaşlarımla eğlendim. Yani o varken yapamadığım şeyleri yaptım ki acım hafiflesin, özgürlüğün tadına varayım bir daha ona dönmeyeyim. Aylarca dönmeye çabaladı, peşimi bırakmadı. O dönemde eşimle tanıştım. 4 sene flört ettik şimdi 3 yıldır evliyiz.. Ve hayatıma bakıyorum ve iyiki diyorum.. Ben iyiki o adamdan kurtulmuşum,şimdiki insanı bulmuşum.. Özgüvenli,saygılı,sevgili.. Demek istediğim şudur ki insan herkesten vazgeçebilir.. Aşk sevgi bir yere kadar.. Mantıksız bir ilişki yaşamak, acı çekmek, kendini hiçe saymak değer mi ? Anlattığın insandan ne sevgili ne eş olmaz.. Lütfen doğru seçimler yap..güçlü dur.. bir ayrılıktan çok daha acı şeyler var hayatta.. Şuan 32 yaşındayım oyüzden daha net görüyorum.. Yanlışından dön.. Ve gençliğinin tadını çıkar.. Daha karşına kimler çıkacak.. Hayat güzel..
Nasil yaniOna geri dönerek atlattım
Insanlar seneler süren evliliğini bitirip hayata devam ediyorlar. Ben de boşandım. On yılım aynı adamla geçti. Anne baba olduk. Ama düzelmiyor. Sevgilin de düzelecek gibi görünmüyor yol yakınken vazgeç üstünden bir yük kalkmış gibi hissedeceksinLütfen okur musunuz?
Her ilişki gibi benimkinde de başta her şey mükemmeldi... Fakat zamanla her şey değişti kızlar. Tüm erkek arkadaşlarımı çevremden uzaklaştırmamı istedi. Bir arkadaşım erkek arkadaşını getirip tanıştırsa bu nedenle bile kıyametler kopardı. Hakkımı aramak için bir toplulukta söz alıp konuşsam "Sanane, sana mı kaldı kızım?" diyen biri oldu. Ve en kötüsü dolmuşta bir kızın yanının boş olduğunu görmeyip erkeğin yanına oturduğumda indiğimizde kolumdan savurdu tüm sokağa beni rezil etti...
Üstelik bunları yaparken kendi arkadaş grubundan hiç kopmadı. Grupta gerçekten çok hafif davranan kızlar vardı. Benim yanında el şakaları, temaslar, birbirleriyle laubali konuşmalar yapıyorlardı. Aylarca sabah 4lere 5lere kadar ağladım ancak koparabildim bağlarını.
Maddi hiçbir beklentim olmadı ondan kızlar. Sürekli elim cebime gitmiştir, hesabı erkek öder diyen kızlardan olmadım hiç. Cebine-cüzdanına gizli gizli 50 lira 100 lira sıkıştırdığım da oldu, nakit olarak destek çıktığım da... Çünkü ailesinin durumunun iyi olmadığını biliyordum. Ne bir hediye istedim ne de bir sürpriz. Sürekli düğün istemem, gelinlik istemem, balayı istemem dedim durdum. Sırf ailesi üzülmesin, altından kalkamayız diye korkmasın diye.
İşe girdim 2. günden duyurdum sevgilim olduğunu herkese, benden 6 ay büyük adamlara bile "abi,kardeş" diye hitap ettim sululuk olmasın amacıyla. Şunu giyme dedi giymedim. Makyaj yapma dedi yapmadım....
Ama hakettiğim ne oldu? bir gün gizli gizli kendisini aldatan eski kız arkadaşını googledan arattığını, fotoğraflarına baktığını gördüm. Türlü bahaneler uydurdu. İnanmadım, sindiremedim ama sonunda belki merak etmiştir dedim içime gömdüm.
Facebook şifresi istediğim gece ne hikmetse -uyuyakalıp- sabahında hesabını silip yeni bir hesap açıp çocuk kandırır gibi elime verdi şifresini... Sorduğumda ergenliğinden kalma eski küfürlü yorumları ve ayıp resimleri beğendiğini vs görmemi istemediğini söyledi.
Erasmus sınavını kazandım ama yardımını istediğim bir iki erkek bana asılmaya kalktı. Mağlum şahsın eski sevgilisi de yurtdışına gittikten sonra onu aldattığı için bu konuda hassas olduğunu bildiğimden erasmusa gidemedim.
Sosyal medyam bile yok biliyor musunuz? Ağız tadıyla kullanamadım çünkü. Twitter'da gündemle ilgili twit atınca "elin adamlarının dikkatini çekmeye çalışıyor" oldum. İnstagramda tek bir erkek arakadaşımı ekleyemedim.
Bunun karşılığında o kız kankasıyla finallere çalışmak için kütüphanede başbaşa kaldı, başbaşa yemek yedi. Ses etmedim ben açık fikirli bir insanımdır çünkü.
Ailem istemedi okuduğu bölüm dolayısıyla karşı çıktılar "RIZKI VEREN ALLAHTIR." dedim. Son 1 yıldır ben mezun olmuş evdeydim. o ise ünide son sınıftı (şuan mezun) oldu.
Bu süreçte yazın staj yapacaktı -> evime uzak dedi yapmadı.
Akrabaları iş verecekti "İngilizce bilmen şart" dediler, çalışacağım dedi --> çalışmadı.
Kpss çalışacak en azından düz memur olacaktı --> çalışmadı.
Ve tüm bunları yaparken haftada sadece 3 gün okulu vardı. Buna rağmen çok yorulduğunu iddia ediyordu.
Kızlar artık çok yoruldum. Çok kavga çıkardım bu sebeplerden, çok ke ayrılalım dedim dayanamadım barıştım. Dengesiz bir tablo çizdim anlayacağınız. Bana hep sabır gösterdi. Kendisinin beni, benim onu sevdiğimden daha çok sevdiğini söyledi. Hatta ağladı da kaç kez. Ama işte...
Bir erkeğin bu kadar nazlanması doğru mu? İnanın ben de oturup beklemiyorum iş başvurularına koşturuyorum, kpss çalışıyorum... O ise tüm bir sene hiçbir şey yapmadı bilgisayar oyunu dışında. Erkek adam böyle mi yapar?
Biraz sıkıştırdığımda da polis olacağım asker olacağım diyor. Ama hiç sanmıyorum çünkü 1.60 boyunda ve kilosu da var.
Şuan ayrıyız. Çok üzgün hatta "benim kendisine fazla olduğumu bile söyledi "Sizlere ayrılayım mı diye sormuyorum. Olanların çizmeyi aştığının farkındayım.
Sizce ben nerede hata ettim böyle oldu? ve Sizler nasıl atlattınız uzun ilişki sonrasını?
Hiç arkadaşım kalmadı.... Dertleşelim mi?
Insanlar seneler süren evliliğini bitirip hayata devam ediyorlar. Ben de boşandım. On yılım aynı adamla geçti. Anne baba olduk. Ama düzelmiyor. Sevgilin de düzelecek gibi görünmüyor yol yakınken vazgeç üstünden bir yük kalkmış gibi hissedeceksin
Bak güzelim.Hayatında birşeyleri değiştirmek istiyorsan önce değişime kendinden başla.Kafa yapını değiştir."Ben erkek olsam bu devirde böyle kadın bulsam alır başıma koyarım".Bu kırmızıyla boyadığım düşünce yapın o kadar sığ,o kadar çağ dışı ve o kadar yanlış ki.Bu çağda özellikle,hiç bir erkek adam,kurmalı oyuncak bebek gibi,her dediğini yapan,kendi fikri iradesi olmayan,ezik kadın istemiyor.Böyle davrandığın için seni ezmiş zaten.Sen önce saygıyı kendine göstereceksin.Elalemin ergeninin anasına değil.Bi dik duruşun olmalı bu hayatta.Gerçekten anlayamıyorum. İnsan kıskanır ama yanımdan erkek geçse suçlusu ben oluyorum, kendisi oh rahat... Yapmaz derdim ama eski sevgili resimlere bakmalardan vs sonra güvenim de kırıldı. Bu işte ya bu. Bir dizi oyuncusuna bile hmmm yakışıklıymış demedim ben beraberken... 2 liralık bir şey alsa mutlu oldum. Ailesine annesine o kadar iyi oldum ki hediyeler yolladım (o da bana yolladı) pek çok şey ... Saygıda kusur etmedim. Yazıklar olsun gercekten, ben erkek olsam bu devirde böyle kadın bulsam alır başıma koyarım.
Hem demezler mi adama, madem çok kıskanıyorsun zahmet et de bir an önce iş bulup gel dkye
Bak güzelim.Hayatında birşeyleri değiştirmek istiyorsan önce değişime kendinden başla.Kafa yapını değiştir."Ben erkek olsam bu devirde böyle kadın bulsam alır başıma koyarım".Bu kırmızıyla boyadığım düşünce yapın o kadar sığ,o kadar çağ dışı ve o kadar yanlış ki.Bu çağda özellikle,hiç bir erkek adam,kurmalı oyuncak bebek gibi,her dediğini yapan,kendi fikri iradesi olmayan,ezik kadın istemiyor.Böyle davrandığın için seni ezmiş zaten.Sen önce saygıyı kendine göstereceksin.Elalemin ergeninin anasına değil.Bi dik duruşun olmalı bu hayatta.