- 28 Ocak 2014
- 1.858
- 1.899
- 333
- Konu Sahibi Revolucion
-
- #101
GİDİŞİNDE İLK ANLAR
bazen nefes alamadığımı hissediyorum. bazen hayalle gerçek karışıyor kabusun içinde gibi hissediyorum uyanmak istiyorum malesefki gerçek bu ne kaçma şansım var nede uyanma
yedi ay olmak üzere nefesim, goncam bu dünyadan aniden göçeli. hiç beklenmedik şekilde en mutlu olduğumuz anda saniyeler içinde kayıp gitti hayatımdan. halbuki ne güzel başlamıştı gün ve ne güzel devam etmişti.
düğünümüzden beri ilk defa o gün dans etmiştik. bir düğündeydik ve oğullarımızın sünnet düğününün hayali kuruyorduk dans ederken. gelip gidip oynayalım hatun diyordu, ki hiç sevmezdi düğünlerde oynamayı. düğün bitip eve geldiğimizde az dinlendik 1-2 saat kadar uyumuşuz. beraber bişeyler atıştırdık. çocukların yıkanması lazımdı ama ben hala çok yorgundum ben yıkayayım dedi. tertemiz yıkadı, giydirdi, yatırdı oğullarımızı. kahveyi hak ettim mi dedi gülerek. oturduk hoş bir sohbetle kahvelerimizi içtik. Ve ne olduysa ondan sonra oldu. göğsüme birşey oturdu dedinedense kalk hastahaneye gidiyoruz dedim tamam dedi. lavaboya gireyim gidelim. Ve VE o anda kabus başladı........
kapıyı kapatmasıyla gelen düşme sesikapıyı açtığımdaki o hali gözümün önünden hiç gitmeyen bir kabus. nasıl yaptım bilmiyorum nerden aklıma geldi. nabzını kontrol edişim. aynı anda anneme çabuk telefonu getir tahta kaşık ver diye bağırışım. bir taraftandan solunum yolunu açmak için ağzını açma çabam (((( ağzını açabildiğim gibi kalp masajına başladım bir taraftan 112'deki görevliye adres verme çabam. daha telefonu kapatmadan gelen sağlık ekipleri tam 2 dakika, mucize gibi. hastahaneye vardığımızda sadece 6 dakika olmuştu olay gerçekleşeli ama hiç bir çaba sonuç vermiyordu Vermedi tam 45 dakika hayatımdaki en kısa dakikalar. acile giremedim. nasıl olduysa o kadarcık sürede tüm eşimiz dostumuz hastahaneye gelmişti acilin önü doluydu çevremizdeki insanlarla bir ben girmiyordum içeri giremiyordum sadece sessizce çekilin diyordum herkese acilin önünden çekilin engelliyorsunuz. o an nasıl bu kadar soğuktum nasıl bir hissizleşmeydi bu bilmiyorum. tam 3 saat sonra seni çağırıyorlar dediler arkadaşlar. girmek istemiyordum. sanki ne diyeceklerini biliyordum ayaklarımı sürükleyerek gittim kırmızı alanın önüne doktor beni görünce suratı değişti sustu.
biliyorum görmek istiyorum dedim. toparlayalım birazdan dediler hayır dedim bundan sonra ona kimse dokunmayacak. delirmişim gibi bakıyorlardı. yanına gittim kokladım temizledim evde ve genç öldüğü için şüpheliydi durumu adli tıba gidecekti ceset torbası ve yardım istedim o anki bakışlarını hiç unutmayacağım iyimisin diyordu herkes Evet dedim. demek zorundaydım eğer ağlayıp bağırırsam ona dokunmama görmeme izin vermezlerdi. değildim hiç iyi değildim nefes alamıyordum. tüm kemiklerim kırılmışçasına canım yanıyordu. çığlıklar atmak birilerini suçlamak istiyordum ama yoktu ki suçlu olan kimse yoktu. herşey olması gerekenden bile daha iyi ve hızlı olmuştu. şansımıza acilde bir kalp damar cerrahı vardı o saate rağmen. toparladım hazırladım bebeğimi her fırsatta öpüp koklayarak.alabilirsiniz dedim. acildeki doktorların hepsi başıma üşüşmüştü saniyede bir aynı soru iyimisin. ağlayamıyordum taş kesilmiştim adeta. morga indirildi tekrar teşhis edilecek dendi fırladım geliyorum dedim. başkası dedi polisler ilk defa bağırıyordum " ne demek başkası, yok başkası " gerçektende öyleydi. hep yanlızdık herşeyde sadece ikimizdik bizdik. ve yine bizdik ama bu kez artık yapayanlız bendim. mecbur kabul ettiler. savcı bekliyordu başında içeri girdim eşi dedi polisler başkası yokmuydu sorusuna yüzüne nasıl baktıysam savcının kısık bir sesle iyimisiniz dedi. gülümsüyordum garipti, nedendi bilmiyorum ama gülümsüyordum. yüzünü açtıkları anda koklayabilirmiyim dedim. savcı sessiz başıyla onaylarken dışarı fırladı.
sonra uyandırın beni kabus bu demeye başlamışım. uyandırın uyanamıyorum. ve hala uyanamıyorum tam 7 ay oldu her saniyeyi değerlendirdim gidişinden sonra seni görebilmek için koklayabilmek dokunabilmek için ama yetmedi ve hiçbir zamanda yetmeyecek. nolur bebeğim gel ve uyandır beni. UYANDIR BENİ
of kahretsin iş yerinde olmamalıydı şimdi bu konu...acını iliklerimde hissettim,Rabbim sana sabır versin güç versin kuvvet versin.GİDİŞİNDE İLK ANLAR
bazen nefes alamadığımı hissediyorum. bazen hayalle gerçek karışıyor kabusun içinde gibi hissediyorum uyanmak istiyorum malesefki gerçek bu ne kaçma şansım var nede uyanma
yedi ay olmak üzere nefesim, goncam bu dünyadan aniden göçeli. hiç beklenmedik şekilde en mutlu olduğumuz anda saniyeler içinde kayıp gitti hayatımdan. halbuki ne güzel başlamıştı gün ve ne güzel devam etmişti.
düğünümüzden beri ilk defa o gün dans etmiştik. bir düğündeydik ve oğullarımızın sünnet düğününün hayali kuruyorduk dans ederken. gelip gidip oynayalım hatun diyordu, ki hiç sevmezdi düğünlerde oynamayı. düğün bitip eve geldiğimizde az dinlendik 1-2 saat kadar uyumuşuz. beraber bişeyler atıştırdık. çocukların yıkanması lazımdı ama ben hala çok yorgundum ben yıkayayım dedi. tertemiz yıkadı, giydirdi, yatırdı oğullarımızı. kahveyi hak ettim mi dedi gülerek. oturduk hoş bir sohbetle kahvelerimizi içtik. Ve ne olduysa ondan sonra oldu. göğsüme birşey oturdu dedinedense kalk hastahaneye gidiyoruz dedim tamam dedi. lavaboya gireyim gidelim. Ve VE o anda kabus başladı........
kapıyı kapatmasıyla gelen düşme sesikapıyı açtığımdaki o hali gözümün önünden hiç gitmeyen bir kabus. nasıl yaptım bilmiyorum nerden aklıma geldi. nabzını kontrol edişim. aynı anda anneme çabuk telefonu getir tahta kaşık ver diye bağırışım. bir taraftandan solunum yolunu açmak için ağzını açma çabam (((( ağzını açabildiğim gibi kalp masajına başladım bir taraftan 112'deki görevliye adres verme çabam. daha telefonu kapatmadan gelen sağlık ekipleri tam 2 dakika, mucize gibi. hastahaneye vardığımızda sadece 6 dakika olmuştu olay gerçekleşeli ama hiç bir çaba sonuç vermiyordu Vermedi tam 45 dakika hayatımdaki en kısa dakikalar. acile giremedim. nasıl olduysa o kadarcık sürede tüm eşimiz dostumuz hastahaneye gelmişti acilin önü doluydu çevremizdeki insanlarla bir ben girmiyordum içeri giremiyordum sadece sessizce çekilin diyordum herkese acilin önünden çekilin engelliyorsunuz. o an nasıl bu kadar soğuktum nasıl bir hissizleşmeydi bu bilmiyorum. tam 3 saat sonra seni çağırıyorlar dediler arkadaşlar. girmek istemiyordum. sanki ne diyeceklerini biliyordum ayaklarımı sürükleyerek gittim kırmızı alanın önüne doktor beni görünce suratı değişti sustu.
biliyorum görmek istiyorum dedim. toparlayalım birazdan dediler hayır dedim bundan sonra ona kimse dokunmayacak. delirmişim gibi bakıyorlardı. yanına gittim kokladım temizledim evde ve genç öldüğü için şüpheliydi durumu adli tıba gidecekti ceset torbası ve yardım istedim o anki bakışlarını hiç unutmayacağım iyimisin diyordu herkes Evet dedim. demek zorundaydım eğer ağlayıp bağırırsam ona dokunmama görmeme izin vermezlerdi. değildim hiç iyi değildim nefes alamıyordum. tüm kemiklerim kırılmışçasına canım yanıyordu. çığlıklar atmak birilerini suçlamak istiyordum ama yoktu ki suçlu olan kimse yoktu. herşey olması gerekenden bile daha iyi ve hızlı olmuştu. şansımıza acilde bir kalp damar cerrahı vardı o saate rağmen. toparladım hazırladım bebeğimi her fırsatta öpüp koklayarak.alabilirsiniz dedim. acildeki doktorların hepsi başıma üşüşmüştü saniyede bir aynı soru iyimisin. ağlayamıyordum taş kesilmiştim adeta. morga indirildi tekrar teşhis edilecek dendi fırladım geliyorum dedim. başkası dedi polisler ilk defa bağırıyordum " ne demek başkası, yok başkası " gerçektende öyleydi. hep yanlızdık herşeyde sadece ikimizdik bizdik. ve yine bizdik ama bu kez artık yapayanlız bendim. mecbur kabul ettiler. savcı bekliyordu başında içeri girdim eşi dedi polisler başkası yokmuydu sorusuna yüzüne nasıl baktıysam savcının kısık bir sesle iyimisiniz dedi. gülümsüyordum garipti, nedendi bilmiyorum ama gülümsüyordum. yüzünü açtıkları anda koklayabilirmiyim dedim. savcı sessiz başıyla onaylarken dışarı fırladı.
sonra uyandırın beni kabus bu demeye başlamışım. uyandırın uyanamıyorum. ve hala uyanamıyorum tam 7 ay oldu her saniyeyi değerlendirdim gidişinden sonra seni görebilmek için koklayabilmek dokunabilmek için ama yetmedi ve hiçbir zamanda yetmeyecek. nolur bebeğim gel ve uyandır beni. UYANDIR BENİ
Ağlayın ne olur, acıklı bir film izleyin, yaşadıklarınızı yeniden düşünün, çiçeğe bakın, böceğe bakın ama ağlayın. Evet çok güçlüsünüz, bu gücünüz aşkınızdan geliyor ne mutlu size. Ama içinizdeki bu kelimeler su olup gözlerinizden akmalı, akmalı ki biraz rahatlayabilesiniz. Çok ağır birşey yaşadığınız. Çok yeni... Rabbim yar ve yardımcınız olsun.bir arada hiç ayrılmaksızın 18 yıl. eşim, dostum, iş arkdaşım, ortağım, yerine göre kardeşim. gidişi dün gibi inşallah hepte öyle kalır. yüzünü sesini hatırlayamadığım an nefes alamıyorum.
aşktan öte dosttuk. saygı ilk düsturumuzdu yıllarca bu sayede sevgi ve aşka hep alevlenebildi aramızda. şimdi tüm gençlerede duam o Allah bizimki gibi bir evlilik nasip etsin yeterki sonunuz bizim gibi olmasın diyorum.çok aşıkmışsınız birbirinize
şanslısınız ki eşinizden 2 emanetiniz var
diyecek çok bir şey yok, çok üzücü yaşananlar...
ama 18 yıl böyle güzel bir ilişki yaşamak herkese nasip olmaz.
aşktan öte dosttuk. saygı ilk düsturumuzdu yıllarca bu sayede sevgi ve aşka hep alevlenebildi aramızda. şimdi tüm gençlerede duam o Allah bizimki gibi bir evlilik nasip etsin yeterki sonunuz bizim gibi olmasın diyorum.
amin inşallah.Hayatın ne kadar kısa olduğunu küçük şeyleri büyütmemek gerektiğini hatırlattınız . Zira benim en büyük hatalarım bunlardır.
Eşim sivri dilli, ben alıngan, ikimiz de fevri ama birbirimizi severiz. Ama çok büyük kavgalarımız oluyor. Biri deliyken , diğeri Veli olmalı... işte onu yapamıyoruz...
Siz Çok güzel bir evlilik yaşamışsınız , bu noktada çok şanslısınız.
Eskiler “ahretliğim” derlermiş ya . Sizinki de öyle olur inş. Allah size sabır versin...
kalp yetmezliği dendi çıkan raporda. işin garip tarafıda oydu hiç bir belirti vermedi. taki son dakikaya kadar ne bileyim solunumda bir gariplik, yüzde, el ayakta birşey.ölüm sebebi neydi.Sizin içinize doğmuş ki hastane diye bağırmışsınız eşinizde bir gariplik varmıydı o dakikalarda.Hepimiz gidicez canım.Eşin uykusundan uyandı esas uykuda olanlar bizleriz.
Allah razı olsun. hayır öğretim görevlisi değildik. Türk Halk Oyunları eğitmeniydik ikimizde. yurt dışında ülke tanıtımları yapan bir derneğin kurucu ve yöneticileriydik.of ya rabbim yardımcınız olsun sabah sabah ağladım ya rabbim acınızı hafiflersin inşallah sanırim üniversitede ogretmensiniz ikiniz de.
kalp yetmezliği dendi çıkan raporda. işin garip tarafıda oydu hiç bir belirti vermedi. taki son dakikaya kadar ne bileyim solunumda bir gariplik, yüzde, el ayakta birşey.malesef hiçbir şey yoktu. ne zamanki düştü ve kapıyı açtım o an sadece dudakları mordu o anda anladım bişey olduğunu ama. hani derler ya konduramamak insan gerçekten konduramıyor o umut bitmiyormuş.
uyku konusuna gelince gerçekten öyle işte o yüzden bekliyorum uyanmayı
Başınız sağolsun. Mekanı cennet olsun eşinizin.Eki Görüntüle 2078567 gidişinden bir yıl önce 12 yıllık evlilikten sonra seni seviyorum, seni hep sevicem nefesim.......
kalp yetmezliği dendi çıkan raporda. işin garip tarafıda oydu hiç bir belirti vermedi. taki son dakikaya kadar ne bileyim solunumda bir gariplik, yüzde, el ayakta birşey.malesef hiçbir şey yoktu. ne zamanki düştü ve kapıyı açtım o an sadece dudakları mordu o anda anladım bişey olduğunu ama. hani derler ya konduramamak insan gerçekten konduramıyor o umut bitmiyormuş.
uyku konusuna gelince gerçekten öyle işte o yüzden bekliyorum uyanmayı
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?