- 8 Eylül 2020
- 19
- 104
- 39
-
- Konu Sahibi hayatahepgulumse
- #1
Sevgili anne adayları,
Ben tüp bebek sürecimde hep bu forumdaydım. Her zaman kendimle benzer şeyler yaşayan kadınların yazdıklarını sessizce okuyarak geçirdim o süreci. Bu konular hassas konular ve sadece yaşayanlar birbirini anlar. Ben yaklaşık 2 yıllık serüvenim, 2 ovulasyon indüksiyonu, 1 aşılama, 1 tüp bebek sonunda doğal yolla hamile kaldım. İşte benim hikayem;
6 yıl önce aşık olarak evlendik, hatta başlarda bebek düşünmüyorduk. Daha genciz gezip tozalım, sonra bakarız düşüncesindeydik. 4 yılın sonunda bebek istemeye başladık. Aslında evliliğin başından beri bir korunup bir korunmuyorduk, 1 yıl kadar da denedikten sonra kadın doğumcunun yolunu tuttuk. Sizin durumunuz infertiliteye giriyor cümlesini duyunca başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Ben kendimi hiç öyle değerlendirmemiştim, sadece yeteri kadar denememiştim kendi mantığıma göre. Testlermizi istedi, AMH'ımın ilk değerini hatırlamıyorum ama iyi dedi. Eşimi spermiyograma ikna etmek bile 1.5 ayımı aldı. Sonunda ovulasyon indüksiyonuna başladık. İki kere yaptık. Bize birlikte olacağımız günleri veriyor ama biz stresten ilk tedavide sadece birinde yapabildik. İkincisinde o kadar hormon yükünden sonra bize verilen günlerin hiçbirinde başarılı olamadık maalesef. Sonrasında doktorumuz histerosalpingografi çekelim dedi. Genel anesteziden sonra ölümcül olabilecek bir allerjik reaksiyon gelişti. Eve gidince 16 saat uyudum, yüzüm ve gözlerim şişti. Neyse ki rahim filmi normaldi. Sonrasında aşılamaya başlamaya karar verdi doktorumuz. Yine birsürü hormon aldım, aşılama yapıldı ve doktorum çok yüksek ihtimal görüyorum tutması için dedi. Ama maaleset tutmadı. Her tedavi sonrası adet olmak bir tramvaydı. Her seferinde yumurta rezervim iyice azalıyor, zaman kaybediyorum bu ay da olmadı diye inanılmaz strese giriyordum. Her seferinde ayrı yıkılıyordum, o kadar üzüldüm ve yıprandım ki. En sonunda tüp bebek için başvurmaya ve bu konuda profesyonel birine gitmeye karar verdiK. AMH değerim 1,5 idi. Histeroskopi yapalım dedi kabul ettim. Anestezist yine aynı anestezik ilaçta ısrar etti ve yine allerjik reaksiyon geçirdim. Sonrasında tüp bebek tedavisine başladık. Çok yüklü bir ilaç tedavisi, 2 kocaman poşet ilaçla eve geldim. Enjeksiyondan deli gibi korkan ben artık enjeksiyonları kendime yapabiliyordum. Progestan iğneyi bir tek kalçadan vurduruyordum ve o ilaçtan sonra yerime bile oturamıyordum. Neyse sonunda yumurta toplama zamanı geldi. 18 yumurta toplandı, 13 ü iyi kalitede dediler. 5. günde transfer yapacaklarını söylediler ben de 5. gün embriyoları daha kaliteli olur diye okuduğum için sevindim. Sonra apar topar beni 3. gün çağırdılar embriyolar iyi bugün transfer etmeyi öneriririz diye. Ben de kabul ettim. 2 embriyo transfer ettirdim. En zoru bekleme süresi. Bir taraftan hep pozitif ol diyorlar, bir taraftan da negatif sonuca da kendini hazırlamak zorundasın. Kimsenin anlayabileceği bir psikoloji değil. 5. günde hastaneyi aradım ve hiçbir embriyom yaşamıyordu. İlk ümitsizliğe orada kapıldım. Sürekli bu sitede gezinip kendimde gebelik belirtisi arıyordum. Üstelik çoğu da vardı. Zaten o kadar hormondan sonra kendinizde o belirtileri hissetmeniz çok doğalmış. Transferden 8 gün sonra kanamam oldu. Doktoruma ulaşamadım sekreteri bana sadece hareket etmeden istirahat et dedi. Ertesi gün muayeneye gitmek için tekrar aradım ve yine doktorla konuşamadım, doktor bey istirahat etsin muayeneye gerek yok dendi bana. O moral bozukluğunun içşinde 12. günü sabırla bekledim. Çok pozitif bir şekilde kliniğe gidip kan verdim. 2 saat sonra haber geldi HCG negatifti. Artık daha fazla dayanacak gücüm kalmadığını hissediyordum. Sonrasında ben pes ettim, en az 2 ay yeni tedaviyi ertelemeye karar verdim. Tavsiye üzerine tatile gittik, saldık kendimizi. Birbirimizin yaralarına merhem olmaya çalıştık. Tatil dönüşü adetim 5 gün gecikti. Ama hormonların adet düzenini bozduğunu okumuştum, ona bağladım. Eşimin ısrarıyla gidsip en ucuzundan gebelik testi aldım, 2. çizgi grimsiydi. Ertesi gün daha gelişmiş bir test aldım, anında 2 çizgi pozitifleşti. İnanamadım, hormonların etkisinden diye düşündüm. Sonra hastaneye gittim, HCG verdim. Pozitif çıktı. Hala inanamıyordum, başka hastanınkiyle karışmış olabilir mi? diye soruyordum. Daha 1 ay önce tüp bebek yaptırdım olmadı, bu imkansız diyerek inanmıyordum. Allahım bu nasıl bir mucize. Sonunda keseyi ve kalp atışını da gördük. Dualarınızı bekliyorum, Allah isteyen herkese bu duyguyu tattırsın. Ben çok zor yollardan geçtim, o yüzden sizinle hikayemi paylaşmak istedim. Sonuna kadar sabredip okuduysanız teşekkür ederim. O yüzden asla umudunuzu yitirmeyin, karşınızda ben ve birçok benzer örnek var. Bunları anne adaylarına moral ve motivasyon olsun diye yazdım, umarım yardımcı olabilmişimdir.
Ben tüp bebek sürecimde hep bu forumdaydım. Her zaman kendimle benzer şeyler yaşayan kadınların yazdıklarını sessizce okuyarak geçirdim o süreci. Bu konular hassas konular ve sadece yaşayanlar birbirini anlar. Ben yaklaşık 2 yıllık serüvenim, 2 ovulasyon indüksiyonu, 1 aşılama, 1 tüp bebek sonunda doğal yolla hamile kaldım. İşte benim hikayem;
6 yıl önce aşık olarak evlendik, hatta başlarda bebek düşünmüyorduk. Daha genciz gezip tozalım, sonra bakarız düşüncesindeydik. 4 yılın sonunda bebek istemeye başladık. Aslında evliliğin başından beri bir korunup bir korunmuyorduk, 1 yıl kadar da denedikten sonra kadın doğumcunun yolunu tuttuk. Sizin durumunuz infertiliteye giriyor cümlesini duyunca başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Ben kendimi hiç öyle değerlendirmemiştim, sadece yeteri kadar denememiştim kendi mantığıma göre. Testlermizi istedi, AMH'ımın ilk değerini hatırlamıyorum ama iyi dedi. Eşimi spermiyograma ikna etmek bile 1.5 ayımı aldı. Sonunda ovulasyon indüksiyonuna başladık. İki kere yaptık. Bize birlikte olacağımız günleri veriyor ama biz stresten ilk tedavide sadece birinde yapabildik. İkincisinde o kadar hormon yükünden sonra bize verilen günlerin hiçbirinde başarılı olamadık maalesef. Sonrasında doktorumuz histerosalpingografi çekelim dedi. Genel anesteziden sonra ölümcül olabilecek bir allerjik reaksiyon gelişti. Eve gidince 16 saat uyudum, yüzüm ve gözlerim şişti. Neyse ki rahim filmi normaldi. Sonrasında aşılamaya başlamaya karar verdi doktorumuz. Yine birsürü hormon aldım, aşılama yapıldı ve doktorum çok yüksek ihtimal görüyorum tutması için dedi. Ama maaleset tutmadı. Her tedavi sonrası adet olmak bir tramvaydı. Her seferinde yumurta rezervim iyice azalıyor, zaman kaybediyorum bu ay da olmadı diye inanılmaz strese giriyordum. Her seferinde ayrı yıkılıyordum, o kadar üzüldüm ve yıprandım ki. En sonunda tüp bebek için başvurmaya ve bu konuda profesyonel birine gitmeye karar verdiK. AMH değerim 1,5 idi. Histeroskopi yapalım dedi kabul ettim. Anestezist yine aynı anestezik ilaçta ısrar etti ve yine allerjik reaksiyon geçirdim. Sonrasında tüp bebek tedavisine başladık. Çok yüklü bir ilaç tedavisi, 2 kocaman poşet ilaçla eve geldim. Enjeksiyondan deli gibi korkan ben artık enjeksiyonları kendime yapabiliyordum. Progestan iğneyi bir tek kalçadan vurduruyordum ve o ilaçtan sonra yerime bile oturamıyordum. Neyse sonunda yumurta toplama zamanı geldi. 18 yumurta toplandı, 13 ü iyi kalitede dediler. 5. günde transfer yapacaklarını söylediler ben de 5. gün embriyoları daha kaliteli olur diye okuduğum için sevindim. Sonra apar topar beni 3. gün çağırdılar embriyolar iyi bugün transfer etmeyi öneriririz diye. Ben de kabul ettim. 2 embriyo transfer ettirdim. En zoru bekleme süresi. Bir taraftan hep pozitif ol diyorlar, bir taraftan da negatif sonuca da kendini hazırlamak zorundasın. Kimsenin anlayabileceği bir psikoloji değil. 5. günde hastaneyi aradım ve hiçbir embriyom yaşamıyordu. İlk ümitsizliğe orada kapıldım. Sürekli bu sitede gezinip kendimde gebelik belirtisi arıyordum. Üstelik çoğu da vardı. Zaten o kadar hormondan sonra kendinizde o belirtileri hissetmeniz çok doğalmış. Transferden 8 gün sonra kanamam oldu. Doktoruma ulaşamadım sekreteri bana sadece hareket etmeden istirahat et dedi. Ertesi gün muayeneye gitmek için tekrar aradım ve yine doktorla konuşamadım, doktor bey istirahat etsin muayeneye gerek yok dendi bana. O moral bozukluğunun içşinde 12. günü sabırla bekledim. Çok pozitif bir şekilde kliniğe gidip kan verdim. 2 saat sonra haber geldi HCG negatifti. Artık daha fazla dayanacak gücüm kalmadığını hissediyordum. Sonrasında ben pes ettim, en az 2 ay yeni tedaviyi ertelemeye karar verdim. Tavsiye üzerine tatile gittik, saldık kendimizi. Birbirimizin yaralarına merhem olmaya çalıştık. Tatil dönüşü adetim 5 gün gecikti. Ama hormonların adet düzenini bozduğunu okumuştum, ona bağladım. Eşimin ısrarıyla gidsip en ucuzundan gebelik testi aldım, 2. çizgi grimsiydi. Ertesi gün daha gelişmiş bir test aldım, anında 2 çizgi pozitifleşti. İnanamadım, hormonların etkisinden diye düşündüm. Sonra hastaneye gittim, HCG verdim. Pozitif çıktı. Hala inanamıyordum, başka hastanınkiyle karışmış olabilir mi? diye soruyordum. Daha 1 ay önce tüp bebek yaptırdım olmadı, bu imkansız diyerek inanmıyordum. Allahım bu nasıl bir mucize. Sonunda keseyi ve kalp atışını da gördük. Dualarınızı bekliyorum, Allah isteyen herkese bu duyguyu tattırsın. Ben çok zor yollardan geçtim, o yüzden sizinle hikayemi paylaşmak istedim. Sonuna kadar sabredip okuduysanız teşekkür ederim. O yüzden asla umudunuzu yitirmeyin, karşınızda ben ve birçok benzer örnek var. Bunları anne adaylarına moral ve motivasyon olsun diye yazdım, umarım yardımcı olabilmişimdir.