Tünelin sonunda ışık var mı ?

Herkese selamlar ,
Yeni üye değilim , yaklaşık 10 yıldır buralardayım.
Yani konu fake değil , önden bilgi vermek istedim : )


10 aylık evliyim ,
- Evlendiğim gün dahil olmak üzere eşimle sürekli güç savaşı halindeyiz .

- Eşimin pozitif yanları ;
  • ev işlerinde yardımcı olur ,
  • gece hayatı , alkol vs problemi yok .
  • anasına , ailesine bağımlı bi kişilik değil , gerektiği zaman rest çeker .

- Eşimin negatif yanları ;
  • arkadaşlarına aşırı bağımlı , gerekirse seni boşarım , arkadaşlarımdan vazgeçmem der .
  • kumar oynamış , şu an hesap kontrolü bende , ama 36 yaşında olmasına rağmen , ev , araba , kenarda 1 lira parası bile yok, (evlenmeden önce bilmiyordum, linç gelmesin)
  • öfke kontrolü için ilaç kullanıyor, evliliğin ilk aylarında kapı kırmışlığı var, ilaç ile dizginliyor şu an .
  • evlendiğimiz günden bu yana benim için , beni düşünerek bir şey yapmış değil, hadi seni X yere götüreyim vs .
  • Ve en en en önemlisi ;
7 haftalık hamileyim. Umurunda bile değil diyebilirim . Hatta en son kürtaj ol , boşanalım demişliği var .


Şimdi gelelim soruma ;
Ben eşimden büyüğüm arkadaşlar.
Bu bebeği duyduğum andan itibaren istemiyorum. (doğum kontrol hapı kullanırken oldu malesef ) ki bebeğin kalp atışı da yok, belki düşer.


Ben ayrılıp, yeniden doğrulana kadar ; yaşım kırk (40) olacak .
Kırktan sonra hayatının aşkını bulan var mı?
Ben ayrılınca doğru insan çıkacak mı karşıma?

Eşimin bu ben merkezli olması biter mi?
Bir şeyler düzelir mi ?
Mücadeleye devam mı , yoksa ışığa mı gideyim ?

Saygılı olan tüm yorumlara, saygı ile cevap vereceğimi bildirir ;
Herkese mutlu günler dilerim .
Eşinizin ben merkezli olması kişilik özelliği gibi duruyor, büyük ihtimalle düzelmez. 10 aylık evlilik çok yeni daha. Birbirinizin gözünün içine baktığınız zamanlar olmalıydı bu zamanlar. Ben eşimin hayatının merkezi olmam gerektiğine inanıyorum. Dolayısıyla ışık göremedim maalesef.

Bir de kişisel merakımı gidermek için bir soru sormak istiyorum. İlk kez öfke kontrolü tanısı almış biri duydum. Çünkü kaba kuvvet uygulayan tüm ezik s.lak erkeklerin dilindir bu laf. Ama hiç patronuna ya da kendinden güçlü bir erkeğe bu öfkelerini kontrol edemediklerini görmedim. Hep kadınlara, çocuklara kontrol edilemiyor bu öfke. Sizin eşinizde de böyle miydi?
 
Eşinizin ben merkezli olması kişilik özelliği gibi duruyor, büyük ihtimalle düzelmez. 10 aylık evlilik çok yeni daha. Birbirinizin gözünün içine baktığınız zamanlar olmalıydı bu zamanlar. Ben eşimin hayatının merkezi olmam gerektiğine inanıyorum. Dolayısıyla ışık göremedim maalesef.

Bir de kişisel merakımı gidermek için bir soru sormak istiyorum. İlk kez öfke kontrolü tanısı almış biri duydum. Çünkü kaba kuvvet uygulayan tüm ezik s.lak erkeklerin dilindir bu laf. Ama hiç patronuna ya da kendinden güçlü bir erkeğe bu öfkelerini kontrol edemediklerini görmedim. Hep kadınlara, çocuklara kontrol edilemiyor bu öfke. Sizin eşinizde de böyle miydi?
yok eşim erkeklere ve üst pozisyonlara karşı da uygulamış , ama insana zarar vermek şeklinde değil , eşyalara zarar vermek gibi .
Şu an ilaç kullanıyor .
 
Herkese selamlar ,
Yeni üye değilim , yaklaşık 10 yıldır buralardayım.
Yani konu fake değil , önden bilgi vermek istedim : )


10 aylık evliyim ,
- Evlendiğim gün dahil olmak üzere eşimle sürekli güç savaşı halindeyiz .

- Eşimin pozitif yanları ;
  • ev işlerinde yardımcı olur ,
  • gece hayatı , alkol vs problemi yok .
  • anasına , ailesine bağımlı bi kişilik değil , gerektiği zaman rest çeker .

- Eşimin negatif yanları ;
  • arkadaşlarına aşırı bağımlı , gerekirse seni boşarım , arkadaşlarımdan vazgeçmem der .
  • kumar oynamış , şu an hesap kontrolü bende , ama 36 yaşında olmasına rağmen , ev , araba , kenarda 1 lira parası bile yok, (evlenmeden önce bilmiyordum, linç gelmesin)
  • öfke kontrolü için ilaç kullanıyor, evliliğin ilk aylarında kapı kırmışlığı var, ilaç ile dizginliyor şu an .
  • evlendiğimiz günden bu yana benim için , beni düşünerek bir şey yapmış değil, hadi seni X yere götüreyim vs .
  • Ve en en en önemlisi ;
7 haftalık hamileyim. Umurunda bile değil diyebilirim . Hatta en son kürtaj ol , boşanalım demişliği var .


Şimdi gelelim soruma ;
Ben eşimden büyüğüm arkadaşlar.
Bu bebeği duyduğum andan itibaren istemiyorum. (doğum kontrol hapı kullanırken oldu malesef ) ki bebeğin kalp atışı da yok, belki düşer.


Ben ayrılıp, yeniden doğrulana kadar ; yaşım kırk (40) olacak .
Kırktan sonra hayatının aşkını bulan var mı?
Ben ayrılınca doğru insan çıkacak mı karşıma?

Eşimin bu ben merkezli olması biter mi?
Bir şeyler düzelir mi ?
Mücadeleye devam mı , yoksa ışığa mı gideyim ?

Saygılı olan tüm yorumlara, saygı ile cevap vereceğimi bildirir ;
Herkese mutlu günler dilerim .
Ayrılır, yumurta toplatir dondurur, hayatıma devam ederim. 45 de mi buldum hayatımın aşkını yumurta kenarda çocuk da doğururum. Bugün sana bunları söyleyen yarın çocuğa neler yapmaz?
 
La benim evliliğim çocukla daha da evrildi daha da başka şekil alıyor çocuk evliligi bence güçlendirmek yerine daha da ayrı ve bağımsız yapıyor çiftleri sadece çocuk diye diye her şeyi göz ardı etmek kangren bile bile lades çocuk sağlıklı bir birey olamaz mutsuz bir çocuk .... Diyerek giden bir hayat
 
Hanımlar,
üyenin konusuna inanmadıysanız Şikayet Et butonuna basmalısınız, kaldı ki üye gerçekten eski üyeliklerden ve bu konuyu açmak için aldığı üyelik de yönetime haber verilmiş teyitli bir üyelik.

Ayrıca sizlere 1 Şubat 2025’te hepimize gönderilmiş bir bildirimi belki gözünüzden kaçmıştır diye tekrar hatırlatmak isterim.
IMG_4641.webp
 
yok eşim erkeklere ve üst pozisyonlara karşı da uygulamış , ama insana zarar vermek şeklinde değil , eşyalara zarar vermek gibi .
Şu an ilaç kullanıyor .
Umarım bunları evlendikten sonra öğrenmişsinizdir bile bile evlenmemişsinizdir. Öfke problemi olan birini illa biri sarıp sarmalayacaksa ailesi sarıp sarmalasın bu sizin işiniz olmadığı gibi sizin için kötü sonuçlar doğurması oldukça olası bir durum. Şiddet eğilimi öyle şakaya gelecek bir durum değil.
 
40 yaşında bir kadın bebeğin kalbinin en erken 6. haftada atmaya başlayacağını ve kalbi duran ceninin kendisini zehirleme riskine karşın alınması gerektiğini bilir. 40 yaşına kadar Hanzo gibi ormanda yaşamadıysa mutlaka duymuştur. ama mesela ben ergenken bu ayrıntılar pek bilmiyordum.
Muhtemelen kalbi duracak demiş, zaten en başından kendisi de istemiyormuş. Kalbinin durma ihtimali ve onu kaybetmesi konu sahibini etkilememiş cidden istemediğine ikna oldum. Sorunlu bir evliliğim dahi olsaydı sanırım bebeğimi kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığımda yeniden aşık olma ihtimalimi düşünemezdim. Önceliğim bebeğimin sağlıklı olabilme ihtimali var mı olurdu.
İstemediği çok belli.
Zehirleme ihtimalindeki yorumunuza da katılıyorum.
Herşeyden önce insan kendi sağlığını düşünür konu çok tuhaf
 
Ayrılık kaçınılmaz görünüyor ,
Ama bu adamın çocuğunu büyütme ihtimalim var
Ben o topa da girmem, bu adamın velayet hakkı görüş hakkı her zaman saklı. Şiddeti nasıl kontrol edeceksin yanlarında değilken?
 
Herkese selamlar ,
Yeni üye değilim , yaklaşık 10 yıldır buralardayım.
Yani konu fake değil , önden bilgi vermek istedim : )


10 aylık evliyim ,
- Evlendiğim gün dahil olmak üzere eşimle sürekli güç savaşı halindeyiz .

- Eşimin pozitif yanları ;
  • ev işlerinde yardımcı olur ,
  • gece hayatı , alkol vs problemi yok .
  • anasına , ailesine bağımlı bi kişilik değil , gerektiği zaman rest çeker .

- Eşimin negatif yanları ;
  • arkadaşlarına aşırı bağımlı , gerekirse seni boşarım , arkadaşlarımdan vazgeçmem der .
  • kumar oynamış , şu an hesap kontrolü bende , ama 36 yaşında olmasına rağmen , ev , araba , kenarda 1 lira parası bile yok, (evlenmeden önce bilmiyordum, linç gelmesin)
  • öfke kontrolü için ilaç kullanıyor, evliliğin ilk aylarında kapı kırmışlığı var, ilaç ile dizginliyor şu an .
  • evlendiğimiz günden bu yana benim için , beni düşünerek bir şey yapmış değil, hadi seni X yere götüreyim vs .
  • Ve en en en önemlisi ;
7 haftalık hamileyim. Umurunda bile değil diyebilirim . Hatta en son kürtaj ol , boşanalım demişliği var .


Şimdi gelelim soruma ;
Ben eşimden büyüğüm arkadaşlar.
Bu bebeği duyduğum andan itibaren istemiyorum. (doğum kontrol hapı kullanırken oldu malesef ) ki bebeğin kalp atışı da yok, belki düşer.


Ben ayrılıp, yeniden doğrulana kadar ; yaşım kırk (40) olacak .
Kırktan sonra hayatının aşkını bulan var mı?
Ben ayrılınca doğru insan çıkacak mı karşıma?

Eşimin bu ben merkezli olması biter mi?
Bir şeyler düzelir mi ?
Mücadeleye devam mı , yoksa ışığa mı gideyim ?

Saygılı olan tüm yorumlara, saygı ile cevap vereceğimi bildirir ;
Herkese mutlu günler dilerim .
Hemen hemen emsaliz yaş olarak sanırım. Bende boşanıyorum benim eşim de ailesine aşırı düşkün onlardan teyit almadan hareket etmeyen sorunlu biriydi. Benim de çocuğum yok. 40 yaşından sonra vs hayatının aşkını bulan var mı diyorsunuz.. Önce bu mutsuz size hiçbir getirisi olmayan evlilikten bi kurtulun sonrasını sonra düşünürsünüz. 50 yaşında bile olsanız size göre biri illa ki olacaktır. Çok büyük aşk mı? Ben öyle evlenmiştim ama lanet olsun keşke hiç olmasaydı diyorum şimdi. Hayatımızı idame ettirmek için illa bi erkeğe ihtiyacımız da yok zaten bazen yalnızlık çok daha iyi. Bebeğinizin kalp atışları yokmuş zaten muhtemelen sağlıksız gebelik. Zaten olsaydı da dünyaya getirmeniz aşırı bi zorluk katacaktı hayatınıza. Çocukların bi suçu yok elbette ama arkadaşlarım için seni gerekirse boşarım diyen bi adamın çocuğunu doğurmak sizi hep eksiye sokacaktı. Bende buna benzer nedenler yüzünden çocuk yapmadım ve de boşanıyorum. Boşanıp çalışın meslek edinin bunların hiçbir zaman yaşı yok boşanmadan yeni birini düşünmeyin.
 
Umarım bunları evlendikten sonra öğrenmişsinizdir bile bile evlenmemişsinizdir. Öfke problemi olan birini illa biri sarıp sarmalayacaksa ailesi sarıp sarmalasın bu sizin işiniz olmadığı gibi sizin için kötü sonuçlar doğurması oldukça olası bir durum. Şiddet eğilimi öyle şakaya gelecek bir durum değil.
Evlenmeden önce çoook uzun bi tanıma sürecim olmadı ,
Nişanlılık bile 1buçuk ay sürdü .
--- buradan kamu spotu verelim , nişanlılık dönemini kısa tutmayın ---
 
Herkese selamlar ,
Yeni üye değilim , yaklaşık 10 yıldır buralardayım.
Yani konu fake değil , önden bilgi vermek istedim : )


10 aylık evliyim ,
- Evlendiğim gün dahil olmak üzere eşimle sürekli güç savaşı halindeyiz .

- Eşimin pozitif yanları ;
  • ev işlerinde yardımcı olur ,
  • gece hayatı , alkol vs problemi yok .
  • anasına , ailesine bağımlı bi kişilik değil , gerektiği zaman rest çeker .

- Eşimin negatif yanları ;
  • arkadaşlarına aşırı bağımlı , gerekirse seni boşarım , arkadaşlarımdan vazgeçmem der .
  • kumar oynamış , şu an hesap kontrolü bende , ama 36 yaşında olmasına rağmen , ev , araba , kenarda 1 lira parası bile yok, (evlenmeden önce bilmiyordum, linç gelmesin)
  • öfke kontrolü için ilaç kullanıyor, evliliğin ilk aylarında kapı kırmışlığı var, ilaç ile dizginliyor şu an .
  • evlendiğimiz günden bu yana benim için , beni düşünerek bir şey yapmış değil, hadi seni X yere götüreyim vs .
  • Ve en en en önemlisi ;
7 haftalık hamileyim. Umurunda bile değil diyebilirim . Hatta en son kürtaj ol , boşanalım demişliği var .


Şimdi gelelim soruma ;
Ben eşimden büyüğüm arkadaşlar.
Bu bebeği duyduğum andan itibaren istemiyorum. (doğum kontrol hapı kullanırken oldu malesef ) ki bebeğin kalp atışı da yok, belki düşer.


Ben ayrılıp, yeniden doğrulana kadar ; yaşım kırk (40) olacak .
Kırktan sonra hayatının aşkını bulan var mı?
Ben ayrılınca doğru insan çıkacak mı karşıma?

Eşimin bu ben merkezli olması biter mi?
Bir şeyler düzelir mi ?
Mücadeleye devam mı , yoksa ışığa mı gideyim ?

Saygılı olan tüm yorumlara, saygı ile cevap vereceğimi bildirir ;
Herkese mutlu günler dilerim

Herkese selamlar ,
Yeni üye değilim , yaklaşık 10 yıldır buralardayım.
Yani konu fake değil , önden bilgi vermek istedim : )


10 aylık evliyim ,
- Evlendiğim gün dahil olmak üzere eşimle sürekli güç savaşı halindeyiz .

- Eşimin pozitif yanları ;
  • ev işlerinde yardımcı olur ,
  • gece hayatı , alkol vs problemi yok .
  • anasına , ailesine bağımlı bi kişilik değil , gerektiği zaman rest çeker .

- Eşimin negatif yanları ;
  • arkadaşlarına aşırı bağımlı , gerekirse seni boşarım , arkadaşlarımdan vazgeçmem der .
  • kumar oynamış , şu an hesap kontrolü bende , ama 36 yaşında olmasına rağmen , ev , araba , kenarda 1 lira parası bile yok, (evlenmeden önce bilmiyordum, linç gelmesin)
  • öfke kontrolü için ilaç kullanıyor, evliliğin ilk aylarında kapı kırmışlığı var, ilaç ile dizginliyor şu an .
  • evlendiğimiz günden bu yana benim için , beni düşünerek bir şey yapmış değil, hadi seni X yere götüreyim vs .
  • Ve en en en önemlisi ;
7 haftalık hamileyim. Umurunda bile değil diyebilirim . Hatta en son kürtaj ol , boşanalım demişliği var .


Şimdi gelelim soruma ;
Ben eşimden büyüğüm arkadaşlar.
Bu bebeği duyduğum andan itibaren istemiyorum. (doğum kontrol hapı kullanırken oldu malesef ) ki bebeğin kalp atışı da yok, belki düşer.


Ben ayrılıp, yeniden doğrulana kadar ; yaşım kırk (40) olacak .
Kırktan sonra hayatının aşkını bulan var mı?
Ben ayrılınca doğru insan çıkacak mı karşıma?

Eşimin bu ben merkezli olması biter mi?
Bir şeyler düzelir mi ?
Mücadeleye devam mı , yoksa ışığa mı gideyim ?

Saygılı olan tüm yorumlara, saygı ile cevap vereceğimi bildirir ;
Herkese mutlu günler dilerim .
Bana kalırsa ne evlilik ne de boşanma daha sonra daha iyisiyle karsilasirmiyim veya toparlanıp yeni birini hayatima dahil edebilirmiyim gibi yapılmamalı matematik hesabı gibi geliyor siz mevcut evliliginizde kendinizi zorbalanlis kötü hissediyorsanız q saniye bile durmamalisiniz 40indan sonrayi gectim 60inda yol arkadaşını bulan insanlar var. Yeterki kisiler gercek karaktetleriyle ve duygulariyla yaklaşsın birbirine. Benim ablam eşinin meslegine kazandığı paraya statüsüne düğünde takacagi altinin grakindan sayısına kadar söyledi daha mantiksal taraftan bakti. Bende esimin ne birikimi vardı ne guvenilir bi isi ama ona o kadar kalpten guvendim ve sevdim ki bende onunla evlendim ve oda beni yaniltmadi ablamda bende mutluyuz ama farkli pencerelerden. Umarim izah edebilmisimdir
 
yok eşim erkeklere ve üst pozisyonlara karşı da uygulamış , ama insana zarar vermek şeklinde değil , eşyalara zarar vermek gibi .
Şu an ilaç kullanıyor .
Ciddi problemli yani. Kendim gibi tüm delilerden özür dileyerek söylüyorum aşık değilseniz psikolojik sorunu olan insanla uğraşmaya değmez. Bende de kaygı bozukluğu var. Zaman zaman artışa geçiyor ve eşime hayatı zindan ediyorum, onu da darlıyorum. Diğer özellikleri iyi olsa da bir bu sıkıntısı olsa belki, o da tedavi işe yarıyor diye. Ama diğer falsoları da var. Aileye düşkün değil arkadaş bağımlısı, ne anladım bu işten?
 
Bebeğin kalp atışı atmasına daha varmı? Yoksa kalp atışı vardı da şimdi durdu mu? Eğer kalp atışı durmuşsa zehirleniceğinizi bilmiyormusunuz yav
 
Back
X