merhaba hanımlar. bu benim ilk konum. kk yı sırf kendimde değişiklikler yapabilmek için yaptığım araştırmalar sonucu keşfettim. üye olmadan önce ve olduktan sonra forumun her yerini didik didik gezdim.... (çok uzun oldu ama elimden geldiğince anlatmaya çalıştım)
Derdim kendi karakterim... o kadar fazla gerçekçiyim ki artık ben bile kendimden bunalır oldum. Gerçekçilik = sıkıcılık .
üstelik birde şu yanı var ki gerçekçilik bende patavatsızlık yapıyor...
yıllardır bununla mücadele ediyorum annem tek çaremdi sürekli beni yönlendirerek epey yol katedmemi sağladı.çocukluğumdan hatta bebekliğimden beri çok az gülen bir insanım... neredeyse hiçbirşey komik gelmiyor hatta saçma buluyorum... çocukluğumdan beri hiçbirşey garipte gelmiyor.hayatta herşey olabilir! kanaatti şaşırma yeteneğimi elimden almış. bende birşeylere şaşırmak istiyorum. bende planlamadan, saniyeleri hesaplamadan, olabilecekleri tahmin etmeden,yürekten gelen kahkalarla yaşamak istiyorum... Aslında numara yapabiliyorum artık ama sadece insanlar kanıyor buna ben yine içimde mutsuzum.
size bir kaç örnek ile ifade etmeye çalışayım..
Lise yıllarımda annesi birkaç yıl önce vefat eden bir arkadaşım vardı. çok maharetli bir kız...arkadaş bizi evine davet etmişti. ne isterseniz pişireyim dedi. bizim sınıfın kızları mevzuyu biraz fazla abarttılar ve o kadar ağır bir liste yaptılarki.. nekadar maharetlide olsa bu ona ağır gelirdi, üstelik anneside yoktu...bir anda bir patavatsızlık yaptım ve sesli bir şekilde "arkadaşlar çok ağır olmadımı o liste sizin anneleriniz var ama o tek başına yapacak hepsini" deyiverdim. tabi arkadaşımında kalbini istemeyerek incitmiştim, tüm tepkileri üstüme çektim... patavatsızlığımın üstesinden sessiz kalmaya çalışarak azda olsa geldim ama biri bana birşey yaptığında şaşırmayan, kızmayan biriyim de bu patavatsızlığım yüzünden farklı bir ortamda hiç fark etmeden bana yapılanın intikamını tek bir cümle ile alıveriyormuşum. bunu o kadar fazla arkadaşım söylediki...
asıl mevzu şu ki artık nişanlıyım. bir senedir nişanlım benim bu gerçekçiliğim ile uğraşıyor
yazık garibim tek bir hayal bile kuramıyor... ne söylemek isterse benim hesaplarım ve planlarıma takılıyor...
yapak istemiyorum ama engel olamıyorum... örneğin düğün hayali kurmak istiyor evlendikten sonra neler yaparız hayal etmek istiyor ama her seferinde kursağında kalıyor çocuğun. işin kötüsü telefonu kapattıktan sonra aklım başıma geliyor. resmen rolleri değişmiş gibiyiz. duyduğuma göre kızlar erkekleri hayal kurmaya yönlendirirmiş...
örneğin uzun zamandır çocuk mevzu hakkında konuşmak hayal kurmak istiyordu. ama her seferinde "bunu evendikten sonra konuşmamız lazım şimdi çok erken... " dedim. baktım ki kendimi aşmam gerekiyor bari bu konu hakkında soğutmayayım dedim. bir gün çocuk konusunu açtığında olabilecek tüm herşeyi saydım döktüm. askerlik mevzunun çocuk yapmamıza engel olacağını ne hamile iken nede çocukla yalnız kalmak istemediğimi, evlendikten sonra atanacağımız şehirlerin farklı olması halinde olabilecekleri...." daha o kadar çok şey söyledim ki. en sonunda "sen çocuk istemiyormusun" dedi. "istemiyor değilim ama diye başladım ve yine herşeyin planlı olması gereğini söyledim.... bu sefer "herşeyi kötü düşünüyorsun dedi" hayır dedim "kötü düşündüğümden değil, iyi taraflarınıda düşünüyorum. fakat her mevzunun iyi ve kötü yönlerini planlamadn edemiyorum biliyorsun dedim"..... çok anlayışlı Allah razı olsun. ama evlendikten sonra gerçekçiliğim onada sıkıcı gelmeye başlayacak diye korkuyorum. birde herşeyi düşünüp planlayan yapım yüzünden ona yapacak bişey bırakmıyorum... bununda evlilikten sonra sıkıntı olmasından korkuyorum... affff affff bir akıl verin ne olur nasıl kurtulucam ben...