Ah canim ne kadar da magdur olmus.. yazik.. cook mecbur kaldigi icin! bebegini aldiriyo kendisinin her yaptigi normal bi doktor cok anormalilahi siz
kendini bu denli güzel ifade edebilen bi bayanin, o durumu sessiz bi sekilde sineye cekmesi pek inandirici gelmiyor acikcasi...
En gec ilk yapilan saygisizliktan sonra o terk edip, baska bi hastane aramaliydi... Nasil olduklari en basindan belliymis zaten,
insan neden bile bile atese atar ki kendini?
Neden girecegi ameliyati öncesinde sormaz?
Ayse Arman devleti yerden yere vurmak icin uydurmus bana kalirsa...
Ama devlet hastane kapisindan girerken beyninizi danismaya birakin demiyor...
Akil var mantik var, vucudunu böyle insanlara teslim etmemeliydin...
Yapilan onca sözlü saygisizliktan sonra, hijyenin saglanmadigini göre göre
hangi kadin ordan kacip gitmezdi?
ya gidecek imkânı yoksa belki de bu bir karalama yazısıdır belki de doğrudur küçük şehirlerde çok hastane yok bırakın özel hastaneyi bunu kimse bilemez ama devlet hastanelerinde insan muamelesi görmediğimiz gerçeğini yok edebilir mi?
dogru olabilir, dogruysa cok cok üzücü... ben devlet hastaneleri süper, karalama var demiyorum
ama böyle birseyle karsilasirsam ben olsa bir daha gitmem ve sagligimi emanet etmem diyorum.
hicbirsey sagliktan önemli degil su hayatta... yasadiklarini kaleme alip ayse armana ulastiracak kadar zeki ve kendinden emin bi kadin
bunlari sineye cekmemeliydi.
Yaziyi okurken bi an nazi kamplariyla ilgili bi yazi okuyormusum gibi hissettim.
Cok korkunc.
Ve tüm bunlari yasadiktan sonra bunlari yasatan doktor ve personel yerine devleti sorumlu tutmasi cok sacma
malesef gecmısten gunumuze su zamana kadr devlet hastalenelrınde kurtaj hep bole yapıldı'İÇİMİZ ÇOK ACISA DA ALDIRMAYA KARAR VERDİK'
İki evladım var, 37 yaşındayım. Eşimle korunmamıza rağmen bir şekilde hamile kaldım. Olurdu olmazdı derken, içimiz çok acısa da, aldırmaya karar verdik. Çok zor bir karardı ama yaptırmak zorundaydık. Maddi olarak üçüncü bir çocuğu büyütmemiz, yetiştirmemiz mümkün değil. Çocuk demek para demek. Yok böyle bir imkânımız.
'KÜRTAJ OLMAK 750 LİRADAN BAŞLIYORMUŞ'
Böyle sakin yazdığıma bakmayın. Geçen hafta hamile olduğumu öğrenince şok yaşadım. Eşim de, en az benim kadar perişandı. Hemen fiyatları araştırmaya başladık, kürtaj olmak 750 liradan başlıyormuş, dedik ki, Devlet hastanesine gidelim...
'DOKTOR AÇTI AĞZINI YUMDU GÖZÜNÜ'
Salı günü bir devlet hastanesinin Aile Planlama Merkezine gittim. Ultrasona aldı doktor beni. Evet, bebek vardı. Kadın doktor açtı ağzını yumdu gözünü, İlkokul mezunuyla üniversite mezunu arasında en ufak bir fark yok. Hepiniz aynısınız! dedi. Hekimlikten ve hasta psikolojisini anlamaktan uzak, sadece kişisel egosunu tatmine dayalı bir sürü söz sarf etti. Hiç cevap vermedim, vermek de istemedim, çünkü benim üzüntüm bana yetiyordu.
'ETEK TIRAŞI OL, BANYO YAP'
Perşembe gününe randevu verdi. Gelirken etek tıraşı olmamı, banyo yapmamı ve bir de etek getirmemi söyledi. Tuhafıma gitti. Ha bir de gelmeden, mutlaka bir şeyler ye! dedi. Oysa narkoz alacağımı düşündüğüm için, Bu doğru olmaz! diye geçirdim aklımdan.
KOCANIN ALTINA YATMAYI BİLİYORSUN AMA
Perşembe sabahı erkenden kalktım ve hazırlandım, eşimle yola koyulduk. Saat tam 08.45te hastanedeydik. Eşimi bekleme salonuna aldılar, beni de başka bir bölüme. Odada 4 kadındık. Bir saat kadar bekledikten sonra doktor hanım geldi. Sanki çocuklarıymışız gibi, Geçin bakim şuraya dedi, geçtik. Üreme sistemini anlattı. Sonra da verdiği bilgilerin pekiştiğinden emin olmak adına, Neyle korunacaksın bundan sonra? gibi sorular sordu. Cevap veren kadına, Madem öyle, bunu daha önce niye yapmadın? dedi. Kadın, Kocam... diye geveleyince Altına yatmayı biliyorsun ama diye azarı bastı.
ODADAN ÇIKAN KADINLARIN YÜZÜNDEKİ DEHŞET İFADESİ
Sonra bizi ranzaların olduğu bir odaya aldılar. 4 yatak vardı 4ü de birbirinden leş, camlar açık. Eteklerimizi giymemiz söylenince, hiç tanımadığım kadınların önünde soyundum, iç çamaşırımı çıkardım, eteğimi giydim ve sıramı beklemeye başladım. Kadınları tek tek, başka bir odaya alıyorlardı. Meğer en korkunç şey o odada yaşanacakmış da, haberim yokmuş! Ben en sonuncuydum. Odadan çıkan her kadının yüzünde dehşet ifadesi vardı ve kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Sıra bana geldi.
NARKOZSUZ KÜRTAJ
Odaya girdim. O odanın da camı açıktı, jinekoloji masası da camın yanındaydı. Uzanmam söylendi. Ben hâlâ saf bir şekilde narkozcu bekliyorum. Herhalde bir narkozitör gelip beni uyutacak diyorum. Masanın hemen yanında ağzı açık bir tıbbi atık çöp kovası var, içi de kanlı gazlı bez ve pamuk dolu, ona bakıyorum. Bu arada, odanın kapısı açık hasta mahremiyeti yok, isteyen istediği gibi girip çıkıyor. Allahım ben napıyorum burada? Bu insanların arasında işim ne? demeye kalmadan, bir spekülümün kabaca içime yerleştirilmesiyle irkildim. Meğer kürtaj yaparken ne narkoz, ne sakinleştirici, ne de ağrı kesici hiçbir şey vermiyorlarmış!
'BEBEĞİMİ, BEN KENDİMDEYKEN VAKUMLADILAR'
O an yaşadığım bedensel ve duygusal travmayı asla unutmayacağım. Ağlamaya başladım. Ki ben ketum bir insanım kolay kolay ağlamam ama rızam da olsa, gözümün önünde bebeğimin alınması, kocaman bir aletin bebeğimi ben kendimdeyken vakumlaması...
'HER ŞEYDEN NEFRET ETTİM'
Beni çok sarstı. Her şeyden nefret ettim. Kendimden, eşimden, çaresizliğimizden, bunu bana yapan insanlardan, maruz kaldığım bu iğrençlikten, bu zihniyetten... Beş dakika kadar sürdü. Masanın kenarlarını sıkmaktan avuçlarımın içi acıdı, morardı. Ayağa kalktığımda titriyordum. Kendimi tecavüze uğramış gibi hissediyordum. Zaten duygusal olarak, orada tecavüz ettiler bana.
'DEVLET KADINLARI BÖYLE CEZALANDIRIYOR'
Yaşadıklarımı şimdi değerlendirdiğimde... Kürtajın, narkoz, sakinleştirici, hatta ağrı kesici bile verilmeden yapılmasını, devletin kadınları bir tür cezalandırma şekli olduğunu düşünüyorum. Benim bedenim, benim kararım diyorsunuz öyle mi? Alın size! demek bu. Başka yerlerde, tür acı deneyimler yaşayan kadınlar var mı bilmiyorum. Ben yaşadıklarımı paylaşmak istedim, belki konu dikkatini çeker, yazarsın ve bu sayede bazı şeylerin değişmesine vesile olursun... Sevgiler. (Eda K.B.)
BİRİLERİ ÇIKIP İNSAN HAKLARINDAN KADIN HAKLARINDAN BAHSEDİYOR YAZIKLAR OLSUN BUNA İZİN VEREN VİCDANSIZLARA NE DESEM AZ GELİCEK..
'İÇİMİZ ÇOK ACISA DA ALDIRMAYA KARAR VERDİK'
İki evladım var, 37 yaşındayım. Eşimle korunmamıza rağmen bir şekilde hamile kaldım. Olurdu olmazdı derken, içimiz çok acısa da, aldırmaya karar verdik. Çok zor bir karardı ama yaptırmak zorundaydık. Maddi olarak üçüncü bir çocuğu büyütmemiz, yetiştirmemiz mümkün değil. Çocuk demek para demek. Yok böyle bir imkânımız.
'KÜRTAJ OLMAK 750 LİRADAN BAŞLIYORMUŞ'
Böyle sakin yazdığıma bakmayın. Geçen hafta hamile olduğumu öğrenince şok yaşadım. Eşim de, en az benim kadar perişandı. Hemen fiyatları araştırmaya başladık, kürtaj olmak 750 liradan başlıyormuş, dedik ki, Devlet hastanesine gidelim...
'DOKTOR AÇTI AĞZINI YUMDU GÖZÜNÜ'
Salı günü bir devlet hastanesinin Aile Planlama Merkezine gittim. Ultrasona aldı doktor beni. Evet, bebek vardı. Kadın doktor açtı ağzını yumdu gözünü, İlkokul mezunuyla üniversite mezunu arasında en ufak bir fark yok. Hepiniz aynısınız! dedi. Hekimlikten ve hasta psikolojisini anlamaktan uzak, sadece kişisel egosunu tatmine dayalı bir sürü söz sarf etti. Hiç cevap vermedim, vermek de istemedim, çünkü benim üzüntüm bana yetiyordu.
'ETEK TIRAŞI OL, BANYO YAP'
Perşembe gününe randevu verdi. Gelirken etek tıraşı olmamı, banyo yapmamı ve bir de etek getirmemi söyledi. Tuhafıma gitti. Ha bir de gelmeden, mutlaka bir şeyler ye! dedi. Oysa narkoz alacağımı düşündüğüm için, Bu doğru olmaz! diye geçirdim aklımdan.
KOCANIN ALTINA YATMAYI BİLİYORSUN AMA
Perşembe sabahı erkenden kalktım ve hazırlandım, eşimle yola koyulduk. Saat tam 08.45te hastanedeydik. Eşimi bekleme salonuna aldılar, beni de başka bir bölüme. Odada 4 kadındık. Bir saat kadar bekledikten sonra doktor hanım geldi. Sanki çocuklarıymışız gibi, Geçin bakim şuraya dedi, geçtik. Üreme sistemini anlattı. Sonra da verdiği bilgilerin pekiştiğinden emin olmak adına, Neyle korunacaksın bundan sonra? gibi sorular sordu. Cevap veren kadına, Madem öyle, bunu daha önce niye yapmadın? dedi. Kadın, Kocam... diye geveleyince Altına yatmayı biliyorsun ama diye azarı bastı.
ODADAN ÇIKAN KADINLARIN YÜZÜNDEKİ DEHŞET İFADESİ
Sonra bizi ranzaların olduğu bir odaya aldılar. 4 yatak vardı 4ü de birbirinden leş, camlar açık. Eteklerimizi giymemiz söylenince, hiç tanımadığım kadınların önünde soyundum, iç çamaşırımı çıkardım, eteğimi giydim ve sıramı beklemeye başladım. Kadınları tek tek, başka bir odaya alıyorlardı. Meğer en korkunç şey o odada yaşanacakmış da, haberim yokmuş! Ben en sonuncuydum. Odadan çıkan her kadının yüzünde dehşet ifadesi vardı ve kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Sıra bana geldi.
NARKOZSUZ KÜRTAJ
Odaya girdim. O odanın da camı açıktı, jinekoloji masası da camın yanındaydı. Uzanmam söylendi. Ben hâlâ saf bir şekilde narkozcu bekliyorum. Herhalde bir narkozitör gelip beni uyutacak diyorum. Masanın hemen yanında ağzı açık bir tıbbi atık çöp kovası var, içi de kanlı gazlı bez ve pamuk dolu, ona bakıyorum. Bu arada, odanın kapısı açık hasta mahremiyeti yok, isteyen istediği gibi girip çıkıyor. Allahım ben napıyorum burada? Bu insanların arasında işim ne? demeye kalmadan, bir spekülümün kabaca içime yerleştirilmesiyle irkildim. Meğer kürtaj yaparken ne narkoz, ne sakinleştirici, ne de ağrı kesici hiçbir şey vermiyorlarmış!
'BEBEĞİMİ, BEN KENDİMDEYKEN VAKUMLADILAR'
O an yaşadığım bedensel ve duygusal travmayı asla unutmayacağım. Ağlamaya başladım. Ki ben ketum bir insanım kolay kolay ağlamam ama rızam da olsa, gözümün önünde bebeğimin alınması, kocaman bir aletin bebeğimi ben kendimdeyken vakumlaması...
'HER ŞEYDEN NEFRET ETTİM'
Beni çok sarstı. Her şeyden nefret ettim. Kendimden, eşimden, çaresizliğimizden, bunu bana yapan insanlardan, maruz kaldığım bu iğrençlikten, bu zihniyetten... Beş dakika kadar sürdü. Masanın kenarlarını sıkmaktan avuçlarımın içi acıdı, morardı. Ayağa kalktığımda titriyordum. Kendimi tecavüze uğramış gibi hissediyordum. Zaten duygusal olarak, orada tecavüz ettiler bana.
'DEVLET KADINLARI BÖYLE CEZALANDIRIYOR'
Yaşadıklarımı şimdi değerlendirdiğimde... Kürtajın, narkoz, sakinleştirici, hatta ağrı kesici bile verilmeden yapılmasını, devletin kadınları bir tür cezalandırma şekli olduğunu düşünüyorum. Benim bedenim, benim kararım diyorsunuz öyle mi? Alın size! demek bu. Başka yerlerde, tür acı deneyimler yaşayan kadınlar var mı bilmiyorum. Ben yaşadıklarımı paylaşmak istedim, belki konu dikkatini çeker, yazarsın ve bu sayede bazı şeylerin değişmesine vesile olursun... Sevgiler. (Eda K.B.)
BİRİLERİ ÇIKIP İNSAN HAKLARINDAN KADIN HAKLARINDAN BAHSEDİYOR YAZIKLAR OLSUN BUNA İZİN VEREN VİCDANSIZLARA NE DESEM AZ GELİCEK..
dogru olabilir, dogruysa cok cok üzücü... ben devlet hastaneleri süper, karalama var demiyorum
ama böyle birseyle karsilasirsam ben olsa bir daha gitmem ve sagligimi emanet etmem diyorum.
hicbirsey sagliktan önemli degil su hayatta... yasadiklarini kaleme alip ayse armana ulastiracak kadar zeki ve kendinden emin bi kadin
bunlari sineye cekmemeliydi.
Yaziyi okurken bi an nazi kamplariyla ilgili bi yazi okuyormusum gibi hissettim.
Cok korkunc.
Ve tüm bunlari yasadiktan sonra bunlari yasatan doktor ve personel yerine devleti sorumlu tutmasi cok sacma
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?