- 18 Ağustos 2016
- 4.781
- 19.633
-
- Konu Sahibi mermaid2608
- #181
Bence onla giderseniz de tat alamayacaksınız. Neden geldik buraya? bizim oralardan ne farklı var? boşuna masraf... diye ortalıkta dolaşıp tatilinizi burnunuzdan getirme ihtimali çok yüksek. Kimi insanda tatil kültürü yoktur. Genelde eskilerde bu kültür vardır. Bizim rahmetli bir büyüğümüze bir keresinde kız kardeşim "tatile çıksanıza, paranız var hayatinizin tadını çıkarın, eşinize de değişiklik olur" dediginde; o kişi "tatile gidip de napıcam, annenle baban gitti de noldu? Bir hafta bosuna para bayıldılar geldiler" demişti. Anlatmak istediğim kimi insanın tatile bakış açışı böyledir. Bunu değiştirmeniz çok zor.Hayalim tek başıma gezmek değildi. Birlikte keşfetmek, birlikte tatmak. Güzellikler paylaşılınca daha anlamlıdır, hatıradır, anıdır. Kendi başıma aynı tadı alamayacağımı biliyorum
Benim evliliğimde ikinci yaz tatili. İlkinde pandemi vardı ısrar edemedim. Şimdi de param yok diyor. Çünkü kızı 3000 TL tutan bir cilt bakımı yaptırmak istiyor. Parayı ona ayırmış. Ben de dün kendim için tatil baktım. Niyetim bayramdan sonra gidip bir ay iznimi kullanmak. Şimdi ben tatil bakıyorum diye bana küstü ama umrumda değil.Açıkçası öyle eşle gideyim diyedir isteğim de yok çünkü biliyorum ki onunla gitsem surat asıp burnumdan getirecek. Bence eşiniz izin veriyorsa kesinlikle tatilinizi ihmal etmeyin ve gidin. Bu dünyada kendi isteklerimizi ertelemeyin. Bir tura katılın Ege koylarını gezin ilk olarak diğer gitmek istediğiniz yerlere de yavaş yavaş gidersiniz.16 yıllık evliyim. Üstelik ikimizde öğretmeniz. Ama ikimizin memleketine de çok uzağız. Tayin açılmıyor. Hayallerim vardı. Çok severdim gezmeyi. Daha lisedeyken Çanakkale, Bursa, İstanbul, Ankara hep gezdim. Dolmabahçe sarayından Geliboluya. Ama babam tek maaştı. Artık ne kadar maddi imkanlar izin veriyorsa. Arabamız da yoktu. Evlendim. Çift maaş olduk. 14 senedir arabamız var. Ve benim öğrencilik yıllarımdan kalan hayallerim. Ege kıyıları, Antalya, Kapadokya, Mardin,Sümela manastırı...Nasıl severim tarihi yerler görmeyi, ilk defa bir şehri gezmeyi. Ama tatil anlayışı olmayan bir eşim var. Kapadokyaya gidelşm mi? Ben gittim anlatıldığı gibi değil.Çeşme, Alaçatı, Selçuk? Ne yapıcaz, bütün gün sokakta mı dolaşacağız?Ben hayatımda hiç tatil yapmadım. 40 yaşında bir öğretmenim ve yaşadığım ülkenin en güzel yerlerini görmedim. Eşimi 16 yıldır memleketlerimiz dışında bir yere gitmeye ikna edemedim. Yazıklar olsun bana. Rezervasyon da yaptırdım, parasını da yatırdım ama günü gelince gitmedi. Koskoca iki ay yaz tatilini yarıya bölüp memleketlerde geçiriyoruuz ya. Kendin git diyeceksiniz. Ben kendim gitsem ne olacak? Hayalşm bu değildi ki. Eşimle gitmek isterdim, yeni yerler görmek, keyif almak. Senenin yorgunluğunu atmak. İkna edemedim işte yıllardır. Daha da vahimi bulunduğumuz ilin turistik ilçelerine bile gidemedik. Aylarca Sinop diye yalvardım. 3 saat bize. Herşeyi ben hallederim dedim. Yok. Ama çok yoruldum. Pazartesi, onun memleketine gidiyoruz. Koskoca bir ay oradayız. Onun memleketinin de çok güzel yerleri var. Ama oralara da gidemiyoruz. Çünkü amacımız gezmek değilmiş, Anne babasını görmekmiş. Evden ekmek almaya diye çıkıp hiç dönmemek istiyorum.
Benim de en keyifli zamanım öğlen yemeğinden sonra kocayı çocukları uyuyup tek başıma havuz kenarında biseyler yiyip, icmek, yürüyüş yapmaktırGidip gelip yazıyorum ama bir de şu var; eşler birbirinin sevdikleri, sevmedikleri, istedikleri, istemedikleri şeylere saygı duymalı ve ona göre aksiyon almalı. Hayalim öyle diye 16 yıl beklenir mi?
Benim bey sabah erken kalkmayı sevmez mesela tatildeyken. Ben de az uyurum sabahın 7’sinde hortlarım. Adamı zorla uyandırıp kalk denize gidiyoruz diyemeyeceğime göre bikinimi giyip sessizce sıvışırım odadan. Oteldeysek plaja inerim, en güzel şezlonga eşyaları koyarım denize girip çıkar biraz yürüyüş yapar gider bir sabah kahvesi içerim eşim uyanana kadar. Yazlıktaysak yine aynı, önce plajda yer tutup denize girerim. Sahilde bi yürür emekli dedelerle sohbet ederim. (O saatte bi ben bi dedeler var çünkü) Kafeye gider bir kahve içerim. Fırına markete uğrar kahvaltılık ekmek falan alırım. Eve geçer çay demler kahvaltı hazırlar ev halkının uyanmasını beklerim.
Ben sabahı seviyorum, tadını çıkarmak istiyorum diye kimseyi zorlamadım şimdiye kadar. Tek başına da gayet keyifli zaman geçirebiliyor insan bence.
Tam katılamadığım bir kısım var. Eşim karadenizli, yaz demek fındık işçiliği demek resmen. Ben egeliyim. Bizim içinde yaz demek deniz demek. Ben netim. Benim çocukluğum denizle iç içe geçti. Oğlumu da kendimi de bundan mahrum etmem. Tartışmaya açık bir konu değildir. Dolayısıyla ay bu sene gitmeyelim diyemez. Alışık değil. Tatile gitmemişler hiç. Ama şimdi her sene gitmeye alıştı. Benden önce o program yapıyor. İlk zamanlar mıkırdandı ama ben çok nettim. Yani çiftlerin bazı konularda kesin kuralları varsa diğeri de eninde sonunda ayak uyduruyor.Başlığımız çok itici geldi bana tribünlere oynamışsınızbayan ne ola ki ayrıca
Konuya geleyim eş seçerken ortak zevklerin olması önemli ben deniz tatiline her yıl mutlaka giderim. Malum balık burcuyumdenizden uzaklaşınca bunalıyorum. Ben yaz tatili sevmem deniz kenarında takılmam diyen adamı almam net şekilde. 1 yıl çekerek götürürsün, 2.yıl olana puflana gelir ama 3.yıl gelmez insanları zevk almadıkları şeye zorlayamazsınız.
Size geleyim, eşiniz gezmeyi sevmiyor bazı insanlar böyle yapacak bir şey yok baştan almicaktınız. Adamın öküz marka olduğu belliyken otele rezervasyon yapıp parayı ziyan etmişsiniz. Çıkıp giderdim ben olsam tatilimi yapardım, öküzü de saklardım ne tarafa giderse gitsin. Çıkın gidin yani burda konu açıp dertleneceğinize uçak bileti alıp gitseydiniz keşke.
Benim evliliğimde ikinci yaz tatili. İlkinde pandemi vardı ısrar edemedim. Şimdi de param yok diyor. Çünkü kızı 3000 TL tutan bir cilt bakımı yaptırmak istiyor. Parayı ona ayırmış. Ben de dün kendim için tatil baktım. Niyetim bayramdan sonra gidip bir ay iznimi kullanmak. Şimdi ben tatil bakıyorum diye bana küstü ama umrumda değil.Açıkçası öyle eşle gideyim diyedir isteğim de yok çünkü biliyorum ki onunla gitsem surat asıp burnumdan getirecek. Bence eşiniz izin veriyorsa kesinlikle tatilinizi ihmal etmeyin ve gidin. Bu dünyada kendi isteklerimizi ertelemeyin. Bir tura katılın Ege koylarını gezin ilk olarak diğer gitmek istediğiniz yerlere de yavaş yavaş gidersiniz.
Keşke kendi varlığımız bize bu kadar dayanılmaz ve korkutucu gelmese..
Ne alakası var ? demeyin, bal gibi de alakası var...
Neden keyif verici şeyleri tek başımıza deneyimlemekten bu kadar korkuyoruz ki ?
Yediğimiz güzel bir yemekten, izlediğimiz filmden, gördüğümüz bir manzaradan aslında tek başımıza keyif alıyoruz, yanımızdaki insanların aldıkları hazzı hissedemiyoruz. Neden tek başımıza özgürce tatile gidemiyoruz peki ?
"Anı biriktirmek, paylaşmak.." diyorsunuz, tek başına zevk alamam diyorsunuz.
Daha 1 kez bile deneyimlemediğiniz bir durum hakkında ne kadar keskin yargılarınız var, farkında mısınız?
Siz kafanızda bir aile profili oluşturmuşsunuz, birlikte tatile giden mutlu bir aile.
Ama eşiniz o profildeki koca değil. Bunu bi kabul edin.
Mevcut durumu kabul edince gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Sonra yavaştan alıştırın kendinizi. Yakın yerlere gidin tek başınıza. O özgürlüğü bi tadın.
Hayatınız eşinizden ibaret olmasın, kadın arkadaşlarınız olsun. Ben sanmıyorum bütün evli kadınlar sadece kocalarına endeksli yaşasın. Kadın kadına takılmak isteyen bir sürü arkadaş bulabilirsiniz, hele de okul ortamında.
Genç bekar kadınlarla da takılabilirsiniz. Kocadan bağımsız bir çevre edinin madem tek gitmek size zevk vermiyorsa..
Koca koca insanlarsınız,esimle gitme hayalim vardı diyip 16 sene evde oturmak neden?16 yıllık evliyim. Üstelik ikimizde öğretmeniz. Ama ikimizin memleketine de çok uzağız. Tayin açılmıyor. Hayallerim vardı. Çok severdim gezmeyi. Daha lisedeyken Çanakkale, Bursa, İstanbul, Ankara hep gezdim. Dolmabahçe sarayından Geliboluya. Ama babam tek maaştı. Artık ne kadar maddi imkanlar izin veriyorsa. Arabamız da yoktu. Evlendim. Çift maaş olduk. 14 senedir arabamız var. Ve benim öğrencilik yıllarımdan kalan hayallerim. Ege kıyıları, Antalya, Kapadokya, Mardin,Sümela manastırı...Nasıl severim tarihi yerler görmeyi, ilk defa bir şehri gezmeyi. Ama tatil anlayışı olmayan bir eşim var. Kapadokyaya gidelşm mi? Ben gittim anlatıldığı gibi değil.Çeşme, Alaçatı, Selçuk? Ne yapıcaz, bütün gün sokakta mı dolaşacağız?Ben hayatımda hiç tatil yapmadım. 40 yaşında bir öğretmenim ve yaşadığım ülkenin en güzel yerlerini görmedim. Eşimi 16 yıldır memleketlerimiz dışında bir yere gitmeye ikna edemedim. Yazıklar olsun bana. Rezervasyon da yaptırdım, parasını da yatırdım ama günü gelince gitmedi. Koskoca iki ay yaz tatilini yarıya bölüp memleketlerde geçiriyoruuz ya. Kendin git diyeceksiniz. Ben kendim gitsem ne olacak? Hayalşm bu değildi ki. Eşimle gitmek isterdim, yeni yerler görmek, keyif almak. Senenin yorgunluğunu atmak. İkna edemedim işte yıllardır. Daha da vahimi bulunduğumuz ilin turistik ilçelerine bile gidemedik. Aylarca Sinop diye yalvardım. 3 saat bize. Herşeyi ben hallederim dedim. Yok. Ama çok yoruldum. Pazartesi, onun memleketine gidiyoruz. Koskoca bir ay oradayız. Onun memleketinin de çok güzel yerleri var. Ama oralara da gidemiyoruz. Çünkü amacımız gezmek değilmiş, Anne babasını görmekmiş. Evden ekmek almaya diye çıkıp hiç dönmemek istiyorum.
Ben pek katılmıyorum, her yere tek gideceksem niye evleneyim... Ben sıkılmam ama tek başına sıkılmak gayet normal. Ailece seyahat edip keyif almayı istemek gayet normal, bu bireyselleşememe emaresi değil bence. Ailecek hayattan keyif almak için de benzer zevklere sahip eş gerekiyor. Konuya gelirsem konu sahibesi 16 yıldır adamla uyumsuz olduklarını kabul edememiş, şimdi de drama queenlik yapıyor burası abes.
Eğitim denk de kültür denk değil. Eğitim her zaman yanında kültürü getirmiyor maalesef.Bu arada evlilikte eğitim denkliği konularına olumsuz açıdan güzel örnek bu konu.
Eğitim denk, meslek denk, kadının geliri var ve sistematik olarak olarak 16 koca sene mutsuz edilmiş. Bir insanın isteğini 16 sene görmezden gelmek bana kalırsa psikolojik şiddettir.
Yeni evlenecek arkadaşlara başarılar dilerim, eş seçmek cidden bayağı zor işmiş. Ben bu kadar düşünmedim zamanında.
C CiNNET NUR ozenip o kadar guzel yazmis ki, sen sadece 24 agustos kısmınamı takildınBu yıl 24 ağustos değil. O geçen yıldı.
Konu hangi ara buraya geldi yahu? 14 sayfada evrimlesip birazdan "zaten kocam gidelim dese ben gitmem, anne babasini birakamam, o gitsin tatile ben yaylaya gider hayvanlara bakarım" falan diyeceksiniz sanirim.Eşimin anne babasını gördüğü tek zaman dilimi yaz tatili ve 15 tatil. Büyük ihtimalle dayılarınız anne ve babalarını başka zaman dilimlerinde de görebiliyorkar. Köyde hayvanı olmayan yaşlılar kışın gurbette oaln çocuklarının Yanına gidiyor. Eşimin ailesinin çok sayıda hayvanı olduğu için böyle bir durum olmuyor. Ben de diyemiyorum ki adama ananı babanı daha az gör, tatile gidelim. 1 ayı kısaltmaya vicdanım el vermez. Zaten yaşlılar.
Altın iğne diye bir bakım varmış. Üç seans üçbin TL buna kafayı taktı kızı şimdi de. Ben son iki aydır tamamen kendi isteklerim doğrultusunda yaşıyorum zaten. İleride zaman ne gösterir bilmiyorum. Boşanırsam çocuksuz filan da istemem evlilik konusunu kapatırım3000tlye ne yüz bakımı Allasen ben o paraya estetik yaptırır Angelina Jolie olurum
Sen bu herifi boşa çocuksuz bir abi bul bence bu evlilikte hiçbir beklentin karşılanmıyor