

Sizinle polemiğe girmeyeceğim.Benim tavırlarımdan hoşlanmıyorsan,yazdıklarımı okumaz bana cevap verme zorunluluğunda bulunmazsın arkadaşım.
Kişi birşeyleri en iyi yaşayarak ve hayatından kesitler vererek anlatabilir.Kırgınlıklarını,,sevinçlerini yaşayarak ve en yakınındakilerin yaşantılarından görerek yazar,anlatır yada yansıtır.
Amacım evliliğimi reklam yapmak olsaydı çok daha özel konulara girerek ballandıra ballandıra anlatırdım.Belki hep iyi şeyler yazıyorum ama her evlilikte olduğu gibi benimde yeri geldi sorunlarım oldu.Bunları yazarak karşımdakine boşan ayrıl evet senin kocan öküz(hakedenede söylüyorum)evet ya sen haklısın deyip konu sahibesine al 4 aylık çocuğunu da al git kız ananın evine orada daha rahat edersin mi demeliyim.
Sizin bahsettiğiniz gibi kusura bakmayın buradaki kadınların hiçbiri erkekleri ne aptal ende gerizekalı görüyor.Kişi kendinin ayinesidir hesabı bunlar sizin düşünceleriniz.
Yani eşinin ağlamasına,mutsuz olmasına tepki vermeyen her erkek anormalmidir size göre.Nice erkekler var ve bunlar sadece eşlerinin ardında el pençe duran,hergün hediyelere boğan ama ardındanda her halti yiyen.Bizim analarımız anneannelerimiz akdın değilmiydi.Yaşadıkalrını onaylamıyorum belki ama 40 yıl bir kadın ve erkek aynı yastığa baş koyuyorsa bazı şeyleri görmezden gelmek benim için en önemli şeydir.Görmüyor,duymuyor,konuşmuyorum.En azından evliliğimde onarılması güç delikler açmadık..(bak yine vliliğimden örnek verdim,ama komşunun evliliğinide bilmiyorum ki ne yazayım)

Çok erkeğin doğasında sevgi sözcükleri çok fazla barınmaz çok fazla dile getirmez,ağlayan kadına neyin var diye sorduğunda aldığı cevapyok birşeyse eğer ERKEK daha fazla üstüne gitmez.Bende bunu anlamıyorum kadın ağlar erkek sorar neyin var cevap yok birşey yada koca bir sessizlik..Eee o saatten sonra sen naz yaparsın erkek sormaz suçlu yine o olur.Kusura bakma erkekleri korur gibi bir tavrım var şu an sana göre ama konu sahibesinin içinde bulunduğu durum öyle abartılacak bavulları toplayıp evden gidilecek,eşine defol git diyecek kadar büyütülecek birşey değil.Adam kv sine yarın kutlayacaktım demiş.Aklında öyle bir düşüncede yoksa belki utandı ertesi gün yapacaktı.O gün kavga edip ipleri koparmanın mantığı ne.İşte burada devreye giren şey SABIR..Sabırlı olmak erdemdir.Birşeyler çok çabuk kırılı ama onarsanda eskisi gibi olmaz hiçbirşey.
Biz kadınlar neden SEVMEDİĞİMİZ ŞEYLERİ YAPIYORUZ Kİ.Bunun için zorunluluğumuz ne.Birşeyi sevmiyorsan sevmiyorsundur eşim seviyor diye ben onun sevdiği şeylere katlanmak zorundamıyım.
Maçı sevmek,tavla oynamak,eşin cinsel dürtülerine sevmediğim halde cevap verme zorunluluğu varmıdır kadının.En azından benim yok.
Gönlü olsun diye oturur belki 3 dk maça bakarım ama fazlası beni aşar.

Erkler kadar kurallarımız ve onlar kadar sevmediklerimizi karşımızdakine yaptırma sabrımız olsaydı inan bu kadar üzülen kadın olmazdı.

İşte biz eş mutlu olsun aman aman o ne derse o olsun istiyoruz sonrada gelip yine burada konu açıyor ezildim,aşağılandım,yaralandım,boşanıyorum,yaranamadım gibi bir sürü konu başlığı ile dertlerime gark oluyoruz.
Önemsiz günler için ne eşimi üzer nede evliliğimi böyle mutsuz olacağım zamanlara heba ederim.Benim evliliğimden bahsetmem gerçekten sizi rahatsız ediyorsa(ki ediyor) yorumlarımı okumayıverin bir zahmet

Not:Normal şartlarda asla yıkıcı değil yapıcı tavır sergilerim ama bende kadınım ve bugün tersimdeyim nedense.Size karşı tavrım ters olmuşsa kusuruma bakmayın.El öpmekle dudak aşınmaz misali yazdıklarım