Diyorlar ki bak tane tane anlatıyorumi, taciz özel hayat değildir diyor kadınlar. Sevgilime oral yaptım demekle tacize uğradım aynı şey değil diyorlar. Eşime kırbaçla muamele yaptım ile, bakkal mahmutun tacizine uğradım cümleleri arasında 9 fark var diyorlar. Taciz diyorlar, özel hayat değildir. Demişler ama özel hayat deyip duruyorsunuz hala.
Ben mesela otobüste uğradığım tacizi herhangi birine rahatlıkla anlatabilirim çünkü bu benim özelim falan değil. Ama gidip de "huriye teyze geçen kocamın beline kuvvet tam iki saat..." demem. Çünkü bu benim özelim. Ama huriye teyze otobüsteki sapıktan haberdar olabilir. Çünkü otobüsteki sapıklar benim hayatıma dahil değil. Kocam, sevgilim, nişanlım, anam babam değil. Sadece bir sapık.
Ben bunu pek böyle görmüyorum İdrak ya; "Özel ama ne kadar ve kime/kimlere özel" olarak görüyorum.
Şimdi burada herkes kendi arkadaşlık tecrübesinden bir şeyler söylüyor, eğer bizlerin de bir miktar ne dediğini anlayarak yazma gayetinde olsaydı o kişi kendisine bunu düşündürten arkadaş ortamını da açardı.
Bazı kişiler var, bir yere kadar arkadaş olduğunu zannettiğin; anlattığında bunu kullanıyorlar ve hatta alay malzemesi haline getirebiliyorlar. Muhtemelen "Kimseye asla anlatmayın! Bu sizin özeliniz kimseye koz vermeyin! Kendiniz baş edersiniz! Bağırırsınız, polise gidersiniz" vb. Ama bunu öyle yanlış yerlerden anlatmaya çalıştı ki, burada batışını gördük.
Benim için de böyle tecrübeler var, bu yüzden "Özel" kısmını vurguladım. Herkese anlatmam (Sıradan tüm arkadaşlarına anlatmış olarak yorumladım ilk okuduğumda konuyu), zor bir konu ise (Travmatikse) benim için arayacağım kişi bellidir, alacağım tepki bellidir, o an dönemiyorsa onun da muhtemelen başında bir iş vardır.
Bir başka arkadaşla ülkenin halini tartışmaya örnek diye konuşurum, öbür arkadaşla ya böyle bi olay geldi başıma şurada ya diye konuşurum, ama gidip de bazı haftalar kedi beslemeye çıktığımız arkadaşlarıma anlatmam gerek yok, ya da ne bileyim işte anlatacağımdan çok anlatmayacağım çok arkadaşım vardır.
Burada da beklenen ve istenen arkadaşlığı görememe kısmı var.
Ve bazı arkadaşlarımın da değişik huyları var, misal sen travma farkı olarak yazmışsın, bizde de ilgi manyağı bir arkadaş var (Taciz kısmı elbette hafife almıyorum altını çizeyim), biri laf atmış, tamam atmış, ama yedi düvele duyurmuş... Şimdi ben o arkadaşın acil durumunu nasıl anlayayım, beni yakın arkadaş olarak görüyorsa?
Misal.
Bu konuda bu kadar ayrı görüşlerin (Ve bazen hatalı ifadelerin) olmasının sebebi, arkadaşlık ilişkilerimizin farklılığından ki gayet normal.
Konu sahibi kim, arkadaşlıklarında nasıl biri?
Yakın arkadaşlık anlayışı nedir?
Olay onun için ne kadar travmatik? (Kötü ve kimsenin başına gelmesini istemediğimiz bir olay elbette)
Ve yakın arkadaş, bu kadar sene arkadaş olarak kalmayı başardığı arkadaş, niye müsait değilim çekip dönmüş?
Aynı samimiyette mi görmüyor?
Arkadaşına değer mi vermiyor?
Bla bla bla...
Çok soru var, ondan bunlar hep. :)