Söz uçar yazi kalır

İçimden bana güzel şeyler söyleyen o güzel sese kulak verdim:
Hadı kalk nur.
Yüzünü o güzel nimet olan suyla buluştur.
Sonra tebessüm ederek başla güne.
Çocuklarına Günaydın öpücüğü ver.
Sakin ve hoşgören olmak güzel olanı sen güzel olanı seç .
Bak dün başardın.
Bugun de yapabilirsin ve sonra o öfkeyle bas etmek aslında çok zor olmadığını kendine kanıtlamış olursun. Kalbin huzur dolacak bırak sadece bedenin yorulsun.
Bu zamana kadar sen kalbini bedenini ve kafanın içini öyle bir yordun ki artık yeter...
Huzurlu olmak için gülümsemeyi öğreneceksin bu huzurun ilk şartı.
*G*Ü*N*A*Y*D*I*N*
 
Meraba günlüğüm görüşmeyeli 5 gün olmuş.
Aklima ne geldi bugün dur anlatayım.
Yıl 2011.
21 yaşındayım.
Nisanlimla bir parkta tartıştık neden hatırlamıyorum.
Önemsiz bir şey olmalı ki unutup gitmişim işte.
Ama bazı anlar vardır unutulmaz.
Eline yuzugumu çıkarıp verdim. Önce bir anlaşmayı öğrenelim sevgi yetmiyor deyip uzaklasiyordum yanından.
Geldi yanıma emin misin bitecek mi dedi kısık ve titrek bir sesle.
Anlaşamıyoruz neden uzatalım ki dedim içimden gelmeyerek.
Trafin en Yoğun olduğu saatler. Yola bakıyoruz ikimizde karşıdan karşıya el ele geçmeye çalışan yaşlı bir çifte gözümüz takıldı yaşlar 75-80 civarı.
Nişanlım biz de böyle olabilirdik dedi yutkunarak.
Sustum.
biz de karşıya geçtik ellerimiz birbirinden epey de uzak.
Sonra anladım ki insan ihtiyacı olana kadar yalnızlığı daha çok seviyor ama bir gün geliyor saçını bile tarayacak güç kalmıyor insanda.
Yıl 2017 5 yıllık evliyiz. Evlendik çoktan. Hamileyim çorabımı bile eğilip giyemiyorum karnimdan. Artık doğum yaklaşmış. Eşim aldi eline giydirdi çorabımı öptü alnımdan. Yemeğe gidelim dedi Eşim.
Ne diye bagcikli ayakkabı alırsın ah deli kafa.
Yine muhtaç olduk işte. Eşim farketti ayakkabimi da giyemeyecegim eğildi bağladı bağcıklarını.
Sevgi çok da geri planda kalacak bir şey değilmiş.
İnsan pek anlasamasa da eğer merhametliyse iki gönül çok şey aşılıyormus.
Hala da anlaşamadığımız konularimiz var.
O beni öyle kabullendi ben de onu öyle.
Zaten demiş bir psikolog
Eğer çok iyi anlaşan bir cift görürseniz
Anlayın ki birisi kendinden vazgeçmiştir...
 
Hayat hep bir kosturmacalarla dolu.
Bazen dinlenmeli insan sadece bedeniyle değil.
Zihniyle kalbiyle bakışıyla .
O kadar ihtiyacımız var ki bazen derin bir nefes almak dilini ve kalbini elhamdülillah sözüne teslim etmek.
Azla da şükretmeyi bilmek o kadar güzel ki.
Gözüme ne zaman derdim büyük görünse bakıyorum ki etrafta o kadar ağır imtihandan geçenler var ki susup kalıyorum.

Çocuklar ölünce cennete gider demişti bana bir teyze. 7 yaşında bir çocuktum o zaman.
Ne kadar dua etmiştim düşünmeden Allah im cennetine koy beni şimdi öleyim diye.
Sonuç: hala yaşıyorum.
Yaşıyorsam var bir sebebi diyorum.
Şimdi düşünüyorum da benim çocuklarım öyle dua etse ağzının üstüne miniminnacik vuruveririm herhalde hayırdır bana evlat acısı mı yasatican o nasıl dua diye
Ya cekeceklerim var hayatta ya da şükür sebeplerim. Yaşadıkça görüyor insan.
Eğer çocuk olmasaydım çocuklarımı anlayamazdim . Eğer anne olmasaydım annemi anlayamazdim.
O kadar çok şey öğrettin ki bana hayat. Neyi sorguladiysam hepsinin ansiklopedisini döktün önüme.
Bu hayatta en çok kendimi keşfetmeyi sevdim hala da ucum bucagim yok bulmaca gibiyim.
Bugün anladım sanıyorum yarın bambaşka bir ben doğuyor.
Yarınlar nelere gebe yarın buraya ben ne yazicam işte bu kadar da kapali kutudan ibaret hayatımız.
O yüzden en güzel sözdür
" yarın ola hayrola "
 
Meraba günlüğüm pek sık uğrayamaz oldum bu sıra.
Ama her şey yolunda. Sevdiğim yorgunluklarimla devam ediyor hayat.
Ne sinavlardan geçtim ama en çok yorulmayı sevdim.
İnşirah suresindeki son ayet gibi hani diyor ya
Boş kaldın mı hadi kalk yine yorul.
En güzel yorgunlukları bana bu çocukları bu işleri bu eşi veren Allah a Hamd olsun.
Geçenlerde yine çocuklarımla sesimin dozu artarak konuşmaya başladım.
Çünkü en az 10 defa yapmalarını istediğim bir şeyi yapmamakta diretiyorlardi.
En son ben bile kendimden korktum kızarken gözlerini belertmis ve sesi epey yüksek çıkan bir anneye donusmustum .
Evet yaptılar dediğimi.
Ve içimde yine bir huzursuzluk.
Çünkü çocuklarım benden korkmuslardi.
Halbuki hic bir zaman hayallerimde böyle bir anne profili cizmemistim ki ben.
Elbette disiplin vardi ama korkutmadan ikna edici uzaklaştırma cezaları gibi ikna edici.
Ama bazen işin kestirmesinde buluyordum kendimi.
Hic biri yüzüme bakmıyordu.
Oturdum yere o an çocuk oldum.
Kapı açıldı ve büyük olan ben girdim içeri ve beni en çok eğlendiğim şeylerden mahrum etmeye çalışan bir kadın dinlemek istemiyordum onu çocuktum ya hani çocukluk yapıyordum iste ve bana yaklaştı öyle bir kızdı ki hele o sert bakışı
Korkmuştum kime siginacaktim simdi kim koruyacaktır beni ondan yine ben ondan ona sığındım.
Kızma bana sadece eğleniyordum dedim.

Gözlerimi açtım oturan ben büyümüştüm ve yanımda masum savunmasız sadece zaman kavramını tam kavrayamamis çocuklar vardı yanımda.
Sarıldım ağladım. Sizi çok seviyorum. Ben sizi çok seviyorum. Sizin davranışlarınıza karşı ofkelenmis olabilirim ama size ve kişiliğinize kızmıyorum cunku siz bendensiniz bende sizden.
Onlarda sarildi sanki biraz önce kizan ben değilmişim gibi.
Uyaran bir anne olmak en doğrusu yanlışı ve doğruyu ayırt etmeyi öğretmek bizim asli gorevlerimizden ama hor görmeden kalp kırmadan urkutmeden yapabiliyorsak ne mutlu.
Bir çocuk yetiştirmek aslında kendini yetistirmekmis meğer kendini yeniden sekillendirmekmis
Büyük konusmamakmis
Ben asla öyle olmam denilen ne varsa hayatın oldurmasiymis. Okumakla ogrenilmiyormus annelik. Herkesin anneliği kendine ozelmis. Her çocuk özel olduğu gibi her annelik de öyle ozelmis.
Beni yetiştiren beni büyüten beni olgunlaştıran çocuklarım sizinle öğrenmek daha güzelmiş.
Piştim sandığım kişiliğimi ham olarak önüme sunsaniz da sizin için yeniden yanmaya hazir bir kalbim var.
Bugün de sizin için yazmak istedim.
Simdi babanızla masal dinleyerek uyurken odanızda ben de başka odada bunları yazıyorum.
Kalemimi yeniden elime almama sebep olduğunuz için size minnettarim .

"Adam olacak Anne"
 
 
Merhaba günlüğüm.
Bulutlu bir hava, sessiz bir şehir, düşünceli bir ben...
Yeni bir gün.
Her yeni gün icin düsündügüm şey ;
Sana bir gün daha zaman tanındı. Bu bir şans bu bir fırsat. Hadi gününü ve zamanını bereketlendir.
Tebessüm, yüzümüze en çok yakışan şey.
Saat 08:44
Yeni güne yeni bir bene bismillah.
Hayati seviyorum kendimi seviyorum, güzel kalpli insanları seviyorum.
Kisaca sevmeyi seviyorum.
 
Bugün sakindim sessizdim. Oluruna bıraktım hayatı.
En küçük çocuğumun tabağı yere fırlatıp kırmasına bile sesim cikmadiysa bir şeyler oldu bana .
Baba uyarinca bende sessiz kaldım sanırım.
Çorapların eşleri çıkarılıp sağa sola firlatilsada Bugün kendime verdiğim sözü tuttum demek ki sinirlenmeden de bir gün geçebiliyormus.
Elimde iki tane gözlük var .
Bir tanesi memnuniyetsiz ve sinirli gösteren gözlük.
Diğeri hoş gören gözlük.
Bugün hoş gören gözlüğü taktım.
Kendimi de onları da özgür bıraktım.
Yarın ola hayrola .


" Deneme yanılma yöntemi "
 
Aynı gözlüğü ben de takmisim bugün.
Sakin ve iyi gecti diyebilirim ben de.
Bu arada ne hoş benzetmeler yapıp yaziyorsun. Mâşâallah.
 
Kiyamadigimiz çocuklarımız konusunda sınırı aşmamak gerekir.
Sabah namazına beni de uyandır anne diyen bir çocuğa kıyamadım evladım diyorsan bir düşün bakalım
Kimi kimden esirgiyorsun?
Belki o çocuğun o secdeye ihtiyacı var.
Belki Allah onu orda görmekten mutluluk duyuyor...
O çocuk o sabah namazıyla ne kadar huzur bulacak bunu bilemezsin ki.
Sağdan gelen iyi niyetli sanılan bazi şeyler aslında sanıldığı kadar iyi değildir.

Boşuna demiyor ezan bize
Essalatu hayrun minen nevm( namaz uykudan daha hayırlıdır)

Engel olmayın teşvik edici olun.
Çünkü anneye en çok bu yakışır...
 
Zamana teslim olmak kadere teslim olmak

Ne demektir bu ?
Bazen olur ya hep bir şeyler isteriz şu da olsun bu da olsun.
Her şey süper olsun. Kusur olmasın. Kötülük olmasın. Sınav olmasın. Sadece özgürlük olsun.
Hepsi oluyor yeri geliyor .
Aaa neden ruhum sıkılıyor her şeyim tam halbuki ?
Gibisinden sorular.
Sonra hayat sıkıcı gelmeye başlıyor. Eee ama her şeyin 4-4 luk. Sorun ne ?
Yetinmezlik...
Sürekli müdahale edilen bir hayat.
Şu istediğim şu zaman olsun.
Hayir şer düşünülmeden direkt istekler...
Sonra çok ısrarcı edildiği için verilir istenilen birden hayır sandığı şer çıkar.
Yine hüsran.
Peki hata nerde ?
Hic denedik mi kadere boyun eğmeyi.
Teslim olmayı.
Dua ederken mütevazi olmayı hiç denedik mi belki de tüm iç sıkıntısı bundandır.
Verirsen de vermezsen de sen en iyisini bilirsin ben duamı ederim takdir senindir deyip rahat nefes alabildik mi ?
Neden her istediğimiz hemen olsun istiyoruz ki ?
Sabir nasıl kazanılır o zaman?
Bekletilen şeyler insanın sabrını artırır .
Kendimi teslim ediyorum demek güven duygusuyla alakalıdır.
Bizi bize emanet edene biz kendimizi emanet edemiyorsak daha çok eksiğiz demektir...
 
31 yaşındaki ben neler söylemek istersin ne öğrendin bu yaşına kadar hadi bana beni anlat insanlar hakkında ne düşünüyorsun?

- öncelikle hic bir zaman kusursuz olamayacağımı öğrendim.
- insanların hepsini bir tutmamam gerektiğini öğrendim.
-annemive babamı haklı bulmayı öğrendim.
-ağlamanin aslında sadece canı aciyana yakıştığını öğrendim.
-susmanın neler kazandırdığını öğrendim.
-sevgiyi herkese emanet etmemeyi öğrendim.
-yaptığım iyiliği başa kakacaksam hiç yapmamanın daha iyi olduğunu öğrendim.
- kendime zaman ayırmayı, sadece kendimi değiştirmeye çalışmayı ,insanlari olduğu gibi kabullenmeyi öğrendim.

- bir de kac yaşımda olursam olayım bilgiye hep ac kalacağımı ve bu konuda ac gözlü olmayı öğrendim.
-küçük bir çocuğun ağzından çıkan mantıklı cümleyi de kabullenmeyi öğrendim. Sen ne bileceksin dememeyi öğrendim.

Hayat çok şey öğretiyor.
Ama her şeyi değil...
 
Ya çok güzel yazmışsın yüreğine sağlık resmen beni anlatmışsın zaman zaman yazardım ama uzun zamandır çok dağınığım yazamıyorum bu çok bana hitap etti
 
22 yaşındaki ben ne sanıyordun dünyayı?
- herkes iyi aslında herkes içindeki kötü sese yenik düşen bir varlık. Isterse o sesi dinlemeyebilir. O yüzden herkesi seviyorum.

22 yaşındaki sen herkes seni sevdi mi ?
- hayır sevmedi arkamdan konuşuldu ben kimseye kötülük yapmadım ama dedikodum yapıldı. Birisi hic samimi gelmiyor demiş . İçerlemistim ona ama gidip bir sey demedim saygı duydum. Çünkü ben onu samimi bulmuştum yüzüne tüm ictenligimle gülmüştüm. Arkamdan konuşacağını hic tahmin etmemiştim.

ilk hayal kırıklığın neydi?
- sanırım arkamdan konuşulmasıydi.

Peki sen hiç kimsenin arkasından konuşmadın mi ?
- konuştum elbet ama iyi taraflarını görerek konuştum. Çünkü ben kusurluyken başkasının kusurunu konuşmak en büyük kusur gibi geldi bana hep.

22 yaşındayken ki dusuncelerinle su an ki düşüncelerin farklı mi ?

-Farklı .
Artık herkesi sevemiyorum.
Seçici olmaya başladım. Masumluğumu yitiriyorum sanırım.
Her hayal kırıklığı biraz daha Seçici olmaya zorladı beni. Bir de beni sevmeyen için asla üzülmüyorum.
Peki düşüncelerin kac yas grubuna hitap ediyor ?
- Bu yanlış bir soru. Sadece kendime hitap ediyor desem en doğrusu olur.

Şu an 31 yaşındasın. Ileride bu düşüncelerinin arkasında duracak mısın ?
- asla duramam. Çünkü zaman değişir bizler değişiriz düşüncemiz de değişir.

Son soru buraya neden bunları yazıyorsun ?
Geçmişimi unutmamak için ve olur da başkalarının düşüncesine ters düşersem onu daha iyi anlayabilmek için...
" Kendini sorgulayan kadın"
 
Ya çok güzel yazmışsın yüreğine sağlık resmen beni anlatmışsın zaman zaman yazardım ama uzun zamandır çok dağınığım yazamıyorum bu çok bana hitap etti
Icine atma yaz . buraya ne zaman yazsam o kadar hafifliyorum ki kuş gibi .
Huzurlu olmak için yazmayı çok seviyorum.
Sen de buraya hislerini kalp kırıklıklarını ya da dualarını mutluluklarını yazabilirsin.
 
Şu günlerde yazmak yerine susmak sanki daha da rahatlıyor beni
 
Bayıldım yazılarına kalemine, aklına, kalbine sağlık
 
Bayıldım yazılarına kalemine, aklına, kalbine sağlık
Yazmayı çok seviyorum.
16 yaşımda öğretmenim senden çok iyi yazar olur demişti.
Hayalimdi olamadım.
Ama yazmayan da olmak istemedim.
Burasi bir nevi hayallerimin gerçekleştiği kendimi hafif hissettiğim bir yer oldu.
Herkes yazmalı diye dusunenlerdenim.
 
Hala yazar olabilirsin, verimlilik çağındasın
Severek okumaya devam edeceğim
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…