Şizofreni arkadaş peşimi bırakmıyor.

bence saplantılı bir kişiliği var.
bunu erkek arkadasınızla paylaşın. sorunlu biri olduğunu da dile getirin. belki bir çözüm yolu bulabilir.
ailenizi de haberdar edin. ve o kişinin ailesini oturduğu yeri falan öğrenin.
polise gidip konuşun. onlarda size bir yol gösterecektir. gittiniz diye hemen şikayetçi olmanız gerekmez.
 
Ne olursa olsun ailenle konuş, seni geri götürmezler ama en azında o adam aileni yanında gördüğünde falan belki rahatsız etmez, ayrıca erkek arkadaşınla da paylaşmalısın sevgili olmadığını arkadaş olduğunu söylersin ki zaten hiç sevgili olmamışsınız eminim anlayış gösterecektir.

Ayrıca sakın kendi kendine karakola falan gitme ailenle birlikte hareket et

ve kendinize dikkat edin.
 
evini,ev telefonunu,cep telefonunu,iş yerini(bence en büyük hata yeni tanıdığın bir insana iş yerini ev adresini göstermek),facebook hesabını...hepsini değiştir.sana hiç bir şekilde ulaşamasın.
 
dün ev arkadaşım durumu kendi erkek arkadaşına söylemiş. onun erkek arkadaşı ile benim erkek arkadaşım çok samimi arkadaşlar tanışmamıza falan onlar vesile olmuştu. oturduğu semte gitmiş muhtarıyla konuşmuş o semtte oturan öyle bir aile çıkmamış. bana filanca şirkette mühendis olarak çalışıyorum demişti. oysa ben aradım sordum orda öyle biri çalışmıyordu yani yalan söylemişti. arkadaşım yinede o şirkete gitmiş durumu izah etmiş o şirkete işe alınmış ancak sinirli tavırlarından dolayı kısa bir süre sonra işten çıkarmışlar az bir süre çalıştığı için ikametgah gibi hiçbir belge yokmuş.
 
evi değiştirsem bile değişen bişey olmaz çünkü işe gelir zaten ben hastanede çalışıyorum. iki üç gündür yok ortalarda ama yine gelecek diye korkuyorum. facebook hesabımı kendi bulmuş mesajlar göndemiş seni bırakmıycam elbet sende bana aşık olacaksın tarzı şeyler yazmış facebook hesabımıda dondurdum. erkek arkadaşım iş için şehir dışında telefon açtı niye facebook adresini dondurdun dedi. bende herşeyi anlattım çok kızdı. askeriye de çalıştığı için hemen gelme imkanı olmadığı için arkadaşını aradı zaten ev arkadaşım erkek arkadaşı dün gece bizde kaldı. yeni kapı ölçüsü verdi kapımız pek iyi olmadığı için yenisini yaptıralım dedi. bu çocuğu bir şekilde bulacağız dedi
 
altı ay önce biriyle tanıştım. arkadaşlık teklif etti sadece dört beş kere görüştük. hareketlerindeki tuhaflıktan dolayı sevgili olmadım herşey en baştayken bitirdim. şizofreni olduğunu düşünüyorum. çalıştığım yere gelmişti sonra peşimi bırakmadı çiçek göndermeler falan bende denemek amacıyla bir kaç kere görüştüm. bana bir şirkette mühandis olduğunu söylemişti. bir kere beni öğle yemeğine davet etmişti. biraz gecikmiştim masaya elini vurarak beni azarlamıştı o anda kötü şeylerin olacağını düşünerek sustum. sonra çalıştığı yeri araştırdım o şirkette öyle biri yoktu. arkadaşlarım bu çocuk kesinlikle şizofreni dedi bende bir daha görüşmek istemiyorum dedim. bir ay falan karşıma çıkmadı sonra evimin önünde beklemeye falan başladı. tuhaf tuhaf konuşmalar yapıyordu. öldürcem kendimi falan. işyerinin önünde bekliyordu. işten çıkınca iyice etrafa iyice bakıp farklı yollardan gidiyorum. bir bakıyorum bir ay ortada yok tamam unuttu diyorum tekrar çıkıyor karşıma. şuan dört aydır görüştüğüm erkek arkadaşım askeriyede çalıştığı için çok görüşemiyoruz. bu durumu ona hiç bahsetmedim. ailem edirnede oturuyor. burda ev arkadaşımla oturuyorum. polise nasıl şikayet edebilirim içeriye alırlarmı birde başıma daha çok sarar diye korkuyorum.yardımcı olursanız sevineceğim siz olsaydınız ne yapardınız.

canım ona şizofren deilde psikopat diyelim bence benimde başımdan böyle bir olay geçti ama ben çocukla seninde dediğin gibi çıkmadım okul çıkışı gelirdi evin oraya,gelirdi arabayla takip ederdi,içip içip gece gelip evin orda bağırırdı daha doğrusu burnumdan getirirdi kolları jiletli bide adımın baş harfini kazımış koluna bende okuldan çıkmıştım arkamdan gelip koluma yapışıp sürükleyerek çekti arkadaşlarım ağlayarak okula kaçtılar hocalara haber vermişler okadar yani sonra heryeri kan içinde koluna adımın baş herfini kazımış gerizekalı vs...en sonunda aileme söyledim sonra karakola gittim canım şikayetçi oldum birkaç kere içeri almışlar ama çıktı oda sonuç vermedi bende dilekçe yazdım hatta ozaman eşimle çıkıyorduk oda arabanın plakasını filan almıştı şahit oldu mahkemeye filan çıktım polisler kaçkere evine gitmişler mahkeme için ama hep kaçmış mahkemeye bile gelmedi yani pislık şey hala anlatırken bile sinir oldum sonra mahkemede anlattım bende herşeyi hakım para cezası verdi galiba sonrada mahallemin yanından bile geçemedi...bence hiç durma derim canım git şikayetini et ayrıca erkek arkadaşınada kesin söyle hayatta neler oluyor ne cinayetler kız teklifini kabul etmedi diye ne ölümler Allah korusun canım inşallah sen çabuk atlatırsın benim gibi olmazsın...biraz karışık yazdım galiba kusura bakma hala sinir oldum çünkü yazarken canım
 
Merhabalar, öncelikle bu kişinin şizofren olup olmadığını anlattıklarınızla pek bilemeyiz, şizofrenler devamlı halisülasyonlar görürler ve bir hayal dünyasında yaşarlar. Bu kişinin psikolojik sorunları olduğu ortada, nedir ne değildir orasını tabi bizler pek bilemeyiz.

Size gelince benzer bir durum benim başıma gelmişti. Bir tanıdık vasıtasıyla birisiyle tanıştırıldım, tanıştığım ilk gün Kızılay meydanında rezil etti, çünkü o kişinin pek sağlıklı olmadığının bilincindeydim ve doğal olarak itmişti beni.Buda onun farkına vardı.Onu beğenmediğimi, istemediğimi.. Bana milletin içinde sen şöylesin, sen böylesin aşağılayacı hareketler, çok kötü olmuştum. Hemen orayı terkettim.O andan itibaren telefonlarım susmaz oldu, mail adresim..Bana devamlı beni seveceksin, seni çok seviyorum, benim olacaksın, tatlılıkla olmadı zorla gibisinden mesajlar. Bizi tanıştıran kişi gitmiş konuşmuş, kaçıracağım felan demiş..Tabi ben korktum senin gibi, epey tedirgin yaşadım. Onun attığı mesajlara, telefonlara, maillere hiç cevap vermedim. Bu süreç 6-8 ayı buldu. Sonra kendiliğinden bıraktı..

Sizde duruma göre bişeyler yapın, ben sessiz kaldım, onun yok kendimi öldürürüm felan laflarına kulak asmayın, intihar meğilli kişiler bunu zaten çevreye söylemezler, içiniz rahat olsun..
 
Merhabalar, öncelikle bu kişinin şizofren olup olmadığını anlattıklarınızla pek bilemeyiz, şizofrenler devamlı halisülasyonlar görürler ve bir hayal dünyasında yaşarlar. Bu kişinin psikolojik sorunları olduğu ortada, nedir ne değildir orasını tabi bizler pek bilemeyiz.

Size gelince benzer bir durum benim başıma gelmişti. Bir tanıdık vasıtasıyla birisiyle tanıştırıldım, tanıştığım ilk gün Kızılay meydanında rezil etti, çünkü o kişinin pek sağlıklı olmadığının bilincindeydim ve doğal olarak itmişti beni.Buda onun farkına vardı.Onu beğenmediğimi, istemediğimi.. Bana milletin içinde sen şöylesin, sen böylesin aşağılayacı hareketler, çok kötü olmuştum. Hemen orayı terkettim.O andan itibaren telefonlarım susmaz oldu, mail adresim..Bana devamlı beni seveceksin, seni çok seviyorum, benim olacaksın, tatlılıkla olmadı zorla gibisinden mesajlar. Bizi tanıştıran kişi gitmiş konuşmuş, kaçıracağım felan demiş..Tabi ben korktum senin gibi, epey tedirgin yaşadım. Onun attığı mesajlara, telefonlara, maillere hiç cevap vermedim. Bu süreç 6-8 ayı buldu. Sonra kendiliğinden bıraktı..

Sizde duruma göre bişeyler yapın, ben sessiz kaldım, onun yok kendimi öldürürüm felan laflarına kulak asmayın, intihar meğilli kişiler bunu zaten çevreye söylemezler, içiniz rahat olsun..

sağol canım umarım öyle olur. bende sessiz kalıyorum aynı senin yaptığın gibi. bir doktorla konuştum şizofren olup olmadığını hastayı görmeden anlayamayız dedi ama psikolojik sorunları olduğu kesin dedi. bu durum da dört beş aydır sürüyor ama bu aralar çok sıklaştı onun için tedirgin oldum
 
bugün erkek arkadaşım geliyor. ev arkadaşımın erkek arkadaşı bu çocuk hakkında hiçbir iz bulamadı hayalet gibi bişey. benim erkek arkadaşımda o çocuğu bulup geberticem falan diyor.
 
bugün erkek arkadaşım geliyor. ev arkadaşımın erkek arkadaşı bu çocuk hakkında hiçbir iz bulamadı hayalet gibi bişey. benim erkek arkadaşımda o çocuğu bulup geberticem falan diyor.

Bence o kişi sana bişey yapamaz canım. Sadece gözünü korkutmak istiyor. Hani erkek arkadaşın bulsa, olaylar daha çok büyüyecek gibi. Bir süre tedbirli git gel işine, yalnız kalmamaya dikkat et, unutucaktır seni..
 
eğer dediğiniz gibi ruh hastasıysa size ya da erkek arkadaşınıza birşey yapmasından korktum Allah korusun. bence önce şikayet etseydiniz keşke. erkek arkadaşınız halletmeye çalışırken ona bir zarar gelmesin. ya da sizi rahatsız eden kişi şizofrense gerçekten tedavi altına alınması gerekebilir. ileride başka birilerini de rahatsız etmesin böyle. çok dikkatli olun...
 
en korktugum seylerden birisidir bu olay
haberlerde okuyoruz,görüyoruz neler yapildigini
polise gitsen ne fayda sanki polisimiz sahip cikiyor
sahip ciksaydi defalarca kendisinin tehdit ve rahatsiz edildigini ihbar eden ve 3-4 ay önce o kisi tarafindan öldürülen ögretmen kiza sahip cikarlardi
senin yerinde olsam okul,is her neyse derhal oradan uzaklasirdim
hayatinin tehlikede olmadigi ne malum
böyle psikopat insanlarin ne yapacagi belli olmaz
kendini bir an önce güvene almalisin bu polise anlatmakla aileye anlatmakla vs olacak sey degil,yer degisimi yapman sart
 
sizofren olamaz kanimca en zararsiz kendi halinde hastalardir takintili resmen piskopat kisacasi hani korkufilmlerinde olur ya :KK53:
hicbirsekilde kendini gösterme sana ulasamasin ayrica konusup onu ikna edim yada buna benzer adimlarda bulunma sakin erarkdasina söledigin iyi olmus ama gözdagi verim derken basina sorun almasin
 
böyle bir olay benim kuzeniminde başına gelmişti belki aynı kişidir :KK28:
aynı senin anlattığın gibi bir ay görünmezdi ortalarda tamam bıraktı peşimi derdi yine çıkardı karşısına. ama kuzenim onun için şizofren diyordu. bırakması çok uzun sürdü.
 
Canım senin yaşadıklarının benzerini ben de yaşadım. Hatta konu bile açmıştım.

Lanet edilesi, çok kötü bir durum. Yaşayan bilir yani.

Ben de o zaman hattımı değiştirmiş ve facebooktan bloklamıştım. Beni mail yağmuruna tutuyor ve okul çıkışıma geliyordu. Okul çıkışına gelince hiç muhattap olmayıp yokmuş gibi evime gidiyordum. Allah'tan 3 ay gibi bir süre içinde vazgeçti. Umarım birdaha denemez öyle bir şey.
 
Benimde 1 sene boyunca kapımda yatan bi serseri vardı. Üstelik ben orda tek yaşıyordum bir ev arkadaşım bile yoktu. Polisede gittim kendisinede bağırdım yinede vaz geçmedi. Bende ne yaptım biliyormusunuz? O şehri terk ettim. Tayinimi istedim 800km öteye kaçtım. Ondan sonrada bıraKtı beni. Fakat bu seferde facebooktan buldu. Ordanda engelledim. Oh bee rahatım 1.5 seneden beri. Zaten artık evliyim.
 
Bence erkek arkadaşınıza bu durumu anlatın.
Ve mutlaka birilerinin bu durumdan haberdar edin.
Sizi tehdit etmeye başlarsa da, lütfen bi polis merkezine gidin ve durumu anlatın.
 
bence bunu çok ciddiye almalısın daha bir kaç ay önce böyle sapık biri yüz vermiyor diye bir öğretmeni okuluna gidip okulda baltayla öldürmüştü. erkek arkadaşına bikaç görüştüm sevgili değildik hemen uzaklaştım dersin bu durumu anlatırsın ailenede anlat. böyleleri şehir değiştirsen bile seni bulur. çok dikkatli olmalısın
 
bu arkadaş bence şizrofen falan değil... Resmen bir suç işliyor... "Stalking" diye bişey duydunuzmu bilmiyorum onun yaptığı şeyin adı bu.


Bu kelime ingilizce´den gelmekte olup, avcilik dilinde avina hissettirmeden yaklasip onu yakalama anlamina gelmektedir. Insanlararasi iliskilerde ise bu kelime, bir kisinin arzusu disinda takip edilmesi (izlenmesi), taciz edilmesi anlaminda kullanilmaktadir. Stalking davranisini sergileyen kisiler, bu davranisi cesitli yollarla uygulamaktadirlar, mesela sürekli caldirilan telefonlar, mektuplar yada E-Mail, izlemeler, takip etmeler, kontrol etmeler ve bazende siddet uygulamalari. Bazi siddet durumlarinda Magdur kisiyi öldürmeleri bile sözkonusu olabilir. Dünya´da encok kadinlar Magdur durumundadirlar (alıntıdır)
 
(alıntıdır)

Aniden bir komşunuzdan, iş arkadaşınızdan, uzaktan bir tanıdığınızdan yada hiç tanımadığınız bir kişiden aşırı bir ilgiyle karşılaşıyorsunuz ve bu durumu şaşkınlıkla karşılıyorsunuz. Yemeğe, sinemaya yada dans etmeye çağrılıyorsunuz. Daveti severek kabul ediyorsunuz. Ancak kısa bir süre sonra farkediyorsunuzki, o kişi sizin özel hayatınızı sorguluyor. İkinci kez davet edildiğinizdeyse bir bahane bularak daveti red ediyorsunuz. Ev telefonunuz çalıyor. Telefondaki o kişi, ve sizinle öylesine konuşmak istiyor. Yarı isteksiz kırıcı olmamak adına onunla konuşuyorsunuz.
Ertesi gün kapınızın önüne bırakılmış çiçekler buluyorsunuz. Telefonunuz çalıyor. Ve o çiçeği alıp almadığınızı bilmek istiyor. Kibar bişekilde çiçekler için teşekkür ediyorsunuz ve ona durumunuzu anlatmaya çalışıyorsunuz: erkek arkadaşınızın olduğunu ilişki aramadığınızı ama isterse dost olabileceğinizi ve bidaha çiçek göndermemesini söylüyorsunuz. O bildiğini okuyor. Sık sık telefonunuz çalıyor. Sabahları kapınızın önünde küçük hediyeler buluyorsunuz. Arabanızın cam sileceğine sıkıştırılmış yada postanıza atılmış Mektuplar alıyorsunuz. Çalan telefonlara çıkmak istemediğinizden bütün gün sadece telefon sekreterinizi açıyorsunuz.
Bir kaç hafta sonra onu kapınızın önünde beklerken farkediyorsunuz. Onunla konuşmayı deniyorsunuz ve bu duruma son vermesini istiyorsunuz. O gülümsüyor ve sizden özür diliyor. Bidaha yapmayacağına söz veriyor ve ordan uzaklaşıyor. Ama ertesi gün onu arabasıyla kapınızın önünde beklerken görüyorsunuz. Durum ciddileşiyor. Erkek arkadaşınız yavaş yavaş sizden şüphelenmeye, komşularınız bu duruma şaşırmaya, iş arkadaşlarınız ise arkanızdan konuşmaya başlıyorlar. Nereye gidiyorsanız o orda. İster sinemaya gidin ister Spora, o hep yanı başınızda. Eğer arabasıyla kapınızın önünde beklemiyorsa, sizi aramakla meşgul demektir. Heryerde sizin hakkınızda edindiği bilgileri konuşuyor. Senli benli yazılmış Mektuplar, SMS ler ve Paketler alıyorsunuz.
Artık sizi takip eden o kişiye karşı sadece nefret duygusu besliyorsunuz. Önceki arkadaşça davranışınız tehditci davranışa dönüşüyor. Onun bekleyişlerine cevap vermediğiniz için oda size tehdit yağdırmaya başlıyor. Gönderdiği Mektuplar tehdit cümleleriyle doluyor.
İşvereninize sizin hakkınızda olumsuz anonim mektuplar gelmeye başlıyor. Özel görüşmeye çağrılıyorsunuz. Allahtan şefiniz size inanıyor! Takipci sizin hakkınızda her yerden bilgi toplamaya devam ediyor, arkadaşlarınızdan, komşularınızdan, iş arkadaşlarınızdan. Artık iyi arkadaşlarınız bile size şüpheyle bakıyor ve gerçekten aranızda bişey olup olmadığını öğrenmek istiyorlar.
Günün birinde Arabanızın tekerleklerini patlatılmış halde buluyorsunuz. Ve Kabus başlıyor. Ciddiye almadığınız tehditlerin boş tehditler olmadığını düşünüyorsunuz. Telefonunuz artık geceleri bile susmuyor. Takipcinin sesini heryerde duyar gibisiniz. Dışarı her çıkışınızda onun bakışlarıyla karşılaşıyorsunuz. Acaba nerde saklanıyor? Evinizi bariyer olarak kullanmaya karar veriyorsunuz: partilere son, sinemaya son, konserlere son! Yediğiniz yemekten tad alamıyorsunuz. Kabus görmediğiniz gece yok. Hiçbirşeye odaklanamıyorsunuz, işyerinizdeki veriminiz düşüyor.
Çoğukez Polise gittiğinz o an ilk ve son kez olarak kalıyor, çünki istediğiniz yardımı göremiyorsunuz. Avukatınıza başvuruyorsunuz, oda size polise gitmenizi öneriyor. Şimdi tam bir çıkmazdasınız. Çaresizlik içinde kıvranıyorsunuz, Takipçiyi öldürmeyi bile düşünüyorsunuz.
Şikayetsiz o güzel yaşamınız sanki geçmişte kalmış gibi. Şimdi gölgeler peşinizde. Hayatınızı kontrol etme kabiliyetiniz yok olmuş. Bu durum aylarca bazende yıllarca sürebiliyor. Yaşamak bir rehine gibi! (Schumacher, 2000).

biliyorum çok uzun oldu ama bunları oku ve sonra kararını ver...
 
X