Sinema Günlüğümüz

hangi sitelerden indiriyosun yazsana:KK52::KK52:
New York Üçlemesi'ni okuyorum, Paul Auster'in. Üç öyküden oluşuyor, birbiriyle ilişkili dedektif hikayeleri. Kitap çok okuyamıyorum, konsantrasyonum hemen dağılıyo ama kitap çok akıcı, güzel bi dili var.

yazayım tabii :)
 
Son düzenleme:
benim izleyip sevdiğim yerli filmlerden birkaç tanesi
kader - zeki demirkubuz.
vavien
dün dece bir rüya gördüm.

baglanbize diye bir siteden izliyorum.tavsiye ederim size.yerli filmleri.
 
Merhaba kızlarr:) Sinemadan şimdi döndüm, "Av Mevsimi" hemen yorumumu da yapayım;

Önce olumlu tarafından başlayayım; Cem Yılmaz'ı sevmeyen biri olarak kesinlikle komedi yerine bu tür rollere daha uygun olduğunu söyleyebilirim, rolünün başarı ile üstesinden gelmiş, komedi ile anılan bir isim olarak hiç sırıtmamıştı. Okan Yalabık'ı "Bu Kalp Seni Unutur Mu" dizisi ile keşfetmiş ve beğenmiştim, bu filmde de rolünü resmen yaşamış, karakterle özdeşleşmiş. Çekimler iyiydi, açılış sekansı etkileyiciydi, müzik kullanımı dengeli ve yerindeydi.

Eksik bulduğum tarafları; öncelikle senaryonun özgün olmaması ki bu bir sorun mudur, sinemanın tarihsel gelişimine baktığımızda bugün çekilen kaç film özgünlük içinde barındırır diyebiliriz ama iddialı bir yapımda insan yine de en azından klişelerin daha az olmasını bekliyor. Polisiye filmlerde tamamen subjektif yorumuma göre en büyük etki merak unsurları yaratarak sağlanır -bence- sonu başından tahmin edilebilen bir" katil kim?" filmi eksiklik hissi yaratıyor. Farkındayım bu film katil kim sorusu üzerine kurulmadı, filmi çekenler de zaten izleyicinin olayları kolayca çözebileceğinin farkındaydı lakin bari sürprizi yok biraz duygusallık katalım, dramla harmanlayalım derken de bu kadar izleyiciye hissettirilmemeliydi diye düşünüyorum. DUygusal karmaşalar filme sonradan eklenmiş gibi duruyor, üzerine yerleştirildiği konuyla iç içe geçemiyor, ayrı bir öykü izlenimi yaratıyor. Yine de Türk sinemasını özellikle son dönem gişede başarı elde eden lakin içeriği olmayan filmleri göz önüne aldığımızda izlenmeli.


Atlantis: 12
 
Son düzenleme:
Merhaba kızlarr:) Sinemadan şimdi döndüm, "Av Mevsimi" hemen yorumumu da yapayım;

Önce olumlu tarafından başlayayım; Cem Yılmaz'ı sevmeyen biri olarak kesinlikle komedi yerine bu tür rollere daha uygun olduğunu söyleyebilirim, rolünün başarı ile üstesinden gelmiş, komedi ile anılan bir isim olarak hiç sırıtmamıştı. Okan Yalabık'ı "Bu Kalp Seni Unutur Mu" dizisi ile keşfetmiş ve beğenmiştim, bu filmde de rolünü resmen yaşamış, karakterle özdeşleşmiş. Çekimler iyiydi, açılış sekansı etkileyiciydi, müzik kullanımı dengeli ve yerindeydi.

Eksik bulduğum tarafları; öncelikle senaryonun özgün olmaması ki bu bir sorun mudur, sinemanın tarihsel gelişimine baktığımızda bugün çekilen kaç film özgünlük içinde barındırır diyebiliriz ama iddialı bir yapımda insan yine de en azından klişelerin daha az olmasını bekliyor. Polisiye filmlerde tamamen subjektif yorumuma göre en büyük etki merak unsurları yaratarak sağlanır -bence- sonu başından tahmin edilebilen bir" katil kim?" filmi eksiklik hissi yaratıyor. Farkındayım bu film katil kim sorusu üzerine kurulmadı, filmi çekenler de zaten izleyicinin olayları kolayca çözebileceğinin farkındaydı lakin bari sürprizi yok biraz duygusallık katalım, dramla harmanlayalım derken de bu kadar izleyiciye hissettirilmemeliydi diye düşünüyorum. DUygusal karmaşalar filme sonradan eklenmiş gibi duruyor, üzerine yerleştirildiği konuyla iç içe geçemiyor, ayrı bir öykü izlenimi yaratıyor. Yine de Türk sinemasını özellikle son dönem gişede başarı elde eden lakin içeriği olmayan filmleri göz önüne aldığımızda izlenmeli.


Atlantis: 12

teşekkürler yazdığın yorum için.
anlaşılan o ki bekleneni veremiyor.
herkesin yorumu bu yönde ama belkide beklentiler büyüktü.
Nede olsa şener şen ve cem yılmaz biraradaydı.
bomba gibi bişey çıkması lazımdı:KK51:
 
Kesinlikle beklenti büyük olduğundan yoksa kötü bir film değil. Şener Şen ve Çetin Tekindor ehil kişiler Çetin Tekindor yine çok başarılıydı, Şener Şen'in ise rolü bana biraz zayıf geldi, oyunculuğu demiyorum yalnız "rolü".
 
23 Kasım – 23 Aralık 2010


Sinema Günlüğü Katılımcısı - İzlediği Film Sayısı


  1. guvastanema ......10......
  2. Revolucion .........6......
  3. PrensesPeri ........3.......
  4. atlantis .............12.......
  5. deren1907 .........1.......
  6. MKT .................1.......
  7. Liv ...................5........
  8. Duygu.C ............3.........
  9. Liza ..................2.........

 
American History X'i izledim önce. Amerikalı ırkçı bir gencin iki zenciyi öldürmesiyle hikaye başlıyor. Edward Norton hapiste beyaz naziler tarafından tecavüze uğrayınca dışarıya çıkar çıkmaz herşeyden sıyrılıp ailesiyle yeni bir hayata atılmaya çalışıyor. Ama onun yolundan giden kardeşi için geç kalmıştır.
Faşizmin en ufak bir imayla kişiye nasıl yayıldığını, aile bağlarını zedeleyip kendini ve etrafındaki herkesi yok edecek kadar öfkeyle kuşattığını anlatan güzel bir film.
Norton'un zenciyi öldürüş biçimi, hapisteki o an akıldan kolay çıkacak sahneler değil.
2 saatlik sıkılmadan izleyeceğiniz güzel bir film ama yine de yönetmen derdini daha kısa sürede anlatabilir ve daha etkili olurdu diye düşündüm

Following Nolan'ın ilk filmi. Atlantis, eş dostu oynatmış diyince bişeyler bekliyordum ama bu kadarını değil:) Kesinlikle Nolan'ın diğer filmlerinden alt kalır bir yanı yok. Yine güzel bir senaryo ve çok iyi bir kurgu.

guvastanema 12
 
Son düzenleme:
23 Kasım – 23 Aralık 2010


Sinema Günlüğü Katılımcısı - İzlediği Film Sayısı


  1. guvastanema ......12......
  2. Revolucion .........6......
  3. PrensesPeri ........3.......
  4. atlantis .............12.......
  5. deren1907 .........1.......
  6. MKT .................1.......
  7. Liv ...................5........
  8. Duygu.C ............3.........
  9. Liza ..................2.........

 
bi da Nolan'ın enteresan bi kısa filmi:)
[video=youtube;-WhKt_CkXD0]http://www.youtube.com/watch?v=-WhKt_CkXD0[/video]
 
Stand By Me
Stephen King'in "Ceset" isimli öyküsünden uyarlanan 12 yaşında 4 arkadaşın bir cesedi bulmak üzere maceraya atılışlarını konu alan bir film. Çocukluk döneminde kurulan arkadaşlıkları, o samimiyeti hatırlatan arkadaşlık üzerine yapılmış en iyi filmlerden biriydi bence. Buddy Holly'nin çok sevdiğim parçası olan "Everyday"ı duymak ise ayrı bir güzellik katmış filme. Naif, sıcacık, basit ama samimi bir öykü izlemek isterseniz kesinlikle önereceğim bir film. River Phoenix'i görmek ise insanın içini sızlatıyor...

Atlantis: 13
 
American History X'i izledim önce. Amerikalı ırkçı bir gencin iki zenciyi öldürmesiyle hikaye başlıyor. Edward Norton hapiste beyaz naziler tarafından tecavüze uğrayınca dışarıya çıkar çıkmaz herşeyden sıyrılıp ailesiyle yeni bir hayata atılmaya çalışıyor. Ama onun yolundan giden kardeşi için geç kalmıştır.
Faşizmin en ufak bir imayla kişiye nasıl yayıldığını, aile bağlarını zedeleyip kendini ve etrafındaki herkesi yok edecek kadar öfkeyle kuşattığını anlatan güzel bir film.
Norton'un zenciyi öldürüş biçimi, hapisteki o an akıldan kolay çıkacak sahneler değil.
2 saatlik sıkılmadan izleyeceğiniz güzel bir film ama yine de yönetmen derdini daha kısa sürede anlatabilir ve daha etkili olurdu diye düşündüm

Following Nolan'ın ilk filmi. Atlantis, eş dostu oynatmış diyince bişeyler bekliyordum ama bu kadarını değil:) Kesinlikle Nolan'ın diğer filmlerinden alt kalır bir yanı yok. Yine güzel bir senaryo ve çok iyi bir kurgu.

guvastanema 12

Süper filmler izlemişsin guvastanema, Nolan'ı bundan sonra çok sıkı takibe almak lazım:KK70:

Following'i görünce aklıma Woody Allen'ın "Gölgeler ve Sis" filmi geldi, iki filmi aynı gece üst üste izlemiş olmam dışında hiçbir benzerlikleri yok lakin ikisinden de çok keyif almıştım aklıma gelmişken yazayım dedim:KK70: Gölgeler ve Sis'in mantıklı bir olay örgüsü, kurgusu hatta doğru düzgün bir senaryosu bile yok lakin diğer Allen filmlerinden oldukça farklı bir yerde durmakta. O filmde beni çeken atmosferiydi. Eğer Kafka okuyor ve hatta seviyorsanız Kafka'nın o karanlıki kasvetli atmosferini ve Kafka romanlarındaki gibi bir bilinmeyen çevresinde şekillenen yaşamlar ilginizi çekiyorsa o filmi de önereyim bu arada:)
 
günaydın canlarım :KK16:

dün akşam av mevsimine gittim..ben begendim filmi..özellikle veda gecesindeki şarkıyı ve cem yılmazı..hep komik görmeye alışınca ciddi hallerini yadsıdım..sanki her an dönüp şaka yaptımm diyecek diye bekledim..özellikle morgdaki hali..2,5 saatlik bir gösterisi var bilmem izlediniz mi orada ölümle ilgili bir sürü esprisi var onlar aklıma geldi :KK52: ama yinede kimse diyemez ki cem yılmaz becerememiş bu rolu..çokta güzel oynamış..konu basitti ama yinede severek izledim :KK66:

PrensesPeri 4
 
birde eve gelince eşim bu filmde bize benzettiğin bir yer oldu mu dedi..bende düşündüm yok dedim..avcının eşi bir defter tutmus ya ne nerde nasıl diye.. bende eşimin peşinde öleyim hep notlar yazarım pazar mrket listesine evin içindeki şeylere..benim aklıma gelmedi o hemen kendine benzetmiş :KK52::KK52:
 
Son düzenleme:
günaydın canlarım :KK16:

dün akşam av mevsimine gittim..ben begendim filmi..özellikle veda gecesindeki şarkıyı ve cem yılmazı..hep komik görmeye alışınca ciddi hallerini yadsıdım..sanki her an dönüp şaka yaptımm diyecek diye bekledim..özellikle morgdaki hali..2,5 saatlik bir gösterisi var bilmem izlediniz mi orada ölümle ilgili bir sürü esprisi var onlar aklıma geldi :KK52: ama yinede kimse diyemez ki cem yılmaz becerememiş bu rolu..çokta güzel oynamış..konu basitti ama yinede severek izledim :KK66:

PrensesPeri 4
Günaydın herkeseeeee :79:
O veda gecesi toplam 2 ayda çekilimiş sabah haberlerde dinledim.
O gruba ritim dersi aldırılmış filan. Hakkını vermişler hala dilimde türkü nefis olmuş
 
biraz önce başlangıç isimli filmi izledim.orjinal adı = Inception
ne zamandır beklediğim filmlerden biriydi ancak fırsat bulabildim. ancak uyarı zindan adasıyla arka arkaya izlemeyizn ben öle bi hata yaptım. :KK53: şu an böyleyim. beyin fırtınası yaratan filmlere her zaman hayran olmuşumdur ancak tekrarlıyorum bu senaristleri yakından tanımak istemezdim nasıl bir hayal gücüdür bu.
film genel anlamda güzel ve güçlü bence ancak tek bir unsura takıldım alıntı sahnelere başlangıç filminde asansör sahnesinin bire biri küp serisinin son filminde mevcut. ancak puanlama yaparsak
başlangıç 10/ 8
zindan adası 10/9
 
23 Kasım – 23 Aralık 2010


Sinema Günlüğü Katılımcısı - İzlediği Film Sayısı


  1. guvastanema ......12......
  2. Revolucion .........7......
  3. PrensesPeri ........4.......
  4. atlantis .............13.......
  5. deren1907 .........1.......
  6. MKT .................1.......
  7. Liv ...................5........
  8. Duygu.C ............3.........
  9. Liza ..................2.........

 
Süper filmler izlemişsin guvastanema, Nolan'ı bundan sonra çok sıkı takibe almak lazım:KK70:

Following'i görünce aklıma Woody Allen'ın "Gölgeler ve Sis" filmi geldi, iki filmi aynı gece üst üste izlemiş olmam dışında hiçbir benzerlikleri yok lakin ikisinden de çok keyif almıştım aklıma gelmişken yazayım dedim:KK70: Gölgeler ve Sis'in mantıklı bir olay örgüsü, kurgusu hatta doğru düzgün bir senaryosu bile yok lakin diğer Allen filmlerinden oldukça farklı bir yerde durmakta. O filmde beni çeken atmosferiydi. Eğer Kafka okuyor ve hatta seviyorsanız Kafka'nın o karanlıki kasvetli atmosferini ve Kafka romanlarındaki gibi bir bilinmeyen çevresinde şekillenen yaşamlar ilginizi çekiyorsa o filmi de önereyim bu arada:)

Woddy Allen'a karşı bi önyargım var galiba sevemiyorum adamı bi de Factory Girl diye bi film var Allen'ın sevgilisi Edie Sedgwick'i anlatan bir film. Kader'den sonra bunu izleyince mutlu mesut günümde hüngür hüngür ağlamıştım. Dramatik çok güzel bir hikaye. İzlemediysen aklında bulunsun.
Ama Kafka ilişkisi kurunca filmi merak ettim tabi Kafka adamım:KK69:

Kızlar burası hareketlendi ya çok mutlu oldum:KK49:
Duygu yetiş bize:KK4:
 
Son düzenleme:
X