"Sevdiğim Laflar"

Bunlar benim "tenis toplarım". Bildiğiniz bir hikayedir muhtemelen. Bir kavanoza önce kumları doldurursanız çakıl taşlarına yer kalmaz. Çakıl taşlarını önce doldurursanız da tenis toplarını koymak mümkün olmaz. Bu nedenle önce "tenis toplarını" yerleştirip, kalan yerleri çakıl taşı ve kum ile doldurmalıyız.
Benim için "tenis topları" öncelikle kendim ve çocuklarım ile ilgili şeyler. Çakıl taşları ise ev işleri ve iş işleri:) Kumlar ise gündelik rutinde yapılması gerekenler.
 

"Küçük değişiklikler yapmak etkili, hatta eğlenceli bir yoldur. Hemen sonuç verir ve ayrıca daha büyük değişikliklerin ve hayatını dönüştürmenin önünü açar."​

Dr. BJ Fogg
 
Sultan Mahmut bir gün tüm vezirlerini toplayıp bana bir yüzük yaptırın ve üzerine öyle bir şey yazdırın ki ona her baktığımda hüzünlüysem neşeleneyim, neşeliysem hüzünleneyim diye buyurmuş.
Vezirler toplanmışlar dört bir yana haber salmışlar. Sonunda bir gün yüzükle sultanın karşısına çıkmışlar, yüzüğü vermişler. Sultan Mahmut işte bu demiş. Yüzüğün üzerinde "bu da geçer ya hu" yazıyormuş.
 
ATOMİK ALIŞKANLIK ALINTILAR-1
-“Bütün prensip, bisiklet sürmekle ilgili her şeyi küçük parçalara böler ve o parçaları yüzde 1 oranında iyileştirirseniz, hepsini bir araya topladığınızda hatırı sayılır bir düzelme sağlarsınız düşüncesine dayanıyor,”
-Bir yıl boyunca her gün %1 daha kötü. 0,9936S = 00,03 Bir yıl boyunca her gün %1 daha iyi 1,01365 =37,78
-Alışkanlıklarınızdaki bir değişiklikle yaratılan etki, bir uçağın rotasını sadece birkaç derece değiştirmesinin etkisine benzer. Los Angeles’tan New York a uçtuğunuzu varsayın. Los Angeles’taki havalimanından yola çıkan bir pilot, yönünü sadece 3,5 derece güneye çevirse New York’a inmek yerine Washington D.C. ye inersiniz. Bu tür küçük bir değişiklik kalkış anında pek fark edilmez -uçağın burnu sadece bir metre kadar oynar- ama bütün ABD’ye yayıldığında kendinizi yüzlerce mil ötede bulursunuz.*
-Olduğunuz kişiyi değiştirmenin en pratik yolu, yaptığınız şeyi değiştirmektir.
-Kötü alışkanlıkları değiştirmenin ilk adımı onların farkında olmaktır. Yardıma ihtiyacınız olduğunu hissediyorsanız İşaret Etme ve Seslenme yöntemini hayatınızda deneyebilirsiniz. Atmak üzere olduğunuz adımı ve sonucunun ne olacağını yüksek sesle söyleyin. Abur cubur alışkanlığınıza son vermek istemenize rağmen kendinizi bir kurabiye daha alırken yakalarsanız yüksek sesle, “Bu kurabiyeyi yemek üzereyim ama ona ihtiyacım yok. Onu yemek bana kilo aldıracak ve sağlığıma zarar verecek,” deyin.
-Yeni bir alışkanlığı ne zaman ve nerede gerçekleştirecekleri konusunda detaylı plan yapan insanların o işi tamamlamaları çok daha olasıdır. Pek çok kişi alışkanlıklarını bu temel detayları çözmeden değiştirmeye çalışıyor. Kendimize, “Daha sağlıklı besleneceğim,” ya da “Daha fazla yazacağım,” diyoruz ama bu alışkanlıkların ne zaman ve nerede olacağını asla söylemiyoruz. “Yapmayı hatırlamayı” ya da doğru anda motive olmayı şansa ve umuda bırakıyoruz. Uygulamaya koyma niyeti, “Daha fazla egzersiz yapmak istiyorum,” ya da “Daha üretken olmak istiyorum,” veya “Oy kullanmalıyım,” gibi bulanık kavramları alıp götürür ve somut bir eylem planına dönüştürür.
-Hatta bir alımın bir sonrakine neden olmasının bir adı bile var: Diderot Etkisi. Diderot Etkisi yeni bir eşyaya sahip olmanın sıklıkla ek satın almalara neden olan bir tüketim sarmalına sebep olduğunu ifade eder.
-“Daha fazla oku,” ya da “Daha iyi beslen,” gibi alışkanlıklar değerli amaçlardır ama bu hedefler sizin nasıl ve ne zaman eyleme geçeceğiniz konusunda talimat sağlamaz. Kesin ve net olun: Kapıyı kapattıktan sonra. Dişlerimi fırçaladıktan sonra. Masaya oturduktan sonra. Kesinlik önemlidir. Yeni alışkanlığınız belli bir işarete ne kadar sıkı bağlı olursa harekete geçme zamanı gelince bunu fark etme ihtimaliniz o kadar artar.
-» Herhangi bir işi bitiremiyor gibiyseniz telefonunuzu birkaç saatliğine başka bir odada bırakın.
-Çok fazla video oyunu oynuyorsanız her kullanımdan sonra oyun konsolunun fişini çekip konsolu bir dolaba kaldırın.
-Kendinizi kontrol etmenin sırrı budur. İyi alışkanlıklarınızın işaretlerini görünür, kötü alışkanlıklarınızın işaretlerini görünmez kılın.
-Cazip unsurları bir araya toplama yöntemi, Premack İlkesi olarak bilinen bir psikoloji kuramını uygulamanın yollarından biridir. Adını Profesör David Premack’ten alan bu ilke, “daha olası davranışların daha düşük olasılıktaki davranışları pekiştireceğini” savunur. Başka bir deyişle, iş e-postalarınızı elden geçirmeyi gerçekten istemesiniz bile, gerçekten yapmak istediğiniz bir şeyi yapabilmeniz anlamına geldiğinde yapmaya şartlanırsınız.
-Alışkanlık istifleme + cazip unsurları bir araya toplama yöntemi formülü şudur: 1. [MEVCUT ALIŞKANLIKTAN] sonra [İHTİYAÇ DUYDUĞUM ALIŞKANLIĞI] yapacağım. 2. [İHTİYAÇ DUYDUĞUM ALIŞKANLIKTAN] sonra [İSTEDİĞİM ALIŞKANLIĞI] yapacağım.
-Çığır açan bir çalışmada on iki bin kişi otuz iki yıl boyunca takip edildi ve “insanın obez olma ihtimalinin, obez bir arkadaşı olması halinde yüzde 57 arttığı” saptandı. Bunun tam tersi de geçerli. Bir diğer çalışma, ilişkisi olan biri kilo verdiğinde, her üç vakadan birinde partnerin de zayıfladığını ortaya koydu. Arkadaşlarımız ve ailemiz bize, bizi kendi yönlerine çeken bir tür görünmez çevre baskısı uygularlar.
-İnsanlar da böyledir. Grubun normlarına uymak için muazzam bir iç baskı vardır. Kabul edilmenin ödülü genellikle bir tartışmada haklı çıkmanın, akıllı görünmenin ya da gerçeği bulmanın ödülünden daha büyüktür. Çoğu zaman tek başımıza haklı olmaktansa grupla birlikte yanılmayı yeğleriz.
-Ne yazık ki dönüşümün yavaş temposu ayrıca kötü bir alışkanlığın geri gelmesini de kolaylaştırır. Bugün sağlıksız bir öğün yerseniz tartının ibresi çok fazla oynamaz. Bu gece geç saate kadar çalışır ve ailenizi ihmal ederseniz sizi affederler. İşleri sonraya bırakır ve projenizi yarma ertelerseniz genellikle daha sonra tamamlayacak zamanınız olacaktır. Basit bir kararı kafadan uzaklaştırmak çok kolaydır.
-Yeni alışkanlıklar inşa etmek söz konusu olduğunda, davranışın bağlantılı oluşunu lehinize kullanabilirsiniz. Yeni bir alışkanlık inşa etmenin en iyi yollarından biri, her gün tekrarladığınız bir alışkanlığı teşhis edip yeni davranışınızı en üste istiflemektir. Buna alışkanlık istifleme denir.
-Genellikle iyi alışkanlıkları birkaç günden daha fazla sürdürmek samimi çaba ve zaman zaman yaşanan motivasyon patlamalarıyla bile zor gelir. Egzersiz, meditasyon, günlük tutma ve yemek pişirme gibi alışkanlıklar bir ya da iki gün mantıklı geldikten sonra insanı zorlamaya başlar.
-2001’de Büyük Britanya’daki araştırmacılar iki hafta içinde daha iyi egzersiz alışkanlıkları inşa etmek için 248 insanla çalışmaya başladı. Denekler üç gruba ayrıldı. îlk grup kontrol grubuydu. Onlardan sadece hangi sıklıkta egzersiz yaptıklarını takip etmeleri istendi. İkinci grup “motivasyon” grubuydu. Onlardan egzersiz sıklıklarını takip etmelerinin yanı sıra egzersizin faydaları hakkında materyaller okumaları istendi. Araştırmacılar gruba egzersizin koroner kalp hastalıkları riskini nasıl azalttığını ve koroner kalp sağlığını nasıl iyileştirdiğini de anlattılar. Bir de üçüncü grup vardı. Bu denekler ikinci grupla aynı sunumu aldılar. Böylece motivasyon düzeyleri eşitlenecekti. Ancak onlardan ek olarak bir sonraki hafta boyunca ne zaman ve nerede egzersiz yapacaklarıyla ilgili bir plan oluşturmaları istendi. Daha spesifik olmak gerekirse, üçüncü grubun her üyesi aşağıdaki cümleyi tamamlayacaktı: “Önümüzdeki hafta [ŞU GÜN], [ŞU SAATTE], [ŞURADA] 20 dakikalık yoğun bir egzersiz yapacağım.” Birinci ve ikinci gruplarda insanların yüzde 35 ila yüzde 38’i haftada en az bir kez egzersiz yaptı. (İşin ilginç yanı, ikinci gruba verilen motivasyon amaçlı sunumun davranış üzerinde anlamlı bir etki yaratmamış gibi görünmesiydi.) Öte yandan üçüncü grubun yüzde 91’i -normal oranın iki katından fazlası-haftada en az bir kez egzersiz yaptı.
« Geceleri alacağınız ilacı hatırlamak istiyorsanız onu doğruca banyo tezgâhına, lavabonun yanma koyun. « Daha sık gitar çalma egzersizi yapmak istiyorsanız gitar standınızı oturma odasının ortasına yerleştirin. ■ Daha fazla teşekkür notu göndermeyi hatırlamak istiyorsanız masanızın üstünde kırtasiye malzemeleri bulundurun. » Daha fazla su içmek istiyorsanız her sabah birkaç şişe su doldurup şişeleri evin çeşitli yerlerine, sık geçilen yerlere yerleştirin. Bir alışkanlığı hayatınızın büyük bir parçasına dönüştürmek istiyorsanız, işareti ortamınızın büyük bir parçasına dönüştürün. En ısrarcı davranışların genelde birden fazla işareti olur. Bir sigara tiryakisini sigara yakmaya iten farklı olayları bir düşünün: araba kullanmak, bir arkadaşının sigara içtiğini görmesi, işte strese girmek vs.
-KÜÇÜK ALIŞKANLIKLAR BÜYÜK FARK YARATIR
-Minik bir ilerlemenin zaman içinde yaratabileceği fark şaşırtıcıdır. Hesap şöyle: 1 yıl boyunca her gün yüzde l’lik bir iyileşme kaydetseniz, yıl sonu geldiğinde 37 kat daha iyi olursunuz. Tam tersi şekilde, 1 yıl boyunca her gün yüzde 1 daha kötüye gitseniz, neredeyse 0 a kadar inersiniz. Küçük bir kazanç ya da önemsiz bir engel olarak başlayan şey, sonunda birikerek çok daha fazlasına dönüşür.
-Ancak yüzde l’lik hataları kötü kararları kopyalayarak, küçük hataları çoğaltarak ve minik bahaneleri makul kılarak günden güne tekrarladığımız zaman küçük tercihlerimiz zehirli sonuçlara dönüşür. Sonunda soruna dönüşen, birçok hatalı adımın -şunda bunda yüzde l’lik düşüşlerin- birikimidir.
-“Hiçbir şey işe yaramıyormuş gibi göründüğünde, gidip önündeki kayayı parçalamaya çalışan bir taş kırma makinesine bakarım. Belki de bir çatlak bile oluşmadan yüz kez darbe indirmek zorundadır. Ancak yüz birinci darbede taş ortadan ikiye ayrılır ve ben bunu başaranın son darbe değil, öncesinde inen darbelerin hepsi olduğunu bilirim.”
-îçsel motivasyonun en üst düzeyi, bir alışkanlığın kimliğinizin bir parçasına dönüşmesidir. Şunu isteyecek türde bir insan olduğunuzu söylemek başka bir şeydir, şu olan türde bir insan olduğunuzu söylemek bambaşka.
Alışkanlıklar özgürlüğü kısıtlamaz. Alışkanlıklar özgürlük yaratır.
 
ATOMİK ALIŞKANLIKLAR-2
-Olduğunuz kişiyi değiştirmenin en pratik yolu, yaptığınız şeyi değiştirmektir.
-Alışkanlıklar özgürlüğü kısıtlamaz. Alışkanlıklar özgürlük yaratır.
-Kötü alışkanlıkları değiştirmenin ilk adımı onların farkında olmaktır. Yardıma ihtiyacınız olduğunu hissediyorsanız İşaret Etme ve Seslenme yöntemini hayatınızda deneyebilirsiniz. Atmak üzere olduğunuz adımı ve sonucunun ne olacağını yüksek sesle söyleyin. Abur cubur alışkanlığınıza son vermek istemenize rağmen kendinizi bir kurabiye daha alırken yakalarsanız yüksek sesle, “Bu kurabiyeyi yemek üzereyim ama ona ihtiyacım yok. Onu yemek bana kilo aldıracak ve sağlığıma zarar verecek,” deyin.
-Yeni bir alışkanlığı ne zaman ve nerede gerçekleştirecekleri konusunda detaylı plan yapan insanların o işi tamamlamaları çok daha olasıdır. Pek çok kişi alışkanlıklarını bu temel detayları çözmeden değiştirmeye çalışıyor. Kendimize, “Daha sağlıklı besleneceğim,” ya da “Daha fazla yazacağım,” diyoruz ama bu alışkanlıkların ne zaman ve nerede olacağını asla söylemiyoruz. “Yapmayı hatırlamayı” ya da doğru anda motive olmayı şansa ve umuda bırakıyoruz. Uygulamaya koyma niyeti, “Daha fazla egzersiz yapmak istiyorum,” ya da “Daha üretken olmak istiyorum,” veya “Oy kullanmalıyım,” gibi bulanık kavramları alıp götürür ve somut bir eylem planına dönüştürür.
-Hatta bir alımın bir sonrakine neden olmasının bir adı bile var: Diderot Etkisi. Diderot Etkisi yeni bir eşyaya sahip olmanın sıklıkla ek satın almalara neden olan bir tüketim sarmalına sebep olduğunu ifade eder.
-“Daha fazla oku,” ya da “Daha iyi beslen,” gibi alışkanlıklar değerli amaçlardır ama bu hedefler sizin nasıl ve ne zaman eyleme geçeceğiniz konusunda talimat sağlamaz. Kesin ve net olun: Kapıyı kapattıktan sonra. Dişlerimi fırçaladıktan sonra. Masaya oturduktan sonra. Kesinlik önemlidir. Yeni alışkanlığınız belli bir işarete ne kadar sıkı bağlı olursa harekete geçme zamanı gelince bunu fark etme ihtimaliniz o kadar artar.
-« Geceleri alacağınız ilacı hatırlamak istiyorsanız onu doğruca banyo tezgâhına, lavabonun yanma koyun. « Daha sık gitar çalma egzersizi yapmak istiyorsanız gitar standınızı oturma odasının ortasına yerleştirin. ■ Daha fazla teşekkür notu göndermeyi hatırlamak istiyorsanız masanızın üstünde kırtasiye malzemeleri bulundurun. » Daha fazla su içmek istiyorsanız her sabah birkaç şişe su doldurup şişeleri evin çeşitli yerlerine, sık geçilen yerlere yerleştirin. Bir alışkanlığı hayatınızın büyük bir parçasına dönüştürmek istiyorsanız, işareti ortamınızın büyük bir parçasına dönüştürün. En ısrarcı davranışların genelde birden fazla işareti olur. Bir sigara tiryakisini sigara yakmaya iten farklı olayları bir düşünün: araba kullanmak, bir arkadaşının sigara içtiğini görmesi, işte strese girmek vs.
-» Herhangi bir işi bitiremiyor gibiyseniz telefonunuzu birkaç saatliğine başka bir odada bırakın.
-Çok fazla video oyunu oynuyorsanız her kullanımdan sonra oyun konsolunun fişini çekip konsolu bir dolaba kaldırın.
-Kendinizi kontrol etmenin sırrı budur. İyi alışkanlıklarınızın işaretlerini görünür, kötü alışkanlıklarınızın işaretlerini görünmez kılın.
-Cazip unsurları bir araya toplama yöntemi, Premack İlkesi olarak bilinen bir psikoloji kuramını uygulamanın yollarından biridir. Adını Profesör David Premack’ten alan bu ilke, “daha olası davranışların daha düşük olasılıktaki davranışları pekiştireceğini” savunur. Başka bir deyişle, iş e-postalarınızı elden geçirmeyi gerçekten istemesiniz bile, gerçekten yapmak istediğiniz bir şeyi yapabilmeniz anlamına geldiğinde yapmaya şartlanırsınız.
-Alışkanlık istifleme + cazip unsurları bir araya toplama yöntemi formülü şudur: 1. [MEVCUT ALIŞKANLIKTAN] sonra [İHTİYAÇ DUYDUĞUM ALIŞKANLIĞI] yapacağım. 2. [İHTİYAÇ DUYDUĞUM ALIŞKANLIKTAN] sonra [İSTEDİĞİM ALIŞKANLIĞI] yapacağım.
-Çığır açan bir çalışmada on iki bin kişi otuz iki yıl boyunca takip edildi ve “insanın obez olma ihtimalinin, obez bir arkadaşı olması halinde yüzde 57 arttığı” saptandı. Bunun tam tersi de geçerli. Bir diğer çalışma, ilişkisi olan biri kilo verdiğinde, her üç vakadan birinde partnerin de zayıfladığını ortaya koydu. Arkadaşlarımız ve ailemiz bize, bizi kendi yönlerine çeken bir tür görünmez çevre baskısı uygularlar.
-Çığır açan bir çalışmada on iki bin kişi otuz iki yıl boyunca takip edildi ve “insanın obez olma ihtimalinin, obez bir arkadaşı olması halinde yüzde 57 arttığı” saptandı. Bunun tam tersi de geçerli. Bir diğer çalışma, ilişkisi olan biri kilo verdiğinde, her üç vakadan birinde partnerin de zayıfladığını ortaya koydu. Arkadaşlarımız ve ailemiz bize, bizi kendi yönlerine çeken bir tür görünmez çevre baskısı uygularlar.
-İnsanlar da böyledir. Grubun normlarına uymak için muazzam bir iç baskı vardır. Kabul edilmenin ödülü genellikle bir tartışmada haklı çıkmanın, akıllı görünmenin ya da gerçeği bulmanın ödülünden daha büyüktür. Çoğu zaman tek başımıza haklı olmaktansa grupla birlikte yanılmayı yeğleriz
-Kısa sürede hızlı hızlı atıştırdığınızda, bir sigara yaktığınızda ya da sosyal medyada dolaştığınızda aslında istediğiniz şey patates cipsi, sigara ya da bir sürü beğeni değildir. Aslında istediğiniz, farklı hissetmektir.
-Optimize etmeden önce standardize edin. Olmayan bir alışkanlığı iyileştiremezsiniz.
-Bir alışkanlık, hayatınızın bir parçası haline geldikçe onu sürdürmek için dış teşviklere daha az ihtiyaç duyar hale gelirsiniz. Teşvikler bir alışkanlığı başlatabilir. Kimlik ise sürmesini sağlar.
-bir alışkanlığın kalıcı olması için keyifli olması gerekir. Küçük pekiştiriciler -harika kokan bir sabun ya da tazeleyici nane aromasına sahip bir diş macunu veya birikim hesabınıza 50 doların eklendiğini görmek- size bir alışkanlıktan keyif almak için ihtiyaç duyduğunuz hızlı hazzı sunabilir. Ve değişim keyifli olduğunda daha kolaydır.
-İnsan beyni yakın ve hızlı ödülleri, geciken ödüllere yeğleyecek şekilde gelişmiştir. » Davranış Değişikliğinin Temel Kuralı: Hemen ödüllendirilen şey tekrarlanır. Hemen cezalandırılan şeyden kaçınılır.
-Tecrübe tatmin edici olduğunda davranışı tekrarlama olasılığımız artar.
-Bu ne zaman başıma gelse kendime basit bir kuralı hatırlatmaya çalışırım: asla iki kez atlama.
-Sizi mahveden hiçbir zaman ilk hata değildir, onu takip eden tekrarlı hatalar sarmalıdır. Bir şeyi bir kez kaçırmak kazadır. İki kez kaçırmak ise yeni bir alışkanlığın başlangıcıdır.
-En tatmin edici duygulardan biri ilerleme kaydetme duygusudur
-Scott Adams, “Herkesin biraz çabayla en iyi yüzde 25’in arasına girebileceği en az birkaç alan vardır,” diyor.
-Kaynayan su bir patatesi yumuşatırken bir yumurtayı sertleştirir. Patates ya da yumurta olmayı kontrol edemezsiniz ama sert ya da yumuşak olmanın daha iyi olduğu bir oyun oynamaya karar verebilirsiniz. Daha elverişli bir ortam bulabilirseniz durumu olasılıkların aleyhinize olduğu bir durumdan lehinize olduğu bir duruma dönüştürebilirsiniz.
 
kavs-i kuzah kavs-i kuzah izninle (ç)alıyorum yazdığın sözü:

Her gün bir yerden göçmek ne iyi.

Her gün bir yere konmak ne güzel.

Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dünle beraber gitti, cancağızım,

Ne kadar söz varsa düne ait.

Şimdi yeni şeyler söylemek lazım
 
ÇATIŞMA ORTAMINDA BARIŞ DİLİ-MARSHALL ROSENBERG

"Kendinize dünyanın neye ihtiyacı olduğunu sormayın. Size yaşama sevinci veren şeyin ne olduğunu sorun. Sonra da gidin ve onu yapın. Çünkü dünyanın hayat dolu insanlara ihtiyacı var." Harold Whıtman

1içimde canlı olan nedir? 2hayatı daha güzel kılmak için ne yapabiliriz?

Duygularımızın nedeni başka insanlar değil, kendi ihtiyaçlarımızdır.

Bizi kendi duygularından sorumlu tutmaya çalışan insanlar tarafından eğitildik. Öyle ki kendimizi suçlu hissetmeyi öğrendik.

İhtiyaçları ile bağlantıda olan insanların sorunu, onlardan iyi köle olmamasıdır.

İnsanlara ne istemediğimizi değil de, ne istediğimizi net bir şekilde söylediğimizde, daha farklı bir yere geliriz.

Bir şeyin istek mi yoksa talep mi olduğunu asla soruş biçimimizin kibarlığından veya netliğinden çıkaramayız. Ricayı talepten ayıran, istediğimizi yerine getirmediklerinde insanlara nasıl davrandığımızdır.

Kim ki istediğimiz bir şeyi suçluluk, zorunluluk, görev bilinci veya ceza korkusundan yaparsa, bunun bedelini ödeyen biz oluruz.

Yaptıklarınızı katkıda bulunma sevincinden yapın.

Kendimizi şiddetli bir şekilde eğittiğimizi gösteren duygular: suçluluk, utanç, depresyon.

Hayatımızın büyük bir bölümünde kendimizi depresif hissetmemizin nedeni; kendimizi suçlayarak ve ahlakçı yargılarda bulunarak terbiye etme alışkanlığı edindiğimizdendir.

Davranışlarınız yüzünden karşılanmayan ihtiyaçlarımızla bağlantı kurduğumuzda eylemlerimizin yasını tutmuş oluruz. Eylemlerimizin yasını utanç ve suçluluk duymadan tutmayı öğrenin.

Yaptığınız eylemlerle hangi ihtiyacınızın karşılandığının farkına varın.

İnsanlar çocukken ebeveynlerinden duyup nefret ettikleri şeyleri şimdi kendi kendilerine söylediklerini görebilirler.

İnsanlara hata yaptıklarında kendilerini suçlamayı öğretirseniz, hayatının büyük bölümünü depresyonda geçiren bir sürü insana rastlarsınız.

Şiddetsiz iletişim, yaptığımız ve yapmış olmayı arzu ettiğimiz arasında çatışma olduğunda iç dünyamızda barış yaratmayı öğrenmemize yardım eder.

Olanlar üzerine şimdi, şu anda canlananı konuştuğunda iyileşirsin (geçmişi değil).

Af dilemek, özünde şiddetli dilimizin bir parçasıdır. Yanlışlığı ima eder. Sizin suçlanmanız gerektiğini, yaptığınız şey yüzünden berbat biri olduğunuzu ima eder.

Otoriteler bir şeyin yanlış olduğunu söylediğinde, kendimizde bir şeylerin yanlış olduğunu düşünmeye eğitildik.

Biriyle empati kurmaya çalışmak, onların söylediklerine katılmamız, beğenmemiz gerektiği anlamına gelmiyor.

Değişim olmadan ilerleme mümkün değildir ve kafa yapısını değiştiremeyenler hiçbir şeyi değiştiremezler.

İnsanların, davranışlarını değiştirmezlerse cezalandırmaktan korktukları için değil, ihtiyaçlarını daha az bedel ödeyerek daha etkili bir şekilde karşılayacak başka seçenek gördükleri için davranışlarını değiştirmelerini istiyoruz.

Dünyanın nasıl daha iyi olabileceği bilincinden hareket etmeye ihtiyacımız var.

Sigara içen biriyle konuştuğunda amacın ona sigarayı bıraktırmak değil. Amacın sigara içerek hangi ihtiyacını karşıladığını karşılıyorsa, o ihtiyacını daha az zararla karşılayabileceği yollar bulmasına yardım etmek. Yaptığı şey için onu yargılamıyoruz ve suçlamıyoruz! Tek amacımızın onları değiştirmek olduğunu düşünürlerse veya suçlandıklarını hissederlerse değişim zorlaşır.

İnsanlar anlaşıldıklarını hissettiklerinde başka olasılıklara açık olmaları daha kolay olur.

Kadınlar, iyi bir kadının ihtiyaçlarının olmadığına inanırlar; ihtiyaçlarını aileleri için feda ederler. Cesur erkeklerin ihtiyaçları yoktur; kralın malını korumak için canlarını feda etmeye razıdırlar.

Eylemsiz vizyon sadece hayaldir. Vizyonsuz eylem sadece zaman harcamadır. Vizyonlu eylem dünyayı değiştirebilir.

Şükran ifade ederek diğer kişiyi ödüllendirmeye çalışmıyoruz. Diğer insanın, yaptıklarıyla hayatımızı ne kadar zenginleştirdiğini bilmesini istiyoruz. Hangi eylemleri hayatımızı zenginleştirdi? Yaptıklarının sonucunda içimizde hangi duygular uyandı? Yaptıkları eylemle hangi ihtiyaçlarımızın karşılandığını söyleyelim.
 
sabah namazına kalkamama günahı akşam geç yatınca işlenir, kasıtlı olarak uyanamayacağını bile bile geç saate kadar tv izledin
 
Ve cealnâ min beyni eydîhim sedden ve min halfihim sedden fe agşeynâhum fe hum lâ yubsırûn(yubsırûne).
Ve onların önlerine ve arkalarına set kılarak (çekerek) böylece onları perdeledik. Artık onlar görmezler.
 
X