Özetle eşler arası para konusu

Ben evlilikte ortakliktan yanayimdir, senin benim, gizli sakli istemem ama sizin ilişkinizde uyum yok. İkinizde kendi icinizde çok aşirisiniz. Biri cok tutumlu, oteki cok savurgan bu şekilde ortak butceyle çok sıkıntı cikar. Sizin icin de iyi olmaz.
Ben asiri tutumlu bir insan olmama ragmen bu kadar para batiran biriyle evliligi bile sorgularim degil ki parami verecegim.
 
Uzun süre çalışmam ne ya. Sadece para kazanmak için çalışılmazki, insan biraz da sosyalleşmek, hayata katılmak için çalışır. Eşinizin tavrı çok yanlış. Hazıra da dağ dayanmaz. Ben size hak verdim. Madem ortak bütçeye geçicez güzel o zaman ev için de kredi çekelim benim de şartım bu diyin. Saçmalıyor çünkü
 
Ben evlilikte ortakliktan yanayimdir, senin benim, gizli sakli istemem ama sizin ilişkinizde uyum yok. İkinizde kendi icinizde çok aşirisiniz. Biri cok tutumlu, oteki cok savurgan bu şekilde ortak butceyle çok sıkıntı cikar. Sizin icin de iyi olmaz.
Ben asiri tutumlu bir insan olmama ragmen bu kadar para batiran biriyle evliligi bile sorgularim degil ki parami verecegim.
İnanın ben de ortaklıktan yanayım. Ama yolunda gitmeyen çok şey var. Bu yüzden de sürekli diken üstündeyim.
Zamanla artan birşey bu. Onun savurganlığı umursamazlığı benimse biriktirme takıntım gün geçtikçe ayyuka çıktı.
 
Birlikte karar vereceğiniz düzgün bir yatırım yapılacak olsa, güzel bir ev, yazlık, arsa ya da araba alınacak olsa, katın tüm birikiminizi ve ikinizin üzerinize ortak olarak edinin bu mülkü/yatırımı derdim. Hatta sonucu görmek sizin takıntılarınızdan kurtulmanızda da etkili olurdu büyük ihtimalle.

Fakat her yatırıma karşıyım, benim elime toplu para geçti, ille de sendeki birikimi de katacaksın, hepsini birlikte keyifle ezip yok edeceğiz mantıksızlığı ve dayatmasında bir iyi niyet göremedim ben açıkcası. Acaba ilişkiyi sonlandırmak istemenizin bir çeşit intikamı mı bu diyorum ister istemez! Madem öyle senin de tek kuruşun kalmasın öyle ayrılalım kurgusu olabilir mi gibi olumsuz şüpheler duydum doğrusu. Ama tabi ki his ve şüphe bunlar, eşinizi tanımıyoruz malum.

Ayrıca evi ben geçindiririm, kredi kartlarını ben öderim diyen bir adamın böyle bir talepte bulunması da yine çok anlamsız ve olumsuz düşüncelere yol açıyor

Kendimi en ama en iyi niyetle düşünmeye zorladığımda da nasıl sizin harcamama takıntınız varsa eşinizin sizinkinden de büyük, devleşmiş ve psikolojik yardım alması gereken bir şekilde para harcama tutkusu ve takıntısı mı var acaba? Geçenlerde TV de bir psikolog hanımın buna benzer bir psikiyatrik rahatsızlıktan bahsettiğini hatırlıyorum. Orada sizin eşiniz durumuna benzer durumda olan eş kişisine tedavi ve terapinin şart olduğunu söylemişti

Bence güvenip tüm birikiminizi teslim etmeyin, oturun konuşun ortak bir yatırıma/edinime tüm birikiminizi seve seve katacağınızı, kendisinden para kıskanmadığınızı anlatın. Yok kabul etmiyor ben de tüm paramı kendim yerim diyorsa birlikte uzman yardımı almayı önerin. Ona da hayır diyorsa, ikna olmuyorsa bu evliliğin bu şekilde güven içinde yürüyeceğini düşünmüyorum açıkçası. Bir an önce evliliğinizi masaya yatırıp kendi geleceğiniz için planlar yapmanızı öneririm
 
Sizin birikiminizi de ekleyin ev araba gibi bir yatırım yapın, ayrılma durumunda mal varlıkları ikiye bölünüyor zaten
Onun şuan sahip olduğu para orta karar 2 ev, lüks sayılabilecek 1 ev almaya yetecek kadar. Ama boşanmaya karar verdik falan diyene kadar harcama potansiyeli de var kendisinde.

Kaldı ki paranın benimle ilgisi yok. Yani istemiyorum ben onun parasını. Bana bulaşmasın yeter. Bana şart şurt koşmasın ve işine devam etsin. Şuan yine bıraktı işi gücü.
 
O zaman hic karismayin
Bosanmayi dusunuyorsaniz da hesabinizdaki parayi guvenli bir yere aktarin
Aciklamada borc odeme diye birisine gonderin
Mahkemede sorun olmaz


Bu arada hazir parasi varken arkadaslarina borcunu odemismi acaba
 
Evin geçimini eşim karşılıyor. Ben de katkıda bulunuyorum ama çoğu onda.
Normalde para konusu bu kadar çok konuşmayız ama beni çileden çıkardı artık. Herşey geçim değil güzel bir evde oturmak, çocuklarımız için yatırım yapmak bunlardan hiç söz etmez. Karnın doyuyorsa sıkıntı yok ona göre.
E hani bu adam çok çalışmazdı kazandığını yerdi ilkokul mezunu adamın yaptığı işi yapardı. Ara ara çalışmazdı ve sizden harçlık beklerdi? Önce bunları yazmışsınız sonrada evin tüm geçimini karşılar kredi kartımı zorla öder eline de yüklü miktarda para geçti yakınlarda diyorsunuz.bana hiç inandırıcı gelmedi bu konu
 
Selam millet. Eşimle aramızdaki bitmek bilmeyen konularla bilirsiniz beni. Bu sefer de farklı bir konuda görüşlerinizi almak istiyorum.

Ben doğduğum günden beri ailemden sevgi görmedim. Dayak, aç bırakma, evlat ayrımcılığını dibine kadar yaşadım. Bu yüzden hep çalıştım para biriktirdim bir gün kendime küçük bir şehirde yeni bir hayat kurmak için. Gençlik hevesi deyin, şımarıklık deyin, çok klasik deyin nasıl bakarsanız artık. Sonuçta artık para biriktirmek bende takıntı haline geldi sürekli hesabımda para olması gerekiyor hissi yerleşti.
Giyimime kuşamıma dikkat ederim iş yerine her zaman şık gitmeye çalışırım ama bu konuda da takıntım var 10 15 yıllık kıyafetlerime bile özenle bakarım.(bu konuda terapi görüyorum ama sadece 36 beden olanlardan kurtulmama yetecek kadar iyileşme gösterebildim). Bu yüzden de hep diyet yaparım aynı kıyafetlere girebilmek için. Kendime yeni kıyafetler de alırım ama minimum düzeyde yılda 5 i geçmiyor.
Neyse çok uzatmak istemezdim. Konunun bütününü kapsıyor bunlar.
Eşim olacak insan da benim tam tersim. Parası varsa bitene kadar asla çalışmaz. İyi bir bölüm mezunu yüksek lisansını yapmış ama kendi isteğiyle ilkokul mezunu birinin yapacağı işleri yapıyor. Sebebi de basit çok tembel. Kısa yoldan zengin olma peşinde:). 100 bin tl si olsun birkaç haftada yer bitirir. Nasıl yapıyor anlamıyorum ama harcıyor. Bu süre zarfında asla işe gitmez. Ben zorladığım zaman gidiyorum der gitmez gezer.

Zorlandığımız zamanlarda benim birikimimden borç veririm ödediği zamanlar oldu ödemediği de oldu. Bir sürü borcu var zaten. Keyfi kredi çeker ödemez. Ben de bu yüzden artık ona para vermiyorum. Herkese anlatıyor Marsis bana para vermiyor diye.
Ben bekarken evlilikte ortak bütçe olmasından yanaydım. Ama eşim nişanlandığımız günden beri tersini savunuyor. Evin geçimi onunmuş herşeyi erkek karşılarmış. Zorla kredi kartımı ödemeler harçlık vermeler falan. Şuan ben de onun bu davranışlarından dolayı evin asgari geçimine normalde katkıda bulunmuyorum. Bazen evin geçimi tamamen benim üzerimde olduğu zamanlar oldu o zamanları saymıyorum tabiki.

Neyse gelelim bu güne. Eşimin eline yüklü bir miktar para geçti kısa bir süre önce. Sen hemen harcarsın para yönetimin yok diye sürekli söylendiğim için şu ana kadar harcamadı. Şimdi de diyor ki "bu para benim param. Eğer elindeki son kuruşa kadar bunun içine koymazsan benim olmaya devam edecek. Kira okul masrafları vs hiçbirşey için kılımı kıpırdatmam" diyor.

Sizce onun dediğini yapmalımıyım? Onun eline geçen paranın yanında benimki devede kulak. Kabul etmezsem paranın hiç lafını ettirmeyecek ve harcayacak. Daha önce de bunu yaşadık. Sizce eşim haklı mı?

Not: Birkaç ay önce boşanmanın eşiğinden döndük. Sorunlarımız onun sinirlendiğinde hakaret etmesiydi ve çalışmamasıydı. Düzelmek istediğini aramızı hep anne babasının bozduğunu söyledi. Anne babası bunu yüzüme de söylediği için ve davranışlarında da düzelme gördüğüm için şimdilik rafa kaldırdım.
Şimdi elimdeki parayı istemesinin bir sebebinin de boşanmaya yeltenmemem olduğunu düşünüyorum.

"Benim maaş kartım eşimdedir. O ne derse odur. Paragöz kadın" diyen pembik gelinler az ötede durun. Sizinle uğraşamam.
Sevgili kardeşim
"Benim maaş kartım eşimdedir. O ne derse odur. Paragöz kadın" diyen pembik gelinler az ötede durun. Sizinle uğraşamam."
demişsin.
Maalesef senin de pembik gelinlerden pek bir farkın yok.
Sınırlarını belirlememiş, kural koymamışsın zamanında.
Adam aile olmanın, aile babası olmanın, evli ve sorumluluk sahibi biri olmanın farkına varamamış ki benim param diyerek keyfine göre harcama yapıyor.
Bu hakkı kendinde bulmasının sebebi sensin.
Baştan koyacaktın sınırları.
Kocana her halükarda annelik yapmayı, evin geçimini sırtlamayı bırakıp çizgini çekmen lazım.
İstediği kadar borca batsın, isterse eve bakmasın. bu iş böyle devam etmez ben yokum bu şartlarda diyecek ve yolunu çizeceksin
senin kararlı olduğunu görünce düzelir belki. ama kararlı olmalısın.
ergen çocuğun ebeveyni gibi olunca evlilikler karı koca ilişkisinden çıkıyor. Cinsel hayat da kötü gidiyor.
Bunları kendim söylemiyorum. Son zamanlarda takip ettiğim değerli bir psikolog var hep ondan öğrendim. Meğer ne kadar doğruymuş.
Cenabı Allah bizi erkek ve kadın olarak farklı iki fıtrat üzere anlatmış. Bu ilk çağlardan beri böyle. Roller değişince mekanizma bozuluyor.
 
E hani bu adam çok çalışmazdı kazandığını yerdi ilkokul mezunu adamın yaptığı işi yapardı. Ara ara çalışmazdı ve sizden harçlık beklerdi? Önce bunları yazmışsınız sonrada evin tüm geçimini karşılar kredi kartımı zorla öder eline de yüklü miktarda para geçti yakınlarda diyorsunuz.bana hiç inandırıcı gelmedi bu konu
Zaman sıralamanız yanlış. İlk zamanlar öyleydi çok çalışkandı benim parama ihtiyaç duymazdı. Zamanla böyle oldu.
Eline geçen para da miras. Arada gelir böyle ailesinden arsa payı falan.
 
Onun şuan sahip olduğu para orta karar 2 ev, lüks sayılabilecek 1 ev almaya yetecek kadar. Ama boşanmaya karar verdik falan diyene kadar harcama potansiyeli de var kendisinde.
Kaldı ki paranın benimle ilgisi yok. Yani istemiyorum ben onun parasını. Bana bulaşmasın yeter. Bana şart şurt koşmasın ve işine devam etsin. Şuan yine bıraktı işi gücü.

İlkokul mezununun yapacagi işleri yapar, tembeldir diyorsunuz. Boyle bir adamin eline boyle bir para nereden geciyor ben de bunu merak ettim. Hatta ara ara işi birakacagi paralar nasil geciyor eline. Devamli aileden biri vefat ediyor ve birinden miras mi kaliyor?
 
birbirinizden habersiz para çekemeyeceğiniz bir ortak hesap türü varsa kabul edebilirsiniz bu teklifi. onda bile çok emin değilim gerçi. adamın huyu değişmiyor, siz bu haliyle bir ömür yaşarım diyebiliyor musunuz? ona göre karar vermeniz lazım. illa harcayacaksa kendinize hediye falan aldırın, bozdurunca değerini çok kaybetmeyecek ziynet eşyaları falan. nasıl kazanıyor bu kadar yüksek parayı. haydan gelen huya gitsin kafasında mı?
 
Sevgili kardeşim
"Benim maaş kartım eşimdedir. O ne derse odur. Paragöz kadın" diyen pembik gelinler az ötede durun. Sizinle uğraşamam."
demişsin.
Maalesef senin de pembik gelinlerden pek bir farkın yok.
Sınırlarını belirlememiş, kural koymamışsın zamanında.
Adam aile olmanın, aile babası olmanın, evli ve sorumluluk sahibi biri olmanın farkına varamamış ki benim param diyerek keyfine göre harcama yapıyor.
Bu hakkı kendinde bulmasının sebebi sensin.
Baştan koyacaktın sınırları.
Kocana her halükarda annelik yapmayı, evin geçimini sırtlamayı bırakıp çizgini çekmen lazım.
İstediği kadar borca batsın, isterse eve bakmasın. bu iş böyle devam etmez ben yokum bu şartlarda diyecek ve yolunu çizeceksin
senin kararlı olduğunu görünce düzelir belki. ama kararlı olmalısın.
ergen çocuğun ebeveyni gibi olunca evlilikler karı koca ilişkisinden çıkıyor. Cinsel hayat da kötü gidiyor.
Bunları kendim söylemiyorum. Son zamanlarda takip ettiğim değerli bir psikolog var hep ondan öğrendim. Meğer ne kadar doğruymuş.
Cenabı Allah bizi erkek ve kadın olarak farklı iki fıtrat üzere anlatmış. Bu ilk çağlardan beri böyle. Roller değişince mekanizma bozuluyor.
O kadar doğru ki yazdıklarınız. Başta ben erkeğim evin geçimi bende diyen adam benim durumumu gördükten sonra saldı kendini. Nasıl olsa ne yapar eder toparlar beni diye düşündü ve hayattan keyif almaya adadı kendini.

Ben şimdi ne yapayım? Rest çektim böyle giderse herkes kendi yoluna gidebilir hareketlerine dikkat et dedim. Cevap vermedi. Para yüzünden ayrılan kadın olmamak için çok çabaladım.
 
X