Özetle eşler arası para konusu

Marsis

Ben öyle uygun gördüm
Kayıtlı Üye
23 Nisan 2014
1.309
2.529
37
Selam millet. Eşimle aramızdaki bitmek bilmeyen konularla bilirsiniz beni. Bu sefer de farklı bir konuda görüşlerinizi almak istiyorum.

Ben doğduğum günden beri ailemden sevgi görmedim. Dayak, aç bırakma, evlat ayrımcılığını dibine kadar yaşadım. Bu yüzden hep çalıştım para biriktirdim bir gün kendime küçük bir şehirde yeni bir hayat kurmak için. Gençlik hevesi deyin, şımarıklık deyin, çok klasik deyin nasıl bakarsanız artık. Sonuçta artık para biriktirmek bende takıntı haline geldi sürekli hesabımda para olması gerekiyor hissi yerleşti.
Giyimime kuşamıma dikkat ederim iş yerine her zaman şık gitmeye çalışırım ama bu konuda da takıntım var 10 15 yıllık kıyafetlerime bile özenle bakarım.(bu konuda terapi görüyorum ama sadece 36 beden olanlardan kurtulmama yetecek kadar iyileşme gösterebildim). Bu yüzden de hep diyet yaparım aynı kıyafetlere girebilmek için. Kendime yeni kıyafetler de alırım ama minimum düzeyde yılda 5 i geçmiyor.
Neyse çok uzatmak istemezdim. Konunun bütününü kapsıyor bunlar.
Eşim olacak insan da benim tam tersim. Parası varsa bitene kadar asla çalışmaz. İyi bir bölüm mezunu yüksek lisansını yapmış ama kendi isteğiyle ilkokul mezunu birinin yapacağı işleri yapıyor. Sebebi de basit çok tembel. Kısa yoldan zengin olma peşinde:). 100 bin tl si olsun birkaç haftada yer bitirir. Nasıl yapıyor anlamıyorum ama harcıyor. Bu süre zarfında asla işe gitmez. Ben zorladığım zaman gidiyorum der gitmez gezer.

Zorlandığımız zamanlarda benim birikimimden borç veririm ödediği zamanlar oldu ödemediği de oldu. Bir sürü borcu var zaten. Keyfi kredi çeker ödemez. Ben de bu yüzden artık ona para vermiyorum. Herkese anlatıyor Marsis bana para vermiyor diye.
Ben bekarken evlilikte ortak bütçe olmasından yanaydım. Ama eşim nişanlandığımız günden beri tersini savunuyor. Evin geçimi onunmuş herşeyi erkek karşılarmış. Zorla kredi kartımı ödemeler harçlık vermeler falan. Şuan ben de onun bu davranışlarından dolayı evin asgari geçimine normalde katkıda bulunmuyorum. Bazen evin geçimi tamamen benim üzerimde olduğu zamanlar oldu o zamanları saymıyorum tabiki.

Neyse gelelim bu güne. Eşimin eline yüklü bir miktar para geçti kısa bir süre önce. Sen hemen harcarsın para yönetimin yok diye sürekli söylendiğim için şu ana kadar harcamadı. Şimdi de diyor ki "bu para benim param. Eğer elindeki son kuruşa kadar bunun içine koymazsan benim olmaya devam edecek. Kira okul masrafları vs hiçbirşey için kılımı kıpırdatmam" diyor.

Sizce onun dediğini yapmalımıyım? Onun eline geçen paranın yanında benimki devede kulak. Kabul etmezsem paranın hiç lafını ettirmeyecek ve harcayacak. Daha önce de bunu yaşadık. Sizce eşim haklı mı?

Not: Birkaç ay önce boşanmanın eşiğinden döndük. Sorunlarımız onun sinirlendiğinde hakaret etmesiydi ve çalışmamasıydı. Düzelmek istediğini aramızı hep anne babasının bozduğunu söyledi. Anne babası bunu yüzüme de söylediği için ve davranışlarında da düzelme gördüğüm için şimdilik rafa kaldırdım.
Şimdi elimdeki parayı istemesinin bir sebebinin de boşanmaya yeltenmemem olduğunu düşünüyorum.

"Benim maaş kartım eşimdedir. O ne derse odur. Paragöz kadın" diyen pembik gelinler az ötede durun. Sizinle uğraşamam.
 
Son düzenleme:
Hesabınızda para yokken kendinizi güvende hissetmiyorsanız buna saygı duymalı ve anlayış göstermeli.
Zaten bunun için terapi görüyormuşsunuz. Fakat aranızda bu kadar para mevzusu olmasi iki taraf içinde zor pek anlayamadım evin masraflarını kim karşılıyor ne oluyor.
 
E normalde sizin paranızı istemiyormuş, geçimi erkek karşılar deyip kredi kartınızı bile zorla ödüyormuş. Şimdi neden sizden para katmanızı istiyor, anlamadım ben.

Yüklü para eğer bir yatırım yapmaya yetecek kadarsa bence peşinat olarak koyup bir arsa vs alın. Çarçur olmasın.
 
Hesabınızda para yokken kendinizi güvende hissetmiyorsanız buna saygı duymalı ve anlayış göstermeli.
Zaten bunun için terapi görüyormuşsunuz. Fakat aranızda bu kadar para mevzusu olmasi iki taraf içinde zor pek anlayamadım evin masraflarını kim karşılıyor ne oluyor.
Evin geçimini eşim karşılıyor. Ben de katkıda bulunuyorum ama çoğu onda.
Normalde para konusu bu kadar çok konuşmayız ama beni çileden çıkardı artık. Herşey geçim değil güzel bir evde oturmak, çocuklarımız için yatırım yapmak bunlardan hiç söz etmez. Karnın doyuyorsa sıkıntı yok ona göre.
 
Ben olsam asla keyfince calisip yiyen bir ese guvenmezdim yaptiginiz sey paragozluk degil cocukta var sanirim onlarin gelecegide soz konusu. Sizin birikiminizin miktarini biliyor mu bir kismini ayirip baska hesaba yatirin sonra kucuk bir miktar verip parayi yonetme hakkini alin. Cocuklardan sonra calismiyorum ama esimin maas karti bende cunku para yonetimi yok evlendigimiz gun ben harciyorum sen yonet dedi .
 
E normalde sizin paranızı istemiyormuş, geçimi erkek karşılar deyip kredi kartınızı bile zorla ödüyormuş. Şimdi neden sizden para katmanızı istiyor, anlamadım ben.

Yüklü para eğer bir yatırım yapmaya yetecek kadarsa bence peşinat olarak koyup bir arsa vs alın. Çarçur olmasın.
Yatırıma karşı kendisi. Ev almaya bile karşı. Sorunlarımız bundan kaynaklı zaten.
 
Selam millet. Eşimle aramızdaki bitmek bilmeyen konularla bilirsiniz beni. Bu sefer de farklı bir konuda görüşlerinizi almak istiyorum.

Ben doğduğum günden beri ailemden sevgi görmedim. Dayak, aç bırakma, evlat ayrımcılığını dibine kadar yaşadım. Bu yüzden hep çalıştım para biriktirdim bir gün kendime küçük bir şehirde yeni bir hayat kurmak için. Gençlik hevesi deyin, şımarıklık deyin, çok klasik deyin nasıl bakarsanız artık. Sonuçta artık para biriktirmek bende takıntı haline geldi sürekli hesabımda para olması gerekiyor hissi yerleşti.
Giyimime kuşamıma dikkat ederim iş yerine her zaman şık gitmeye çalışırım ama bu konuda da takıntım var 10 15 yıllık kıyafetlerime bile özenle bakarım.(bu konuda terapi görüyorum ama sadece 36 beden olanlardan kurtulmama yetecek kadar iyileşme gösterebildim). Bu yüzden de hep diyet yaparım aynı kıyafetlere girebilmek için. Kendime yeni kıyafetler de alırım ama minimum düzeyde yılda 5 i geçmiyor.
Neyse çok uzatmak istemezdim. Konunun bütününü kapsıyor bunlar.
Eşim olacak insan da benim tam tersim. Parası varsa bitene kadar asla çalışmaz. İyi bir bölüm mezunu yüksek lisansını yapmış ama kendi isteğiyle ilkokul mezunu birinin yapacağı işleri yapıyor. Sebebi de basit çok tembel. Kısa yoldan zengin olma peşinde:). 100 bin tl si olsun birkaç haftada yer bitirir. Nasıl yapıyor anlamıyorum ama harcıyor. Bu süre zarfında asla işe gitmez. Ben zorladığım zaman gidiyorum der gitmez gezer.

Zorlandığımız zamanlarda benim birikimimden borç veririm ödediği zamanlar oldu ödemediği de oldu. Bir sürü borcu var zaten. Keyfi kredi çeker ödemez. Ben de bu yüzden artık ona para vermiyorum. Herkese anlatıyor Marsis bana para vermiyor diye.
Ben bekarken evlilikte ortak bütçe olmasından yanaydım. Ama eşim nişanlandığımız günden beri tersini savunuyor. Evin geçimi onunmuş herşeyi erkek karşılarmış. Zorla kredi kartımı ödemeler harçlık vermeler falan. Şuan ben de onun bu davranışlarından dolayı evin asgari geçimine normalde katkıda bulunmuyorum. Bazen evin geçimi tamamen benim üzerimde olduğu zamanlar oldu o zamanları saymıyorum tabiki.

Neyse gelelim bu güne. Eşimin eline yüklü bir miktar para geçti kısa bir süre önce. Sen hemen harcarsın para yönetimin yok diye sürekli söylendiğim için şu ana kadar harcamadı. Şimdi de diyor ki "bu para benim param. Eğer elindeki son kuruşa kadar bunun içine koymazsan benim olmaya devam edecek. Kira okul masrafları vs hiçbirşey için kılımı kıpırdatmam" diyor.

Sizce onun dediğini yapmalımıyım? Onun eline geçen paranın yanında benimki devede kulak. Kabul etmezsem paranın hiç lafını ettirmeyecek ve harcayacak. Daha önce de bunu yaşadık. Sizce eşim haklı mı?

Not: Birkaç ay önce boşanmanın eşiğinden döndük. Sorunlarımız onun sinirlendiğinde hakaret etmesiydi ve çalışmamasıydı. Düzelmek istediğini aramızı hep anne babasının bozduğunu söyledi. Anne babası bunu yüzüme de söylediği için ve davranışlarında da düzelme gördüğüm için şimdilik rafa kaldırdım.
Şimdi elimdeki parayı istemesinin bir sebebinin de boşanmaya yeltenmemem olduğunu düşünüyorum.

"Benim maaş kartım eşimdedir. O ne derse odur. Paragöz kadın" diyen pembik gelinler az ötede durun. Bir sonraki konuya geçiniz...
Boşanmanın eşiğinden hangi akla hizmet döndünüz?
 
Bence verme paranı güvenirsin verirsin sonra dımdızlak kalırsın ayrıca o paranın acısı sende farklı olur muhtemelen. Çünkü bende de var bu illa köşede param olacak ve o para gitse harcamadığım halde çok üzülürüm. Güvenmediğin birine paranı verme.
 
Bütün derdi günü kurtarmak. Karnımız doysun yeter diyor. Yatırım yapmak istemiyor. Kenarda para olsun istemiyor.


Benim icin bosanma sebebi. Yatirim yapmak istememesi degil, sizin kaygi bozuklugu yasadiginiz bir konuda sizi hice sayması...
 
Yatırıma karşı kendisi. Ev almaya bile karşı. Sorunlarımız bundan kaynaklı zaten.
Kusura bakmayın da neden birliktesiniz bu adamla?

Ailenin tüm birikimini yiyen, kira geliri ile yaşayan şımarık çocuklar gibi! Ben olsam katlanamazdım, geleceği belirsiz…
 
Kenarda param olsun istemiyor. Herşey ortak olacak keyfince harcayacak.
Bundan sonra uzun bir süre çalışmam dedi en son.
Kendi kazandığı yetmemiş senin kazandığını da günlük yiyecek yani, bu paragozluluk nerden gelmiş birden işte şimdiye kdr senden yardım bile almayan adama
 
X