Merhaba arkadaşlar,
Konu duyu bütünleme olunca kendi deneyimimi sizinle paylaşmak istedim. Oğlum konuşmuyor diye gittiğimiz ilk merkezde biz de duyu bütünleme ile ilgili 7-8 ders almıştık. Oğlum 3 yaş 5 aylıktı sanırım o zamanlar. Bizim, panik halde nasıl en çabuk çözüm buluruz, bu durumdan nasıl çabucak sıyrılırız diye umut aradığımız bir dönemdi. İçinde bulunduğumuz durum kullanılmaya çok açık, bizler sektörün en önemli parçalarıyız... Köşeye sıkıştığınızı bildikleri için her şey yeni bir yaklaşım olarak sunuluyor ya da ben şimdi böyle düşünüyorum. Oğlunuzun tekrar eden davranışları yok ama biraz yavaş, çalışmalarda hızlı değil. Duyu bütünleme alırsanız algıları daha çabuk açılacak ve hareketleri hızlanacak demişlerdi. Tabii konu çocuğunuz olunca her şeye evet diyorsunuz. O zamanlar burada da paylaşmıştım. Sevgili Francis sizin ihtiyacınız olduğunu düşünmüyorum, onun yerine enerjisini atacak şeyler bulun diye öneride bulunmuştu. Ama biz deneyip görmeliydik. Denedik de... Evet doğruydu, ben bizim için gereksiz olduğunu 2. derste falan anlamıştım. Neden mi? Bireysel eğitimde yapılan koşmalı, zıplamalı, hoplamalı oyunlar oradan sıyrılıp duyu bütünlemenin içine aktarıldı. Dersin 10 dakikası tavana asılan salıncakta sallanmayla geçti, oyun hamuru yerini kinetik kuma bıraktı, koşmalı, top atmalı sıralı oyun düzenlendi, vs. vs. Dediğiniz gibi ders başına (45 dakika) da 150 lira para ödedik. Yani daha gerekli olduğunu düşündüğüm 3 bireysel ders yapıyor ortalama. 3. derste çıkma kararı aldığımız halde kurum ısrarla çok gerekli olduğu konusunda telkinlerde bulunuyordu. Sonra o dönem oğlum hırçınlaştı, öfke patlamaları yaşadık ve çözüm bulamayınca kurumumuzu değiştirdik. Şimdilerde neyi nasıl yapmamızı bize öğreten ve bizim aktif olarak çocuğumuzu yönlendirdiğimiz bir sistemle devam ediyoruz. Duyu bütünleme falan da yok. Size tavsiyem duyu bütünlemenin çok gerekli olup olmadığını iyice düşünmeniz. Alıp almayacağınız aşamasında başka bir çocukla yapılan dersi izlemeniz. Neredeyse tüm kurumların kapılarından sınıfları izleyebiliyorsunuz ya da kamera sistemiyle yapılanları görebiliyorsunuz. Duyu bütünlemeyi ergoterapistler veriyor, mesleklerine saygı duyuyorum, fiziksel sorunları olan bireylerde çok iyi geri dönüşler alıyorlar... Ama duyu bütünleme benim oğlum için gereksizdi ve biz onun yerine daha çok bireysel eğitim alabilirdik diye düşünüyoruz. Çocuklarımızın kaba ve ince motor becerilerini çalıştırmak çok önemli. Bizim oğlumuzla yaptığımız çalışmalardan bazıları şu şekildeydi:
_Trambolin almıştık (100 lira civarında zaten). Üzerine ikimiz bir çıkıp atlayıp, hoplayıp, zıplamış, hem enerjimizi atmış hem de çok eğlenmiştik.
- Parklar tam bize göreydi ve hala öyle. Her akşam yaklaşık 1-1.30 saat parktaydık. Kaydırak, salıncak ne varsa artık, kaydı sallandı. Hatta şu tırmanma oyuncakları olan parkları tercih ediyorduk, tırmansın diye (Başta nasıl oynayacağını pek bilemedi ama bir iki denemeden sonra yaptı).
-Evde bol oyun hamuru aktiviteleri yaptık. Kalıpları olan küçük bir set almıştım, merdanesiyle hamuru açıp, şekil çıkarttık bol bol. Hem ince motor becerilerini hızlandırmıştı.
- Pilates topu (kocaman ya çocuklar daha çok seviyor). "At" "tut" gibi basit yönergelerle top oyunları oynadık.
- Yakalamaca oyunları. Çocuğum kaçmış biz kovalamıştık.
- Üç tekerlekli bisiklet olmazsa olmazlardan. Pedal çevirmek zor bir olay olsa da Sevgili Sdhtp'in dediği gibi taş devri modu :) bile eğlenceli ve faydalı bizimkiler için.
-Oğlumun kendi başına merdiven inip çıkmasını sağladım. Bir dönem hiç asansör kullanmadım ya da kucağımda taşımadım. Çok zaman alsa da, hep merdiven kullandık. Şimdilerde koşarak merdiven çıkıp-inebiliyor.
-Çamaşır askılığına bol bol mandal astık. bugünlerde mandalları renklerine göre asıyoruz.
Yolun başında olan güzel anneler. Evet zaman çok önemli, her saniyesi kıymetli ama alacağınız kararları iyice tartın. Ya da bizim gibi yapın deneyin :). Gerçekten olumlu sonuçlar alırsanız, gerek olduğunu düşünüyorsanız devam edin. Önceliğiniz kreş kreş kreş olsun. Çocuğunuz çocuklar arasında, sosyalleşeceği ortamlarda olsun. Ve bireysel eğitimin algıların açılması konusunda faydalı olduğunu da lütfen unutmayın... Yol uzun ve yorucu... Sonucu yavaş yavaş göreceksiniz, umutsuzluğa sakın kapılmayın.
Hepimize mutlu, umut dolu günler diliyorum... (Oğlum 3 yaş, 11 aylık)