4) AMELıYATTAN BıR ONCEKı GUN; ameliyattan sonra sanki bir hafta hiçbirşey yapamıcak, yataktan kalkamıcakmışım gibi butun işlerimi hallettim. Faturalarımı ödedim, odamı hazırladım, yanımda götürceklerimi ayarladım. Gelelim yanımda neler götürdüğüme...onden dugmeli bir cift pijama ve kusmam halinde bir cift de yedek. emre beyin buyun ameliyatları artık hep acıbadem hastanesinde olduğunda göre terlige havluya başka hiçbirşeye gerek yok ! herşey ama herşey var. yanınızda sizle kalaccak kişinin belki bir terlik alması gerekebilir rahat etmesi için o kadar.
Sabah ameliyata gircem onceki aksam erkek arkımla emre beydeyiz. Burun tasarımı olayı çok merak ediliyor. Bazıları yapıyor, bazıları yapmıyor. ılk randevu aldığım doktor hiç yapmıyordu. "Bilgisayardaki gibi olmaz, ciltte dokuda oyle durmaz" zaten demişti. E dediği mantıklı ama ben nasıl anlatıcam nasıl bişi istediğimi. Emre bey de tasarı yapanlardan ama işi abartanlardan diil. Yani sana bunun aynısını yapcam taahhüdünde bulunmak istemiyor ama bence daha iyisini yapıyor cunku ben son gece yaptığı tasarımını begenmedim ama su andaki 5 gunluk burnumu begendim! eskiden profilden veremediim fotografları vericem artık. Bu dusunce bile yeter. Neyse size şu hukuki boyutunu da anlatıyım olayın
5) HUKUKı IVIR ZIVIRI; ıvır zıvır dediğime bakmayın, çok da onemserim. Ben hukukta doktora yapıyorum çok iyi bi hukuk fakültesinde. Tam 8 senemi verdim hukuka. Emre bey bunu biliyor mu? hayır. Bana sozlesmeleri imzalatırken anlattı tane tane de baya guldum içimden. Merak ettim bakalım ne kadar ayrıntılı anlatıyor diye. Olabilecek tum komplikasyonları anlattı. Evet biraz korkutucu duyması, hele ki son akşam, hele ki sadece estetik amaçlı bi operasyon geçirecekken. Acıbademde ameliyattan bir onceki sabah kan vermeye gittiğimde görüştüğüm narkoz uzmanıyla yaptığım sohbet bana cesaret verdi. Sonuçta bi ameliyat, hakkaten riski var, ama istanbulda yaşayan bir insanın hergun trafikte ölme ihtimalinden herhalukarda daha az.
Şimdi arkadaşlar, estetikle doktorunuzla aranızda yaptığınız sözleşme bir istisna-eser sözleşmesi, bir vekalet sözleşmesi değil. Arada ne fark var? en basit anlatımla vekalet sözleşmesinde doktor size elinden geldiğince, bilgi ve tecrubesiyle ehil bir doktorun yapması gereken herseyi yapar, yapmak zorunda. Ama hepsi bu. Sonuç vaadetmez. Ama estetik doktorlar bir sonuç vaadederler. 5 ila 8 kilo arası yağınızı alıcaz. Kemerli ve geniş burnunuzu kemersiz oyuk ve göz pınarı hizanızla aynı cizgiye getircez gibi. Ve taahhud ettiği sonuçtan sorumludur. Ama bu işi abartmayın, çunku doktorunuza dava açtığınızda mahkeme değerlendirirken milimetrik kaymaların her insanın doku ve cilt tipindeki kaymalar nedeniyle mumkun olabilececegini kabul etmektedir.
6) ŞU TASARIM ıŞı; bu nokta her hastanın pinpiriklendiği yer galiba. Tasarım yaparken eski hastalarından 10 tanesine falan baktım. Nasıl birşey istediğimi anlamak için. Daha komplike bir program bekliyodum valla gayet duz bi programla burnuma sekil verdi. Dogal ama ucunda azcık kalkıklık istedim vs. Vs. Anlatın işte ne istiyorsanız. Ama çok pinpiriklenmeyin çunku siz ancak genel olarak anlatabilirsiniz sonuçta burnun anatomik yapısını bilmediğinize göre onun tam olarak nasıl oturacagınızı bilemezsiniz. Forumlardan araştırdığıma göre emre bey en cok bu konuda hastayı dinleyen doktor olmasına ragmen, sizin ne istediğinizi anladıktan sonra oturup didik didik etmenize izin vermiyor. Bence en dogrusunu yapıyor çunku herne kadar istisna sözleşmesi dediysek de benim anlattıgım çerçevede bir şekilde olması şartıyla ince ayrıntılarını 1000 yakın burun yapan bi adam mı bilecek, burun deliklerimin alnıma değil de içeri doğru gittiğini bile bilmeyen ben mi !! ha didiklemeyin diyen ben bile, o programın başına fotografım önümde yaratılmak uzere beklerken bulunca, 3-4 tasarımdan sonra erkek arkım kalktı gitti ‘hadi yeter’ dedi de utandım zor kalkabildim.
7) SON GECE VE AMELIYAT SABAHI:
Emre beyin çıkışı eve gelip tıka basa 2-3 tabak yemek yedim, ne de olsa ertesi gun en erken 4e kadar aç olcaktım! Duşumu aldım, hernekadar emre bey 2.gunden itibaren duşunu alabilrsin dese de cesaret edemeyeceğimi bildiğimden—ki aynen oyle oldu 4. gune kadar dus almadım.
Sabah 8.30da acıbadem ataşehir hastanesinde olmalıydık. Gunlerdir o kadar çok son 8 saat bişi yemiceksin diye annemler tarafından vik vik konuşuldu ki kafamda, içime işlemiş. Ruyamda kofte ve portakal suyu vardı. yemişim! Ameliyat olamıcam. Kabusa bak!!
Annemin de gece boyu gözü koridordaymış acaba gece kalkar da gizli gizli atıştırırmıyım diye. Anne işte ya kıyamam
8) HASTANEDE BEKLERKEN hastane super zaten. Tam butik hastane.sakin. Ama butik olması tam donanımlı olmadığı anlamına gelmiyor. Liseden çok sevdiğim bir arkadaşımın babasının hastanesi. Ama arkadaşımı trafik kazasında kaybettik.
arkadaşlar gece refakatçi olarak zaten 1 kişi kalabiliyor yanınızda, ama ameliyata girerken sizi beklicek kişi de 2den fazla olmasın.hele ki telaşlı olan 2 kişi yanyana gelmesin. Oyle seçin ki biri evhamlıysa öbürü onu sakinleştircek tarzda tipler olsun. Benim gibi telaşlı bi anneyle girip onu sakin tutmak için abuk subuk muhabbetler açıp da kendi ameliyatınızın keyfini kaçırmayın. Belki de iyi olmuştur çunku sogukkanlı davranma rolu bana düştüğünden pek bi naz yapamadım. Ameliyatım 10.30daydı. 10da emre bey geldi. Annemle tanıştı. Sonra emre beyin asistanı-hemşire geldi. Emre bey nerde ameliyata girerse onla ve tabiki muayenehanede de. Bi de acıbademin hemşireleri var ki. Ya hepsi güzeeel. Hepsi mi renkli gözlü olur. Hepsi. Gerçi bana ne. Ama benim bile içim açılıyor valaa
ama annem en cok emre beyin asistanini begendiii
narkozdan farklı olarak daha odadayken bii sakinleşştirici veriyorlar herkese. Cesaretlendirici diyorlar. Yok yok ben o kadar cesaretlenmek istemiyorum vala. Annesinden saklıcak şeyi olmayan kimsenin olmadığını düşünmüyorum, hadi yok diyelim küfredip de bıçkın adam moduna giren orta yaşlı teyzeleri duyduktan sonra, yok yok... ben cesur kız modunda eger ameliyat ve benim saglıgım açısından almamamda soru yoksa, yok ben cesaret istemiyorum. Annem de canım benim cesaretime şaşırıp sustu kaldı.
9)’NE ZAMAN SAYICAM BEN”
Ameliyat önlüğümü giydim. arkadaşlar haberiniz olsun bazı hastanelerde iççamaşır giyilen ameliyatlar da oluyormuş ama acıbademdeki ekip kesinlikle hijyen olmadığı için istemiyor.
Ayak sesleri duyuldu. Almaya geldiler beniii. Yatagima bindim. Gidiyoruuuum. Kapıdan çıkarken annem optu ya. Uzuldum. Cok huzursuzdu. Yapılacak en iyi şey maksimumum mutlu ve espirili gozukmek, zoraki de olsa ! cunku siz kendi isteginize birşey yapıyorsunuz ve yakınınızdaki insana da sizin bunu mutlu mutlu yaptığınızı gostermek. sonradan anlatti, yatagımla tam beni odamdan götürürken annem pişman olmuş, ah ben naaptım da bu kıza yardımcı oldum demiş.
Benim uyuşturucum 7 numara miyopla yarı kör gözlerim oldu. Lens de yok takamıyorsun haliyle. Asansorle indik. Ameliyathane kısmı çok eglenceliydi. Aslında hakkaten eglenceliydi ama etkilenen olur mu bilmem diye ayrıntılı anlatmsam mı ? ama olsun anlatıyım. Hem ne var bunda. Olumcul bi hastalıktan içeri girmiyosunuz ya. Keyfe keder bişi yapcaksınız.neyse ameliyathaneye doneyim.Tabi ben net göremedim herseyi. Emre bey beni sesiyle yonlendirdi. Ben burdayım falan diye hep seslendi içeri girerken. Efendim Korkut bey-anestezi uzmanının onayıyla giriliyormus ameliyathaneye. ızin verdi girdik. Ama hoşuma gitti bu izin meselesi. Bi yataktan digerine gecirdiler. Bu arada aç olduğum için çok uşuyordum beni yorganla aşağı indirdiler. Tavsiye ederim oyle yapın. Damar yolu açtılar. Kan almak gibi bişi aslında ama azcık minnacık daha buyuk bi igne var. sonra ben tutturdum ne zaman sayıcam diye. Korkut amcam açıkladı hemen. Elide maske var bi tane ordan saf oksijen vercek. A ben de narkoz ordan geliyor zannediodum dedim. Kesin salak demiştir. Damardan narkoz vercez dedi. Ben say deyince say. Oksijen super hafif serin orman kokusu yani. Sayabilirsin dedi. Ben o hırsla başlamışım. 1,2,3,4,5,6,7,8 dur ya yavaş 1,2,3,4 ... 5i ona mı soyledim ben kendi kendime mi bilmiyorum ama saydım. En azından 3te kalmadım ! haha ben de yaptım. Olmeden once yapmak istediğim şeylerden biriydi ve yaptım. Biliyorum psiko geldiinin ama inanın çok zevkli! Olme riskinizin olmadığı bir ameliyatta ölmeden önce mutlaka yaşayın !!
10 ) UYANIRKEN: “lavaboya gitmem lazim”.ameliyathane kapısından cıkarken flu 7 numara miyop goruntuyle soylediklerim. “Çok gusel bi burun yaptık sana”.” Cok konuşma burnunu titretiyosun bununu” da duyduklarım.Tuvalete gitmem lazım bile değil en kibar hali artık. Kutluyorum kendimi. Bunu da irademle hallettim. (Demiştim ki bugun 5.gun burnumun içindeki pipetler çıkarılırken emre beyin asistanıyla konuştum neler soyledim diye. Guldu konuyu kapattı. Oysaki ben bunun gururuylaydım 5 gundur.) Bi suru muhabbet etmişim. Maraşa gittim ruyamda. Ben hakim olcam sınava girdim. Bu olmadı ama diğeri olcak vs. Umarim daha fazlasi yoktur.
Odamda annem neşeyle karşıladı benı. hersey kopuk kopuk hatırlıorum. Emre bey yemekteymiş. Asistanı geldı, gitti. Emre bey geldi , anneme çok dua ettiniz galiba çok gusel geçti ameliyat. Anneme soylenebilecek en başarılı söz! Biz estetik diye girdik ameliyata “burun etleri çok şişmiş, boyle nasıl nefes alabilmiş bunca zaman, 7-8 ay sonra hafif tekrar şişşebilir ilaçla tedavi ederiz. surekli kontrol atında tutcaz”. oh meşruiyet de kazandırdık sonunda bu ameliyata. Burnum sargılıyken etrafta biri görürse sinuzit ameliyatı falan demeyi planlıyoduk ailecek, artık hazır ve nazır gerçek mi gerçek bi sebebimiz var.şişmiş etler!
Emre bey giderken koridordaki acıbadem hemsiresine “size emanet hastam dediğini” duydum. Tabi bu tercumesi, herkes benim gibi devrik cumleler kurmuyor ki...
Buz maskesi takıldı ama tabi ben sonra iyice ayılınca anladım neye benzediiğini. Ki bence hazır o hastanede yattıınız surece oyle bi imkan varken hiç çıkarmayın çunku eve gelince diğer yontemlerle çok yorucu oluyor.degerini anlıyosunuz o teknolojik maskenizin. Daha uyanmadan aşağıda ameliyathanede yaşadıklarımı anneme yarı baygın yazdırdım gayet ciddi bi edayla. Keşif(hakimlerin yapıtığı olay yeri incelemesi) mi yapıyorum ne sonra da tutanak tutturuyorum anneme . sanki başıma bişi gelse unutmadan once yazdırdıklarımı delil olarak sunucam. Emre beye guvensizlik falan da diil yaa trip işte tamamen.
11) ıLK SAATLER : artik kafam tam yerinde, ama açım aç! Yemek geldi. Cidden guzeldi. Ben yokken annecikime de çok iyi bakmışlar tam 12 de yemek getirmişler. Tavuk ızgaralı falan bi menu. Bi hastaneye gore cok da lezzetli. 4 gozle bekledim hep yemekleri. Gozume ameliyat gunu lens takılamadıgından televizyonu haberleri dinledim hep, istanbulun karıştığı olaylı gundemleri. Lavaboya çok dikkatli kalktım, zaten çok fonksiyonel banyolar yapmışlar.
Ama Geceye dogru banyoya bi gidişimde gormeyen gozlerimle aynadaki halim biraz urkuttu beni. hafif morarmalar baslamıstı. Biraz da şişmeler. Ben o telaşla maskeyi hiç çıkarmadım. Bu arada 12 saatte bir damardan antibiyotik veriyorlar. Sen evde hap şeklinde devam ediyorsun.
12) AMELıYAT GECESı;
Benim klostrofobiye yakn bi durumu olması nedeniyle maskeden ve bıyık bolgeme konan sargıdan biraz darlandım gece. Biraz nefes almada zorlanmalar başladı. Ameliyattan ilk çıktığınız saatlerde emre bey bu durumunu ozliceksin demişti. Hakkaten nefes almam zorlanmaya başladı. Aslında benim darlanmam benim psikolojimden geliyor yoksa aşırı bir durum yoktu. Maskeyi çıkararak rahatlamaya çalıştım, agzımdan derin derin nefes alıp pozitif düşünmeye çalıştım. Ağzımdan nefes almayı hatırlamayı nasıl başarıcam bilmiyorum ama küçükten beri annem üşütmiyim diye kafamın etini kemirmişti burnundan nefes al agzını kapalı tut, 27 yıl sonra zor oluyor hakkaten hatırlamak. 5 gun oldu hala nefes alamıyıp darlanınca bi telaşlanıorum da açıorum ağzımı. Sabaha dogru yorgunluktan tekrar uyuyakalmışım. Bu arada gece hemşiremiz değişti. Aslında çok tatlı bi kız ama biraz sıkıntıları vardı galiba,gidiyor geliyor yine aglamış, gözleri hep dolu doluydu. Elleri hep soguk üşümüş. Ama hırka da giymiyor bi turlu. Ama inanılmaz ilgilendi. 2 kişilik yatak olan bi koltukta uyumuştu annem yanımda gece boyu. Annem hiç kalkmadı. Hep hemşire ilgilendi.2 saatte bir geldi gitti.
13) 1.GUN SABAH
Bu arada ameliyat gunu 0 olmak uzere ertesi gunden ititbaren saymaya başlıyoruz gunleri hesaplarken.
Sabah 6da antibiyotik yapmak üzere mahsun hemşirem geldiinde uyandım. Sonra da 9 gibi kahvaltım geldiiinde. Sonra annemle televizyon izleyerek bir gun gecirdik, ben yine sesini dinledim, aslında lens takmam serbestti ama takmadım. Bu arada yuzum morarmaya başladı. Şişmeler daha azdı. Maskenin etkiisi galiba şişmeyi onluyor ama morarmaya yapcak bişi yok. Akşama dogru emre bey ugradı hemen muayene etti ve çıkabileceğimi soyledi. Çok dikkatli hareket ederek eve dondum. Hemen 3 yastıklı yatağıma yattım. Yemek yiyip ilacımı aldım bu arada şu deniz suyunu kulak çubuguna sıkarak çok içine girmeden burun deliğinin etrafını temizledim.ben sık sık yaptım bunu yararını da gordum. Hem daha temiz oldu hem de kabuklaşmadan kurtardım.
14) EVDE ıLK GECE- EN ZOR GECE
Antbiyotik etkisiyle uyudum , agır bir uyku haliydi. Ama hakkaten gece nefes alamadım. Surekli deniz suyu sıkıp nefes almaya çalıştım. Morarmalarım artttı. ıki uc saat uyuyamıyordum sonra yorgunluktan uyuyakalıyorudum. Sabahı zor ettim desem ancak anlatır
15) 2.GUN
ıkinci gün artık morarmalarım ve şişliklerim tavan yapmıştı. Ve moralim baya bozuldu. Aslında morarmalar umurumda diil noolcakki, evden çıkmıorum nasıl olsa. Ama nefes alamıorum bi burnum tıkalı digerinden alıorum, agzmı acmayı unutuyorum, panikleyince açıorum. Televizyonun karsısında vakit oldurmeye unutmaya çalıştım. Buzlu suyu eldivene soyuyorum ama kayıyolar zor oluyordu ben de yuvarlak makyaj pamuklarını ıslatıp sulu sulu tabaga koyup buzluga koyuyordum. Sonrada pastam hazıırrrr diyip tabakla içeri gelip gozaltarıma koyuyorum. Aslında moralim baya bozuktu nefes alamadıım için, ama annemlerden çıt yok, dikkatli davranıyorlardı ama oyle halime de acımıyorlardı. Hele annem. Ameliyattan tek parça çıktım ya . onun için sorun bitmişti. Ama benim için asıl o zaman başlamıştı. Arkadaşıma telefonda bu acıyı yaşıcagımı bilsem baştan olmazdım dedim. Ama zor tabi yaşamadan anlamıosun, bilmosun, yaşadıktan sonra bi kere yaşadııma gore 2. Ve 3. Gun dişimi sıkmayı başarsam demekki bi daha olurum diosun ki. Allah korusun inşallah 2. Kereye gerektircek bi durum olmaz. Gece yorgunluktan uyuduk yine.
16) 3.GUN RANDEVUSU
Akşam emre beyin muayenehanesinde randevum varr, yine klasik erkek arkımla gidicem, herkesi kendi gorevli oldukları kulvardan digerine sokmuorum. Annem gelmek istedi de izin vermedim. Erkek arkım ilk defa gorcek beni! arabaya bindim hemen cok guzel olmuşş dedi. Ya daha dur ustunde bi ton nesne varken neyi gordun de gusel olmuş diosun. Hayatta yalan da soylemez ama bu haliyle dogru yorum da yapılamaz. Ama onun demek istediği sanırım şu, ince uzun bi kızım ve bi tek burnum yuzume ve vucuduma gore buyukcek kalıyor, o da uymuş şimdi diyor.
Bekleme salonuna girdim. Salonun sag kısmında burnuda bandajlı ama morarmamış bir kız oturuyor, sol kısımda 3 tane benden genc kızlar bi tanesinin annesi var yanında. Ben girince bi dalga esti, bana diktiler gozlerini gordum valla. Son 5 aydır yaptığım gibi bir çırpıda hemen hepsinin burnuna baktım, hiç biri estetik değil, anlaşıldı ki ben sağ taraf takımına aitim, hemen geçtim bandajlı burunlu kızın olduğu o koltuklara oturdum. Tabiki hemen 1 dakika geçmeden muhabbet başladı. Karşılaştırma tablosu: açık tenli-daha az morarma olması normal. 5.gun muayenesi. Tamponlar çıkartılıcak. Morarma yok. Şişlikler benim kadar. Onda akıntı var bende yok. Stresli olduğu gozlemlendi. Yarım saatten fazla bekledik. Onu aldı içeri. Hakketen baya bi çıglık attı çıkarılırken! ıçeri geldiinde korktugum kadar varmış dedi. Benim ise muayenem çok kısaydı. Duruma baktı. 5.gun çıkarılacak tamponlar, deniz suyuna devam dedi. 5.gunde olan kızla çıktık, tabi şikayetlerimiz farklı, o daha çok ayakta durmuş, hiçbişi yokmuş gibi hayatına devam etmiş 2.gunden sonra ben yattım valla hep. Hiç moralimi bozmadım vala. Zaten ben hep düşük tansiyonlu bi tip oldum hayat boyu. Surekli yatmam normal. Bence herkes bunun farkında olmalı, soyleyebilecegim en onemli sey bu ; enerjiniz, morarmanız, şişmeniz, akıntılarınız,kanamanız,tıkanıklıklarınız,başağrınız kişiden kişiye değişir ve cidden çok farklı bişi olmadıkça çok telaşlanmadan size soylenilen şeyleri yerine getirin. odev yapmak demişken;
17) 5.GUN (bugun)
Akşam randevum için koltuklarda bekliyorum, aklıma fıs fıs geldi, hemen çıkardım sıkmaya başladım. Erkek arkım “ne o odevini evde yapmamış da tenefuste hızlı hızlı yazmaya çalışan çocuklar gibi telaşlısın” dedi. hakkaten telaşlıydım, gunde 3-4 defa sıkmıştım ama sanki az yapmışım gibi geliyordu. Birazdan devasa pipetler mincik burun deliklerimden çıkcaktı ve ben deniz suyumu sıkmadığım için ya kurumuş kan yapışmışsa pipetlere. zaten burna aşagıdan dogru ışık ve açıdan baklırsa pipetler gözukuyordu. Sağ taraftan ilk 4 gun toplu igne kadar hava geciodu. Bugun en yapmamam gerek şeyi yapmış ve agzım kapalı hapşurmuştum ve o ince hava kaynagım da kapanmıştı. Hapşururken agzı kapatmak çok tehlikeli hakkaten. Ama agzı açık tutmayı ogrenmek de kolay diil. Eveet içeri girme vaktim geldi. Once burnumun ustundeki sert koruyucu nesneyi cıkartttı. Biraz ah uhhladım ama baktım daha burda yaparsam birazdan pipetler çıkarken naapcam, koltukları sıkmaya başladım bende.aslında daha o aşamaya geçemedik ama hazırlıorum kendimi. Tıknak izlerim hatıra kalsın doktorumun muayenehanesinde benden bir hatıra! Bandajları çıkardı. “Burunu gosterirdik ama daha şiş ve
asimetrik gozukerbilir onun için göstermiorum” dedi. Ben duymuyordum vala. Tek derdim pipetler. Aleti soktu burnuma başlıoruz bismillah dedim sonra “vıck” diye bi sesle bi çıkıverdi. Digeri de vıck etti. Ama hakkaten ses geliyor VICK diye. Hiç gozumu açıp da bakmadım valla ne çıktı ordan diye. 5 gundur ilk defa beynime oksijen gitmeye başladı, burun deliği değil bayaa çaplı kannallar açıldı beyne dogru. Afalladım ama hemen sorularımı unutmadan sordum. Antibiyotik artık almama gerek yokmuş. Ama 2 ay deniz suyuna devam. 10. Gunde bi daha gorcekk. Çıkarken de bana mavi nazar bonucgu taktı. Okuma bayramını uslu ve başarılı bi çocuk olarak atlattığımı hissettim ama hakkaten usluydum. Şöyle ki 2. Ve 3 .gun zovklamalar ve az ateş vardı. ateş düşürücü almadan atlattım. ıstediim zaman arayabilecegimi her seferinde soylemesine ragmen sorularımı biriktitrip sordum. Şu herzaman arama meselesi ona guvememin ve rahatlamamın nedenlerinden biriydi ama ihtiyaç olmadı, durduk yere zaten soylediği şeyleri tekrarlaması için de aramak istemedim açıkçası.
bu arada 4. Gun babamı opeyim dedim, kamyon çarpmış gibi oldum. Eskiden burnumun ucunu destekleyen bi kıkırdaktan yoksun olduğum için birini operken burnum iceri bastırılıyordu, şimdi yıllardır alışık olduğum 90 derecelik açıyı kaybettiğimden 105derece bi açıyla burnum herseye çarpıyor.
Amaç, bazı anları ayrıntılı anlattıgım için korkutucu gelebilir ama bana kimse anlatmamıştı keske anlatsaydı demiştim.
Sonuç, sizde morarma ve şişme olacak diye bişey olucak (ama sanırım herkeste tıkanma oluyor,) olursa telaşlanmayın. 2.gun en kotu olduuğu gun! 2.gun aksamına kadar hep kotuye gdiyor gibi geliyor ve tavan yapıyor sonra düşmeye başlıyor... ozetle 2.gun akşamına kadar sabırlı olun.