- 26 Eylül 2010
- 17.478
- 32.648
- 798
- Konu Sahibi Mavi dalgalarrr
-
- #321
Şahsen velilere antipatim var. Bir aile bir öğretmenle muhattap ama bir öğretmen 30 öğrencisi+30 anne+30 baba+bilmem kaç abi, abla, teyze, anneanne vs ile muhattap oluyor haliyle her biri nasılsınız dese bile afakanlar basıyor. Düzeltme adına eleştirmek var, şikayet adına eleştirme var. Çözüm mü bekleniyor ego tatmini mi yapılıyor belli değil.geçmiş sayfaları okudunuz mu bilmiyorum ama bazı arkadaşlarımız öyle söylemlerde bulunmuş ki: meslektaşım bana ne yapacağımı söyleyemez, veli beni eleştiremez, e öğrencinin zaten ne haddine... o zaman kim eleştirecek öğretmeni, kimse mi? neden? ya ortada bir yanlış varsa? hangimizin (en iyi ihtimalle) sınıfa girip başla çocuğum 30. sayfa, ayşe sen devam et diye 40 dk yı dolduran, derste 6 lı ganyan oynayan vs vs yani az ya da çok olumsuz tutumlar sergileyen öğretmeni olmadı? birileri bunları eleştirmeli, ama kim?
işini yavaş yapınca bankacıyı, ekmeği fazla pişirmişse fırıncıyı, iğne yaparken acıtırsa hemşireyi, yanlış teşhis koyarsa doktoru eleştiriyoruz da öğretmeni neden eleştiremiyoruz...
lafım tabi ki hepimize değil, daha stajyerken, 15 senelik öğretmen olduğu halde sence bu dersi nasıl daha verimli anlatabilirim diye beyin fırtınası başlatan, benden eleştiri bekleyen öğretmen de gördüm, aman anlatsan da dinlemezler yorma kendini diyen de...
İşte diyorum ya eleştiri var "eleştiri var" mantıklı eleştirilere açık olunmalı ama bazen öyle şeylerle karşılaşılıyor ki ne diyeceğini bilemiyor insan.. Eleştiri ya da öneri farklı birşey,bilip bilmeden konuşmak başka birsey.
İnsanların çocukları söz konusu olduğunda bambaşka bir ruh haline bürünüp kendi isteklerini,fikirlerini empoze etmeye çalışıyolar buna uymayan öğretmen de eleştiri bombardımanına tutulup yerin dibine sokuluyor genelde,anlatmak istediğim bu aslında. O yüzden bankacıyı,fırıncıyı,hemşireyi eleştirmekle öğretmeni eleştirmek pek aynı olmuyor..Öğretmenler daha farklı boyutta eleştiriliyorlar genelde..
Şahsen velilere antipatim var. Bir aile bir öğretmenle muhattap ama bir öğretmen 30 öğrencisi+30 anne+30 baba+bilmem kaç abi, abla, teyze, anneanne vs ile muhattap oluyor haliyle her biri nasılsınız dese bile afakanlar basıyor. Düzeltme adına eleştirmek var, şikayet adına eleştirme var. Çözüm mü bekleniyor ego tatmini mi yapılıyor belli değil.
Her işi iyi yapan-kötü yapan insanlar var. O halde her gün herkesi şikayet edelim bir yerlere. Markette kasiyerin suratsızlığından memnun değilim, bankada işimi yavaş yapan memurdan değilim, fırının sıcak ekmeği öğlen çıkarmasından da memnun değilim, doktorun işe yaramayan ilaçları bana dayatmasından da. Ama işte herkes insan olduğuna göre herkese bir hata payı bırakmak ve bilmediğimiz işe çok da müdahil olmamak gerekiyor diye düşünüyorum.
Fikirlere açık olunmalı ama iş farklı boyutlara ulaşınca, saldırıya dönünce dinlenmeyecek noktaya gelmesi çok normal.
Benim annemn okulu var bikac tane kiziniz gibi cocuk var hatta diyorum.nasil taamul ediyosunuz die inan disardan ole olmuyo herkes kendi cocugunu hakli goruyo ama ortama adapte olamiyo belliki bazen bedagoglar gelip egitim veriyo bazi cocuklar etkilere tepki olarak bu tur seyler yapabiliyormus bence sen pedagoga getir cunki ogretmnde degil sorun nereye giderse ayni uyumusuzlugu yasiycak kucuk melekselam arkadaslar
Basliktada belirttigim gibi sorun çok buyuk..
benim bir yavrum var ..
devlet okulunun ana sinifina basladi bu sene ekim ayinda biraz gecikmeyle..
okula gittim kayitta hiçbir sorun olmadi..
ama okula basladiginin ilk ikinci haftasinda ogretmeni ..
adi ogretmen basladi sikayet etmeye..
yok ceren surekli ayaga kalkiyor yok soyle yok boyle eften püften sebepler..
sonrada başindan atmaya bir bahane bulacak ya..
sonra bana dedi ki cocugun yasi kücuk de ben bilmiyordum bunu da falan filan ..
aradn iki ay gecti daha ogretmen cocugun kac yasinda oldugunu ayini yeni ogreniyor..
bu da ayri bir konu..
neyse biz bosandik ..
iste bu yuzden olsa gerek benim arkamda duracak kimsem yok ya bunuda biliyor .benim yavrumu basindan atmak istiyor..
benim cocukda cidden cok akilli sevildigi zamn ne dense yapan cocuk hareketlilkk var illaki her cocukta oluyor bu..
neyse ogretmenin sikayetleri ... benim yavrumun arkadasi tuvalete gidince adi leyla benim cerende pesinden gidiyormus..
ikincisi otur deyince oturmuyormus..
3 etkinlik yaparken ceren arkadasinin etkinligini yirtmis iki kere ogretmende benim kizin etkinligini alip yirtmis ..
NE KADAR APTALCA HAREKET ÇOCUKLA COCUK OLMAK
daha neler nelr..
esas kobuya gelelim ..simdi bu ogretmen benim cocugumu artik okukda istemiyor arkadslarini rahatsiz ediyormus..
yani benim cocugu okuldan atacaklar..
sindi bana akil verin ben haksizmiyim??
hakliysam hakkimi nasik arayabilirim??
rehberlife gittim durumu anlattim anladi kinse birsey yapamaz dedi..
feriştahi gelse senin cocugu kimse atamaz dedi atti tuttu ..
gecen yanina gittim ..
adam hicbirsey demiyor kaçiyor iaine gelmiyor cunku ...
bana niye yardim etsin ki ??
kendini niye sikintiya soksunn..
bu arada ben merdiven yikiyorum ..
bu yuzden cocugumu ana okuluna verdim..
yoksa evde durur bu sene ama mecburum buna..
bana yardimci olur musunuz kirmadan incitmeden..
hakkimi nasil alabilirim..
bir tane de dengesiz veli ogretmene demis ki ahmet rahatsiz oluyor cerenden demis..
bunu da ogretmen soyledi bana..
kafayi yiyeem arkadslar..
ben bu cocugu nereye verecm ..
benim cocugumda hicbirsey yok doktora goturdum gayet normal dedi fevri hareketleri yok..
bana yardim edin arkadaslar..
cok kotiyum resmen benim yavrum dislaniyor ya hazmedemiyorum bunu..
birde ogretmen benim yavruma diyormuşki;sen başka okula kuçuk cocujlarin oldugu yere gideeksin diyormus bana da dedi ki en fazla bir hafta idare ederim cocugunuzu baska yere gonderin dedi..
bende ocagin sonuna kadr yardimci olun dedim
Pelin çok haklısın. Bu benim meslekte 14. Yılım. Hizmet puanı denen illet yüzünden hiç iyi yere gelemedim. Dolayısı ile hiçbir veli beni elestiremedi, o kadar bilgisizler ve fikirsizler ki sadece yüzüme bakıyorlar, o da okula gelirlerse. Elestirilmek güzel şey. Belki de 14 yıldır yaptığım yanlışlar var ve bunları bilmiyorum. İyi ya da kötü eleştiri olmadan gelişim olamaz.bize hocalarımız hep iyi öğretmen eleştiriye açıktır, iyi öğretmen demokratiktir, iyi öğretmen özeleştirisini de yapar, gelişime, yeniliklere açıktır diye ders verdiler.
ama burda tam aksini görüyorum, bazı öğretmen arkadaşlarım en ufak eleştiriye tahammül edemiyorlar.
arkadaşlar bir mesleği 40 yıl icra etsek de yanlışlar yapabiliriz, eleştirilebiliriz, bazen o eleştirilerden haklı olanları alıp kendimizi geliştirebiliriz, neden hep veliler rererö, neden onların öğretmenleri eleştirmeye hakkı yok, neden öğretmene hık diyince saygısız, terbiyesiz oluyorlar, cidden üzüldüm bazı yorumlaraumarım bu yazdıklarım için bana da saldırmazsınız, şimdi birdenbire (veli bile sayılmadığım halde) cahil, terbiyesiz, saygısız muamelesi görmek istemiyorum... ne diyeyim tutamadım içimde...
Yalnız öğretmenlik bunlardan apayrıdır. Aslen hepsinin görev tanımı bellidir ekstra bir şey çok beklenmez. Kuaför saç keser, keserken neden muhabbet etmedi, neden bana falancanın saçı da çok güzel dedi nispet mi yaptı denmez. Doktordan ameliyat beklenir iyi-kötü onu yapar ama daha fazla bir şey beklenmez. Doktora gidince de ayda yılda bir yarım saat vakit harcar size. Zaten bütün bunlara ayda kaç kere işimiz düşer ki? O yüzden insanlar daha hoşgörülü.diyorum ya benim eleştirim genele değil zaten,
bazı arkadaşlarımızda bu sen kimsin bana işimi öğretiyorsun tavrına,
oysa kendi meslektaşından çok nazik bir dille bir öneri almış mesela biri,
kabul edilir- edilmez ama her eleştiriye kulak tıkayarak, herkese önyargıyla yaklaşarak, bana işimi öğretmezsincilik oynayarak bir adım ileri gidemeyiz.
mesele bilmek bilmemek de değil aslında, hangimiz saç kesmeyi biliyoruz ama kuaförden çıkıp b.k gibi kesti diyoruz 40 yıllık kuaföre, ya da hayatımızda elimize sırınga almdığımız halde 20 yıllık hemşireye ne biçim kan aldın kolum mosmor oldu diyoruz, sanki hiçbiri burdaki öğretmenler kadar tepki vermiyor. git kendi saçını kendin boya o zaman diyen kuaföre hiç denk gelmedim, ya da götür ananı kendin ameliyat et diyen doktor duymadım, ama burda çocuğunu okula yollama kendin eğit denmiş mesela...
özetle "sen eleştirinde haksızsın" demek başka, "sen beni eleştiremezsin" demek başka bişey. koskoca ülke yöneticilerinin (bizimkinin değilse de) eleştirileri kabul ettiği, evet haklısınız diyebildiği bir dünyada, bir öğretmenin eleştirileri kabul etmemesini anlamlandıramıyorum sadece.
bize hocalarımız hep iyi öğretmen eleştiriye açıktır, iyi öğretmen demokratiktir, iyi öğretmen özeleştirisini de yapar, gelişime, yeniliklere açıktır diye ders verdiler.
ama burda tam aksini görüyorum, bazı öğretmen arkadaşlarım en ufak eleştiriye tahammül edemiyorlar.
arkadaşlar bir mesleği 40 yıl icra etsek de yanlışlar yapabiliriz, eleştirilebiliriz, bazen o eleştirilerden haklı olanları alıp kendimizi geliştirebiliriz, neden hep veliler rererö, neden onların öğretmenleri eleştirmeye hakkı yok, neden öğretmene hık diyince saygısız, terbiyesiz oluyorlar, cidden üzüldüm bazı yorumlaraumarım bu yazdıklarım için bana da saldırmazsınız, şimdi birdenbire (veli bile sayılmadığım halde) cahil, terbiyesiz, saygısız muamelesi görmek istemiyorum... ne diyeyim tutamadım içimde...
Yalnız öğretmenlik bunlardan apayrıdır. Aslen hepsinin görev tanımı bellidir ekstra bir şey çok beklenmez. Kuaför saç keser, keserken neden muhabbet etmedi, neden bana falancanın saçı da çok güzel dedi nispet mi yaptı denmez. Doktordan ameliyat beklenir iyi-kötü onu yapar ama daha fazla bir şey beklenmez. Doktora gidince de ayda yılda bir yarım saat vakit harcar size. Zaten bütün bunlara ayda kaç kere işimiz düşer ki? O yüzden insanlar daha hoşgörülü.
Biz öyle değiliz. Aynı veliyi her gün sabah akşam görüyoruz, yetmiyor bazen ders saatleri içinde aranıyoruz. O da yetmiyor hafta sonu da hizmet bekleniyor. Sürekli her dakika velilerle muhattap olmak ayrı net bir hizmet tanımımız olmaması da ayrı. Her şey bekleniyor bizden, özel ilgi, sevgi, şefkat, merhamet, üstün bir sabır vs...Çocuk neden beslenmesini yememiş, teneffüste neden düşmüş, neden montunun önü kapalı değil, arkadaşı ona neden vurmuş, okulda neden kötü yazmış, neden başkan olmamış, neden arkada oturmuş neden neden neden... O yüzden eleştiri var eleştiri var, aslında aynı şeyleri söylüyoruz
Pelin çok haklısın. Bu benim meslekte 14. Yılım. Hizmet puanı denen illet yüzünden hiç iyi yere gelemedim. Dolayısı ile hiçbir veli beni elestiremedi, o kadar bilgisizler ve fikirsizler ki sadece yüzüme bakıyorlar, o da okula gelirlerse. Elestirilmek güzel şey. Belki de 14 yıldır yaptığım yanlışlar var ve bunları bilmiyorum. İyi ya da kötü eleştiri olmadan gelişim olamaz.
Arkadaşım ben eğitimciyim benim ki bir öneriydi.
Öğretmen arkadaşımız etkinliklerin çocuklardan çocuklardan çok kendinin yaptığını söylemiş ben de bir eğitimci olarak bundan rahatsız olduğumu yaptığının yanlış olduğunu vurguladım. Veliler bune yamul yumuk demesinler diye bir çocuğun becerisi hayal dünyası sekteye uğrayabilir mi. ???
Bi yerde yanlış varsa düzeltilmeli veli yanlış düşünüyorsa Veli'yi düzeltmeli... yanlışım nerde söyler misin?
Ben eleştiriye ve öneriye açığım ama şartlarım var.
Manavı, bakkalı, ev hanımı bana işimi öğretemez.
Ben bankacıya, doktora işini öğretmeye kalkmam mesela.
Bir de yine başka bir öğretmen öneride bulunmuş demişsiniz.
Ne öğretmeni ama?
Şahsen ben sınıf öğretmeni olarak Matematik öğretmenine ya da okul öncesi öğretmenine
işini anlatamam..
Bir sorunlu veli ile sorunu çözmesi adına kendimce tavsiyede bulunabilirim.
Bunlar hepimizin ortak işi çünkü.
Ama etkinlik uygulama konusunda tavsiye veremem çünkü branş ayrılığım beni o noktada durdurur mesela.
Ya da aynı şekilde özelde çalışan bir sınıf öğretmeni arkadaşım bana benim şartlarımı hesaba katarak
öneride bulunsun.
Onun en kötü velisi eşinden medeni bir şekilde boşanmayı başarabilmiş biridir.
Benim en kötü velimin kumasıyla aynı evde yaşamayı kabul etmiyor diye öğrencimin önünde boğazına bıçak dayanmıştır.
Onun en kötü öğrencisi hiç değilse burnu akınca temizlemeyi bilir.
Benimki sümüğünü bir güzel hüüüp diye yalar, yutar.
Şartlar, şartlar şartlar diyorum..
Olaylara sadece kendi açısından bakan, işine geldiği kadar bilgiler doğrultusunda bir tarafı gömme amaçlı konu açan birine
diğer tarafı dinlemeden eleştiri, öneri yapılırsa sağlıksız olur bunu da bilirim.
Herkesin de bilmesini istiyorum evet.
Bu hafta yeni bir şey duydum Koalina.
Okuldan kaçan bir öğrenci için öğretmeni suçlamış bir veli.
Neden kaçmadan önce haber vermemiş diye
Öğretmen de demiş ki kaçacağını biliyordun madem sen niye okula yolladın?
Yurdum velisinin eleştirisini seveyim
Bu durumda geriye sadece ayni okulda ayni yas grubuna egitim verdiginiz ayni bransin ogretmenleri kaliyor... peki o zaman...
Dedigim gibi bize egitim fakultesinin hocalari hep elestiriye acik olun, ogrenciye, veliye kulak verin dediler, atanamadim, kulak veremedim o ayri, ama ben hicbir meslegin dokunulmaz olmadigini, birini elestirmek icin o isin gurusu olma zorunlulugum olmadigini dusunenlerdenim. Ulkenin kotu yonetildigini soylemek icin politikaci, pastanin tatsiz oldugunu soylemem icin asci olmam gerekmiyorsa, ogretmenin dersi verimsiz isledigini(az once ornek vermistim 40 dk yi sirayla konu okuyarak dolduran ogretmenler gibi), cocuga hakaret edemeyecegini ya da ne bileyim ogretmenler gununde hediye siparis etmesinin yanlis oldugunu soylemem icin egitim fakultesi profesoru olmak gerektigini dusunmuyorum.
Farkli bakis acilarindan gorus almak ve fikirlere saygi duymak guzeldir, gelistirir, nacizane tavsiye ederim, haddim olmayarak...
Daha güzelini söyleyeyim.. Öğrencilerin öğle tatilinde eve gidebilmesi için velilerin onay verip imzalayacağı izin belgesi düzenlendi. İzin veren veliler belgeyi imzalayıp gönderdi.
Ve yurdum velisinin eleştirisi şu oldu;çocuk okul dışına çıkacak ama ya eve gelmezse kim verecek bunun hesabını,takip edilmeli eve girip girmediği..
Kim demiş gerekmiyor diye?
Bunu düşünen sizsiniz.
Şahsen ben konusunda uzman olmadığım, o şartlarda deneyimlemediğim hiç bir iş için
atıp tutma hakkını görmem kendimde.
Bu arada verdiğiniz örnekler tuhaf.
Çocuğa hakaret, hediye vs konusu için elbette yorum yapabilirsiniz.
Çünkü o konulara yorum yapabilmeniz için insan olmanız yeter.
Ya da aklı başında insan olmanız yeter diyelim :)
Kimse size bu konuda eleştiri yapamazsınız demiyor.
Ama evet bir bankacı ya da pastacı gelip bana okuma yazmayı öyle öğretme böyle öğret diyemez.
O etkinlik öyle yaptırılmaz böyle yaptır diyemez.
Ben de bir pastacıya o pasta böyle yapılır diye akıl veremem.
Ya da bir aşçıya şu yemek şöyle olur diyemem.
En fazla ben tadını sevmedim yemem diyebilirim.
Çünkü işinin uzmanı o, eğitimini almışı, deneyimlemişi odur.
Benim bu konuda kendimi marifetli ya da bilgili görmemin hiç bir değeri olamaz.
Iste diyorum ya bakis açısı farki, ben yaptigim isle ilgili elestirileri alirken insanlarin sosyal statulerini degil yaptiklari elestirinin niteligini dikkate alirim, siz sadece sizinle birebir ayni konumda olanlarin soz hakki oldugunu dusunursunuz. Sadece nacizane bir oneride bulundum, bazen yaptigimiz ise kendi meslektaslarimiz degil tamamen farkli gozler daha objektif bakabilirler, dikkate alirsiniz almazsiniz...
Evet begenmedigimiz pastayi yememe, begenmedigimiz filmi izlememe sansimiz var ama bu ulkede ciddi bir cogunluk begenmedigi ogretmeni degistiremiyor ne yazik ki, belki ondandir elestirilerinin dikkate alinma beklentileri, ama daha cok bekleyecekler gibi gorunuyor.
Neyse soyleyecegim her seyi soyledim, tekrara dusuyorum artik, o yuzden iyi aksamlar :)
Branşım okulöncesiHer etkinlik için dememiştir bunu.
Kesme işi zor olan etkinliklerin kesmesini kendisi yapıyordur ki bu da etkinliğin çoğu demektir zaten.
Kendisi yapsın diye çocuğa bıraktığınızda ortada etkinlik bile kalmıyor yanlış yerlerden kesip paramparça edebiliyorlar.
Sonra bir de ağlıyorlar mesela.
Şahsen velinin bu ne biçim etkinlik demesinin bir önemi yok.
Ama bir çocuğun güzel kesmeyi başaramadığı için ortaya istediği etkinliği çıkarıp ağlayamaması öğretmenine dokunur.
Çocuk üzüldüğü için hadi birlikte yapalım üzülme deriz.
Branşınız nedir bilmiyorum ama şahsen sınıf öğretmeni olarak okul öncesi öğretmenime
akıl verme hakkını kendimde göremem.
O bana gelip okuma yazma konusunda akıl verse benim işimi benden iyi mi biliyor diye düşünürüm çünkü..
Rahatsız etmeyen bir üslupla şunu denesek nasıl olur acaba öğretmenim?
Faydalı olur mu? Denemeye değer mi? diye fikir alışverişinde bulunurum.
Kısacası sevgili öğretmenim, üslup çok önemli bir şeydir..
Branşım okulöncesi
Bu alanda hem yöneticilik hem öğretmenlik yaptım
Hem özel de hem devlette çalıştım
Bilmeden kimseyi yanlış bulmadım
Uslübüm da da yanlışlık Yok
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?