- Konu Sahibi minik kuslarim
-
- #4.441
tovbe tovbeee kıs sus anam mubarek aylardayız aaaaaaaaaaaaaaaaaaa
:roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol:
hosgeldın aramıza canım
allah mutlulugunuzu daım etsın ınsaallah
ecısık bucusuk tursucuk kocanla bır omur boyu mutluluklar dılıyorum sana:roflol::roflol::roflol:
opuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
Kan rengi, kıpkırmızı güllere bayılırdı. Zaten onlarla adaştı da. Rose... Gül... Kocasının sevgili Roseu... Her yıl Sevgililer Gününü kapının önünde bulduğu enfes fiyonklarla süslü kucak dolusu kırmızı güllerle kutlardı. Hiç aksamadan. Hatta, eşini kaybettiği yıl dahi kapısı çalınmış, gülleri kucağına bırakılmıştı. Tıpkı geçmişte olduğu gibi, küçük bir kartla birlikte... Her yıl güllere iliştirdiği karta aynı cümleleri yazardı: Seni, geçen sene bugünkünden, daha çok seviyorum... Birden, bunların son gülleri olduğunu düşündü. Önceden ısmarlanmış olmalıydı. Öleceğini nasıl bilebilirdi? Zaten her şeyi önceden planlamayı ve yapmayı severdi, yumurta kapıya gelmeden... Gülleri özenle içeri taşıdı; saplarını kesti, vazoya yerleştirdi. Vazoyu da konsolun üzerine, eşinin kendisine gülümseyen fotoğrafının yanına koydu. Orada kocasının koltuğunda oturup saatlerce güller ve fotoğrafı seyretti sessizce... Bitmek bilmeyen bir yıl geçti... Yapayalnız ve hüzün dolu bir yıl. Sonra bir sabah kapı çalındı. Tıpkı eski günlerde olduğu gibi. Kırmızı gülleri, üzerinde küçük kartıyla birlikte eşikteydi. Sevgililer Gününü kutluyordu. Gülleri içeri aldı. Şaşkınlık içinde doğru telefona gitti. Çiçekçi dükkanını aradı. Onu bu kadar üzmeye kimin hakkı vardı? Biliyorum dedi, çiçekçi. Eşinizi geçen yıl kaybettiniz. Telefon edeceğinizi de biliyordum. Bugün size yolladığım gülleri çok önceden ısmarlamış, parasını da ödemişti. Hep öyle yapardı zaten, hiç şansa bırakmazdı. Dosyamda talimat var. Bu çiçekleri size her yıl yollayacağım. Bir de özel kart vardı, kendi el yazısıyla. Bilmeniz gerek diye düşünüyorum. Ölümünden sonra çiçeklere iliştirmemi istediği kart... Rose hıçkırıklar arasında teşekkür ederek telefonu kapattı. Parmakları titreyerek zarfı açtı: Merhaba gülüm diye başlıyordu, kart. Bir yıldır ayrıyız. Umarım senin için çok zor olmamıştır. Yalnızlığını ve acılarını hissedebiliyorum. Giden sen, kalan ben olsaydım neler çekerdim kimbilir? Sevgi paylaşıldığında yaşamın tadına doyum olmuyor. Seni kelimelerle anlatılmayacak kadar çok sevdim. Harika bir eştin dostum, sevgilim benim... Sadece bir yıldır ayrıyız. Kendini bırakma. Ağlarken bile mutlu olmanı istiyorum. Onun için bundan sonraki yıllarda güller hep kapımızda olacak. Onları kucağına aldığında paylaştığımız mutluluğu düşün. Seni hep sevdim. Her zaman da seveceğim. Ama yaşamalısın. Devam etmelisin. Lütfen... Mutluluğu yeniden yakalamaya çalış. Kolay değil, biliyorum ama bir yolunu bulacağına eminim... Güller, senin kapıyı açmadığın güne dek gelmeye devam edecek. O gün çiçekçi beş ayrı zamanda gelip kapıyı çalacak, eve dönüp dönmediğini kontrol edecek. Beşinciden sonra emin olarak gülleri ona verdiğim yeni adrese getirip seninle yeniden ve ebediyyen kavuştuğumuz yere bırakacak..ALINTIDIR.....
günaydınn aşk boncuklarıı
uayanınn kıslarr
bugün anlaşıldı kimse koçişinden ayrılamamışşşşş:roflol:
Ne çıkar bahtımıza
Ayrılık varsa yarın
Sanma ki hikayesi
Şu titreyen dalların
Düşen yaprakla biter
Böyle bir kara sevda
Kara toprakta biter
Ağlama olma mahsun
Gülerek bak yarına
Sanma ki güzelliğin
O ipek saçlarına
Dökülen akla biter
Böyle bir kara sevda
Kara toprakta biter
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?