- 18 Şubat 2022
- 2.134
- 3.526
- 48
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Merhabalar, bunu etrafımdaki kime anlatsam olay büyür. Şimdilik sadece size anlatayım.
Sevgilim 33 yaşında, ben 25. Evlenip boşanmış biri. İkimiz de medya sektöründeyiz. Benim kendi ajansım var. İstanbul’da yaşıyordum, yanına taşındım Ankara’ya.
Kendisi benim ilk aşkım, ilişkimiz 8 aylık ama ben 7 sene önce aşık olmuştum ona ve başka türlü boşanmış biriyle ilişkiye girmezdim.
Ben biraz açık, sosyal biriyim. Onun ailesi ise çarşaflı; kapalı. Beni sürekli sakladı. Arkadaşlarına, kardeşine anlattı tanıştırdı ama ileriye dönük sadece umutsuz konuştu. Ama beni de bırakmadı.
Sonra benim babam öğrendi, haliyle tanışmak istedi ve olaylar patladı. Ben babamın öğrenmesine sebep olmamıştım, tesadüf videomuzu görmüş. Ablası bizi öğrendiğinde beni inkar ederken ben babama “iyi biri” dedim. Kadın olduğum halde. Bu olaydan sonra bir şey yokmuş gibiydi.
Doğum günümde, arkadaşım bana “canım” dedi diye beni terk etti. Terk etti ama senden kopmak istemiyorum diyerek geri taşınmamı istemedi. Ben de çok aşığım, hayatımda kimseye böyle hissetmemiştim. Hiç unutmamıştım onu.
Bu olaylar biraz duruldu, derken ben dün gebelik testi yaptım. Gece eczaneye gidelim dedim, gelmedi. İçimde bir his, çıktım kendim alıp geldim taksiyle. Saniyeler içinde pozitif oldu.
İlk hamileliğim belki, anne olmak bu dünyada en çok istediğim şey belki ve elini beline koyup, “ne istiyorsun” dedi bana. Bugün baktığımda bana muğlak bir gelecek ve hamile olma ihtimalim karşısında ayrılalım diyen bir sorumsuz var.
Arkadaşlarıma anlatsam tepki verirler.
Geçen açtığım konuda erkek arkadaşımın kültürel farklardan dolayı ilişkimizi sakladığını ve korunduğumuz halde hamile kaldığımı söylemiştim. (Özetle)
Durum biraz değişti ve aldığım yorumlar çok faydalı oldu bana açıkçası. Erkek arkadaşım istersem doğurabileceğimi, yanında olacağımı söyledi.........
Merhabalar,
Foruma kaydolalı 2 gün oldu ama şu an yaşadıklarımı çok az arkadaşım biliyor ve burda sayısız evli, deneyim sahibi insan var. Çoğu benden büyük.
Ben 25 yaşındayım, reklam ajansım var. Üniversiteyi İstanbul’da tam burslu okudum. Dışa dönük, sosyal, çevresinin aşırı güzel bulduğu biriyim.
17 yaşındayken şu anki erkek arkadaşımla tanıştım. Ben lise sondaydım o da gönüllü olduğum bir yardım kuruluşunda gönüllüydü, ortak arkadaşlarımız vardı. buna aşık oldum, hiçbir sebebi yokken.
Daha sonra yaş farkını görüp ve (üniversite sınavı vs) bu iş olmaz diyerek bağı kopardım.
Evlendiğini biliyordum, ben de evliliğe giden 2 senelik bir ilişkiyi kıskançlık sebebiyle bitirmiştim. Hiç ilişkiye niyetim yoktu. onun çalıştığı kuruma bir başvurum olmuştu, konuştuk.
Sonra her hikayeme yanıt vermeye başladı. Çevremiz ortak, işimiz benzer, etraftaki herkes iyi konuşuyor hakkında. Kardeşi de arkadaşım. 6 ay sonra ben iş için Ankara’ya geldim. O sıra bir sempozyum vardı, sinemayla alakalı. Davet etti, ama beni sarmadığı için işim var dedim. Oysa sadece alışveriş yapıp Ankara hasretimi gideriyordum.
Neyse akşam oldu, sempozyum bitince buluştuk. Ben sempozyum binasına girdim ve bana uzaktan bakınca içimden dedim ki, “tamam, hayatında gerçekleşmeyen son hayalini de gerçekleştirdin” çünkü yerine mıhlanmış bana bakıyordu.
Sushi sevdiğimi tutmuş aklında hikayelerden, öyle bir yere gittik, mevsim kıştı bir kahve içtik. Sonra eve davet etti, biz arkadaş çevresi olarak birbirimizde kalıyoruz. Aile evimize bile davet ediyoruz. Teşekkür edip otelime gittim, bir şişe şarap ile film izleyip uyudum.
Sabah yine yazdı, öğlen yine. O sırada ben meb’e gelmiştim, plan yaptık. O gün meb’de çalışan arkadaşımda kalacaktım ama bütçe görüşmeleri geceye sarktığı için arkadaşım da mesaiye kaldı. Çok ısrar edince kabul ettim. Evine gittik, şarap aldık ve bütün gece yök’ün makalelerini inceledik, o sırada bir markaya tarım stratejisi hazırlıyordum.
Özel bir kanalda sunucu kendisi. Sabah haberlerini sunup dönüyordu. Gelince kahvaltı hazırladık. Ben o gün dönecekken yollar kötü olduğu için kaldım. Akşam da teşekkür amaçlı bir biber dolması ve karides yaptım.
Ertesi gün ben dönerken gel istersen dedim ama tamamen bir nezaket davetiydi. Tamam! dedi ve birlikte istanbula döndük :) Akşam arkadaşlarla buluştuk, 20 kişiye yakınız, herkes bana “hayırdır?” diyor ben cevap veremiyorum.
Ben çok yoğun olduğum için bilgisayarımla geziyorum, o masada bile iş tamamlıyorum sene sonu çünkü. Neyse, biz böyle ayrılmayan bir ikili olduk. O iş gezisinden beri en uzun ayrılığımız 1 hafta, üstelik başka şehirlerden.
Bu böyle 1,5 ay sürdü. Ben gidiyorum o geliyor, ama bir canım bile denmemiş hiç. İkimiz de mesafeliyiz. Sonra bir gün, benim hastalıklar bu kadar yola dayanamayınca kötü oldum. Uzanırken sarıldı bana ve hiç ayrılmadık o günden sonra.
Ben ona eskiden aşık olduğumu söyledim, inanmadı. Lise arkadaşıma ona ilk aşık olduğumda gösterdiğim fotoğrafı atınca ismini söyledi, öyle inandı :) çünkü onu seveceğimi düşünmemiş. Hep çekinmiş.
Bizim ilişkimiz herkeste şok etkisi yarattı. Kimse benim boşanmış, kendimden büyük biriyle olmamı beklemiyordu. Hatta onun arkadaşları bile, “çok genç, çok güzel, senin hayatına uyum sağlayamaz” demiş, bazıları da alenen küçümsemiş, sonradan duydum. Benim ailemin maddi durumunun daha iyi olduğunu bildikleri için arada maddi bir neden de yok, herkes gıpta ile baktı bana.
Sonra bir gün ablası öğrendi bizi ve sadece fotoğrafımızı gönderdi kardeşine. Bu kız kim, ne yapıyor bile değil. O konuda çok başka bir ailesi var, erkek çocukları bile kısıtlanıyor. Neyse beni inkar edince ben çıktım İstanbul’a döndüm. Evli bir arkadaşıma anlattım. Onun eşi de erkek arkadaşımın kardeşiyle arkadaş. Eşinin aylar önce arkadaşına üzülüp anlattığını söyledi. Daha bizim ilişkimiz yokken o da ayrıca duymuş bu kısıtlamaları. Yumuşadım bir şey demedim. Anneme anlattım.
Annem iyi biri olduğunu düşündüğü için ailesi sorun olur dedi, ama söz hakkını kendi eline alabilirse olur dedi. Çünkü nezaketi, terbiyesi, işi gerçekten iyi biri. Ben çok temizlik yapmayı bilmem, her gün yapar eder, evden anlar, açım dersem yemek yapar, gidelim derim kabul eder, hasta olunca başımda durur, az su içtiğimde suyumu bile kontrol eder. Yoğurt sevdiğim için yoğurt bile yapar.
3 sorun var bu ilişkide.
1-Benim hayat tarzım, ona fazla geliyor. Bunu söylüyor. Kısıtlamıyor ve kendini geri çekiyor.
2-Ailesi. Zehir gibi tutucular. Yeni gelinleri bir karış kısa manto giydi diye laf ediyordu annesi, ürperdim.
3-Evlenip boşanması, yaşı ve çocuk istememesi. Bunlar da önceki evliliğinin travması.
Sevmesine seviyor, ama o kadar farklıyız ki. Benim de kusurlarım olmuştur elbet, ama bu yaşımda kısıtlanmak istemiyorum. Şimdi bir de hamilelik çıktı, ben bu ilişkiyi bitirmek de istemiyorum. İlerde birine kürtaj yaptığımı söylemek istemiyorum. Bugün olmadı, yarın olur. Çocuk istiyor, ama biraz düzen kurduktan sonra. (Ailesinden dolayı yurtdışı istiyor)
Boşanırken ailesi bizde boşanma olmaz diyerek reddetmiş onu. Zor toparlamışlar. O korku kalıcı olmuş, tartışmak yerine gitmek istiyor.
Buraya kadar okuyan varsa, gerçekten yoruma ihtiyacım olduğunu bilsin.
Aaaa yok artık raporladınız sanırım ki üyeliği askıya alınmış, muhtemelen inceleniyor28 Temmuz Perşembe Hamileyken Terk Edilmek konunuzdan
30 Temmuz Cumartesi Beklenmeyen Hamileliğim Var Ama Aldırmak İstemiyorum konunuzdan
Annesiyle tanışmamıştınız. Kadının neye laf ettiğini nereden biliyorsunuz ?
Bu konunuzun daha önceki konularınızla alakası yok. Hamileyken Terk Edilmek konunuzda çok fazla tutarsızlık olduğunu söylemiştim. Tutarsızlıkları gidermek istemişsiniz ancak bu hikaye de olmamış.
Sabah haberlerini sunan tüm erkek habercileri de zan altında bırakmışsınız.
Umarım konularınızın tamamı kurduğunuz tuhaf hayallerin sonucudur ve birisini evliliğe ikna etmek için hamile kalmamış ; bir çocuğun geleceğiyle oynamamışsınızdır.
Bir insan karşısındakini bir şeye inandırmak isterse, ince ince düşünür bir sürü detay verir genelde. Bu hep böyledir. E tüm bunlar da insana bi acaba dedirtiyor. Çünkü bu konu ile öteki konuları arasında anlatım tarzı açısından çok fark var. Diğer üyenin belirttiği gibi sanki boşlukları doldurmak adına detaylı bir metin hazırlanmış. İlk konusu ne kadar sadeyse bu konusu o kadar detaylı. Gerçek mi değil mi bilmiyorum ama emin olduğum tek şey var, o da konu sahibinin hikayeleri arasında bayağı tarz farkı var. Neyse, yönetim mutlaka açığa çıkarır şüpheli bir durum varsa.Neden bu kadar detay var okuyamadım ilk kez bir konuyu gerçekten.
Bence aynı kişi. Sadece gebeliğini (muhtemelen sahip olduğu rahatsızlıklardan -allah şifa versin-) bir daha bebeği olmayacağını sandığı için bitirmek istemiyor.Bir insan karşısındakini bir şeye inandırmak isterse, ince ince düşünür bir sürü detay verir genelde. Bu hep böyledir. E tüm bunlar da insana bi acaba dedirtiyor. Çünkü bu konu ile öteki konuları arasında anlatım tarzı açısından çok fark var. Diğer üyenin belirttiği gibi sanki boşlukları doldurmak adına detaylı bir metin hazırlanmış. İlk konusu ne kadar sadeyse bu konusu o kadar detaylı. Gerçek mi değil mi bilmiyorum ama emin olduğum tek şey var, o da konu sahibinin hikayeleri arasında bayağı tarz farkı var. Neyse, yönetim mutlaka açığa çıkarır şüpheli bir durum varsa.
Diğer üyenin yorumunu görmeseydim asla dikkatimi çekmezdi ve okumazdım konularını
Hafiyelik yapmışsınız ama nafile, kendim işimden dolayı zaten detaylı/uzun yazabiliyorum, yine işimden dolayı farklı üslup ve akışları kullanabiliyorum. Ödüllü bir içerik yazarıyım. Bu ayrı.Bir insan karşısındakini bir şeye inandırmak isterse, ince ince düşünür bir sürü detay verir genelde. Bu hep böyledir. E tüm bunlar da insana bi acaba dedirtiyor. Çünkü bu konu ile öteki konuları arasında anlatım tarzı açısından çok fark var. Diğer üyenin belirttiği gibi sanki boşlukları doldurmak adına detaylı bir metin hazırlanmış. İlk konusu ne kadar sadeyse bu konusu o kadar detaylı. Gerçek mi değil mi bilmiyorum ama emin olduğum tek şey var, o da konu sahibinin hikayeleri arasında bayağı tarz farkı var. Neyse, yönetim mutlaka açığa çıkarır şüpheli bir durum varsa.
Diğer üyenin yorumunu görmeseydim asla dikkatimi çekmezdi ve okumazdım konularını
İnanın yazdığınız yorumu bile anımsamıyorum. Şu durumda, “aa, şu tutarsızlık vardı dur inandırayım” demedim. “Detay vereyim, iyi-kötü anlatayım” dedim.28 Temmuz Perşembe Hamileyken Terk Edilmek konunuzdan
30 Temmuz Cumartesi Beklenmeyen Hamileliğim Var Ama Aldırmak İstemiyorum konunuzdan
Annesiyle tanışmamıştınız. Kadının neye laf ettiğini nereden biliyorsunuz ?
Bu konunuzun daha önceki konularınızla alakası yok. Hamileyken Terk Edilmek konunuzda çok fazla tutarsızlık olduğunu söylemiştim. Tutarsızlıkları gidermek istemişsiniz ancak bu hikaye de olmamış.
Sabah haberlerini sunan tüm erkek habercileri de zan altında bırakmışsınız.
Umarım konularınızın tamamı kurduğunuz tuhaf hayallerin sonucudur ve birisini evliliğe ikna etmek için hamile kalmamış ; bir çocuğun geleceğiyle oynamamışsınızdır.
Hanımefendi, meselenin sizin ödüllü yazar olmanız vb ile herhangi bir ilgisi yok. Hoş zaten öyle ahım şahım bir şey de yazmamışsınız. Ben hafiyelik yapmadım. Yorumlarımda belirttiğim üzere, sadece konularınızda anlatım tarzlarınızın belirgin farklı olduğunu yeni fark ettiğimi söyledim. Yani o üyenin yorumlarıyla fark ettim. Siyah beyaz veya kitaplıkla da ilgisi yok durumun. Farklı şeyler yaşıyoruz hepimiz elbette, ancak anlatım tarzı açısından sürekli değişiklik yapmıyoruz. Yani lafı sündürüp başka bir yere çekmenize gerek yok. Benim ne demek istediğim ortada.Hafiyelik yapmışsınız ama nafile, kendim işimden dolayı zaten detaylı/uzun yazabiliyorum, yine işimden dolayı farklı üslup ve akışları kullanabiliyorum. Ödüllü bir içerik yazarıyım. Bu ayrı.
Ama ruh halimin, durumumun açık olduğunu belirttim. ve daha önce yazmama rağmen, yorumların iyi geldiğini ve fikir almak istediğimi de. Nasıl bir dünyada yaşıyorsunuz ki, beni birine benzetip gelgitli günlerimde konular arası tutarsızlık arıyorsunuz? İnsan hayatı bir kitap mı ki tutarlı ve eşit bir şey arıyorsunuz, hiç gri bölgeler yok mu sanıyorsunuz?
Biri de annesiyle hiç konuşmadan nasıl biliyor manto uzunluğunu demiş, hiç telefonla konuşmuyor mu bu insanlar?
Sayfa ilgililerine gerekli bilgileri sırf insanların hayatına böyle hafiyelik yapmamanız için sundum. Profili öylece bırakabilirdim, ama siz durduk yere haksız olacaktınız.
Evet mantıklı gerçekten. Böyle düşünmemiştimBence aynı kişi. Sadece gebeliğini (muhtemelen sahip olduğu rahatsızlıklardan -allah şifa versin-) bir daha bebeği olmayacağını sandığı için bitirmek istemiyor.
E babasız bebek sahibi olmanın da zorluğuna empati yapıyor. Bu sefer de adama dair iyi detayları hatırlayıp kendisini ikna ediyor.
Burada üst üste konu açıp adım adım detaylandırmasının sebebi, aklındaki cevabı henüz kimsenin vermemiş olması.