- 17 Haziran 2019
- 26
- 27
- 3
- Konu Sahibi vivezlaviee
-
- #21
Yazdıklarımı yanlış anlamışsınız.
"Herkes kadar" vazgeçilemez olduğunu hissettirin dedim, vazgeçilemez olduğunu hissettirin demedim.
Zaten bu insanların problemi; beni bırakamaz, bana muhtaç, bensiz nefes bile alamaz, benim muhabbetimi vs. hiç kimsede bulamaz.. gibi aşırı özgüvenleri ve müthiş bencil hisleri.
Narsistlik bi hastalık, tedavisi bile var fakat sorun bi narsiste tedavi olmak ister misin diye, narsistliğiyle (hastalıklarıyla) bile gurur duyarlar.
O yüzden yapacağınız şey tamam annecim, alırım annecim, sensin annecim değil; önce ben ve ailem annecim, imkanlarım el verirse alırım annecim, eşimin bi planı yoksa gelirim annecim olmalı.
Yani önceliğiniz annenize değil ailenize verilmeli ve bu anneye şiddetli şekilde hissettirilmeli.
Bunu hissederse bana küser, konuşmaz derseniz eğer şunu diyebilirim ;
Küssün, konuşmasın.
Siz de konuşmayın, aramayın, hayatınıza devam edin.
O arayana kadar aramadığınızda "vay be bu bensiz de yaşayabiliyormuş" deyip biraz saldırganlaşacak ama vazgeçilemez olmadığını da her olayda adım adım anlayacak.
@littlestrawberry size de konu üzerinden örnek olsun bu yazdıklarım.
Sizin konunuzu bilmediğim için genel yazıyorum.
Aaa kardeşim sen misin kuzum
Bu 1955-1965 doğumlu annelerin özellikleri.. neden bilmiyorum
Ben anne olduktan sonra döngüyü kırdım.
Yönlendirme, akil verme, fırça atma gibi bir konuşmanın içine sürüklenmeye başladığımda, tamamdır sekerim, konuşmanın sonuna geldik, bunlara vaktim yok, dedim.
Gerekirse 1 ay konuşmadım.
Babam araya girdi. Gittik ziyarete, özür falan dilemedim, normal davrandım.
Bir kaç tekrarla bunları yaşadık, bir kaç kere hakkımı helal etmem kozu kullanıldı, bir kac kere aglama krizleri, bir kac kere de sinir krizi.
Ciks.
Geri adım atmadım.
Neden biliyor musunuz :)
Doğumda yanimda kaldığı 2 günde bana berbat bir anneymisim gibi hissettirdigi için.
Yeni doğum yapmış, 30 saat sanci ardından ustune bir de sezaryen olmuştum, oğlum ağladığında, emzirmeyi beceremediğim için ac olduğunu ve sutumun doyurucu degil (cok afedersiniz) sidik gibi oldugunu soyledi.
Bana sütünü helal etmemekte özgür bıraktım onu.
Kendimi de.
Kin tutmuyorum, cünkü ruh sagliginin yerinde olduğunu düşünmüyorum.
Ama unutmuyorum da, cünkü kendi ruh sağlığımı koruyorum :)
Basta hayatınızın basrolunun kendiniz olduğunu fark edin.
Anneniz dahi olsa, size mudahele etmesine izin vermeyin. O ne der diye düsünmeyin. Onayını almak zorunda değilsiniz.
Hayatınızda bir kere dibe vurun
Çok kırılın, kırın, ağlayın, ağlatın, bağırın, sonunda herkes birbirini olduğu gibi kabul eder ve nefes almaya baslarsiniz
Kotu olmaktan bu kadar korkmayın.
Pesınden neden kostugunuzu anlamadım ben?
Aaa kardeşim sen misin kuzum
Bu 1955-1965 doğumlu annelerin özellikleri.. neden bilmiyorum
Ben anne olduktan sonra döngüyü kırdım.
Yönlendirme, akil verme, fırça atma gibi bir konuşmanın içine sürüklenmeye başladığımda, tamamdır sekerim, konuşmanın sonuna geldik, bunlara vaktim yok, dedim.
Gerekirse 1 ay konuşmadım.
Babam araya girdi. Gittik ziyarete, özür falan dilemedim, normal davrandım.
Bir kaç tekrarla bunları yaşadık, bir kaç kere hakkımı helal etmem kozu kullanıldı, bir kac kere aglama krizleri, bir kac kere de sinir krizi.
Ciks.
Geri adım atmadım.
Neden biliyor musunuz :)
Doğumda yanimda kaldığı 2 günde bana berbat bir anneymisim gibi hissettirdigi için.
Yeni doğum yapmış, 30 saat sanci ardından ustune bir de sezaryen olmuştum, oğlum ağladığında, emzirmeyi beceremediğim için ac olduğunu ve sutumun doyurucu degil (cok afedersiniz) sidik gibi oldugunu soyledi.
Bana sütünü helal etmemekte özgür bıraktım onu.
Kendimi de.
Kin tutmuyorum, cünkü ruh sagliginin yerinde olduğunu düşünmüyorum.
Ama unutmuyorum da, cünkü kendi ruh sağlığımı koruyorum :)
Basta hayatınızın basrolunun kendiniz olduğunu fark edin.
Anneniz dahi olsa, size mudahele etmesine izin vermeyin. O ne der diye düsünmeyin. Onayını almak zorunda değilsiniz.
Hayatınızda bir kere dibe vurun
Çok kırılın, kırın, ağlayın, ağlatın, bağırın, sonunda herkes birbirini olduğu gibi kabul eder ve nefes almaya baslarsiniz
Kotu olmaktan bu kadar korkmayın.
Sizde evlatsınız.Çünkü annem, kendime engel olamıyorum. Böyle yaptığında dünyadaki en kötü şeymiş gibi hissediyorum. Huzursuzluğu sevmiyorum tatlıya bağlansın yeter diyorum. Hata yapıyorum biliyorum... Aramazsam kötü bişey olur mu diyorum. Rezillik çıkarır mı, pişman olurmuyum, üzülürmüyüm. bir sürü şey işte
Sizde evlatsınız.
Aptal korkak degılsın. İnsansın. Guzel bır insan. Ama dunya guzel insanların cehennemi malesef.Galiba korkağın ve aptalın tekiyim. Gün geçtikçe kendimi öldürüyorum. Babam gibi kanser olup giderim bende.
gerçekten yazdıklarınızı okurken kendimi tutamadım ağladım. gerçekten tercih hakkımız bile yokken bunları yaşamak çok zor. Aramamak ve bunun verdiği huzursuzluk çok zor. Ama sanırım bir şekilde bunu yapmam gerekiyor. Başka seçeneğim yok gibi
gerçekten dediğiniz gibi inanılmaz saldırganlaşıyor. Bunları yaparsam nasıl rezillikler çıkaracak kim bilir. Sizce tüm bunlara değer mi ve bu süreci kolay atlatırmıyım. Az önce mesaj atmış beni arama dedim sana ben senin oyaladığın bir anne müsvettesiyim. gelme seni görmek istemiyorum. Böyle en azından üzülmüyorum bana sabrım yeter yazmış. Bende seni oyalamadım, beni görmek istemediğin ve üzülmediğini anladım zaten dedim.
Eşimde çok üzülüyor halime. O da bazen çok huzursuz oluyor. Bütün planlarımızı anneme gçre yapıyoruz. Bi yere gittiğimizde bazen annemden saklamak zorunda kalıyoruz. Ben tek evladım. Başka kardeşim yok. Annemin ikinci evliliği. Ben küçükken babamla ayrıldılar. Babamda 2 sene önce vefat etti. O yüzden ben konuşmayı kesemiyorum. Vicdan ve merhamet duygusu işte. Bu yüzden çok çıkmazdayım. Ne yapacağımı bilmiyorum
Neden ısrarla msj atıyosunuz?Merhaba ,
Aranızda narsist bir anneye sahip olanlar var mı ? Benim annem bir narsist ve bebeklikten ölüme kadar uzanacak yaşantım alt üst olmuş durumda. Kendimi bildiğimden beri çok zor zamanlar geçirdim. Lakin evlendim ( tabi zorlu bir süreçle, evlenene kadar burnumdan geldi. ) Evlendikten sonra her cumartesi büyük bir görevimmiş gibi anneme gidiyorum. Çünkü annem beni yönetmeyi çok sever. Maddi manevi avucunun içine almış. Sedef hastası oldum. 8 senedir sedef hastalığı ile uğraşıyorum. Yoğun anksiyete yaşıyorum. Anksiyete yüzünden birçok tedavi gördüm. Buraya yazsam hayatımı dağ olur. Şuanki soruna gelmek istiyorum. Bu haftasonu cumartesi misafirim geldiği için anneme gidemedim. Pazar günü gelirim dedim. Halbuki pazartesi ve çarşambada görüşmüştük. Cumartesi çok yorgun olduğum için pazar günü gidemedim. Eşimde rahatsızdı, eşimi bahane ettim. Yalan değil gerçekten çok rahatsızdı. Üstelik annem akşam misafirliğe gidecekti. Yani 2-3 saat için gidecektim. Bana mesaj attı. Gelmene gerek yok, arama beni seninle konuşmucam. Ve aynen öyle oldu, pazar gününden beri ne telimi açıyor nede mesajlaıma cevap veriyor. Eşimle bir iki defa telefonda konuştu. Ama benimle asla konuşmuyor. Bugün en son hasta oldum huzursuz bağırsak sendromum varmış diye yine cevap atmadı. Beni resmen peşinden koşturuyor. Aklınca beni cezalandırıyor. Artık gittikçe çıkmaza giriyorum. Canımdan bezdim. Anne olduğu için atsan atamıyorsun satsan satamıyorsun. Ne yapıyım ne edeyim şaşırdım artık. Ne evliliğimi yaşayabiliyorum ne hayatımı....
Galiba korkağın ve aptalın tekiyim. Gün geçtikçe kendimi öldürüyorum. Babam gibi kanser olup giderim bende.
Manyak mı yaa? Niye böyle ki, sizi mi kıskanıyor? ne mantığı var böyle bir tutumun?Is kurdum daha yeni, öncesinde kilo verecektim,
Veremezsin diye baltaladı,
14 kilo verdim, iş kuramazsın, kursan da batarsın dedi,
Kurdum, 3 ay oldu, batmadım.
Çocukların orada burada bakıcı elinde mahvolacak dedi.
Allah utandırmasın. Olmazlar inşallah.
Önceden olsa kendi kendimi yerdim.
Şimdi sadece vızıltı.
Bir anlam ifade etmiyor.
Bu da acı bir şey.
Yanımda annem yok.
Kalan sağlar bizimdir diyip devam ediyorum :)
Benim anneme benziyor.Merhaba ,
Aranızda narsist bir anneye sahip olanlar var mı ? Benim annem bir narsist ve bebeklikten ölüme kadar uzanacak yaşantım alt üst olmuş durumda. Kendimi bildiğimden beri çok zor zamanlar geçirdim. Lakin evlendim ( tabi zorlu bir süreçle, evlenene kadar burnumdan geldi. ) Evlendikten sonra her cumartesi büyük bir görevimmiş gibi anneme gidiyorum. Çünkü annem beni yönetmeyi çok sever. Maddi manevi avucunun içine almış. Sedef hastası oldum. 8 senedir sedef hastalığı ile uğraşıyorum. Yoğun anksiyete yaşıyorum. Anksiyete yüzünden birçok tedavi gördüm. Buraya yazsam hayatımı dağ olur. Şuanki soruna gelmek istiyorum. Bu haftasonu cumartesi misafirim geldiği için anneme gidemedim. Pazar günü gelirim dedim. Halbuki pazartesi ve çarşambada görüşmüştük. Cumartesi çok yorgun olduğum için pazar günü gidemedim. Eşimde rahatsızdı, eşimi bahane ettim. Yalan değil gerçekten çok rahatsızdı. Üstelik annem akşam misafirliğe gidecekti. Yani 2-3 saat için gidecektim. Bana mesaj attı. Gelmene gerek yok, arama beni seninle konuşmucam. Ve aynen öyle oldu, pazar gününden beri ne telimi açıyor nede mesajlaıma cevap veriyor. Eşimle bir iki defa telefonda konuştu. Ama benimle asla konuşmuyor. Bugün en son hasta oldum huzursuz bağırsak sendromum varmış diye yine cevap atmadı. Beni resmen peşinden koşturuyor. Aklınca beni cezalandırıyor. Artık gittikçe çıkmaza giriyorum. Canımdan bezdim. Anne olduğu için atsan atamıyorsun satsan satamıyorsun. Ne yapıyım ne edeyim şaşırdım artık. Ne evliliğimi yaşayabiliyorum ne hayatımı....
İyi de onun varlığı da huzursuz ediyor sizi. Aranız iyiyken çok mutlu olduğunuzu sanmıyorum. Eminim yine sizi rencide ediyordur.Çünkü annem, kendime engel olamıyorum. Böyle yaptığında dünyadaki en kötü şeymiş gibi hissediyorum. Huzursuzluğu sevmiyorum tatlıya bağlansın yeter diyorum. Hata yapıyorum biliyorum... Aramazsam kötü bişey olur mu diyorum. Rezillik çıkarır mı, pişman olurmuyum, üzülürmüyüm. bir sürü şey işte
Daha önce bir arkadaşin konusuna da atmıştım bu videoyu.
Tavsiyem dinleyin sonuna kadar.
Belki biraz da olsa iyi gelir ruhunuza.
Manyak mı yaa? Niye böyle ki, sizi mi kıskanıyor? ne mantığı var böyle bir tutumun?
Konu sahibi, hazır fırsat bulmuşsunuz kafanızı dinleyin ya. Madem arama diyor, tamam anne diyin çıkın. Peşinden koşturmayın.
Ya kim annesinin hafta da 3 kere işine koşuyor. Ayda bir/ 2 anca gidiyorum, ben ki ne evliliyim ne çocuklu. Biraz salın, önce ben ve ailem demeyi öğrenin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?