• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Mutlu olabilen arkadaşlar sorum sizlere? Nasıl yapıyorsunuz bunu?

Fena halde empati kurdum yine senle. Bir yolunu bulursan bana da soyle. Ben sunu anladim ki biz basit yasamayi basaramiyoruz. Kendime benzettigim icin söylüyorum, biz tam tersi bir hayat yasayip ilk gecesi,ilk tatili ilk bilmemnesi özel olan kadinlardan olsaydik kendimizi daha acimasizca eleştirir, ne kadar siradanim derdik. Yetmezdi bize. Huyumuz boyle. Bu ara mutsuz olma halimle barisiyorum. Sana cok yardımim dokunabilir.
 
Bende durum tam tersi şehirler arası yolda bildiğimiz kağıt türkiye haritasından yol bulup eşime tarif ederim. Şehir içi yolları ben tarif ederim o gider. Evde tamirat işlerini ben yaparım elektronikten anlarım. Barbeküde kömürü ben tutuştururum o pişirir. Onun işlerinin PRını bile ben yaparım. Sanırım hayatımdaki herkesinki gibi onun yüklerinide ben taşıyorum. Belkide yanımda güçlü hissetmediğinden bazen alttan alamıyor. Erkeklil egosu zedeleniyordur. Bu bakış açısı değişikmiş. Eşimin benim yanımda güçlü hissettiğini yada beni ona muhtaç gördüğünü hiç sanmıyorum. Belki biraz ona ihtiyacım varmış gibi davransam o da yeri gelince alttan alır.
Bu yapiyla alakali sanirim,guclu olmak istesem bile egreti durur uzerimde,farkli biri gibi davranamam.. cogu kadin da,guclu olmayi erdem sayar,farkli farkli gorusler yani. Bi ara kiskanclik damarim kabarip " ben olursem sakin evlenme" demistim. Gulumsedi ve ben olursem sen evlen,naparsin bi basina,ama iyi birisini bul dedi.. amaan dert ettigin seye bak,tabi ki bulurum birini merak etme dedim.. bana baaaak! Diye kizmisti :halay:o zaman oleyim moleyim deme,dikkat et kendine demistim..

Ego catismasi zararlidir. Bi de kadin olarak zarif ve narin yaratilmisiz,ustumuze yuk bindirdikce cabuk yipranir zarar goruruz. Birakin herkes kendi gorevini yapsn,sizi simartmasina sefkat gostermesine izin verin.. umarim yarari olur:KK36:
 
Fena halde empati kurdum yine senle. Bir yolunu bulursan bana da soyle. Ben sunu anladim ki biz basit yasamayi basaramiyoruz. Kendime benzettigim icin söylüyorum, biz tam tersi bir hayat yasayip ilk gecesi,ilk tatili ilk bilmemnesi özel olan kadinlardan olsaydik kendimizi daha acimasizca eleştirir, ne kadar siradanim derdik. Yetmezdi bize. Huyumuz boyle. Bu ara mutsuz olma halimle barisiyorum. Sana cok yardımim dokunabilir.
Bir ara da neden basit bir hayatım yok neden ev kadını olup tek endişem eşimin eve gelme saati değil diye takmıştım. O zaman daha mutlu olacağıma inanıyordum. Bir dönemde aile kurmayıp yurt dışına yerleşmiş olsam daha mutlu olacağıma inanmıştım. Şu arada her şeyi erken yaşayıp tüketmiş olmanın beni bu arayışlara ittiğinden şüpheleniyorum:) bu sefer haklı olabilirim gibi geliyor. Sen nasıl kabullendin bu sürekli sorgulama mutsuz olma durumunu?
 
Bir ara da neden basit bir hayatım yok neden ev kadını olup tek endişem eşimin eve gelme saati değil diye takmıştım. O zaman daha mutlu olacağıma inanıyordum. Bir dönemde aile kurmayıp yurt dışına yerleşmiş olsam daha mutlu olacağıma inanmıştım. Şu arada her şeyi erken yaşayıp tüketmiş olmanın beni bu arayışlara ittiğinden şüpheleniyorum:) bu sefer haklı olabilirim gibi geliyor. Sen nasıl kabullendin bu sürekli sorgulama mutsuz olma durumunu?
anlatmasi cok uzun ama senin durumundan cok farkli sayilmaz. Anlatırkenki ruh halimde kendimi gördüm. Benim de surekli aklimda acaba soylesi olsaydi daha mi mutlu olurdum sorusu var. Hicbirsey tam olarak tatmin etmiyor. Daha cok bilmek, daha cok ogrenmek, durmadan kendimi daha mutlu hissedecegimi ümit ettigim maceralara atilmaya çalışıyorum. Haliyle bildikce, ogrendikce acilarim cogaliyor. Bilmemek en büyük mutluluk. Ben uzun süre psikoterapiye de gittim, ilac da kullandim, defalarca kadrolu isimden istifa edip şehir, is hatta meslek değiştirdim. Olmuyor. Kendimi degistiremiyorum. Oldugu gibi kabullenmek zorundayim. Bu hayat hep boyle gececek benim icin belli ki. O halde artik mutlulugu arayarak vakit kaybetmektense mutsuzlugu kabullenmeliyim dedim. En onemli tesbitim su; bizim kafada insanlar evlenmemeli, hele coluk cocuga asla karismamali. Esime gercekten hayranim, asigim, ama onun icin üzülüyorum. Çünkü benimle bir ömür ugrasmak zorunda.
 
Ben de amaçsız ve mutsuz olanlardanım. Ben nedeni bekar olmamda buluyorum şu sıralar. Sevmem gereken bi işim var, iyi bi ailem var vs vs mutlu olmam gerekir ama mutsuzluktan açıyor her yanım
 
Benim sartlarimda herhangi baska bir kadin olsaydi, benim isime, benim kocama ve hayatima sahip biri... eminim mutluluktan delirirdi. Etrafima baktigimda her yonden herkesten sansli olduğumu görüyorum. Ama yok iste. Ben mutlu olmayi beceremiyorum. Bir cesit lanet bu.
 
benim kesinlikle inandığım bir şey var ki o da bazı insanların acıdan beslendiğidir.. acıdan kasıt mücadele hayatla savaş halinde olmak.. bu tip insanların yerleşik düzene geçtiğinde mutsuz olduğuna inanıyorum.. çizgisi düz giden bir hayat size göre değil..
eşinizle ego savaşınız olsa bile ki bu bile bu durumdan kaynaklanıyor olabilir, yinede kendinizin güvenli limanda olduğunuzu biliyorsunuz eşinize güveniyorsunuz.. bu durumun sizin hayatınızda bir sorun teşkil ettiğini sanmıyorum..
bulunduğu yere zorluklarla mücadele ile gelen bir insanın zaten eşle kavga vs gibi üfürükten sebepleri sorun olarak bile saymayacağını düşünüyorum..
 
Evet evet o her sabah şarkılarla yataktan uyanan, dansöz misali kıvıra kıvıra banyodan çıkıp üzerine elbise giyen kadın benim! :KK37:
Ne kadar çok yorulsam da zaman zaman üzülsem de çok istediğim ve sevdiğim bir işim var. Aile büyüklerimiz sağ ve sağlıklı çok şükür.:KK68:
O dış görünüşü kaba saba, sert, ters ama sımsıcak tertemiz yüreği olan aşk adamı da benim kocam.:KK73:
Allah'ıma şükürler olsun ki gerçekten çok mutluyum.:KK72:
Hani şu Facebook'taki konulan fotoğraflardaki aşka, sevgiye inanmıyor ya gelip bizi evimizde görseniz şu teorinizin nasıl çürüdüğünü anlarsınız.
İnanmak istemeseniz de bu dünyada hâla aşk evlilikleri ve mutlu çiftler var.:KK60:
Bence sen sevmiyorsun ve sevilmiyorsun.
Üzgünüm ama sevilen ve seven kadın boşluğa düşmez, uzaklaşmak istemez.:KK14:
Sevgi yetmiyor bazen. Yada şöyle söyleyim size yetiyor ne güzel. Ama bana yetmiyor. Sevgi kiloyla metreyle ölçülen bir şey olmadığından kim kimden be kadar fazla seviyor veya seviliyor bilemeyiz ama dünya aşk ve sevgi üzerine kurulu olmadığından sadece bunlara sahip olmak mutlu olmaya yetmiyor. Tabi bence... Hep mutlu olun inşallah nazar değmesin.
 
Mutluyum cunku karakterim boyle. Bu dunyada mutlu olanlar kaciktir biraz, ben de tedavi görüyorum.
Neyse cevremde cok sayida kronik mutsuz insan var, cesaretlenip kendilerini mutsuz ettigini dusundukleri seyleri degistiriyor sonra daha da mutsuz oluyorlar. O yuzden mutlulugun yasanmisliklar kadar genel ruh haliyle de alakali olduguna inaniyorum.
 
Yaşadığınız ruh halini ben de çok sık yaşarım.. Sevdiğim bir söz ve de kısa bir düzyazı var bu konuyla ilgili, paylaşayım..

"eğer mutlu olmak istiyorsanız, bu kolay. başkaları kadar mutlu olmak istiyorsanız, bu imkansız. çünkü biz, başkalarını olduklarından daha mutlu zannederiz." montesquieu.

"Bana soruyorsun şu resimdekiler kim, diye.
Emin ol kim olduklarını çıkaramadım. Görünüşe bakılırsa mutlular. Fakat insanlara tavsiyem şudur ki, nasıl “zenginin parası, parasızın çenesini yorarsa”, başkalarının mutlu görünümü, insanı kendi mutlu olma imkanını, kabiliyetini görmekten alıkoymamalı. Filmler, resimler birer hayaldir. Başka insanların dış görünümleri de bizi aldatmasın. İnsan kendi mutlu olma imkanını görebilmeli. Mutluluksa filmlerin, romanların içinde değil, kendi yaşadığımız basit hayatın içindedir. Ve önemli olan yaşanılan “an”dır. Onu ibadet, sabır, anlayış, tevazu ve merhamet ile anlamlı hale getirmek mutluluğun ta kendisidir. Yoksa deniz kenarında fotoğrafçılar tarafından düzenlenmiş bir mutluluk tablosu sahtedir ve bazı saf kimselerin duygularını istismar etmekten başka bir şey ifade etmez." Cahit Zarifoğlu

ben bunları zaman zaman okurum ve gerçekten kendimi daha iyi hissederim.. Kimsenin hayatıyla kıyaslamadan kendi hayatımıza yoğunlaşmalıyız..
 
Merhaba arkadaşlar.

Buraya eşimle ilgili konu açmaktan sıkıldığım için artık onla problemlerimizi anlatmıyorum. Zaten tüm konularımın genel özeti sayfı duymadığım ve bana saygı duymayan ama iyi bir ten uyumu ve hayat görüşü uyumuna benzer hobilere sahip olduğum bir adamla evliyim. İkimizde sivriyiz. Bunu tanımlayacak başka sıfat yok. İkimizide yıllardır birbirimizi dize getirmeye çalışarak yıpranıyoruz, yıpratıyoruz... Güç savaşımızın iki kaybedeni birçokta enkazı var.

Zaten şu an ki konu tam olarak o değil. Benim... Eşimle iş gereği farklı şehirlerdeyiz. Aslında tam olarak şöyle o oğlumla aynı şehirde ben başka bir yerdeyim. İşim bitti ama biraz kafamı dinlemem gerektiği için henüz dönmedim. Az önce instagramdan birine baktım. Bu kişi benim bir eski sevgilim. Beni aldattığını yakaladığım tek erkek. Aslında şöyle nişanlısı varken benimle birlikte olmuş. Ve bu sırada başka bir sevgilisi daha varmış:) ben bunu keşfedince sevgilisine ulaştım ve bana başka bir çok kez daha aldattığını yakaladığını ve nişanlısından haberdar olduğunu söyledi. Kaç kadın ettik bilmiyorum:) tabi bu olay çooook yıllar önce oluyor. Bugün merak ettim buldum onu. Bir baktım o zamanki nişanlısıyla x. Yıldönümünü kutluyor:) birlikte bir ton mutluluk fotoğrafları var. Bakarken acaba bu kız hala aldatılıyor mu diye düşündüm acaba gerçekten mutlular mı? Sonra bir şimşek çaltı beynimde, midem kasıldı. Bu herifle bile bir kadın mutlu olabiliyorken ben o herifle kıyas kabul etmeyecek kadar değerli bir adamla, kocamla mutsuzum. Ondan ve evliliğimden kaçıyorum. Delice bi an yola çıkıp gitsem nasıl giderim diye düşündüm ciddi ciddi açtım internetten bakarken sakinleştim dur dedim geri dönmeye hazır değilim gaza gelmemeliyim.

Tamam evet internette herkes olduğundan daha mutlu ve kusursuz görünüyor ama... Bizim eşimle mutluluk pozlarımız yok. Birazda belki fotoğraf paylaşmayı sevmediğimden bilmiyorum ama uzun süredir gittiğimiz yerlerde fotoğraf bile çekmiyoruz.


Sonra diğer hatırlayabildiğim eski sevgililere baktım gayet mutlu görünüyorlar. Sonra baktım mayolu falan deniz fotoğrafları var hepsinde. İçine ikinci bir şey oturdu; ben tüm bu insanların vücutlarını, kıvrımarını tanıyorum. Tenlerinin kokusunu sıcaklığını biliyorum. Ne severler ne sevmezler neyi nasıl yaparlar... Aslında bu bakış açısı çok önce edindiğim bir şey. Kk yı okuduğumdan beri... İlk gecelerini sabırsızlık heyecan ve korkuyla bekleyenleri okudum, evleneceği için ağdaya başlayanları... Ben bir yerde büyük bir yanlış yapmışım dedim. Benim ilk gecemde herhangi bir gece ilk tatilim herhangi bir tatildi. İlk ilişkimi adını bile bilmediğim biriyle sırf meraktan yaşadım. Sonrada devam etti gitti. Burda yatak odalarını yataklarını bile özel görüp başkalarından kıskananları okudum. Oysa benim için seks bile hiç özel olmamıştı. Olayın sadece zevk boyutuyla ilgilendim hep. Kendimi ne biriyle olduğum için özel nede değerli hissettim bunları hiç düşünmeden yaşadım hep. Benim için hiç önemli olmadı. Hiçbir talepte kendimi hayat kadını gibide hissetmedim istiyorsan yaşadım, sadece yaşadım. Şimdi yıllar sonra yüzüme çarpan bazı gerçekler var. Galiba şu an olduğum kadın olmak istediğim kadın değil. Ya da anlatmak istediğim aslında şu olmak istediğim kadın daha mutlu daha yumuşak başlı olabilirdi. Böylece evliliği iyi giden mutlu olmayı başarabilen bir kadın olabilirdi.

Ne yapmalıyımki ben mutlu olmayı başarabilmeliyim? Ben neden mutsuz bir kadınım?

Not: eski sevgiliye bakmayı aldatma sayanlar için söylüyorum benim için böyle değil. Eşin yapsa ne yaparsın diye eşimle empati kurmama çabalayanlar çıkacaktır. Öncelikle ben onunla bir ömre yetecek empatiyi kurdum, sonuç alamadım. Ayrıca o da eski sevgilisine bakabilir bakmıştırda bana gösterip bak bu işe girmiş şöyle yapmış demişliğide var.

Not2: evet konu uzun oldu. Çok uzundu okumadım diyenler olacaktır. Kitap okuma alışkanlığı olmayan bir milletiz yapacak bir şey yok. Herkesin canı sağ olsun.

Not3: asıl önemli olan işin cinsel boyutu değil. Şu anki mutsuzluğumla bir bağlantı kuruyorum sadece. Doğru veya yanlış.


Herkese teşekkürler ve iyi geceler.


Esimi seviyorum .Sadakatindende eminim ne zmn asiri guven duymaya basladik ask bocegi sevgi cicegi olduk. Ozel anlar birakmak lazim evlilige mutluyuz kimse icin değil kendimiz için yasiyoruz.
 
zeki insanların mutlu olması çok zordur. insan ilişkileri de keza.. evlilik zaten iki kişinin birbirini idare etmesinden ibaret. geçmişi bırakıp geleceğe odaklanmak ve gerçekten ne istediğimize karar vermek lazım ki yıllar sonra bugünler için hayıflanmayalım. kendime de yazdım bunları. harekete geçmek gerek..
 
Merhaba arkadaşlar.

Buraya eşimle ilgili konu açmaktan sıkıldığım için artık onla problemlerimizi anlatmıyorum. Zaten tüm konularımın genel özeti sayfı duymadığım ve bana saygı duymayan ama iyi bir ten uyumu ve hayat görüşü uyumuna benzer hobilere sahip olduğum bir adamla evliyim. İkimizde sivriyiz. Bunu tanımlayacak başka sıfat yok. İkimizide yıllardır birbirimizi dize getirmeye çalışarak yıpranıyoruz, yıpratıyoruz... Güç savaşımızın iki kaybedeni birçokta enkazı var.

Zaten şu an ki konu tam olarak o değil. Benim... Eşimle iş gereği farklı şehirlerdeyiz. Aslında tam olarak şöyle o oğlumla aynı şehirde ben başka bir yerdeyim. İşim bitti ama biraz kafamı dinlemem gerektiği için henüz dönmedim. Az önce instagramdan birine baktım. Bu kişi benim bir eski sevgilim. Beni aldattığını yakaladığım tek erkek. Aslında şöyle nişanlısı varken benimle birlikte olmuş. Ve bu sırada başka bir sevgilisi daha varmış:) ben bunu keşfedince sevgilisine ulaştım ve bana başka bir çok kez daha aldattığını yakaladığını ve nişanlısından haberdar olduğunu söyledi. Kaç kadın ettik bilmiyorum:) tabi bu olay çooook yıllar önce oluyor. Bugün merak ettim buldum onu. Bir baktım o zamanki nişanlısıyla x. Yıldönümünü kutluyor:) birlikte bir ton mutluluk fotoğrafları var. Bakarken acaba bu kız hala aldatılıyor mu diye düşündüm acaba gerçekten mutlular mı? Sonra bir şimşek çaltı beynimde, midem kasıldı. Bu herifle bile bir kadın mutlu olabiliyorken ben o herifle kıyas kabul etmeyecek kadar değerli bir adamla, kocamla mutsuzum. Ondan ve evliliğimden kaçıyorum. Delice bi an yola çıkıp gitsem nasıl giderim diye düşündüm ciddi ciddi açtım internetten bakarken sakinleştim dur dedim geri dönmeye hazır değilim gaza gelmemeliyim.

Tamam evet internette herkes olduğundan daha mutlu ve kusursuz görünüyor ama... Bizim eşimle mutluluk pozlarımız yok. Birazda belki fotoğraf paylaşmayı sevmediğimden bilmiyorum ama uzun süredir gittiğimiz yerlerde fotoğraf bile çekmiyoruz.


Sonra diğer hatırlayabildiğim eski sevgililere baktım gayet mutlu görünüyorlar. Sonra baktım mayolu falan deniz fotoğrafları var hepsinde. İçine ikinci bir şey oturdu; ben tüm bu insanların vücutlarını, kıvrımarını tanıyorum. Tenlerinin kokusunu sıcaklığını biliyorum. Ne severler ne sevmezler neyi nasıl yaparlar... Aslında bu bakış açısı çok önce edindiğim bir şey. Kk yı okuduğumdan beri... İlk gecelerini sabırsızlık heyecan ve korkuyla bekleyenleri okudum, evleneceği için ağdaya başlayanları... Ben bir yerde büyük bir yanlış yapmışım dedim. Benim ilk gecemde herhangi bir gece ilk tatilim herhangi bir tatildi. İlk ilişkimi adını bile bilmediğim biriyle sırf meraktan yaşadım. Sonrada devam etti gitti. Burda yatak odalarını yataklarını bile özel görüp başkalarından kıskananları okudum. Oysa benim için seks bile hiç özel olmamıştı. Olayın sadece zevk boyutuyla ilgilendim hep. Kendimi ne biriyle olduğum için özel nede değerli hissettim bunları hiç düşünmeden yaşadım hep. Benim için hiç önemli olmadı. Hiçbir talepte kendimi hayat kadını gibide hissetmedim istiyorsan yaşadım, sadece yaşadım. Şimdi yıllar sonra yüzüme çarpan bazı gerçekler var. Galiba şu an olduğum kadın olmak istediğim kadın değil. Ya da anlatmak istediğim aslında şu olmak istediğim kadın daha mutlu daha yumuşak başlı olabilirdi. Böylece evliliği iyi giden mutlu olmayı başarabilen bir kadın olabilirdi.

Ne yapmalıyımki ben mutlu olmayı başarabilmeliyim? Ben neden mutsuz bir kadınım?

Not: eski sevgiliye bakmayı aldatma sayanlar için söylüyorum benim için böyle değil. Eşin yapsa ne yaparsın diye eşimle empati kurmama çabalayanlar çıkacaktır. Öncelikle ben onunla bir ömre yetecek empatiyi kurdum, sonuç alamadım. Ayrıca o da eski sevgilisine bakabilir bakmıştırda bana gösterip bak bu işe girmiş şöyle yapmış demişliğide var.

Not2: evet konu uzun oldu. Çok uzundu okumadım diyenler olacaktır. Kitap okuma alışkanlığı olmayan bir milletiz yapacak bir şey yok. Herkesin canı sağ olsun.

Not3: asıl önemli olan işin cinsel boyutu değil. Şu anki mutsuzluğumla bir bağlantı kuruyorum sadece. Doğru veya yanlış.


Herkese teşekkürler ve iyi geceler.
Cinselliği merak ettiği için yaşamak. Bu şekilde yaşayabilmek. Canı istediği zaman istediği kişi ile yaşayabilmek. Olayın etik vs şu bu kısmında değilim. Sadece bunun doyumsuzğa neden olduğunu düşünüyorum. Evlenmeden önce eşimle hayallerimiz vardı kurlarımız vardı. Şimdi 8 yıllık evliyim mesela o günlerde şöyle hayaller kurardık demek bile heyecan katıyor insana. Ama başka biri ile yaşamış olsaydım bunu benim için bir önemi olmayacaktı büyük ihtimal. Anlatmak istediğiniz cinsellik değil ama cinsellikte heyecan devam ediyor ise bir evlilikte daha rayında gidiyor herşey. Heyecanını kaybeden 1 taraf bile olsa çiftin arasına sorun olarak dönüyor bi durum. Karışık oldu biraz ama bilmem fikirlerimi aktarabildimmi:)
 
Birbirimizi iyi ve kötü yanlariyla kabul ettik törpülemeye calismiyoruz saygı duyuyoruz birbirimize ve seviyoruz çok şükür herseyden önce saygı duyulmali ne kadar ten uyumu olsa da saygı olmadan hiçbişey yürümüyor bide ufak şeylerden bile mutlu olabiliyorum örneğin eşim bi çikolata alıp gelse o gün dünyanın en mutlu kadını ben oluyorum ve onu da mutlu ediyorum
 
Eşinizden uzakta yaşarken onu ve çocuğunuzu deli gibi özlemeniz gerekir. Eşinizin pozitif yönlerine odaklanıp onunla evli olduğunuz için ne kadar da şanslı olduğunuzu düşünebilirsiniz. En önemlisi sağlık ayrıca. Sağlığınız varken hayatın tadını çıkarın. Güzel planlar yapın. İlginiz var mı bilemiyorum. Şöyle profesyonel bi makina alıp resim çekmeye başlayın. Emin olun sizin de çok mutlu anlarınız olacaktır paylaşacak. Her şeyi kolay elde etmişsiniz anlaşılan. Mücadele vermediğiniz için sahip olduklarınız anlam kazanamamış bence buna eşiniz de dahil. Sevdiğiniz adamla evlenebilmek için mücadele vermiş olsanız, ya da yıllarca çocuk isteseniz farklı olabilirdi duygularınız. Bana göre mutluluk en çok sahip olduklarımıza şükretmekte gizli.
 
Aşk mı gurur mu diye bir klişe var ya sizinki gururu geçip kibir olmuş olmasın?

Karakteriniz buysa eşinizle mutlu olmanız da çok zor zira o da sizinle aynı derecede gururlu!

Mutlu olmak için bazen görmemek- duymamak- söylememek hatta bazen safa yatmak gerekiyor yapabilir misiniz.
 
Merhaba arkadaşlar.

Buraya eşimle ilgili konu açmaktan sıkıldığım için artık onla problemlerimizi anlatmıyorum. Zaten tüm konularımın genel özeti sayfı duymadığım ve bana saygı duymayan ama iyi bir ten uyumu ve hayat görüşü uyumuna benzer hobilere sahip olduğum bir adamla evliyim. İkimizde sivriyiz. Bunu tanımlayacak başka sıfat yok. İkimizide yıllardır birbirimizi dize getirmeye çalışarak yıpranıyoruz, yıpratıyoruz... Güç savaşımızın iki kaybedeni birçokta enkazı var.

Zaten şu an ki konu tam olarak o değil. Benim... Eşimle iş gereği farklı şehirlerdeyiz. Aslında tam olarak şöyle o oğlumla aynı şehirde ben başka bir yerdeyim. İşim bitti ama biraz kafamı dinlemem gerektiği için henüz dönmedim. Az önce instagramdan birine baktım. Bu kişi benim bir eski sevgilim. Beni aldattığını yakaladığım tek erkek. Aslında şöyle nişanlısı varken benimle birlikte olmuş. Ve bu sırada başka bir sevgilisi daha varmış:) ben bunu keşfedince sevgilisine ulaştım ve bana başka bir çok kez daha aldattığını yakaladığını ve nişanlısından haberdar olduğunu söyledi. Kaç kadın ettik bilmiyorum:) tabi bu olay çooook yıllar önce oluyor. Bugün merak ettim buldum onu. Bir baktım o zamanki nişanlısıyla x. Yıldönümünü kutluyor:) birlikte bir ton mutluluk fotoğrafları var. Bakarken acaba bu kız hala aldatılıyor mu diye düşündüm acaba gerçekten mutlular mı? Sonra bir şimşek çaltı beynimde, midem kasıldı. Bu herifle bile bir kadın mutlu olabiliyorken ben o herifle kıyas kabul etmeyecek kadar değerli bir adamla, kocamla mutsuzum. Ondan ve evliliğimden kaçıyorum. Delice bi an yola çıkıp gitsem nasıl giderim diye düşündüm ciddi ciddi açtım internetten bakarken sakinleştim dur dedim geri dönmeye hazır değilim gaza gelmemeliyim.

Tamam evet internette herkes olduğundan daha mutlu ve kusursuz görünüyor ama... Bizim eşimle mutluluk pozlarımız yok. Birazda belki fotoğraf paylaşmayı sevmediğimden bilmiyorum ama uzun süredir gittiğimiz yerlerde fotoğraf bile çekmiyoruz.


Sonra diğer hatırlayabildiğim eski sevgililere baktım gayet mutlu görünüyorlar. Sonra baktım mayolu falan deniz fotoğrafları var hepsinde. İçine ikinci bir şey oturdu; ben tüm bu insanların vücutlarını, kıvrımarını tanıyorum. Tenlerinin kokusunu sıcaklığını biliyorum. Ne severler ne sevmezler neyi nasıl yaparlar... Aslında bu bakış açısı çok önce edindiğim bir şey. Kk yı okuduğumdan beri... İlk gecelerini sabırsızlık heyecan ve korkuyla bekleyenleri okudum, evleneceği için ağdaya başlayanları... Ben bir yerde büyük bir yanlış yapmışım dedim. Benim ilk gecemde herhangi bir gece ilk tatilim herhangi bir tatildi. İlk ilişkimi adını bile bilmediğim biriyle sırf meraktan yaşadım. Sonrada devam etti gitti. Burda yatak odalarını yataklarını bile özel görüp başkalarından kıskananları okudum. Oysa benim için seks bile hiç özel olmamıştı. Olayın sadece zevk boyutuyla ilgilendim hep. Kendimi ne biriyle olduğum için özel nede değerli hissettim bunları hiç düşünmeden yaşadım hep. Benim için hiç önemli olmadı. Hiçbir talepte kendimi hayat kadını gibide hissetmedim istiyorsan yaşadım, sadece yaşadım. Şimdi yıllar sonra yüzüme çarpan bazı gerçekler var. Galiba şu an olduğum kadın olmak istediğim kadın değil. Ya da anlatmak istediğim aslında şu olmak istediğim kadın daha mutlu daha yumuşak başlı olabilirdi. Böylece evliliği iyi giden mutlu olmayı başarabilen bir kadın olabilirdi.

Ne yapmalıyımki ben mutlu olmayı başarabilmeliyim? Ben neden mutsuz bir kadınım?

Not: eski sevgiliye bakmayı aldatma sayanlar için söylüyorum benim için böyle değil. Eşin yapsa ne yaparsın diye eşimle empati kurmama çabalayanlar çıkacaktır. Öncelikle ben onunla bir ömre yetecek empatiyi kurdum, sonuç alamadım. Ayrıca o da eski sevgilisine bakabilir bakmıştırda bana gösterip bak bu işe girmiş şöyle yapmış demişliğide var.

Not2: evet konu uzun oldu. Çok uzundu okumadım diyenler olacaktır. Kitap okuma alışkanlığı olmayan bir milletiz yapacak bir şey yok. Herkesin canı sağ olsun.

Not3: asıl önemli olan işin cinsel boyutu değil. Şu anki mutsuzluğumla bir bağlantı kuruyorum sadece. Doğru veya yanlış.


Herkese teşekkürler ve iyi geceler.
Şey var aslında özelleştirme duygusu evet sen bunu yapmamışsın aslında bu biraz kendine değer verme ile de ilgili ama senn hayata bakışın öyle değilki
Yani şimdi yanlış anlama ama bak açık yazıcam sen rahat bir ailede yetişmişsin givi duruyor rahat olmasalar bile dini ya da kültürel verdikleri bilgiler sana işlememiş bunlar olmayınca da hormonların etkisiyle akışında devam etmişsin...şimdi ilkleri bekleyenlerin hayatları mükemmel mi değil ama şu oluyor bence az olanın tek olanın kıymeti vardır ya o oluyor işte...sabırla o günü beklemek özel kılıyor tabi.Sen de insanlar bu kdar bekliyor yaşadıklarına özel bir anlam atfediyor diye böyle insanların kendilerini ve yaşadıklarını daha değerli gördüklerini farkedip şaşırmışsın ama cidden güzel bişey sadece cinsellik olarak bakma...senin hayatın sadece sana özel onlarca kişiyle olmuşsundur tamam ama senin eşin sana özel...o yüzden onun kıymetini bil değer ver bence:)
Ay bir de Allah aşkına o aldatılan kız kesinlikle bırakmalıydı belliki saplanrı yapmış yazık yahu..:/
 
Kendi kendine yetebilen kadınların daha mutsuz olduğunu düşünüyorum çünkü standart hayat onları tatmin etmiyor.
Başkaları için çocuğun olması, maddi olarak normal olmak, kocanın içkisinin,kumarının olmaması nimetken bu kadınlarda zaten olması gereken minimum şeylere dönüşüyor. Çünkü onlar bunlara sahip olmadan da mutlulardı. Tek başlarına sinemaya gider, tatile çıkabilir, canlarıne istiyorsaonu yaparak kenlerini mutlu edebilirlerdi. Sahip olduklarının sadece olması mutluluk sebebi olamıyor, bir kaç tık üst seviyede olması gerekiyor bence.
 
Hayattan çok şey bekleme, duygularını paylaş. O an için mi kaynadı, sarıl öp istediğini yap. Sinirlendin mi açık açık söyle. Ortamdan cok mu sıkıldın, yer değiştir. Ve hobilerin olsun.

Eşinle, çocuğunla gez dolaş oyun oyna tatile çık aksam yürüyüşü yap etkinlik düzenle, fotoğraflar çek. Mutlu anlarınızı çerçevelet. Evin en güzel duvarlarına as.

Bence mutluluk pazar kahvaltısında sıkılan portakal suyu ve peynir simit. O kadar basit işte, dahası yok.

Beni seven aşık bir kocam var ama benim için en önemlisi beni anlayıp, üzerime titriyor olması. Ve dedigim gibi hayatta kendini cok da önemseme. Sen farklı ve özel değilsin. Bence düzgün bir eşin ve çocuğun varsa ŞANS ver. Dene, sonucunu da yaz.

Hayat çok kısa, kitap ya da filmlerdeki gibi degil, Mutlu olmamak için ise kendine bu kötülüğü yapmaya değmez.
 
Back