Her izin,her lekenin,her çatlağın,bizim hayatımızdaki birer yaşanmışlık olduğunu ne zaman kabul edeceğiz?
Göz kenarlarımızdaki birkaç çizginin,tüm çekilmiş ızdırapların,dudak kenarlarımızdaki ince yivlerin tüm kahkahalarımızın birer izi olarak orda yaşam kartvizitimiz gibi durduğunu ve bizim birer parçamız olduğunu,göbeğimizdeki çatlakların,birtanecik evladımızın dokuz aylık macerasının güzel ve bedeli ölçülemez anısı olduğunu ne zaman kabul edip,yıllar senden korkmuyorum diyebileceğiz?
Her çizgimiz,her benimiz,her lekemiz bizi benzersiz yapan özelliklerimiz.
Kanserle savaşırım...Mide ağrılarına,baş dönmelerine ,tıp çare bulamamışsa,denenmiş yolları denerim.Ama çizgilerimi,çatlaklarımı,kahve keyfimin bana geri dönüşümü olan selülitlerimi,deniz kenarında ailemle harika dakikalarımın hatıraları omzumdaki güneş lekelerimi seviyorum artık.Onlar bana ait.Her birinde bir daha yeniden yaşanması mümkün olmayan güzel anılarım var.
Bükemediğin eli öpeceksin..Madem benden gitmiyorsunuz,sizinle yaşamaktan korkmuyorum.
Haklısın haklısın da sen daha hala kırışıklıkla tanışmadın galiba hayatım.Kadın her yaşta güzel olma çabası içindedirBu da kendine olan güveninin geri dönüşümüdür.