- 4 Ocak 2013
- 550
- 305
2008 yilinin sonlarina kadar hersey cok güzeldi. Hersey o evle degisti. Butun hayatimizi alt üst edecegini bilmeden bi ev almistik. Annem evi aldiktan sonra depresyona girdi ve yaklasik 2 sene deprasyon gecirdi, hala ilac almakta. Depresyonun ilk evrelerinde, yani ilk 5 ayi cok zorlu gecti, hastanede kaldik. Sonra bir tanidigimiz annemi evine aldi sagolsun. Hastanede durmasin diye. Bir ay annem o tanidigimizin evinde kaldiktan sonra biz baska bi ev bulduk ve tasindik. Sonra sonra annem duzelmeye basladi. Annemin hastaliginin baslangici, bugün 2015 yilinin 2. ayinda benim hastaligiminda baslangici olacagini bilemezdim. Bugün doktora gittim, okuldan atilmak üzereyim tek bir sinavima 3 kere girmeme ragmen gecemedim diye. Oysa tek o dersim ve bi de tezim kalmisti, yinede okulu ikna edemedim. Doktorumdan rapor almaya gittim, amacim sadece stresli oldugumu anlatmakti, fakat aglamaya basladim o sirada. Doktorum depresyon gecirdigimi söyledi. Depresyon gecirdigimi ben zaten biliyordum, cünkü annemin hastaliginda uzman olmustum bu konuda. O yüzden belirtilerin hepsini biliyorum. Bulundugum ortamlarda mutlu degilim bazen. Ordayim ama aklim baska yerlerde. Sohbetleri dinliyormus gibi gözüksemde, aslinda bir cok söylenen seyi kaciriyor, konusurken bazen cümleleri dogru kuramiyorum. Sanki insanlar bende bir tuhaflik oldugunu farkeder gibi bakiyorlar bana. Bazen iyiler, ben duzgun cumle kurdugumda, ama cumleleri yanlis kurdugumda yüz ifadeleri degisiyor. Neden böyle oldum bilmiyorum. Aslinda biliyorum..
Annemin hastaligi boyunca hep yaninda oldum. Cok derinden etkiledi beni. Anneniz sapasaglam ve saglikliyken, hic birseyi yokken, birden kafayi yemis gibi evin icinde gezinmelerine sahit olsaniz ne yapardiniz? Basi agridigi icin bir saat boyunca hic susmadan aglayip saclarini cektigini, gözlerinize bakip, beni kurtarin ne olur dedigini görüp duysaniz napardiniz? Hep guclü durmaya calistim, annemi incitmemeye calistim, bazen kendine gelmesi icin sert cevap verdim ama annem ne guzelki hep destek oldugumu söyler. Mecbur destek olacagim, o benim annem, herseyim.
Neyse psikolog yardimi felanda kabul etmedim kendi adima annemin hastalik döneminde. Iyi oldugumu dusunuyordum, annemin hasta oldugu dönemde yakinlarinada psikolog yardimi istermisiniz diye sormuslardi biz hayir demistik. Ardindan kardesim annemin rahatsizligina dayanamamis, kriz gecirmisti. O da söyle oldu. Bir gün annemi hastaneye götürüyorduk, kardesim annemle zaman geciriyordu ama ben daha cok yaninda oldugum icin annemin tepkilerini pek bilmiyordu benim kadar. Anneme biraz kizdi, kendine gel gibisinden. Park yerine geldik, annemi odasina birakip dönecegiz. Annem bagirmaya basladi, kardesimin tepkilerine tepki olarak. Elinde cicek vardi, yerlere savurdu. Hic unutmam mor ciceklerdi. Öyle ani tepki verince kardesim soka girdi, ben sakinlestirerek odasina götürdüm, kardesimin arabada kalmasini söyledim. Odasina götürüp sakinlestirdigimde, bana aciyan gözlerle bakti, yavrum diyerek. Kapiyi kapatip odadan ciktim, ama ömrüm gitti ellerimin arasindan sanki. Disari ciktigimda, annemin yere savurdugu mor cicekleri gördüm arabaya dogru yürürken. Her birini egilip elimle toplamak istedim. Olmadi, toplayamadim. Arabaya bindim, kardesim buz tutmus gibiydi. Gözleri bos bos bakiyordu. O gece hic uyuyamadi. Ertesi günde uyuyamadi. Ondan sonraki gecede. Beni gece gelip yataktan kaldirip, abla iyi degilim dedi. Hemen doktordan randevü aldim gitti. Ani kriz hali gibi bi tani kondu. Psikologa sevk etti aile doktorumuz. Uyku ilaci verdi, geceleri uyusun diye. Bir kac gün aldi uyku ilacini ama uyutmuyor uyusturuyor dedi. Iki kerede psikologa gitti. Kendini cok cabuk toparladi, 10 gün icinde ne bu ilaclar ne de psikolog yardim etmez, benim elimde dedi hersey. Cok sükür hemen atlatti. Bütün bunlar yasanirken babamda tabiki bizimleydi, o da cok düsünceli, cok yorulmus, cok bitkindi.
Sonra aradan 2.5 sene gecti. Annem hala hastaydi, ama yavas yavas düzeliyordu. Ben evlendim Türkiyeye tasindim. Esim aslinda iyi insandir, ama yapi olarak biraz asabi, sinirli. 2.5 sene yasadigim olaylarin üstüne, esimin asabiyeti, ülke degistirmem, yeni bir ortam vs vs. eklenince, sanirim dahada kötü oldum. Sabahlari kalktigimda annemi özlüyordum. Icim aciyordu. Annemin hasta hallerini düsündükce icime sanki ates toplari atiliyordu. Elimi yüzümü yikayip ise gitmek üzere hemen servise iniyor, biraz hava aliyordum. Her evliligin ilk zamanlari cok zordur. Esim iyi insan dedigim gibi ama huy olarak cok agir, tasimasi zor, sinirli. Simdi daha iyi eskiye gore, hemde cok daha iyi cok daha olgun.
Neyse Türkiyedeyken 2 sene calistim, esim evlendikten 8 ay sonra issiz kaldi. Bütün evin yükü benim üzerimde oldugu gibi, birde esimin eve geldigimde mutsuz ve sinirli halleri üzerine eklendi. Cok tartismalarimiz oluyor, cok kavgalarimiz oluyordu. Bazen kaldiramayacak hale geliyordum, ama cogu zamanda idare ediyordum. Kisa süre sonra kendine özgüvenini kaybetmis bir insan haline döndüm bir anda. Eskiden kendime olan özgüvenim vardi, yerle bir oldu. Esim sürekli Türkiyede dikkat etmem gerektigini, oralarin avrupaya benzemedigini söylerdi, onu söyleye söyleye beni sokaklardan korkar etti. Ise gidip gelirken cok tedirgin oluyor, cok korkuyordum. Ki normalde cok cesaretli oldugum bilinir. Esimin beni korumak adina bunlari dedigini biliyorum, basima birseyde gelmedi cok sükür. Ama yasadigim duruma aliskin olmadigim bir durumdu. Ben Türkiyede daha önce cok bulunmustum tatillerde. Cok rahattim. Esim hakliydi belki, tehlikeliydi aslinda. Ama icimi saran bir korku vardi ve o korkudan bazen hic cikamiyordum. Sürekli internetten yasamla ilgili haberleri okumaya basladim, ve gazeteleri bilirsiniz. Insan disi seyler oluyormus meger her yerde. Esimin söyledikleri ile gazetelerde okuduklarim beni iyice bir korkunun icine atmaya baslamisti.
Yil 2013. Esim is bulamamisti hala. Sonunda avrupaya, ailemin yanina tasindik. Bir süre ev bulamadik, buralarda öyle gidip hemen ev bulunmuyor. Issizdim, esim yeni gelmisti, issizdi. Ailemle kaldik yaklasIk 8 ay. 8 ay burnumdan geldi. Esimin bana konusma tarzi sertti, simdi eskiye gore daha iyi ama ilk zamanlar cok sertti. Tabi ailem uzaktayken bunlarin farkinda degildi. Ne zamanki ayni ortamda bulunduk farkettiler. Bu sebepten esimle kardesimin arasi acildi, kardesim tepki gösterdi. Sonra annemle esimin arasi bozuldu, yine bu sebepten. Babam 1-1.5 sene boyunca dengeleri korumaya calissada, artik babamda esime karsi tavirli. Sadece benim icin sabrettigini düsünüyorum. Esimi saygisiz buluyorlar. Esimde ailemi sevmiyor. Beni cok arada biraktilar. 8 ay zehir oldu. Ayni salonda oturup suratlarin asIk olmasi hic hos degildi. Ben dengeleri korumaya calissamda, basarili olamadim. Birbirlerinden hic hoslanmadilar. Kim hakli kim haksiz bahsetmeyecegim. O konulara girersem cok uzar. Benim bu yazidaki amacim, etkilendigim olaylari aktarmak. Bir taraftan esimin artik ev bul cikalim demeleriyle ugrasirken, diger taraftan aradigim bütün evlerin ya baska kiracisi bulunuyor, ya da kirasi cok yüksek oluyordu. Ben is bulmustum ama kesinlikle yüksek bir kira verecek kadar iyi maas almiyordum, ögrenci isiydi, cünkü yüksek lisansa baslayacaktim is bulduktan bir kac ay sonra. Esimde dil bilmedigi icin dil kursuna. 1.5 sene sonra is buldu. Su an ki durumu sorarsaniz, ailem ile esim konusuyorlar ama fazla degil. Beni yiprattilar resmen. Iki tarafi idare etmekten, kendimden gectim.
Yil 2014 sonlari. Sinavlarim vardi. 2013 yilindan kalan, gecemedigim bir derse 2014de girip yine gecemedim. 3. kez girdim bu derse yine olmadi. En bastan okuyup dersi kavramam lazim, yoksa bu dersi gecmek imkansiz. Tek bir dersim ve sadece tezimin kalmasina ragmen üniversiteler artik kurallari katilastirdigi icin 3. sinava girip gecemeyenleri, gecerli bir sebep göstermeden okuldan atiyorlar. Okula dilekce verdim, stresli oldugumdan, dogru düzgün okuyamadigimdan kaynaklandigini yazim. Okul kabul etmedi, bunu belgelerle ispatlamam lazimmis, yani stresli oldugumu. Iste o an doktora gittim. Aslinda doktora gidisimin tek amaci, stesli olduguma dair bir rapor almakti. Doktorumla konusurken birden kendimi, nelerin beni etkiledigini anlatirken buldum ve aglamaya basladim. Inanin doktora giderken kesinlikle böyle bir amacim yoktu. Doktor konusmanin sonunda depresyonda oldugumu söyledi. Raporu verecegini, bir kac gün icinde hazir edecegini, bir kac gün sonra tekrar görüstügümüzde elime sIkIstirdigi depresyon testini yapmami istedi.
Doktorun odasindan cikinca, aslinda ne kadar hasta oldugumu anladim…
Herkese acil sifalar diliyorum.
Annemin hastaligi boyunca hep yaninda oldum. Cok derinden etkiledi beni. Anneniz sapasaglam ve saglikliyken, hic birseyi yokken, birden kafayi yemis gibi evin icinde gezinmelerine sahit olsaniz ne yapardiniz? Basi agridigi icin bir saat boyunca hic susmadan aglayip saclarini cektigini, gözlerinize bakip, beni kurtarin ne olur dedigini görüp duysaniz napardiniz? Hep guclü durmaya calistim, annemi incitmemeye calistim, bazen kendine gelmesi icin sert cevap verdim ama annem ne guzelki hep destek oldugumu söyler. Mecbur destek olacagim, o benim annem, herseyim.
Neyse psikolog yardimi felanda kabul etmedim kendi adima annemin hastalik döneminde. Iyi oldugumu dusunuyordum, annemin hasta oldugu dönemde yakinlarinada psikolog yardimi istermisiniz diye sormuslardi biz hayir demistik. Ardindan kardesim annemin rahatsizligina dayanamamis, kriz gecirmisti. O da söyle oldu. Bir gün annemi hastaneye götürüyorduk, kardesim annemle zaman geciriyordu ama ben daha cok yaninda oldugum icin annemin tepkilerini pek bilmiyordu benim kadar. Anneme biraz kizdi, kendine gel gibisinden. Park yerine geldik, annemi odasina birakip dönecegiz. Annem bagirmaya basladi, kardesimin tepkilerine tepki olarak. Elinde cicek vardi, yerlere savurdu. Hic unutmam mor ciceklerdi. Öyle ani tepki verince kardesim soka girdi, ben sakinlestirerek odasina götürdüm, kardesimin arabada kalmasini söyledim. Odasina götürüp sakinlestirdigimde, bana aciyan gözlerle bakti, yavrum diyerek. Kapiyi kapatip odadan ciktim, ama ömrüm gitti ellerimin arasindan sanki. Disari ciktigimda, annemin yere savurdugu mor cicekleri gördüm arabaya dogru yürürken. Her birini egilip elimle toplamak istedim. Olmadi, toplayamadim. Arabaya bindim, kardesim buz tutmus gibiydi. Gözleri bos bos bakiyordu. O gece hic uyuyamadi. Ertesi günde uyuyamadi. Ondan sonraki gecede. Beni gece gelip yataktan kaldirip, abla iyi degilim dedi. Hemen doktordan randevü aldim gitti. Ani kriz hali gibi bi tani kondu. Psikologa sevk etti aile doktorumuz. Uyku ilaci verdi, geceleri uyusun diye. Bir kac gün aldi uyku ilacini ama uyutmuyor uyusturuyor dedi. Iki kerede psikologa gitti. Kendini cok cabuk toparladi, 10 gün icinde ne bu ilaclar ne de psikolog yardim etmez, benim elimde dedi hersey. Cok sükür hemen atlatti. Bütün bunlar yasanirken babamda tabiki bizimleydi, o da cok düsünceli, cok yorulmus, cok bitkindi.
Sonra aradan 2.5 sene gecti. Annem hala hastaydi, ama yavas yavas düzeliyordu. Ben evlendim Türkiyeye tasindim. Esim aslinda iyi insandir, ama yapi olarak biraz asabi, sinirli. 2.5 sene yasadigim olaylarin üstüne, esimin asabiyeti, ülke degistirmem, yeni bir ortam vs vs. eklenince, sanirim dahada kötü oldum. Sabahlari kalktigimda annemi özlüyordum. Icim aciyordu. Annemin hasta hallerini düsündükce icime sanki ates toplari atiliyordu. Elimi yüzümü yikayip ise gitmek üzere hemen servise iniyor, biraz hava aliyordum. Her evliligin ilk zamanlari cok zordur. Esim iyi insan dedigim gibi ama huy olarak cok agir, tasimasi zor, sinirli. Simdi daha iyi eskiye gore, hemde cok daha iyi cok daha olgun.
Neyse Türkiyedeyken 2 sene calistim, esim evlendikten 8 ay sonra issiz kaldi. Bütün evin yükü benim üzerimde oldugu gibi, birde esimin eve geldigimde mutsuz ve sinirli halleri üzerine eklendi. Cok tartismalarimiz oluyor, cok kavgalarimiz oluyordu. Bazen kaldiramayacak hale geliyordum, ama cogu zamanda idare ediyordum. Kisa süre sonra kendine özgüvenini kaybetmis bir insan haline döndüm bir anda. Eskiden kendime olan özgüvenim vardi, yerle bir oldu. Esim sürekli Türkiyede dikkat etmem gerektigini, oralarin avrupaya benzemedigini söylerdi, onu söyleye söyleye beni sokaklardan korkar etti. Ise gidip gelirken cok tedirgin oluyor, cok korkuyordum. Ki normalde cok cesaretli oldugum bilinir. Esimin beni korumak adina bunlari dedigini biliyorum, basima birseyde gelmedi cok sükür. Ama yasadigim duruma aliskin olmadigim bir durumdu. Ben Türkiyede daha önce cok bulunmustum tatillerde. Cok rahattim. Esim hakliydi belki, tehlikeliydi aslinda. Ama icimi saran bir korku vardi ve o korkudan bazen hic cikamiyordum. Sürekli internetten yasamla ilgili haberleri okumaya basladim, ve gazeteleri bilirsiniz. Insan disi seyler oluyormus meger her yerde. Esimin söyledikleri ile gazetelerde okuduklarim beni iyice bir korkunun icine atmaya baslamisti.
Yil 2013. Esim is bulamamisti hala. Sonunda avrupaya, ailemin yanina tasindik. Bir süre ev bulamadik, buralarda öyle gidip hemen ev bulunmuyor. Issizdim, esim yeni gelmisti, issizdi. Ailemle kaldik yaklasIk 8 ay. 8 ay burnumdan geldi. Esimin bana konusma tarzi sertti, simdi eskiye gore daha iyi ama ilk zamanlar cok sertti. Tabi ailem uzaktayken bunlarin farkinda degildi. Ne zamanki ayni ortamda bulunduk farkettiler. Bu sebepten esimle kardesimin arasi acildi, kardesim tepki gösterdi. Sonra annemle esimin arasi bozuldu, yine bu sebepten. Babam 1-1.5 sene boyunca dengeleri korumaya calissada, artik babamda esime karsi tavirli. Sadece benim icin sabrettigini düsünüyorum. Esimi saygisiz buluyorlar. Esimde ailemi sevmiyor. Beni cok arada biraktilar. 8 ay zehir oldu. Ayni salonda oturup suratlarin asIk olmasi hic hos degildi. Ben dengeleri korumaya calissamda, basarili olamadim. Birbirlerinden hic hoslanmadilar. Kim hakli kim haksiz bahsetmeyecegim. O konulara girersem cok uzar. Benim bu yazidaki amacim, etkilendigim olaylari aktarmak. Bir taraftan esimin artik ev bul cikalim demeleriyle ugrasirken, diger taraftan aradigim bütün evlerin ya baska kiracisi bulunuyor, ya da kirasi cok yüksek oluyordu. Ben is bulmustum ama kesinlikle yüksek bir kira verecek kadar iyi maas almiyordum, ögrenci isiydi, cünkü yüksek lisansa baslayacaktim is bulduktan bir kac ay sonra. Esimde dil bilmedigi icin dil kursuna. 1.5 sene sonra is buldu. Su an ki durumu sorarsaniz, ailem ile esim konusuyorlar ama fazla degil. Beni yiprattilar resmen. Iki tarafi idare etmekten, kendimden gectim.
Yil 2014 sonlari. Sinavlarim vardi. 2013 yilindan kalan, gecemedigim bir derse 2014de girip yine gecemedim. 3. kez girdim bu derse yine olmadi. En bastan okuyup dersi kavramam lazim, yoksa bu dersi gecmek imkansiz. Tek bir dersim ve sadece tezimin kalmasina ragmen üniversiteler artik kurallari katilastirdigi icin 3. sinava girip gecemeyenleri, gecerli bir sebep göstermeden okuldan atiyorlar. Okula dilekce verdim, stresli oldugumdan, dogru düzgün okuyamadigimdan kaynaklandigini yazim. Okul kabul etmedi, bunu belgelerle ispatlamam lazimmis, yani stresli oldugumu. Iste o an doktora gittim. Aslinda doktora gidisimin tek amaci, stesli olduguma dair bir rapor almakti. Doktorumla konusurken birden kendimi, nelerin beni etkiledigini anlatirken buldum ve aglamaya basladim. Inanin doktora giderken kesinlikle böyle bir amacim yoktu. Doktor konusmanin sonunda depresyonda oldugumu söyledi. Raporu verecegini, bir kac gün icinde hazir edecegini, bir kac gün sonra tekrar görüstügümüzde elime sIkIstirdigi depresyon testini yapmami istedi.
Doktorun odasindan cikinca, aslinda ne kadar hasta oldugumu anladim…
Herkese acil sifalar diliyorum.