Seni çok çok iyi anlıyorum,içinde lezbiyenlik sözcüğü geçtiği için direk yanlış anlaşılmaya müsait bir konu,ama böyle birşeyi kafaya ancak lezbiyenliği içine sindiremeyen,anlayamayan bir insan takıntı yapar ve o takıntı beyinde obsesyona neden olur,ahlaken doğru bulmadığı birşeyin başına gelmesinden de aşırı derecede korkar,beyinde sürekli dönen düşüncelerden kurtulmak için,sen kabullenme yoluna gitmişsin,aslında bu olayı bünyen yeni yeni kabulleniyor.Bu daha çok herkesi kendi gibi gören insanlarda olur,çok aykırı şeyleri bünye zor kabullenir.Asla lezbiyenlik eğilimine girmez,lezbiyenliği kabullenmeye çalışır,duyduğunda sarsılmamak için.Anlıyorum çünkü aynısı bende de var,17 yaşımda ilk kez bu kavramı duydum ben,17 yaşıma kadar habersizdim ve kendi dünyamda ailemle,arkadaşlarımla gayet huzurlu yaşıyordum.ilk bir dergide karşılaştığımda anlamaya çalıştım bana tuhaf geldiği için,ve bu anlamaya çalışmak beynimde döndükçe ve anlayamadıkça bir takıntı halini aldı.Psikoloğa gittim bana bir dünya ilaç verdi ve yan etkilerinden bahsetti.o yan etkilerden de etkilendim ve bir süreliğine yendim bu düşünceleri,ilaç kullanmamak için.Ama sonra tv.de ya da internette rastladığımda hep tazeledi.bunu çeken bilir,hayatımı mahfediyor,sabah uyandığımdan akşam uyuyana kadar,anlamaya çalışmak ve içinden çıkamamak duygusu,evliyim ve eşimi çok seviyorum,hiçbir cinsel sorunumuz da yok ama bu takıntılarım sinir de yapıyor ve eşime de yansıyor,çok üzülüyorum.İlaç kullanmak kesinlikle istemiyorum.çünkü ilaçla da kesin çözüm sağlanmıyor.Üstelik yan etkiler çok fazla.hayatımda her hastalığımda ilaca mesafeli durdum bu beni daha sağlıklı yaptı fiziksel olarak.size en son internette rastladığım bir yazıyı göstereyim,ilk yazılan cümleden birşey anlamadım ve beynim olumsuz türde anlamlar yüklüyor bu cümleye,hiçbir normal açıklama yapamıyor beynim ve anlamadıkça ızdırap oluyo
Bir başka kadınla ilişkide bulunma*yan ama erkekle ilişkiden daha tatmin edici olduğuna inanıyorum.”
Sheer Hite’m ünlü “Rapor”unda açık*ladığı gibi, bu konuda kadınlara yöneltil*miş bir soruya verilen cevaplar genellikle bu yöndeydi.
Dr. Kinsey de anketine katılan kadın*ların % 13′ünün bir başka kadınla cinsel doyuma ulaştığını, % 28′inin ise bir ölçüde eşcinsel ilişki yaşadığını belirtmiştir.
Yine de kadın eşcinselliğinin erkek eşcinselliğinden daha az yaygın olduğunu söyleyebiliriz. Oysa genellikle bunun tersi düşünülür. Bu yanılgının nedeni kadınla*rın birbirleriyle daha rahat öpüşme, sarılma, kucaklaşma, el ele tutuşmalarının erkek gözüyle eşcinsel bir ilişkiyi çağrıştır*madır.
Kadınlar arasındaki eşcinsel davranış*lar sevicilik ya da Lesbiyenizm olarak adlandırılır. Lesbiyen, ünlü Grek kadın şairi Safo‘nun yaşadığı Lesbos adasının adından gelir. Safo’nun eşcinsellik üzerine şiirler yazdığı ve bu adada hemcinsi öğrencileriyle birlikte aşk serüvenleri yaşa*dığı bilinir.
Kadın eşcinselliğini erkeklerinkinden ayıran en önemli unsur, bu tür davranışla*rın toplumsal açıdan fazla göze batmamasıdır. Seviciliğin bir başka özelliği de kadınların gerek kendi cinslerine, gerek karşı cinse yönelik cinsel isteklerinde fazla şiddetli ve zorlayıcı bir tutum içinde bulunmamalarıdır. Bu nitelik, kadın cinselliğinin doğasından kaynaklanır. Bun*dan ve toplumun seviciliğe karşı takındığı tutumdan ötürü, kadınlar arasındaki eşcinsel bağlar erkeklerinkine oranla daha az dikkat çeker ve daha az suçluluk duygusu uyandırır.Kaynakwh webhatti.com:
Erkekler arasındaki eşcinsellik, karşılıklı elle doyum ya da başka bedensel uygulamalarla yaşanırken sevicilik, ağırlıkla psikolojik bir düzeyde kalır. Genellikle kadınlar arasında eşcinsel*lik, sevecen bakışlar, zaman zaman kucaklaşmalar ötesindeki uygulamaları içermez. Toplumumuzda bu hareketler kadınlar arasındaki dostluğun belirtileri olarak görülür ve kabul edilirler.
Türkiye’de karşıt cinsler arasındaki ilişkiler genellikle kısıtlıdır. Özellikle kırsal yerlerde ve kentin orta sınıflarında kadın*larla erkekler apayrı yaşam alanlarındadırlar. Cinslerin ayrı dünyaları, tüm bir yaşam boyunca gerçek bir alışveriş olmaksızın sürüp gider Bu çerçeve içinde kişilerin erotik yönelimlerini hem cinslerine doğrult*maları doğal sayılmalıdır. Özellikle kadın*lar okul arkadaşlığı, komşuluk ilişkileri, öğleden sonra toplantıları, hamam, sayfiye vb. eğlenme, rahatlama ortamlarında salt hemcinsleriyle birlikte bulunduklarından, aralarında bir çeşit özel sevgi ilişkisinin gelişmesi doğal görülebilir. Üstelik buna bir de eşleriyle uyuşmazlık ve cinsel doyumsuzluk eklenirse, eşcinselliğe yönel*me daha da anlaşılır hale gelir.
Mutlu bir evlilik yapan, karşı cinsle sağlıklı ilişki içinde bulunan bazı kadınla*rın yaşamlarında da, özellikle ergenlik çağında kendi cinslerinden bir kimseye karşı olağanüstü bir ilgi duyma devresi geçirilir. Erkek ya da kadın, bütün insanlar, gerçek yaşamda gerçekleşemeyen bir yanlarını temsil eden kişilere karşı hayranlık ya da aşk gibi duygular besleme eğilimindedirler. Genç kızlıkta görülen bu hemcinse yöneiik hayranlık duygusu, işte bu eğilimin bir belirtisidir. Bu duygular daha çok okulda bir öğretmene, yaşça büyük bir arkadaşa, ya da bir akrabaya karşı duyulabilir. Bu doğal olguya eşcinsellik damgası vurmak elbette yanlış olur, ama bu psikolojik durum, sevicilikle aynı yerden kaynaklanmaktadır. Ancak ilk gençlik yaşantıları bir saplantıya dönüştü*ğünde gerçek anlamda sevicilik ortaya çıkar. Saplantı, bu şekilde gelişir: normal büyüme sürecinde yaşça büyük ve özenile*cek özellikleri olan kimseye duyulan hayranlık, bir ölçüde özdeşleşme içerir.Kaynakwh webhatti.com:
Zamanla, genç kız gelişip kendine olan güveni arttıkça bu özdeşleşmeye gerek kalmaz. Genç kız artık kendini bir kadın olarak, erkekler tarafından beğenilen biri olarak görmeğe başlamıştır. Ne var ki bazıları bu adımı atamayıp kendilerini bir türlü kadın olarak yeterli bulmazlar. Böyle bir ruhsal engelde takılıp kalan genç kız, karşı cinsle temastan kaçınır. Çünkü, kendisinin yeterli derecede çekici olmadı*ğını sanır.
Ergenlikte olduğu gibi kendi cinsinden olan kişilere karşı hayranlık duyma eğilimini korur. Bu eğilim değişik yoğunluklarda belirir ve başka kadınlara uzaktan hafif bir hayranlık duymaktan, kendi cinsinden bir eş aramaya kadar varabilir. Eşcinsel eğilimleri baskın olan kadın*larda, kendi kadınlıklarını gerçekîeştirememenin yanı sıra, derin bir güvensizlik duygusu görülür. Bundan dolayı sevici ilişkilerinde eşler arasındaki bağımlılık ölçüsü çok yüksektir. Seviciler, cinsel bir eş aramanın yanısıra aynı zamanda anne arayışı içindedirler.
Sevici bir çiftin ilişki*sinde bireylerin aralarında gelişen cinsel doyum alışverişinden çok daha önemlisi, birbirlerine olan karşılıklı duygusal bağım*lılıklarıdır. İçlerinden birinin bir başka kimseyle ilgilenmesi durumunda beliren kıskançlık, bir anne-babanın ilgisi için birbirleriyle rekabette bulunan çocukların kıskançlığını anımsatır.
196O’lı yıllarda pek çok Batı ülkesinde Kadın Hareketinin yaygınlaşması Lesbiyen ilişkilerin açığa çıkmasına yol açmış, hatta hareketin öncüleri arasında yeralan pek çok kadın bu ilişkiye gerçekçe gösteren tezler öne sürmüşlerdir.
Bazı yazarlar, kadınlarda eşcinslilğe yol açan etmenin hormonlardan sorumlu olan endokrin bezlerindeki herhangi bir bozukluk olabileceğini düşünürler. Ancak bu sav henüz kanıtlanmış değildir.
Öte yandan, her kadının eşcinsel davranışlara yönelmesinin mümkün olduğunu kabul etsek de, Kinsey’in ileri sürdüğü gibi, bazı rastlantısal temas ve koşullandırmaların bir kadını kendi doğasına aykırı ve böylesine belirgin bir yaşam tarzı seçmeye itebileceğine inanmak güçtür. Bu konuda yine de en güvenilir saptama Dr. Eveîyn Hooker’ın raporunda yeralmaktadır: “bi*yolojik, kültürel, psikodinamik, yapısal, çevresel pek çok değişkenin rolü vardır. Bunlardan hiçbiri tek belirleyici olarak görülemez.”
r,elimde de değil,bilinçli de değildir.
İşte yazı bu,bu yazının ilk cümlesini beynim,kadınlar erkeklerden çok lezbiyen ilişkiyle tatmin oluyor diye algılıyor,ve nasıl olur,ama ben öyle hissetmiyorum,ben de kadınım nasıl böyle düşünebiliyolar diye dönüp duruyor,offf keşke rastlamasaydım okumasaydım diyorum,Allahım dönmesin beynim de diye dua ediyorum,eşimle de paylaşıyorum ama sanırım ona da saçma geliyor,saçmalama sen akıllısın diyor,ama elimde değilki
((