Ne kadar kötü insanlar var ya.. Gerçekten ben çok masum kalıyorum bu dünyaya. Hayatımın son 2 senesinde yaşayıp gördüklerim kendi babam dahil, beni insanlardan o kadar soğuttu ki artık, kendimi bu dünyaya ait hissetmiyorum.
Konularımı biliyorsunuzdur. Yakın zamanda aldatılarak terk edildim. Beni aldattığı kişi de iş yerinden bir kızdı. Bu ara arkadaşlarımla görüşmeye çalışıyorum, eskiden vakit bulamadığım insanlarla buluşuyorum vs. yine öyle eski iş yerimden bir kız arkadaşla buluştum. İş yerinde sürekli birlikte çalıştıkları bir çocuğu (çocuğu ben de tanıyorum) zamanla sevmeye başlamış ve çocuğa yaklaşmanın yollarını yaptıklarını falan anlatmaya başladı bana. Çocuğun da 2 yıllık falan sevgilisi var üstelik. Ama çocuk da meyilliymiş güya, kızı evine davet etmiş. Sonra bu gitmiş çocuğun yanına yatmış, yakınlaşmışlar falan. Çocuk da baya karşılık vermiş yani.. Bunlar bana öyle rahat anlatıyor ki. Tabii ben de öncesinde kendi aldatılma ve ayrılma hikayemi hiç anlatmadım ona.. Ama gözlerimin içine baka baka öylesine rahatça anlatması öyle ağrıma gitti ki elimdeki kahveyi suratına çarpıp gitmek istedim. Bir de diyor ki “benle yakınlaştıktan sonra, kızın yanına gitti, vicdan yaptı”. Birebir yaşadım bunu. Eski sevgilim de ben şehir dışındayken kızla buluşmuştu, ben dönünce koşa koşa bana gelmişti. Tabii sonradan öğrendim bunu.
Bi süre sonra çocuk buna “ailemle tanıştırdım kız arkadaşımı” falan diye gelmiş anlatmış. Kahrolmuş bu da. Sonra “ben çok iyi niyetliyim de hep kötüler mutlu oluyor” diyor bir de. O aldatılan kızın şu an hiçbir şeyden haberi yok yazık ki. Ama o kadar kendime yakın hissediyorum ki..
Laf arasında benim ayrılık konuma geldi, fazla irdeletmedim. "başkası olabilir" falan dedi. "İlahi adalet var, herkes yaptığını bulur" dedim. Hiç uzatmadım, ağzına pay vermedim.
Ne pislik insanlar var. Allah’ım sana havale ediyorum. Benim vicdanım rahat. Yalan söylemedim, kötülük yapmadım kimseye. Elbet çektiğim bu acının, üzüntünün haksızlığın karşılığı güzel günlerle olacak.
İçimi dökmek istedim yine.
“Sizi sizin gibiler sevsin”…
Konularımı biliyorsunuzdur. Yakın zamanda aldatılarak terk edildim. Beni aldattığı kişi de iş yerinden bir kızdı. Bu ara arkadaşlarımla görüşmeye çalışıyorum, eskiden vakit bulamadığım insanlarla buluşuyorum vs. yine öyle eski iş yerimden bir kız arkadaşla buluştum. İş yerinde sürekli birlikte çalıştıkları bir çocuğu (çocuğu ben de tanıyorum) zamanla sevmeye başlamış ve çocuğa yaklaşmanın yollarını yaptıklarını falan anlatmaya başladı bana. Çocuğun da 2 yıllık falan sevgilisi var üstelik. Ama çocuk da meyilliymiş güya, kızı evine davet etmiş. Sonra bu gitmiş çocuğun yanına yatmış, yakınlaşmışlar falan. Çocuk da baya karşılık vermiş yani.. Bunlar bana öyle rahat anlatıyor ki. Tabii ben de öncesinde kendi aldatılma ve ayrılma hikayemi hiç anlatmadım ona.. Ama gözlerimin içine baka baka öylesine rahatça anlatması öyle ağrıma gitti ki elimdeki kahveyi suratına çarpıp gitmek istedim. Bir de diyor ki “benle yakınlaştıktan sonra, kızın yanına gitti, vicdan yaptı”. Birebir yaşadım bunu. Eski sevgilim de ben şehir dışındayken kızla buluşmuştu, ben dönünce koşa koşa bana gelmişti. Tabii sonradan öğrendim bunu.
Bi süre sonra çocuk buna “ailemle tanıştırdım kız arkadaşımı” falan diye gelmiş anlatmış. Kahrolmuş bu da. Sonra “ben çok iyi niyetliyim de hep kötüler mutlu oluyor” diyor bir de. O aldatılan kızın şu an hiçbir şeyden haberi yok yazık ki. Ama o kadar kendime yakın hissediyorum ki..
Laf arasında benim ayrılık konuma geldi, fazla irdeletmedim. "başkası olabilir" falan dedi. "İlahi adalet var, herkes yaptığını bulur" dedim. Hiç uzatmadım, ağzına pay vermedim.
Ne pislik insanlar var. Allah’ım sana havale ediyorum. Benim vicdanım rahat. Yalan söylemedim, kötülük yapmadım kimseye. Elbet çektiğim bu acının, üzüntünün haksızlığın karşılığı güzel günlerle olacak.
İçimi dökmek istedim yine.
“Sizi sizin gibiler sevsin”…
Son düzenleme: