- 10 Eylül 2016
- 280
- 481
- 32
- Konu Sahibi BayanLazarus
- #1
Merhaba arkadaşlar,
Bu ara internette sıkça dolanan Eşime Yardım Etmiyorum başlıklı bir video var. Bir site de sağolsun çevirip paylaşmış içeriğini. Ben de sizlerle paylaşmak istedim. Gerçekten alkışlanacak bir konu. Umarım her birey böyle bir bilince erişebilir, her anne baba erkek kız ayırt etmeden çocuklarını bu bilinçle yetiştirebilir..
“Bir arkadaşım kahve içmek için bana geldi, oturduk ve hayat hakkında konuştuk. Konuşmanın ortasında, ‘bulaşık makinesini halledip geliyorum’ dedim ve işimi bitirip döndüm. Arkadaşım bana bir uzay roketi yapacağımı söylemişim gibi baktı.
Sonra bana biraz şaşkınlık biraz da hayranlıkla şöyle dedi: “Eşine yardım etmen ne kadar güzel. Ben yardım etmiyorum çünkü beni takdir etmiyor. Geçen hafta bir gün yerleri sildim, bir teşekkür bile etmedi. Beni hiç övmüyor.
Ben de onun yanına oturdum ve karıma ‘yardım’ etmediğimi söyledim.
Karımın zaten bir yardımcıya ihtiyacı yok, bir partnere ihtiyacı var. Ben de bu evin bir ortağıyım. Toplumun bizi ayırdığı bazı sosyal işler var fakat benim ev işleriyle ilgilenmem bir ‘yardım’ değil.
Karıma evin temizliğinde yardım etmiyorum çünkü ben de bu evde yaşıyorum ve evi temizlemeliyim.
Karıma mutfakta yemek yapmasına yardım etmiyorum çünkü benim de yemek yeme ihtiyacım var ve bu yüzden yemek pişiriyorum.
Karıma bulaşık yıkamasında yardım etmiyorum çünkü ben de bulaşık çıkartıyorum.
Karıma çocukların bakımı ile ilgili yardım etmiyorum çünkü onlar benim de çocuklarım ve ben bir babayım.
Eşime çamaşır yıkamasında yardım etmiyorum çünkü o giysiler benim ve çocuklarımın da giysileri, yıkıyorum.
Ben, evde bir yardımcı değilim, bu evin bir parçasıyım.
Övgü konusuna gelince… Arkadaşıma, ‘En son ne zaman karına evi temizlediği için, çamaşır için, yatak çarşaflarını değiştirdiği için, çocukları yıkadığı için, yemek yaptığı için teşekkür ettin?’ diye sordum.
‘Vay be tatlım, harikasın!’ sayılmaz.
Bu biraz saçma gözükmüyor mu? İlginç değil mi? Sen bir kez yerleri siliyorsun ve büyük bir ödül almayı bekliyorsun. Hiç böyle düşündün mü dostum?
Senin kültürün sana maço olmak gerektiğini söylemiş olabilir. Belki tüm bunların bir parmak hareketiyle olduğunu düşünüyorsundur. Öyle olmadığını biliyorsun, o halde beklediğin övgüyü ona vermelisin. Ona elini uzatmalısın, gerçek bir arkadaş olmalısın, sadece yemek, uyku, banyo, çeşitli ev işlerini yapmak sorun değil, gerçekten yanında olmalısın.
Evinde hisset. Kendi evinde.
Toplumumuzu değiştirmek için önce evlerimizden başlamalıyız. Oğullarımıza ve kızlarımıza gerçek birlik olma hali nedir öğretelim.”
Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Bu ara internette sıkça dolanan Eşime Yardım Etmiyorum başlıklı bir video var. Bir site de sağolsun çevirip paylaşmış içeriğini. Ben de sizlerle paylaşmak istedim. Gerçekten alkışlanacak bir konu. Umarım her birey böyle bir bilince erişebilir, her anne baba erkek kız ayırt etmeden çocuklarını bu bilinçle yetiştirebilir..
“Bir arkadaşım kahve içmek için bana geldi, oturduk ve hayat hakkında konuştuk. Konuşmanın ortasında, ‘bulaşık makinesini halledip geliyorum’ dedim ve işimi bitirip döndüm. Arkadaşım bana bir uzay roketi yapacağımı söylemişim gibi baktı.
Sonra bana biraz şaşkınlık biraz da hayranlıkla şöyle dedi: “Eşine yardım etmen ne kadar güzel. Ben yardım etmiyorum çünkü beni takdir etmiyor. Geçen hafta bir gün yerleri sildim, bir teşekkür bile etmedi. Beni hiç övmüyor.
Ben de onun yanına oturdum ve karıma ‘yardım’ etmediğimi söyledim.
Karımın zaten bir yardımcıya ihtiyacı yok, bir partnere ihtiyacı var. Ben de bu evin bir ortağıyım. Toplumun bizi ayırdığı bazı sosyal işler var fakat benim ev işleriyle ilgilenmem bir ‘yardım’ değil.
Karıma evin temizliğinde yardım etmiyorum çünkü ben de bu evde yaşıyorum ve evi temizlemeliyim.
Karıma mutfakta yemek yapmasına yardım etmiyorum çünkü benim de yemek yeme ihtiyacım var ve bu yüzden yemek pişiriyorum.
Karıma bulaşık yıkamasında yardım etmiyorum çünkü ben de bulaşık çıkartıyorum.
Karıma çocukların bakımı ile ilgili yardım etmiyorum çünkü onlar benim de çocuklarım ve ben bir babayım.
Eşime çamaşır yıkamasında yardım etmiyorum çünkü o giysiler benim ve çocuklarımın da giysileri, yıkıyorum.
Ben, evde bir yardımcı değilim, bu evin bir parçasıyım.
Övgü konusuna gelince… Arkadaşıma, ‘En son ne zaman karına evi temizlediği için, çamaşır için, yatak çarşaflarını değiştirdiği için, çocukları yıkadığı için, yemek yaptığı için teşekkür ettin?’ diye sordum.
‘Vay be tatlım, harikasın!’ sayılmaz.
Bu biraz saçma gözükmüyor mu? İlginç değil mi? Sen bir kez yerleri siliyorsun ve büyük bir ödül almayı bekliyorsun. Hiç böyle düşündün mü dostum?
Senin kültürün sana maço olmak gerektiğini söylemiş olabilir. Belki tüm bunların bir parmak hareketiyle olduğunu düşünüyorsundur. Öyle olmadığını biliyorsun, o halde beklediğin övgüyü ona vermelisin. Ona elini uzatmalısın, gerçek bir arkadaş olmalısın, sadece yemek, uyku, banyo, çeşitli ev işlerini yapmak sorun değil, gerçekten yanında olmalısın.
Evinde hisset. Kendi evinde.
Toplumumuzu değiştirmek için önce evlerimizden başlamalıyız. Oğullarımıza ve kızlarımıza gerçek birlik olma hali nedir öğretelim.”
Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?