Kızlar, bir önceki konumun üzerine "Eşimin ailesi tarafından gelişmeler var" bakar mısınız ?

Yaşadıklarınızı bir bir sakince anlatın. Bağırırsanız sizi suçlu çıkartır. Ayrıca taşınmayın o eve tekrar düzeninizi kurmuşsunuz. Tekrar gidip aynı sıkıntıları yaşarsanız tekrar oradan çıkma şansın olmayabilir
 
Bir önceki konumu hatırlayanlar veya unutanlar geçmişe bakarsa, devamını paylaşacağım müsadenizle;

Daha önce kv ile yaşadığımız problemler sebebiyle, eşimle boşanmamın eşinden döndüğümüzü ve farklı bir semte taşınmak zorunda kaldığımızı yazmıştım. Benim işim de, eşimin işi de evimize yakın, neredeyse 2 sene olacak düzenimizi de kurduk elhamdülillah şuan eşimle aramda da bir sorun yok çok şükür.

Fakat eşimin düğünlere yalnız katılması, bayramlarda annesine yalnız gitmesi aile büyükleri tarafından sorun olmuş ananesi ve dedesi bizi aradı ve gittik. Bu duruma çok üzüldüklerini ve yaşanan şeyler her ne ise artık kapanması gerektiğini, özür dilemem gerektiğini söylediler. Beni hiçbir yere getirmeyen de eşim bu arada, ben annesinin her gördüğünde laf sokup, eltimle beraber surat sallandırmalarına rağmen eşimi yalnız göndermek istemiyorum her seferinde. Eşim de benim üzülmemi istemediği için gelmemi istemiyor.

Her neyse gittik, anane dede kendi hayatlarından örneklerle 2 saate yakın nasihat verdi bize, kayınvalidemlerin evinde aynı apartmanda yaşıyorduk niye çıktınız dediler? Sorunların sebebini sordular. Eşim sustu, o susunca bende herkesin içinde kv nin her gün bana yaptığı psikolojik şiddeti anlatamadım malesef. Sustum. Çünkü karşılık verince onlara göre "saygısız" oluyorsun. Vermeyince de "kafasına göre çekip giden-gelen eksik akıllı gelin" ve bana güvenmiyorlarmış artık sevgili kayınvalidecim. Ama 1 kere aileden biri de çıkıp sormadı, kızım hayırdır senin derdin ne? Nereye gidiyorsun diye? 3 ay babamın evinde kaldım, bir Allah'ın kulu arayıp, derdin ne, sen bizim soyadımızı taşıyorsun hala, her evliliğin başında olur böyle şeyler, oturalım halledelim sorun neyse demedi.

Sonra eltim ve kaynımı çağırdılar. Eltim herzamanki gibi politik konuşmasını yaptı, elimizden geleni yaparız dedi. Ama ne abisi ne de o bugüne kadar hiçbişey yapmamışlardı, annelerinden korkularına. Neyse sonra hep birlikte toplandık, kv ye gittik. Amaçları bana özür diletip, içimdekileri döktürmeden konuyu kapatmaktı. Orda da o kadar insanın içinde benimde hepsine karşı ne kadar kırgın olduğumu söylemedim. Çünkü aileden hiçbiri bana sahip çıkmamıştı. Çıksalardı belki bende onları sahiplenecektim. Kayınvalidem yine içindeki tüm zehrini kusarak, anlattığı herşeyde beni suçladı. Annesi gençtir,cahildir konuyu kapat dedikçe çemkirdi. Yani konuyu kapatmak değildi derdi. Benle görüşmediği süre boyunca içinde ne biriktirdiyse yalan yanlış kustu. Olaylara yalnızca kendi penceresinden bakıyordu ve bencildi. O kibri halen devam ediyordu, burnu düşse yere almayacak cinsten konuşmalar yaptı ve kendileri bilir dedi. Yarın bigün buraya tekrar taşınıp da, ayrılmaya kalkarsanız "yine benden bilmeyin" dedi. Eşim olacak kişi her zamanki gibi sustu. Kavga çıkmasın, konu kapansın diye.

Ben daha önce birkaç defa özür diledim kızlar, asla gocunmam. Fakat ben diledikçe onlar kendini suçsuz gördü ve anladım ki bu saatten sonra asla değişmez bu insanlar.

Dün eşimi bu kez de dayıları aradı, "oncebidinle" de özür dileseydi ne olurdu sanki demişler. Sorun özür dilemekte değil ki, anlamıyorlar. Bu akşam tekrar gideceğiz. Size sorum; bana yaptıklarını anlatmalı mıyım? Zaten herşey ortalığa dökülmüş, "beni aileme şikayet etmiş diye düşünür mü kayınvalidem" veya yine susup özür dileyip, o binaya taşınmalı mıyım? (Eltimle kayınvalidem ve biz hepimiz aynı binada oturuyorduk)

Aynı şeylerin tekrar yaşanacağını düşünüyorum çünkü kayınvalidem herkese söz geçirip dediğini yaptıran, dominant bir kadın. Kendi annesi bile laf geçiremedi o gün. Hep küçük olandan bekleniyor ama büyük büyüklüğünü yapmadıktan sonra, küçük yapsa neye yarar? Ben mi yanlış düşünüyorum kızlar, onlarda aile olarak hiç mi suç yok? Boşanmayı gerektirecek kadar ne bir günahım oldu eşime ve ailesine karşı ne de bir saygısızlığım? Ama keşke olsaydı diyorum bazen, belki bu kadar üstüme gelmezdi annesi.

Beni istemediğini, "benim değil de büyük gelininin ona bakacağını" ve daha birsürü şeyi yüzüme karşı söylemiş bir insan. Bunları söylerken, dayanacağı hiçbir şey yokken üstelik. Kısacası beni çok kırdı.

Yine de deseydi ki, tamam kızım yaşananlar keşke olmasaydı ama olmuş bi kere artık bu saatten sonra dost var düşman var önümüze bakalım, ben hazırdım herşeye rağmen. Ama onun o vicdanı rahat halini gördükçe, sizce ne yapmalıyım bu akşam, nasıl davranmalıyım, bende kendimce yaşananları anlatmalı mıyım? Yoksa içimde kalıp bana mı dert olsun yine?
Tabiki anlat sustukça tepemize biniyorlar canim.

Ve sakın tekrardan ayni aptye taşınarak hayatının hatasını yapma bu sefer kv size huzur vermez ve kesin boşanırsınız.

Anlat herşeyi kibarca eşinde susarsa sussun sen söyle.
 
bence dün konusu açılmışken ve kayınvaliden içindekileri kusarken seninde ona cevabını vermen lazımdı artık çok geç olmuş, şimdi bugün söylesen konuşacaklarını düşünüp öle gelmiş deerler
bu arada sakın tekrar aynı binaya taşınma gibi bi hata yapma
 
Size kendinizi nasıl suçlu hissetmişlerse hala diyorsunuz ki özür mu dileyim neye özür dileyeceğini bile bilmiyorsun.Bak ben de senin gibiydim sürekli laf yer cevap vermez surat aşar insanların sebebini anlayıp özür dilemesini beklerdim.Icime ata ata genç yaşta bir sürü hastalık sahibi oldum sürekli eşimin başının etini yerdim annen bunu dedi kardeşin bunu yaptı diye tabi o da sağ olsun hicbir zaman gidip uyarmadı onları bir gün yüzleşeyim dedim hepsini inkar ettiler yapmamış gibi.Bir olay varsa anında cevabını ver şimdi yüzleşecekmişsiniz madem seni suçlayacaklar sen de öyle bakacak misin?Tabiki diğerleri senin suçlu olduğunu düşünür kom olsa öyle düşünür biri diğerini suçluyor öteki cevap bile veremiyor demekki suçlu derler o yüzden içindekileri kus konuşmazsanız konuşmayın hatta boşanın ister kendini bu kadar ezdirme bir kere geliyorsun hayata başkalarını yüzünden sağlığını psikolojini kaybetme
 
Kusura bakmayın ama tekrar başa sarıp aynı şeyleri yaşamak istiyorsunuz herhalde. Bu herşeyin eskisinden de kötü olması demek sizin açınızdan. Huzurunuzu bozmayın. Vicdan yapmayın kimse değişmez.
 
Yapmayın bunu kendinize, yapmayın nolur!
Değer bilmeyenlere değer bildiremezsiniz, bizzat yaşadım, boşanmanın eşiğinden döndüm.

Şimdi mi?
Bir akşam aldım kocamı çocuklarımı gittim kayınvalideme.
Dedim sizin yaptıklarınız beni bezdirdi, alın oğlunuzu da ne haliniz varsa görün, boşanıyorum.
2 çocuğum var, kim ister yuvasını dağıtmak?
Kayınvalidem ve kayınpederim destürsuz ve usturupsuz laflar sarf ettiler.

Ancak ben o zaman anladım eşimi, çünkü eşim ayağa kalktı ve annesine babasına "ne biçim konuşuyorsunuz siz! gerekirse sizi silerim! karşınızdaki benim karım! 2 çocuğumun annesi, ben yuvamda huzurluyum, yeter artık" dedi.

O akşam oradan çıktık ve benim kafam rahat.
Ne oldu sonuç olarak? Ben artık kafama takmıyorum.
Geldikleri zaman evime "merhaba - merhaba"dan öteye gitmiyor diyaloğum.
Ben evlerine gitmiyorum, beni sevmeyen - saymayan insanların evinde işim yok zaten.
Değer ve saygı karşılıklı olur, tek taraflı değil.

Siz ne yapmalısınız?
Niye gidiyorsunuz ki kayınvalidenize?
Niye susuyorsunuz? Kıymet bileceklerini mi sanıyorsunuz?

Tekrar gitmek durumundaysanız, herkesin içinde açın ağzınızı yumun gözünüzü.
Ancak saygı çerçevesinde, usturubunuzu ve uslubunuzu bozmadan.
Söylemek istediklerinizi bir bir söyleyin.
Ben sizi dinledim, şimdi dinleme sırası sizde diyerek söyleyeceklerinizi anlatın.
Ondan sonra da, durun bakın bakalım kim ne tepki veriyor.
Hala kayınvalideniz nefret kusuyorsa, silin atın.
Gerekirse, kocanızı silin atın size sahip çıkmıyorsa.

Çünkü değmiyor.
3 günlük dunya, bu kadar huzursuzluğa, mutsuzluğa değmiyor.

Ne evinizi değiştirin, ne de düzeninizi.
Herkesin artık kendi yuvası, kendi çatısı var.
Önce bunu anlasın karşınızdaki insanlar!
Allah senden razı olsun...
Daha ne soylenebilir ki
 
Sen akilli bir kadınsın,
Lütfen kendi elinle hayatını mahvetme.
Bu kadar kadın yanılıyor olamaz
Dikkate al, kendi iyiliğin için
 
Kendi kendinize niye dert arıyorsunuz çözemedim.
Kurtulmuşsunuz ille de içlerine girip sorun yaşamak istiyorum derdiniz neden.
Gerektiğinde zorunluluktan eşinizle birlikte gidip gelin, samimi olmayın.
 
O apartmana tasinmayin ozur de dilemeyin. Esiniz bir sey demiyorsa tekrar gorusmenin anlami yok. Ha iciniz rahat edecekse bayramdan bayrama gider gelirsiniz o kadar
 
Ay okurken ben darlandım he çocuk musunuz canım niye zorla barıştırmaya çalışıyorlar herkes herkesle iyi geçinecek anlaşacak diye bi dünya yok yani ne olmuş kv gitmiyorsanız kadın pişman değil ki siz gelmiyorsunuz diye üzülmüyor da sen kalkmışsın gitmişsin hala sana çemkiriyor sen de hala oraya taşınsam mı diye düşünüyorsun pes diyorum
 
Bir önceki konumu hatırlayanlar veya unutanlar geçmişe bakarsa, devamını paylaşacağım müsadenizle;

Daha önce kv ile yaşadığımız problemler sebebiyle, eşimle boşanmamın eşinden döndüğümüzü ve farklı bir semte taşınmak zorunda kaldığımızı yazmıştım. Benim işim de, eşimin işi de evimize yakın, neredeyse 2 sene olacak düzenimizi de kurduk elhamdülillah şuan eşimle aramda da bir sorun yok çok şükür.

Fakat eşimin düğünlere yalnız katılması, bayramlarda annesine yalnız gitmesi aile büyükleri tarafından sorun olmuş ananesi ve dedesi bizi aradı ve gittik. Bu duruma çok üzüldüklerini ve yaşanan şeyler her ne ise artık kapanması gerektiğini, özür dilemem gerektiğini söylediler. Beni hiçbir yere getirmeyen de eşim bu arada, ben annesinin her gördüğünde laf sokup, eltimle beraber surat sallandırmalarına rağmen eşimi yalnız göndermek istemiyorum her seferinde. Eşim de benim üzülmemi istemediği için gelmemi istemiyor.

Her neyse gittik, anane dede kendi hayatlarından örneklerle 2 saate yakın nasihat verdi bize, kayınvalidemlerin evinde aynı apartmanda yaşıyorduk niye çıktınız dediler? Sorunların sebebini sordular. Eşim sustu, o susunca bende herkesin içinde kv nin her gün bana yaptığı psikolojik şiddeti anlatamadım malesef. Sustum. Çünkü karşılık verince onlara göre "saygısız" oluyorsun. Vermeyince de "kafasına göre çekip giden-gelen eksik akıllı gelin" ve bana güvenmiyorlarmış artık sevgili kayınvalidecim. Ama 1 kere aileden biri de çıkıp sormadı, kızım hayırdır senin derdin ne? Nereye gidiyorsun diye? 3 ay babamın evinde kaldım, bir Allah'ın kulu arayıp, derdin ne, sen bizim soyadımızı taşıyorsun hala, her evliliğin başında olur böyle şeyler, oturalım halledelim sorun neyse demedi.

Sonra eltim ve kaynımı çağırdılar. Eltim herzamanki gibi politik konuşmasını yaptı, elimizden geleni yaparız dedi. Ama ne abisi ne de o bugüne kadar hiçbişey yapmamışlardı, annelerinden korkularına. Neyse sonra hep birlikte toplandık, kv ye gittik. Amaçları bana özür diletip, içimdekileri döktürmeden konuyu kapatmaktı. Orda da o kadar insanın içinde benimde hepsine karşı ne kadar kırgın olduğumu söylemedim. Çünkü aileden hiçbiri bana sahip çıkmamıştı. Çıksalardı belki bende onları sahiplenecektim. Kayınvalidem yine içindeki tüm zehrini kusarak, anlattığı herşeyde beni suçladı. Annesi gençtir,cahildir konuyu kapat dedikçe çemkirdi. Yani konuyu kapatmak değildi derdi. Benle görüşmediği süre boyunca içinde ne biriktirdiyse yalan yanlış kustu. Olaylara yalnızca kendi penceresinden bakıyordu ve bencildi. O kibri halen devam ediyordu, burnu düşse yere almayacak cinsten konuşmalar yaptı ve kendileri bilir dedi. Yarın bigün buraya tekrar taşınıp da, ayrılmaya kalkarsanız "yine benden bilmeyin" dedi. Eşim olacak kişi her zamanki gibi sustu. Kavga çıkmasın, konu kapansın diye.

Ben daha önce birkaç defa özür diledim kızlar, asla gocunmam. Fakat ben diledikçe onlar kendini suçsuz gördü ve anladım ki bu saatten sonra asla değişmez bu insanlar.

Dün eşimi bu kez de dayıları aradı, "oncebidinle" de özür dileseydi ne olurdu sanki demişler. Sorun özür dilemekte değil ki, anlamıyorlar. Bu akşam tekrar gideceğiz. Size sorum; bana yaptıklarını anlatmalı mıyım? Zaten herşey ortalığa dökülmüş, "beni aileme şikayet etmiş diye düşünür mü kayınvalidem" veya yine susup özür dileyip, o binaya taşınmalı mıyım? (Eltimle kayınvalidem ve biz hepimiz aynı binada oturuyorduk)

Aynı şeylerin tekrar yaşanacağını düşünüyorum çünkü kayınvalidem herkese söz geçirip dediğini yaptıran, dominant bir kadın. Kendi annesi bile laf geçiremedi o gün. Hep küçük olandan bekleniyor ama büyük büyüklüğünü yapmadıktan sonra, küçük yapsa neye yarar? Ben mi yanlış düşünüyorum kızlar, onlarda aile olarak hiç mi suç yok? Boşanmayı gerektirecek kadar ne bir günahım oldu eşime ve ailesine karşı ne de bir saygısızlığım? Ama keşke olsaydı diyorum bazen, belki bu kadar üstüme gelmezdi annesi.

Beni istemediğini, "benim değil de büyük gelininin ona bakacağını" ve daha birsürü şeyi yüzüme karşı söylemiş bir insan. Bunları söylerken, dayanacağı hiçbir şey yokken üstelik. Kısacası beni çok kırdı.

Yine de deseydi ki, tamam kızım yaşananlar keşke olmasaydı ama olmuş bi kere artık bu saatten sonra dost var düşman var önümüze bakalım, ben hazırdım herşeye rağmen. Ama onun o vicdanı rahat halini gördükçe, sizce ne yapmalıyım bu akşam, nasıl davranmalıyım, bende kendimce yaşananları anlatmalı mıyım? Yoksa içimde kalıp bana mı dert olsun yine?
Hepsini okumadım ama kesinlikle sessiz kalmayın ve herşeyi anlatın ve eğer gerçekten sucunuz yoksa asla özür dilemeyin ayrıca siz naparsaniz yapın siz gelinsiniz küçücük şeyiniz bile batacak onlara o yüzden kendinizi ezdirmeyin haklı olduğunuz yerde kimseye ezdirmeyin kendinizi siz özür diledikce hep ezilen olacaksınız ve üstünüze gelecekler.
 
eşe yüklenmişsiniz de eş ne yapsın ağzını açıp iki çift laf etmeyen insana arkadaş neden sustun bu kadar...kar etmeyeceğini düşündünüz heralde

Daha önce 1 defa kendi ailemin vesilesi ile bizi barıştırmak için bir araya toplanmıştık. Yine evi terkettikten sonra...
1.O gün ağzıma açtığımda kayınvalidem beni "saygısızlıkla" suçladı. Sadece suçlamalarına makul bir şekilde cevap verdiğim için.
2. cisi tüm aile büyüklerinin olduğu bir toplumda, "demekki bu gelin hep böyle lafa laf vermiş kayınvalidesine, o yüzden böyle anlaşamışlar" diyeceklerdi.
3.sü ise erkeğinin olduğu bir toplumda onlara göre kadına laf düşmüyor.

Ben kocama baktım sürekli, o bana baktı.
Ayrıca "kimi kime şikayet ediyorum ki?" diye düşündüm.

Kadının kendi kızı dururken, abileri, kardeşleri beni anlayıp, beni haklı mı göreceklerdi sanki?
O kadar adaletli ve anlayışlı bir insan olsalardı, tüm bunlar zaten olmazdı.
 
Ay okurken ben darlandım he çocuk musunuz canım niye zorla barıştırmaya çalışıyorlar herkes herkesle iyi geçinecek anlaşacak diye bi dünya yok yani ne olmuş kv gitmiyorsanız kadın pişman değil ki siz gelmiyorsunuz diye üzülmüyor da sen kalkmışsın gitmişsin hala sana çemkiriyor sen de hala oraya taşınsam mı diye düşünüyorsun pes diyorum

Ben yalnızca, gözünde bir damla pişmanlık ibaresi görürüm belki diye görmek istedim kv yi onca zaman sonra.

Ama o herşeye rağmen hala kuyruğunu dik tutan, egoist tavrını gördükten sonra o kadının asla değişmeyeceğini, tekrar o binaya taşınsak bile aynı şeyleri yaşayabileceğimizi tahmin ettik.

Eşim de benimle aynı fikirde, ben taşınmak istesem bile "Ne gerek var, biz düzenimizi kurduk, tekrar o binaya gidilir mi" diye düşünüyor.

Düğün ve bayram seyranda giderim eşimle beraber o kadar. O da mesafeli bir şekilde.
 
Bir önceki konumu hatırlayanlar veya unutanlar geçmişe bakarsa, devamını paylaşacağım müsadenizle;

Daha önce kv ile yaşadığımız problemler sebebiyle, eşimle boşanmamın eşinden döndüğümüzü ve farklı bir semte taşınmak zorunda kaldığımızı yazmıştım. Benim işim de, eşimin işi de evimize yakın, neredeyse 2 sene olacak düzenimizi de kurduk elhamdülillah şuan eşimle aramda da bir sorun yok çok şükür.

Fakat eşimin düğünlere yalnız katılması, bayramlarda annesine yalnız gitmesi aile büyükleri tarafından sorun olmuş ananesi ve dedesi bizi aradı ve gittik. Bu duruma çok üzüldüklerini ve yaşanan şeyler her ne ise artık kapanması gerektiğini, özür dilemem gerektiğini söylediler. Beni hiçbir yere getirmeyen de eşim bu arada, ben annesinin her gördüğünde laf sokup, eltimle beraber surat sallandırmalarına rağmen eşimi yalnız göndermek istemiyorum her seferinde. Eşim de benim üzülmemi istemediği için gelmemi istemiyor.

Her neyse gittik, anane dede kendi hayatlarından örneklerle 2 saate yakın nasihat verdi bize, kayınvalidemlerin evinde aynı apartmanda yaşıyorduk niye çıktınız dediler? Sorunların sebebini sordular. Eşim sustu, o susunca bende herkesin içinde kv nin her gün bana yaptığı psikolojik şiddeti anlatamadım malesef. Sustum. Çünkü karşılık verince onlara göre "saygısız" oluyorsun. Vermeyince de "kafasına göre çekip giden-gelen eksik akıllı gelin" ve bana güvenmiyorlarmış artık sevgili kayınvalidecim. Ama 1 kere aileden biri de çıkıp sormadı, kızım hayırdır senin derdin ne? Nereye gidiyorsun diye? 3 ay babamın evinde kaldım, bir Allah'ın kulu arayıp, derdin ne, sen bizim soyadımızı taşıyorsun hala, her evliliğin başında olur böyle şeyler, oturalım halledelim sorun neyse demedi.

Sonra eltim ve kaynımı çağırdılar. Eltim herzamanki gibi politik konuşmasını yaptı, elimizden geleni yaparız dedi. Ama ne abisi ne de o bugüne kadar hiçbişey yapmamışlardı, annelerinden korkularına. Neyse sonra hep birlikte toplandık, kv ye gittik. Amaçları bana özür diletip, içimdekileri döktürmeden konuyu kapatmaktı. Orda da o kadar insanın içinde benimde hepsine karşı ne kadar kırgın olduğumu söylemedim. Çünkü aileden hiçbiri bana sahip çıkmamıştı. Çıksalardı belki bende onları sahiplenecektim. Kayınvalidem yine içindeki tüm zehrini kusarak, anlattığı herşeyde beni suçladı. Annesi gençtir,cahildir konuyu kapat dedikçe çemkirdi. Yani konuyu kapatmak değildi derdi. Benle görüşmediği süre boyunca içinde ne biriktirdiyse yalan yanlış kustu. Olaylara yalnızca kendi penceresinden bakıyordu ve bencildi. O kibri halen devam ediyordu, burnu düşse yere almayacak cinsten konuşmalar yaptı ve kendileri bilir dedi. Yarın bigün buraya tekrar taşınıp da, ayrılmaya kalkarsanız "yine benden bilmeyin" dedi. Eşim olacak kişi her zamanki gibi sustu. Kavga çıkmasın, konu kapansın diye.

Ben daha önce birkaç defa özür diledim kızlar, asla gocunmam. Fakat ben diledikçe onlar kendini suçsuz gördü ve anladım ki bu saatten sonra asla değişmez bu insanlar.

Dün eşimi bu kez de dayıları aradı, "oncebidinle" de özür dileseydi ne olurdu sanki demişler. Sorun özür dilemekte değil ki, anlamıyorlar. Bu akşam tekrar gideceğiz. Size sorum; bana yaptıklarını anlatmalı mıyım? Zaten herşey ortalığa dökülmüş, "beni aileme şikayet etmiş diye düşünür mü kayınvalidem" veya yine susup özür dileyip, o binaya taşınmalı mıyım? (Eltimle kayınvalidem ve biz hepimiz aynı binada oturuyorduk)

Aynı şeylerin tekrar yaşanacağını düşünüyorum çünkü kayınvalidem herkese söz geçirip dediğini yaptıran, dominant bir kadın. Kendi annesi bile laf geçiremedi o gün. Hep küçük olandan bekleniyor ama büyük büyüklüğünü yapmadıktan sonra, küçük yapsa neye yarar? Ben mi yanlış düşünüyorum kızlar, onlarda aile olarak hiç mi suç yok? Boşanmayı gerektirecek kadar ne bir günahım oldu eşime ve ailesine karşı ne de bir saygısızlığım? Ama keşke olsaydı diyorum bazen, belki bu kadar üstüme gelmezdi annesi.

Beni istemediğini, "benim değil de büyük gelininin ona bakacağını" ve daha birsürü şeyi yüzüme karşı söylemiş bir insan. Bunları söylerken, dayanacağı hiçbir şey yokken üstelik. Kısacası beni çok kırdı.

Yine de deseydi ki, tamam kızım yaşananlar keşke olmasaydı ama olmuş bi kere artık bu saatten sonra dost var düşman var önümüze bakalım, ben hazırdım herşeye rağmen. Ama onun o vicdanı rahat halini gördükçe, sizce ne yapmalıyım bu akşam, nasıl davranmalıyım, bende kendimce yaşananları anlatmalı mıyım? Yoksa içimde kalıp bana mı dert olsun yine?
Niye susuyorsun o susmadikca sen susmayacaksin
Susunca aman ne iyi gelin mi dediler senin icin
Tekrar aynı şeyleri yaşamak istiyorsan yeniden taşın aynı apartmana..

Eğer kv "kızım bende hata yaptim, artık iyi olalım" deseydi, bı düşün derdim aynı apartmanda yaşamayı.. Ama kadın aylardır biriktirdiğini kusmus..

Senin evlilik uzun sürmez gibi geldi bana.
Ayrica bence bu aksam gitme, yine ayni lafları duyma..
 
Son düzenleme:
sen o eve geri girersen bidaha ya kanser olup çıkarsın ya da seni iğne bile almadan binadan yaka paça kovalarlar. kadının derdi senle barışmak değil farkındaysan. oğlundan seni kurtarmak. eve geri dönerseniz geçen sefer yarım bıraktığı işi bu kez tamamlayacak. böyle insanları büyüğünüz görüp af dilemeyin. sende susma yılan gibi bütün zehrini kus. biz hayatımızdan çok memnunuz de.
 
Ben yalnızca, gözünde bir damla pişmanlık ibaresi görürüm belki diye görmek istedim kv yi onca zaman sonra.

Ama o herşeye rağmen hala kuyruğunu dik tutan, egoist tavrını gördükten sonra o kadının asla değişmeyeceğini, tekrar o binaya taşınsak bile aynı şeyleri yaşayabileceğimizi tahmin ettik.

Eşim de benimle aynı fikirde, ben taşınmak istesem bile "Ne gerek var, biz düzenimizi kurduk, tekrar o binaya gidilir mi" diye düşünüyor.

Düğün ve bayram seyranda giderim eşimle beraber o kadar. O da mesafeli bir şekilde.
Canım yadırgamak için kesinlikle söylemedim bende eşimin ailesiyle çok sorunlar yaşadım ama bizim sorunlarımız evlilik öncesi başlamıştı söz/nişan günümüzden beri eşimin ailesi ile görüşmüyorum evimizi kendimiz kurduk allah şahit bir iğneleri yoktur evimde eşim gider görür ailesini ama ben asla gitmem onları da kendi evime kabul etmem çünkü evlendiğim gün bile kv kişisi beddua etti ve ayıracağım sizi er ya da geç ayıracağım diye bağırdı çok anlamam da ama korkarım büyü falan olaylarından, eşim gittiğinde oraya mesela köyden tereyağ gelmiş deyip eşime de verirler ama asla yemem onu yemeklere falan da koymam, 2 yıldır görüşmedik bu süreçte bebeğimi de kaybettim yakın akrabalarımı da kaybettim hiç bir şey onların vicdanını sızlatmadı ben insanlıklarından şüphe ediyorum yok onlarda vicdan merhamet denilen şey, bazı insanlar böyle yapacak bişiy yok eşin de görebilse seni savunabilse tamam taşın derim ama susmasından belli savunmayacak
 
Canım yadırgamak için kesinlikle söylemedim bende eşimin ailesiyle çok sorunlar yaşadım ama bizim sorunlarımız evlilik öncesi başlamıştı söz/nişan günümüzden beri eşimin ailesi ile görüşmüyorum evimizi kendimiz kurduk allah şahit bir iğneleri yoktur evimde eşim gider görür ailesini ama ben asla gitmem onları da kendi evime kabul etmem çünkü evlendiğim gün bile kv kişisi beddua etti ve ayıracağım sizi er ya da geç ayıracağım diye bağırdı çok anlamam da ama korkarım büyü falan olaylarından, eşim gittiğinde oraya mesela köyden tereyağ gelmiş deyip eşime de verirler ama asla yemem onu yemeklere falan da koymam, 2 yıldır görüşmedik bu süreçte bebeğimi de kaybettim yakın akrabalarımı da kaybettim hiç bir şey onların vicdanını sızlatmadı ben insanlıklarından şüphe ediyorum yok onlarda vicdan merhamet denilen şey, bazı insanlar böyle yapacak bişiy yok eşin de görebilse seni savunabilse tamam taşın derim ama susmasından belli savunmayacak

Yeni bir gelişme daha; eşimin beni savunmasını bırakın. Aradı şimdi, diyor ki koskoca kadın mı senden özür dileyecek, sen küçük olarak özür dile elini öp konu kapansın gitsin.

Bende yeter artık dedim; ben ne yaptım ki özür dileyeceğim?

Herşeyi ailesine anlatmamakla hata ettim galiba, ben herkesin içinde konuşmak istemiyorum bugüne kadar ne dayıların vardı ne yengelerin! konuşursam yaşnızca anane ile konuşurum tek başıma dedim.

Eşim de o zaman gitmeyelim diyor ! Özür dileyip konu kapansın nedir ya, sorun bu şekilde çözülecek sanki. Daha önce defalarca özür diledim, şamar oğlanına çevirip dalga geçti kv bizimle hep. Bu kez dilemicem, çünkü suçum yok.
 
Yeni bir gelişme daha; eşimin beni savunmasını bırakın. Aradı şimdi, diyor ki koskoca kadın mı senden özür dileyecek, sen küçük olarak özür dile elini öp konu kapansın gitsin.

Bende yeter artık dedim; ben ne yaptım ki özür dileyeceğim?

Herşeyi ailesine anlatmamakla hata ettim galiba, ben herkesin içinde konuşmak istemiyorum bugüne kadar ne dayıların vardı ne yengelerin! konuşursam yaşnızca anane ile konuşurum tek başıma dedim.

Eşim de o zaman gitmeyelim diyor ! Özür dileyip konu kapansın nedir ya, sorun bu şekilde çözülecek sanki. Daha önce defalarca özür diledim, şamar oğlanına çevirip dalga geçti kv bizimle hep. Bu kez dilemicem, çünkü suçum yok.
Eşini de yanlarina çekiyorlar farkında mısın...
Sen herkesin yüzüne çat çat konusmadikca hersey senin aleyhine dönecek...
 
X