Bu ergen veya küçük kardeşe sitem anlatan bir yazı değil aslında. 1-2 aydır içimi kemiren bir mesele.. Annem hakkında..
Annem çalışan bir bayan asgari ücretten fazlasını alıyor. Gezmeyi tozmayı para harcamayı acayip seven, evde yemek dahi yapmayan(ama arkadaş grubu var 6-7 kişilik onlar geleceği zaman sofrada bir süt kuşu eksik olur) sürekli facebookta takılan, elinden telefonu düşürmeyen bir bayan. Evle ve benimle alakası yok. Biraz uzun olacak ama detaylı olarak herşeyi anlatıcam.. 1 kişi bile fikir verse kafidir. Neyse, ailesi hariç herkese aşırı düşkün bir insan benim annem. Yataklara düşüp hasta olsam he belki çorba yapar ama kesinlikle bu kadar, sonra arkadaş grubuyla gezmeye gider. Ama arkadaşlarından birisine birşey olsa elinden gelecek herşeyi yapar. Kap kap yemek yapar, hastanede başında durur. Az buçuk anlatabildiysem bu şekilde bir anneye sahibim.
Ben nerdeyse kendi başına büyümüş bir kızım. O zamanlarda yemek yapmıyordu(hala düzgün yapmaz) 10 yaşına kadar yemek yap aç kalıyorum diye ağladığımı bilirim. Sürekli ekmek üstü şeylerle beslendim. Annemden hiçbir zaman sevgi görmedim. Hatta dövülmeye karşı koyacak yaşa gelene kadar (12-13) dayak yedim. Annemin bir kez bile bana sarıldığını, kızım diyerek öptüğünü bilmem..
Küçük yaşlardayken annemle babam boşandı. Yaralı ve yalnız olarak büyüdüm sayılır. Velayetim annedeydi ve annem çalışmak zorundaydı. Yakınlar geldi gitti baktı falan neyse. Sonra annem her zaman ki gibi bana bakma görevini yerine getiremedi. Babama gönderdi beni. Sonra annem, annemin yaşadığı şehre yerleşcem dedi. 4. defa okul değiştirdim. Beni götüresi geldi diye başka şehir tanımadığım yer. Bu da yetmedi sadece orta biri orda okudaktan sonra ben sana bakamıyorum dedi. Alıştığım şehirden beni babamın yanına atıverdi. Genç kızlığa adımımı atıyordum ve dengem bozulmuştu. 2007-2008 yılında annem başka biriyle nişanlanmaya kalktı o sırada babaannem felç geçirdi. Babamda geri barışmak istedi, sırf benim için. Bunu yazmışken, annem kv ile oturuyordu. Ben boşanma sebepleri bbaannem biliyordum ama aslında hç öyle değilmiş. Babamın yanına geldiğim zamanlar tabi bana hep babaannem baktı ve asıl anneliği bana o yaptı. Neyse annemle babam bu olaylar üzerine tekrar barıştı evlendiler. 13-14 yaşındaydım.
Gerçeklerle yüzleşmem zaman aldı. Ben acayip anaç bir insanım, bu yüzden çoook kardeş istedim. Barıştıklarından itibaren. Maddi durum derken birkaç sene geçti. Tekrar yalvarmaya başladım durum düzelince. Babam beni aldı karşısına bak dedi annen seninle ilgilenmedi şöyle böyle bu yüzden ben istemiyorum. Ben anlamadım. Ben bakarım dedim vs sağlıklı şeyler düşünemedim. Sırf olsun diye..
Sırf babam ben kardeş istiyorum diye tamam dedi. (ben bunu kardeşim olduktan sonra öğrendim) Annem zaten istiyordu ona her şekil hava hoş zaten.. Birkaç ay olmadı hatta bu ara annem aşılama oldu. Ve anem hamileydi.
KArdeşimin herşeyini ben aldım herşeyini ben düşündüm. Kardeşim şuan 15 aylık ama gel gelelim annemde en ufak değişme yok. Maaşı yükseldi diye 780 liralık ütü almalar, ihtiyaç olmadığı halde süpürge aldırmalar. Yani maddi manevi her türlü yıprattı hiçbir şeyden memnun değil ve kesinlikle olmuyor. Varı yoğu dışardaki kişiler.. Yazılacak o kadar şey var ki destan olur gerçekten. Babam dolmuş durumda aynı şekilde bende. Boşan diyorum babam sırf kardeşim var diye boşanmıyor. Ne yapmak gerek bu annem nasıl yola gelecek nasıl sarsılacak anlamıyorum bilmiyorum. Çaresiz hissediyorum kendimi. Ve bu kardeşi bu kadar çok istediğim, bencillik yaptığım için, benim yaşadıkalrımın aynısını yaşamak zorunda kalacak diye ödüm kopuyor, suçlu ve sorumlu hissediyorum. Keşke kardeşim olmasaydı diyecek duruma geldim..
Büyük bi hata yapmışsınız. Kendi yaralarınızı sarmak için büyük bi bencillikle dünyaya gelen bi canı kullanabileceginizi düsünmüssünüz ve böyle bi duruma vesile olmuşsunuz.
Zor bi hayat yaşadıgınızı anlıyorum, incitmek için de yazmıyorum ama psikolojisi bozuk bi çocuk olarak kendi kendinizi iyileştirmeye çalışmışsınız ve bunun için çok yanlış bi yol bulmuşsunuz. Sonuçları agır bi savunma ve hayatta kalma mekanizması geliştirmişsiniz.
Birincisi "anaç" oldugunuz icin degil annenizin yani onaylamadıgınız ve sizi inciten insanın tam zıttında durmaya calıstıgınız icin bu haldesiniz. O hangi asırı uctaysa siz tam tersi yöne kacıyorsunuz ama sonunda kendinizi nerede buldunuz bi bakın; başka bi aşırı uçta. Sorunlu bi evlilikte baba olmak istemeyen bi adamla ve anne olmaya yetkinligi veya güdüsü olmayan bi kadını çocuk sahibi olmaya itecek kadar kontrolden cıkmıssınız.
İkincisi ise kendi geçmişinizi baştan yazamayacagınız, mutlu bi çocukluğu geri alamacagınız, hasarı yok sayamayacagınız için aynı ailede başka bi çocugun sizin hayal ettiginiz sekilde büyümesi sizi iyilestirir sanmıssınız.
Yani bi sekilde kendinizi onun yerine koyacaktınız; o ilgiyle, sevgiyle mutlu büyüdükce siz de kendinizi daha iyi hissedecektiniz, yanlışı dogruya cevirmis olacaktınız. "Almanlar yenilince biz de yenilmis sayıldık" misali bi kardesiniz mutlu bi cocuk olunca siz de cocuklugunuzu bi sekilde geri alacaktınız sözde.
Olan kardesinize olmus kusura bakmayın.
Anne-babanıza gelince ilk çocuklarının ruh saglıgını mahveden ve tüm basiretsizlikleriyle ikinciye yeltenen bu çifte çifter çifter sayacagım ama yakışık almayacak.
Özetle anneniz sorumluluktan ve hayatını kontrol etme becerisinden yoksun, kararsız bi kadın. Ne istedigi hayatı yasayabilmis ne de bi sekilde sectigi hayata tutunabilmis. İstedigi kosullarda bi evlilik yapamamıs, belki de evlenmeyi hic istememis. Ama ikinci kez aynı kosullarda aynı insanla bi evlilik yapacak kadar basiretsiz. Çocuk sahibi olmaya da uygun degilmis. Sizi hayatının bi parcası yapmamıs hicbi zaman. Yemeginizi yapması yapmaması, üst baş alıp almaması meselesinden öte bu, duygusal olarak da hicbi bag kurmamıs. Yani kendi usulünce de dahil edebilirdi sizi hayatına ama etmemis.
Babanız da sütten cıkmıs ak kasık degil. Fedakar falan degil bi kere. "Yemek yap acım" diye aglayan bi cocugun oldugu yerde fedakar bi baba olamaz kusura bakmayın. Mutfaga giremiyo mu koca adam, evlenmese hala annesinin eline mi bakacaktı o yaşta? Anneniz ne kadar yok saymıssa babanız da o kadar görmezden gelmis sizi. Komsu teyzeler gibi ah vah etmis uzaktan ama cocugu icin yapması gerekenleri en az anneniz kadar ihmal etmis. Hem maddi hem manevi anlamda. Güclü bi figür olmayı da becerememis hayatınızda, annenize dönmesi hata. Sizin lafınıza uyup çocuk yapması facia.
Ama iki evebeynden aynı anda vazgecmek zor olunca birini seytan ilan etmisken digerini melek ilan etmeye mecbur kalıyorsunuz tabi durumla kaldırabilmek için. İkisinin de insan (büyük hataları olanlarından hem de), ikisinin de gri oldugunu kabul edin önce.
Ne yazsam olmadı cidden, her birinizin halledilmesi gereken cok ciddi sorunları var. Bebege sans, size kolaylık diliyorum. Bi de imkanınız varsa terapist sart, hem aile seansları hem de bire bir seanslarla.