- 25 Nisan 2023
- 75
- 49
- 3
- Konu Sahibi otuzbesyas
-
- #141
Öncelikle geçmiş olsun. Ben terapistle düzeleceğini sanmıyorum eşinizin zira zoraki kabul etmiş ve bir iki kere gidip bırakacak.
Size zorla kimseyi kabul ettiremez, siz de ailenizi daha fazla müdahil etmeyin.
Boşanmanız ruh sağlığınız açısından daha olumlu görünüyor. Sevmenizi anlıyorum ama o sevgi bu ortamda zaten uzun vadeli olmayacak.
yemek yapma o geldiğinde boş boş otur hem şikayet edip hem de herşeyi 4x4 lük yaparsan ne anlamı var şikayet etmenin?
Siz yine iyiymişniz ben kaynımı "hayatımda " istemiyorum. 15 yılın 12 yılı sürekli "kaynım"eksenli huzurumuz bozulup tartışma çıkınca sildim artık... inanın bi cinnet yetti,eşimede dedim diğer kardeşlerinin başmn üstünde yeri var( ki gelirler kalırlar hiç sorun yok) ama abin bu eve gelmeyecek sen gidebilirsin ama kızlar ve ben asla evine gitmicez kabul etmiyosan sen bilirsin... Allahtan eşim abisini tanıyor da sorun çıkarmadı... 3 senedir büyük kaynım benim için "yok"hükmünde... çok ciddi bir tepki vermeniz lazım hemde direk kaynınıza başka türlü çözülmez. Kırmayayım korkunuzla sadece kendinizi tüketirsiniz. Kusura bakmayın ama yok öyle hem ayranım dökülmesin hem yoğurdum ekşimesin, illa ki bi taraf kırılıp dökülecek!
Çok geçmiş olsun. Her şeyden önce sağlığınızı düşünün. Annem de kalp kapağı ameliyatı olmuştu zorluğunu bilirim. Siz ekstra şeyler de atlatmışsınız.
Aradaki yorumların hepsini okumadım ama sanırım abi 55 yaşındaymış. O yaşlarda birçok insan böyle yeni evli çift saygı göstereyim diyemiyor. Gençliklerinde de öyle şeyler pek görmemişler. Zaten yurdumuzda birçok insan saygıdan bihaber. Muhtemelen kardeşimin evi benim evim, gelin değil mi tabi yapacak kafasındadır. Direkt bu kişiye istemediğinizi söylemeniz lazım. Ayıp olur diye düşünmeyin çünkü kendi bir hayli ayıp ediyor. Koskoca adam annesinin babasının evi gibi rahat rahat gidip geliyor olmaz öyle şey. Boşansanız da bu adama söyleyin yüzüne ki insanların huzurunu kaçırıp yuvalarını bozduğunu bilsin.
Bilmiyorum. Göreceğiz. Hiç tecrübe etmedim. Ameliyat sonrası psikiyatriye gitmiştim. Derhal eşinle terapi al dedi doktorum. Evliliğinizde hiç kendinize özel alan yaratmamışsınız, ev arkadaşları gibi yaşıyorsunuz olmaz böyle demişti. Biraz buna güveniyorum aslında.Terapist eve gelen abiye ne yapabilir?
Geçmiş olsun. Sizin canınızın kıymeti yok bu adamın gözünde, deyim yerindeyse evin hizmetçisini iyileştirip yerine getirmiş şimdi işe yeniden devam ettiriyor, aklı başına gelmemiş ki. Bu adama terapist fayda etmez sizin bulmanız gereken kişi dişli bir boşanma avukatı terapist değil. Kimseyi de alttan almayın
Bu kadar ciddi soruna sebep olan abinin de yüzsüzlüğü! Ayri eve çıksın ablası, eşiniz kiraya falan destek olsun yetişkin adama "bakmak" ne demek?Merhaba kızlar,
3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.
Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.
İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.
Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.
Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.
Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.
Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................
Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.
Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)
Sevgiler...
Sebebi iş. Bi önceki cevaplarda detaylı yazdım <3Abisinin kalma sebebi nedir?
Başkasını da yakamamAklı başında bir insan, özellikle 50 yaş üstü bir düzeni olsun ister. Nasıl kardeşlerinde kalıyor akıl alır gibi değil. Bir kısmet bulun evlenmesine vesile olun
canım benim çok geçmiş olsun evet evlilik terapisti sizin evliliğiniz kavgalarınızla alakalı bitakım yollar gösterebilir lakin eşinizin önce abisine bi hayır demesi lazım artık.
Makarnayı falan kastedio şair orda bence. Kardeslerini anasi babasi yerine koymuş. Sizi de o koyduğu yerlerde pek sağlam bi yere koyamamis. Ilk itirazinizda bosanalim diyor. Değer veren insan bunu nasi der pat diye. Kendi kendinize umut besliyorsunuz. Şu yaşlarınıza ziyan ederseniz 40i gectiginizde hayat daha zor gercekten insan gibi insana ihiyac duyuyor insan.
Bu ısrarın sebebi ne ben onu anlamadım. Abim olsa zırt pırt gelse başta ben istemem zaten. İnsanın evinde sele serpe uzanası gelir, duştan çıkınca bornozla oturası gelir ne alaka yani sürekli yatılı kalmak?? Ben boşanırdım direkt. Terapilik bir durum yok eşinizin yapısı bu bence.
Bence böyle bir maddi desteğe ihtiyacı yok. Aslında biz ev aldık ve taşınmadan önce eşim de bende abiye dedik ki abi bak bu evi sen tut hemen. Ama o ara bizi takmadı pek. O zamanlar karşı tarafta başka bir iş yapıyordu ve tekrar bu taraflarda çalışacağını düşünmedi sanırım. Ya da işine gelmedi. Hatta biz taşındıktan sonra siz bana öyle bir şey teklif etmediniz dedi.Bu kadar ciddi soruna sebep olan abinin de yüzsüzlüğü! Ayri eve çıksın ablası, eşiniz kiraya falan destek olsun yetişkin adama "bakmak" ne demek?
Bence bırakın bu aileyi hazır çocuğunuz da yok, sağlığınız daha önemli.
Bnce tek çözüm abiyi evlendirmekMerhaba kızlar,
3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.
Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.
İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.
Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.
Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.
Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.
Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................
Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.
Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)
Sevgiler...
Abiyi evlendirmek de çözümAbim evimizde kalacak diye yillarca kavga eden birine terapist ne yapsin bilemedim. Bu boşa para ve zaman kaybi gibi geldi bana. Boşanip minik bir tatile gitseniz daha faydali olurdu belki. Umarim yaniliyorumdur.
Merhaba kızlar,
3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.
Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.
İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.
Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.
Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.
Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.
Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................
Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.
Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)
Sevgiler...
AnlatsanaBen geçtiğimiz günlere kadar abi ile hiç konuşmamıştım.
Eşimin çözmesini bekledim hep ama çözemedi.
Ben de en sonunda konuştum artık. Ama bu seferde büyüdü....
O önerinizi benimle evlenmeden önce yaşıyorlardı zaten. Ben galiba aralarına girdim :)
Benim terapisti istememin sebebi daha akılcı çözümler duymak.
Eşim ailenin en küçük çocuğu ve anne babayı erken kaybetmiş biraz.
O yüzden abisine aşırı bağlandığını düşünüyorum.
Anneyle olamadığı için abiyle aşırı bağlanmış olabilir.
Size çok daha ilginç şeyler anlatabilirim :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?