• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kaynımı Evimizde İstemiyorum...

Öncelikle geçmiş olsun. Ben terapistle düzeleceğini sanmıyorum eşinizin zira zoraki kabul etmiş ve bir iki kere gidip bırakacak.

Size zorla kimseyi kabul ettiremez, siz de ailenizi daha fazla müdahil etmeyin.

Boşanmanız ruh sağlığınız açısından daha olumlu görünüyor. Sevmenizi anlıyorum ama o sevgi bu ortamda zaten uzun vadeli olmayacak.

Zorla kabul etmedi. Boşanalım dediğinde boşanalım dedim ben zaten. Babamın mesaj attığın gün ne düşündü bilmiyorum. Sakin bir şekilde 'Terapisti ayarla gidelim, denememiş olmayalım' dedi.

Terapistten sonra boşanma karar netleşir elbette.
 
yemek yapma o geldiğinde boş boş otur hem şikayet edip hem de herşeyi 4x4 lük yaparsan ne anlamı var şikayet etmenin?

Ben evimin düzeni dahilinde gereken her şeyi yaptım. O ilk misafirimiz olduğunda da rahat etmesi için de elimden geleni yaptım. Şikayetim bazı saygısız davranışlardı ve çözülmeyince sonrası Kaynımı artık istemiyorum'a dönüştü. Çabam hiç 4x4 lük olmak değildi.
 
Siz yine iyiymişniz ben kaynımı "hayatımda " istemiyorum. 15 yılın 12 yılı sürekli "kaynım"eksenli huzurumuz bozulup tartışma çıkınca sildim artık... inanın bi cinnet yetti,eşimede dedim diğer kardeşlerinin başmn üstünde yeri var( ki gelirler kalırlar hiç sorun yok) ama abin bu eve gelmeyecek sen gidebilirsin ama kızlar ve ben asla evine gitmicez kabul etmiyosan sen bilirsin... Allahtan eşim abisini tanıyor da sorun çıkarmadı... 3 senedir büyük kaynım benim için "yok"hükmünde... çok ciddi bir tepki vermeniz lazım hemde direk kaynınıza başka türlü çözülmez. Kırmayayım korkunuzla sadece kendinizi tüketirsiniz. Kusura bakmayın ama yok öyle hem ayranım dökülmesin hem yoğurdum ekşimesin, illa ki bi taraf kırılıp dökülecek!

Aman kırmayayım olayını üç yıldır yapıyordum evet. Ama eşimle huzurum kaçıyordu. Bu konuda yanlış yapmışım evet. Şuan yaptıklarımı keşke en başında yapabilseymişim.
 
Çok geçmiş olsun. Her şeyden önce sağlığınızı düşünün. Annem de kalp kapağı ameliyatı olmuştu zorluğunu bilirim. Siz ekstra şeyler de atlatmışsınız.
Aradaki yorumların hepsini okumadım ama sanırım abi 55 yaşındaymış. O yaşlarda birçok insan böyle yeni evli çift saygı göstereyim diyemiyor. Gençliklerinde de öyle şeyler pek görmemişler. Zaten yurdumuzda birçok insan saygıdan bihaber. Muhtemelen kardeşimin evi benim evim, gelin değil mi tabi yapacak kafasındadır. Direkt bu kişiye istemediğinizi söylemeniz lazım. Ayıp olur diye düşünmeyin çünkü kendi bir hayli ayıp ediyor. Koskoca adam annesinin babasının evi gibi rahat rahat gidip geliyor olmaz öyle şey. Boşansanız da bu adama söyleyin yüzüne ki insanların huzurunu kaçırıp yuvalarını bozduğunu bilsin.

Çok haklısınız. Tüm cevaplarımda söylüyorum. Keşke ama keşke rahatsız olduğum ilk an abi ile konuşsaydım. O zamanlar benim misyonum değilmiş gibi geliyordu. Aslında hala herkes kendi ailesi ile ilgili problemi kendi çözmeli diye düşünüyorum. Ama ben müdahale etseydim bu kadar uzamayacaktı belki de.
 
Bu ısrarın sebebi ne ben onu anlamadım. Abim olsa zırt pırt gelse başta ben istemem zaten. İnsanın evinde sele serpe uzanası gelir, duştan çıkınca bornozla oturası gelir ne alaka yani sürekli yatılı kalmak?? Ben boşanırdım direkt. Terapilik bir durum yok eşinizin yapısı bu bence.
 
Terapist eve gelen abiye ne yapabilir?
Bilmiyorum. Göreceğiz. Hiç tecrübe etmedim. Ameliyat sonrası psikiyatriye gitmiştim. Derhal eşinle terapi al dedi doktorum. Evliliğinizde hiç kendinize özel alan yaratmamışsınız, ev arkadaşları gibi yaşıyorsunuz olmaz böyle demişti. Biraz buna güveniyorum aslında.
 
Geçmiş olsun. Sizin canınızın kıymeti yok bu adamın gözünde, deyim yerindeyse evin hizmetçisini iyileştirip yerine getirmiş şimdi işe yeniden devam ettiriyor, aklı başına gelmemiş ki. Bu adama terapist fayda etmez sizin bulmanız gereken kişi dişli bir boşanma avukatı terapist değil. Kimseyi de alttan almayın

Teşekkür ederim.
Zaman zaman bende düşündüm bunları. Ama son kez son çare olarak denemek istiyorum.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Bu kadar ciddi soruna sebep olan abinin de yüzsüzlüğü! Ayri eve çıksın ablası, eşiniz kiraya falan destek olsun yetişkin adama "bakmak" ne demek?

Bence bırakın bu aileyi hazır çocuğunuz da yok, sağlığınız daha önemli.
 
Makarnayı falan kastedio şair orda bence. Kardeslerini anasi babasi yerine koymuş. Sizi de o koyduğu yerlerde pek sağlam bi yere koyamamis. Ilk itirazinizda bosanalim diyor. Değer veren insan bunu nasi der pat diye. Kendi kendinize umut besliyorsunuz. Şu yaşlarınıza ziyan ederseniz 40i gectiginizde hayat daha zor gercekten insan gibi insana ihiyac duyuyor insan.

:)

Çoook haklısınız. Bunları çok düşündüm.
 
Öncelikle çok geçmiş olsun, gerçekten zor süreçler atlatmışsınız, umarım en kısa zamanda tamamen sağlığınıza kavuşursunuz. Eşinizin aile terapisine değil, bireysel terapiye ihtiyacı var. Abisinin hayatınızdaki yeriyle ilgili ısrarcılığının arka planında kendi psikolojik sorunları mevcut. Sadece anlattıklarınızdan yola çıkarak terapiye rağmen değişebilme ihtimalini düşük görüyorum, çünkü psikolojik sorunların da ötesinde ataerkil toplumda yetişmenin verdiği bi karakter yapısı da var, ama maddi açıdan zorlanmayacaksa deneyebilir. Bu arada size önerim, cinsiyetinden ve yaşından bağımsız olarak terapistin iletişim becerisi ve kuracağı güven ilişkisi (terapötik ittifak), terapist seçiminizde belirleyici kriterlerler olmalı. Bunu aynı mesleği icra eden ve bahsettiğiniz tarzda meslektaşlarımı da tanıyan biri olarak söylüyorum. Yalnızca olgun ve yaşını almış bir erkeğin eşiniz üzerinde etkili olacağını düşünmeniz bile bence bazı sorunlu bakış açılarına ışık tutuyor. İnşallah her şey dilediğiniz gibi olur, sevgiler.
 
Bu ısrarın sebebi ne ben onu anlamadım. Abim olsa zırt pırt gelse başta ben istemem zaten. İnsanın evinde sele serpe uzanası gelir, duştan çıkınca bornozla oturası gelir ne alaka yani sürekli yatılı kalmak?? Ben boşanırdım direkt. Terapilik bir durum yok eşinizin yapısı bu bence.

Terapi belki bakış açımızı değiştirir. Olması gereken evlilik modelini gösterir belki.
Önceden bende çok diyordum direkt boşarım diye. Yaşarken pek yapamadım.
 
Bu kadar ciddi soruna sebep olan abinin de yüzsüzlüğü! Ayri eve çıksın ablası, eşiniz kiraya falan destek olsun yetişkin adama "bakmak" ne demek?

Bence bırakın bu aileyi hazır çocuğunuz da yok, sağlığınız daha önemli.
Bence böyle bir maddi desteğe ihtiyacı yok. Aslında biz ev aldık ve taşınmadan önce eşim de bende abiye dedik ki abi bak bu evi sen tut hemen. Ama o ara bizi takmadı pek. O zamanlar karşı tarafta başka bir iş yapıyordu ve tekrar bu taraflarda çalışacağını düşünmedi sanırım. Ya da işine gelmedi. Hatta biz taşındıktan sonra siz bana öyle bir şey teklif etmediniz dedi.
Ayrıca bu abi bakıldığını düşünmüyor zaten sorun orda. Kardeşimin evine geliyorum, gidiyorum diye bakıyor olaya bence.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Bnce tek çözüm abiyi evlendirmek
 
Abim evimizde kalacak diye yillarca kavga eden birine terapist ne yapsin bilemedim. Bu boşa para ve zaman kaybi gibi geldi bana. Boşanip minik bir tatile gitseniz daha faydali olurdu belki. Umarim yaniliyorumdur.
Abiyi evlendirmek de çözüm
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...

Görümceniz baksın o zaman abisine. Bu kocanın erkek kardeşleri evliliklere neden kabus gibi çöküyor. İnsan hiç mi demez ben bunları rahatsız ediyorum diye.
 
Ben geçtiğimiz günlere kadar abi ile hiç konuşmamıştım.
Eşimin çözmesini bekledim hep ama çözemedi.
Ben de en sonunda konuştum artık. Ama bu seferde büyüdü....

O önerinizi benimle evlenmeden önce yaşıyorlardı zaten. Ben galiba aralarına girdim :)

Benim terapisti istememin sebebi daha akılcı çözümler duymak.
Eşim ailenin en küçük çocuğu ve anne babayı erken kaybetmiş biraz.
O yüzden abisine aşırı bağlandığını düşünüyorum.
Anneyle olamadığı için abiyle aşırı bağlanmış olabilir.

Size çok daha ilginç şeyler anlatabilirim :)
Anlatsana🤭
 
Back