• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kaynımı Evimizde İstemiyorum...

otuzbesyas

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
25 Nisan 2023
75
49
3
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
 
Biz baktık dediği kişi kardeşi tabii ki bakacak da sizden büyük birinin sizin bakımınıza muhtaç olması çok saçma.
Abime bakmazsan boşanalım diyen koca da ayrı saçma.
Terapist bu eş zihniyetini ne kadar değiştirebilir bilmiyorum inşallah fayda görürsünüz.
 
Çok üzüldüm sağlık durumunuza. Rabbim acil şifalar versin. İnşallah sağlığınız tekrar bozulmaz. Ama şöyle söyleyeyim eşinize çözümü zaten sunmuşsunuz. Evlilik terapisi onu abisini göndermeye ikna edecek mi? Yoksa sadece zaman mı kazanmaya çalışıyor? Ben böyle büyük bir sağlık sorunu yaşasam hiç kimse canımdan önemli olmazdı. Evet yanınızda durmuş yardım etmiş ama sonrasında el bebek gül bebek bakılmanız gerekirken hala zora koşulup sağlığınız önemsizleştiriliyor.
Sağlıklı bir birey için bile evde eşin abisiyle yaşamak çok çok zorken bir de kalp bu yani en hayati organlardan biri. Ben olsam yerinizde hazır babam da arkamda kesinlikle yolları ayırırdım. Size saygı duymayan bir eşle yaşlılığa gidilmez.
 
Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................
images (1).jpeg
Kim tutuyor seni
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...

Konu sahibi canım benim boşan. Bu hayvanoğlu hayvan, düşüncesiz insanlardan aile olmaz sana. İleride çocuğun olursa çocuğunum hayatına büyük yük olurlar. İki yıl üzülürsün, sonra mutlu olacağın biri hayatına mutlaka girer.

Henüz gençsin ama yaşlandığında napacaksın bu insanlarla. Adam nerdeyse 40 küsür yaşında ayıp ya. Ne annemin ailesinde ne babamın ailesinde böyle aptalca şey görmedim.

Böyle kıç kıça yaşamalar, benim anneannemin zamanında vardı, onlar bile dayanamayıp, şehir değiştirmişler. Bundan 40 sene önce vardı böyle şeyler. Ama şimdi ayıp ya.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Babana güven bazen erkeklere gerçekten korku gerek. Abinin eve gelip kalması ne demek. Özgürlük kısıtlayıcı resmen çekilir dert değil belki küçük olsa okulu okuyor olsa yine hadi neyse de eşşek kadar adamın ne işi var gitsin evlensin evinde kalsın. Bu arada çok çok çok geçmiş olsun. Ama gerçekten babana güven mesaj atmışsa iyi etmiş herkes haddini bilsin. Evlilik terapistine ihtiyacınızın olduğunu sanmıyorum. Abinin evden gitmesiyle her şey yoluna girecek bence. 2 kişilik hayatı 3. Kişi yaşamışsınız. Eşinin psikoloğa ihtiyacı var.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Kimseyi çekmeyin, net ...
 
Eşiniz 37 yaşındaysa abisi 40'larında olabilir. Kocaman adamın gelip ha bire evinizi otel gibi kullanması saçma.
Kalp hastalığı geçirmiş kadınsınız, psikolojik olarak yeni toparlanıyorsunuzdur belki de. Şu halde bir de kocaman adamın pisliğini mi temizleyeceksiniz? Hasta yatağından kalkar kalkmaz eşinizin abisinin hizmetini mi göreceksiniz? Ne münasebet?
Bu abi istenmediğini bilmiyor mu peki? Bunca kopan gürültüden nasibini hiç mi almamış? Babanız hastane sürecindeyken ortalığı yıkmış, hiç mi duyurmamışlar? Yoksa bile bile gelmeye devam mı ediyor?
Eğer istediğim olmazsa ben boşardım şahsen. :KK51: Terapistten sonra da düzelmezse yani.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
canım çok geçmiş olsun çok… eşinin abisine hayır diyememesini anlıyorum. Keşke dese tabi… sen aktif olarak hep savaşmışsın ve sen almışsın tüm yaraları. Pasif savaş vermeyi düşünmez misin? Abisi gelince kapan odana, yapma yemek. Abisinin kirlilerini yıkama, hijyem açısından sana uymadığını söyle kocan yapsın. Arkadaşlarında kal mesela o geldği günlerde, böyle böyle rahatsızlığını açıkça belli et. Ev senin değil, ikinizin ama odan senindir. Gir kendine ayırdığın odaya, yaşa sakince. Başka bir çözüm kalmaya senin bir akrabanı çağırman. Cazgır çıksın, kocanı rahatsız etsin… kocan istemeyince abin gelmezse bu kız da gelmez dersin
 
Abiyle neden konusmuyorsunuz yada kv falan yokmu bu duzen degismezse ben bosanacagim diyin esinizde kafayi yemis heralde bunca zorluk atlatmissiniz hala koymet bilmiyor abi ne alaka bunca olayin ustune kovun evden bidahada gelme huzur birakmadin diyin ya zaten bosanmayi goze almissiniz kisacik omur kalan omrunuzu bunlarla harcamayin ya degmez
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Abi gelip gittikten sonra terapist nasıl işe yarayacak? Terapist eşinize abisine hayır demeyi öğretecekse siz niye dahil oluyorsunuz? Önce eşinizin tedavi olması lazım bence
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...

18 yaşında reşit olur olmaz evlenmiş; hayata yeni gözlerini açmış 2 genç değilsiniz. Babanız ve ailelerinizi, evlilik içi ilişkilerinize dahil etmeniz; çok hoş olmamış. Babanızın aba altından sopa göstermesi ( eşinize attığı uyarıcı mesaj ) de çok doğru değil.

Biyolojik kalp kapağı takıldı diye üzülmeyin. Metal kalp kapağı da, çok daha farklı sorunlar yaratıyor uzun vadede. Şu an öyle düşünmediğinizi sanıyorum ancak vardır bunda da bir hayır.
 
Back
X