• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kaynımı Evimizde İstemiyorum...

Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Neden 3. Şahısla direkt konuşmuyorsunuz, evliliğinin madem bitecek bari içinizde kalmadın. Seni evimde istemiyorum, senin yüzünden evliliğin bitiyor diyin.
 
Öncelikle çok geçmiş olsun acil şifalar diliyorum.

Haklısınız, evinizde uzun süreli misafie ağırlamak zorunda değilsiniz. Eşiniz bencillik ediyor ama bie yandan o da haklı. Abisi neticede.

Yaşını almış, tecrübeli terapist istemenizi anladım da erkek ne alaka? Seksist geldi bana biraz

Terapist abinin sizde kalip kalmayacağına mı karar verecek orası da beni düşündürdü.

Bir de eşinizin ablasina neden söylediniz? Tabii ki kendi kardeşlerinin tarafını tutar. Boş yere kendinizi ispiyoncu konumuna düşürmüşsünüz. Umarım çözersiniz sorunlarınızı.
 
Bu abi ne kadarda bir geliyor, 3-6 ayda bir gelip 1 hafta mı kalıyor, yoksa her ay gelip 10 gün mü kalıyor? Ayrıca abiye bakmak derken, neyi kast ediyorsunuz, önüne bir tabak yemek koyup akşam sohbet muhabbet etmekten mi daha kapsamlı bir bakım mı? Ayrıca niye geliyor, keyfi mi zorunlu mu? Sizde kalmasa nerede kalacak? Yani hepsi birlikte değerlendirilmeli bence.

Örneğin, Benim kardeşim iş için bulunduğum ile geldiğinde, başka yerde kalmasını istemem. Eşim de kardeşime laf etse, nasıl cevap alır kestiremiyorum.

Ayrıca terapi size mucize sunmayacak. Terapi uzun zaman alan ve zahmetli bir süreçtir. Bu yüzden terapi ile ilgili beklentilerinizi revize etmeniz gerekebilir.
 
Sizin sağlığınızı umursamayan eşe terapist ne kadar faydalı olur bilemedim ,
Sadece oyalamak ve abisini kabullendirmek için terapiste gidelim diyecek kadar
ince hesap yapan eşe ne denir onu da bilemedim,
Senin sağlığın ve ailemizin huzuru daha önemli demeyip
abisini sizden önemli gören eşe ne denir hiç bilemedim :kahve:
 
Bu terapistlik Bi konu değil ki. Evliliğini düzeltmek istiyorsa abisinin kalmaması konusunda seni destekleyecek. Sanki bak elimden geleni yapıyorum demek için öylesine teklif etmiş gibi. Abisi de ne yüzsüz. Bilmiyor mu kimse kendisine söylemiyor mu sizin istemediğinizi. Ay açmayın kapıyı müsait değilim diyin almayın ya hu bu ne böyle.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Öncelikle çok çok geçmiş olsun.
Ben de bir dönem asalak kaynımı misafir etmiştim sonra evden yolladım, yollayamıyor olsaydım boşanırdık, kesin ve net.
Evlilik terapisi falan işe yaramaz bu durumda çünkü ailelerin etkisiyle terapiler de yine boşa gider. Ben olsam alır çantamı çıkar davayı açarım. Bu sorunu çözecek kişi eşiniz istiyorsa çözecek, çözemiyorsa lütfen vaktinizi harcamayın. Nefret ediyorum bu asalaklardan ve asalaklarına sahip çıkamayan ailelerden.
 
90'larda ve daha öncesinde kardeşin gelmesi dipdibe yaşamak doğuda da batı da da çok normal kabul ediliyordu. O nedenle eşinizin ailesi bunu hala normal sayıyor. Ama hastalık sağlık geçerli bir sebep yokken niye sizde kalsın kaç yaşında adam.
 
Abim evimizde kalacak diye yillarca kavga eden birine terapist ne yapsin bilemedim. Bu boşa para ve zaman kaybi gibi geldi bana. Boşanip minik bir tatile gitseniz daha faydali olurdu belki. Umarim yaniliyorumdur.

Ben katılıyorum yahu, konunun çözümü ortada gayet adam abisine gelme diyecek bunun için terapiste merapiste ne gerek var? Eşşek olsa şu çözümü görür ama konudaki kcoa eşşek bile değil.

Konu sahibesi geçmiş olsun cano, bak yorma kendini. babana da helali hoş olsun umarım ağzına geleni saymıştır bu eşşek ailesine, abşası ayrı mal, kocan ayrı mal, abi zaten ayrıca mal :KK51:
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...

Yani kayınbirader kardeş gibidir ama kazık kadar adamın evi ailesi yok mu?
Demiyor mu bak benim yüzümden boşanma aşamasına geldiler diye?
Ya aşırı rahat ya da ağır mal.
 
55 yaşındaki koskoca adam ne için evinize sürekli kalmaya geliyor? sebep ne yani.
ciddi bir rahatsızlık geçirmişsiniz, daha 3 yıllık evlisiniz.. eşiniz abimi kabul et yoksa boşanalım diyor.. siz hala terapist diyorsunuz. zamanınıza yazık.
 
Abisi ne kadar yüzsüz ve kötü bir insan. Ne hakkı var huzurunuzu kaçırmaya. Başkasının evinde istenmediğini bilerek nasıl rahat ediyor. Eşinize Allah akıl fikir versin, ne hakkı var sizi zorlamaya huzurunuzu böyle bir konu için kaçırmaya. Sizin ne mecburiyetiniz var eşinizin abisini çekmeye. Üzmemeye çalışın kendinizi çünkü karşınızda ki insanlar empati yeteneği olmayan, saygısız insanlar. Ne desem bilemedim.
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Son cümlelerinize binaen anlıyorum ki siz hatayı yalnızca eşinizde görüyorsunuz, terapiyle eşiniz düzelecek eşiniz düzelince de evlilik düzelecek size göre. Bana göre ise hatanın yüzde doksanı sizde. Akıl baliğ olmamış süt bebesi gibi ablasına söyledim babama söyledim hareketlerine girmişsiniz. Ne gerek var? Hayatınızı evinizi evliliğinizi neden kendi elinize almıyorsunuz? Göz dağı vermekle tehditle hiç kimse değişmez hiçbir sorun düzelmez. Eşinize bile söylemenizi gerektirmeyen birkonuyu olabilecek en yüksek seviyede büyütüp dallandırıp inada bindiren sizsiniz. Yapmanız gereken tek şey kaynınıza “hayırdır, sen yeni evli bir çiftin evinde ne arıyorsun, bir değil iki değil böyle düzen mi olur, kardeşinin olduğu kadar benim de evim burası zırt pırt gelip kalmak için benden izin aldın mı? Ayda bir yemek yemeğe çay kahve içmeye beklerim seve seve ama daha fazla seni evime kabul etmiyorum, kardeşinle bir olup beni sindirmeye çalışırsanız buyurun kapı orada ikinizde çıkın gidin evimden yaşayın başbaşa, böyle evlilik olmaz ben sevdiğim için evlendim kocamın kardeşine dadılık için değil, abi kardeş verin kararınızı” demekti.
Hala son bir şansınız var, ya dik duracaksınız ya bakıcılığa devam edeceksiniz ama milletin huzurunu bozmadan ağzınızı kapatacaksınız yada boşanacaksınız
 
Merhaba kızlar,

3 yıldır evliyim. Ben 34, eşim 37 yaşında. Henüz çocuğumuz yok.

Evliliğimiz daha ilk yılını tamamlamamıştık ki eşimin abisi işinden dolayı belli belirsiz zamanlarda gelip bizde kalıyordu. Bu bazen 2 gün, bazen 10, bazen 20 gün oluyordu. İlk yılımızda başta sorun görmemiştim ama bazı düzen tertip ve temizlik konularında rahatsız olamaya başladım. Eşimle bu konuyu konuştum ve eşim biraz sabret dedi. Sabrettiğim her zamanda sorunlar gözümde öyle büyüyordu ki. Eşimle de bu konuda kavga eder olmuştuk. Evlilik terapisi almayı önerdim eşime ama kabul etmedi. Bizim çözemediğimiz şeyleri onlar nasıl çözecek dedi bana. Öyle okumamış görmemiş insanlarda değiliz ama konu insanın kendi ailesi olunca körleşebiliyormuş.

İkinci yılımızda da abinin ara ara gidip gelmesi devam etti. Rutinleşmiş gelip gitmenin kavgası da rutinleşti evimizde. Ve ben çözemediğim bu konuları eşimin büyük ablasıyla ve kendi ailemle paylaştım. Ailem kesinlikle karşıydı bu konuda. Eşimin büyük ablası kızım bizim zamanımızda bizde baktık ne var yani bunda dedi... Ben büyütüyormuşum. Tabi bu konu büyüklerle paylaşılınca yine ben suçlu oldum evde yaşanılan şeyleri, abisinin pasaklılığını ve özelini dışarı taşımaktan dolayı.

Tüm bunların yanında ben kalp kapak hastasıydım. Bu zaman aralığında ameliyat olmam gerekti. Ama ben çok mutsuzdum. Eşimi çok seviyordum ama bu şekilde bir evlilik hayatı yürütemeyecektim. Boşanma kararı aldığım noktada herkes bana hastasın sağlıklı düşünemiyorsun, ameliyatını ol ondan sonra ver kararını dediler.

Çocukluğumdan beri beklediğim ameliyatı olacağım için bir yanım çok mutluydu aslında. Koşup heyecanlı şeyler yapabilecektim. Daha eforlu bir hayat hep hayalimdi. Ama ameliyatım beklediğim gibi geçmemişti. Kalp kapağım tamir olacaktı ama olamamış. Biyolojik bir kapak takılmış. Ama bu seferde kalbim atmamış. 3 gün cihaza bağlı toplamda 10 gün yoğun bakımda kalmışım. 10 günde normal oda da. Meme altından küçük bir kesi ile ameliyat konuşulurken benim göğsüm yarılmış kasıklarımdan cihazlar bağlanmış her yerim delik deşikti. Tüm bunların üstüne birde sağ ayağımda sinir hasarı oluşmuş ve sakatlanmış. Yürüyemiyordum inanılmaz acılar çektim.

Benim kendimi bilmediğim bu süreçte hastanede babam ortalığı ayağa kaldırmış eşim ve ailesine sizin yüzünüzden böyle oldu kızım mutsuz girdi ameliyata vs acı içinde bayağı ağır şeyler konuşulmuş.

Ama bu süreçte eşim hep yanımdaydı bana baktı, yedirdi, içirdi, yürütmeye çalıştı... Çektiğim acıları eminim oda benimle yaşadı. Bu süreçte bir şeyler düzeldi sandım. Fizik tedavi vs 5-6 ay sonra tamamen yürümeye başladım. Ben yürümeye başlayınca abi yine bizde.........................

Yani gerçekten artık aklımı yitiricem. Eşimle üçüncü yılımızdayız. Yine aynı kavgalar! Onca acılar çekilmemiş gibi yine aynı sorunlar. Eşim abime evet diyeceksin dedi. Demeyeceğim dedim. O zaman boşanırız dedi. Boşanalım o zaman dedim. Babam konuya dahil olup eşime uyarıcı bir mesaj atmış. Bu mesajdan sonra eşim bana evlilik terapisini deneyelim dedi. Şuan terapist arayışındayım. Bir yandan gururum çok kırık. Bir yandan eşimi çok seviyorum. Bir yandan aileler işin içinde bu kadar laçkalaşmışken bu evlilik nasıl yürür bilmiyorum.

Siz olsanız ne yapardınız?
Tavsiye edebileceğiniz terapistler kimlerdir?
(Genç yaştaki terapistleri tercih etmiyorum. Erkek ve olgun yaşta bir terapistin eşim üzerinde daha etkili olacağına inanıyorum.)(Ünlü terapistler 3-4 haftadan önce randevu veremiyorlar. Benimse bu konuyu hızlı çözüme kavuşturmam gerekiyor.)

Sevgiler...
Direkt kaynınızla konuşun.Hastalık durumunuzu da kenara bırakarak yaşça büyük kaynınız sizde niye kalsın ki ? Eşiniz abisi söz konusu olduğu için mantıklı düşünmüyor bunun dışında Farklı problemleriniz yoksa boşanma son seçeneğiniz olsun. Kaynınızdan kaynaklanan bir sorundan ötürü yuvanızı bozmayın derim
 
Ay bu kayın ve aynı evde yaşama konularını okuyunca bana afakanlar basıyor ellerim ayaklarım titriyor…Ben de benzer şeyler yaşamanın kıyısından döndüğüm için resmen travma olmuş bende 🙄

Konu sahibi lütfen kararınızda net ve emin olun.Kararınız ve istediğiniz ne kaynınızla aynı evde yaşamamak.O zaman ya o kayın o eve gelmeyecek açıkça bunu kaynınıza da herkese de söyleyeceksiniz ya da abisi ile birlikte eşinizi kapı dışarı edeceksiniz bu işin başka bir çözüm yolu yok.Kararı da eşiniz versin.Madem sizi bir kalemde bu kadar kolay silip atabiliyor o zaman şimdiden yolları ayırmak en iyisi.Abisinden daha az değer gördüğünüz bir evlilik sizi de mutlu etmez zaten.
 
Back