Kaygılı bağlanmadan kurtulan var mı yardım eder misiniz?

edatasxx

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
27 Mayıs 2024
475
1.293
28
Kızlar herkese günaydın. Ben bir süredir bu sorunla uğrasıyorum. 4 yıldır evliyim ve evliliğimde bir sorunum yok şükür. Bu zamana kadar kendimi eşime çok aşık deli gibi aşığım sanıyordum ve bunları hep bu yüzden yapıyorum sanıyordum ta ki kaygılı bağlanmayı ve belirtilerini okuyana kadar. Meğer ben bu hastalığa(hastalık diyeceğim) sahipmişim ve o yüzden böyleymişim. Bu durumdan aşırı rahatsızım. Sanki ben diye biri yok eşim için yaratılmış biri var. Tartıştığımızda kendimde haklı olsam hiç farketmez paşa paşa hep kendim gidiyorum. Bunları itiraf etmekte zorlanıyorum ama kendimi ona acındırmaya çalışıyorum tartıştıktan sonra barışmak için. İlgilisini çekmeye çalışıyorum sürekli barışmak için. Her şeyde ondan onay bekliyorum her şeyde bir gün ayrı kalsam kafayı yiyecek gibi oluyorum. Uzun uzun anlatıp sizi sıkmak istemiyorum ama kaygılı bağlanmanın bütün belirtilerini taşıyorum ve ben bu kişi olmak istemiyorum. Psikolojik bir destek almadan bundan nasıl kurtulabilirim? Belirtmeyi unutmuşum bu durum bende doğum yaptıktan sonra başladı nedense ve lohusa depresyonunu da ağır yaşamıştım…

Not: bu durumumu eşim asla kullanmıyor bu arada tam tersi bu durumumdan şikayetçi zaten bence o da bende böyle bir şey olduğunun farkında değil.
 
Son düzenleme:
İlk adım farkındalık. Siz durumun farkına varmışsınız sırada ki adım destek almanız. Psikoterapi yapan bir psikiyatri uzmanı bulmanızı tavsiye ederim. Zamanla çözümledikçe kendinizi davranışlarınız düzelecektir.
 
Kızlar herkese günaydın. Ben bir süredir bu sorunla uğrasıyorum. 4 yıldır evliyim ve evliliğimde bir sorunum yok şükür. Bu zamana kadar kendimi eşime çok aşık deli gibi aşığım sanıyordum ve bunları hep bu yüzden yapıyorum sanıyordum ta ki kaygılı bağlanmayı ve belirtilerini okuyana kadar. Meğer ben bu hastalığa(hastalık diyeceğim) sahipmişim ve o yüzden böyleymişim. Bu durumdan aşırı rahatsızım. Sanki ben diye biri yok eşim için yaratılmış biri var. Tartıştığımızda kendimde haklı olsam hiç farketmez paşa paşa hep kendim gidiyorum. Bunları itiraf etmekte zorlanıyorum ama kendimi ona acındırmaya çalışıyorum tartıştıktan sonra barışmak için. İlgilisini çekmeye çalışıyorum sürekli barışmak için. Her şeyde ondan onay bekliyorum her şeyde bir gün ayrı kalsam kafayı yiyecek gibi oluyorum. Uzun uzun anlatıp sizi sıkmak istemiyorum ama kaygılı bağlanmanın bütün belirtilerini taşıyorum ve ben bu kişi olmak istemiyorum. Psikolojik bir destek almadan bundan nasıl kurtulabilirim?

Not: bu durumumu eşim asla kullanmıyor bu arada tam tersi bu durumumdan şikayetçi zaten bence o da bende böyle bir şey olduğunun farkında değil.
E böyleyken tabi sorun olmaz evlilikte , olanıda zaten suçlu kendınız olarak görüp adama kendınızı acındırıyormuşsunuz

Destek almak istemiyorsanız şuan gerçeklerle yüzleşme süreciniz olsun .. ve bu yapıyorum dediğiniz eşinizin de şikayetçi olduğu duruma girmeyin . Sonra tekrar gözlemleyin
 
İlk adım farkındalık. Siz durumun farkına varmışsınız sırada ki adım destek almanız. Psikoterapi yapan bir psikiyatri uzmanı bulmanızı tavsiye ederim. Zamanla çözümledikçe kendinizi davranışlarınız düzelecektir.
Destek almadan kendimi adım adım düzeltemez miyim? Çok sık tartışmayız zaten bu arada dediğim tartışmalarda çok basit şeyler oluyor çok şükür büyük şeyler yok ortada. Mesela tartıştığımızda gitmeyerek başlasam bu işe sonra ben demeyi öğrensem arama mesafe koysam vs vs. Bu arada önceden böyle değildim nasıl oldu bu bilmiyorum bi anda kendimi böyle bir şeyin içinde buldum..
 
Kızlar herkese günaydın. Ben bir süredir bu sorunla uğrasıyorum. 4 yıldır evliyim ve evliliğimde bir sorunum yok şükür. Bu zamana kadar kendimi eşime çok aşık deli gibi aşığım sanıyordum ve bunları hep bu yüzden yapıyorum sanıyordum ta ki kaygılı bağlanmayı ve belirtilerini okuyana kadar. Meğer ben bu hastalığa(hastalık diyeceğim) sahipmişim ve o yüzden böyleymişim. Bu durumdan aşırı rahatsızım. Sanki ben diye biri yok eşim için yaratılmış biri var. Tartıştığımızda kendimde haklı olsam hiç farketmez paşa paşa hep kendim gidiyorum. Bunları itiraf etmekte zorlanıyorum ama kendimi ona acındırmaya çalışıyorum tartıştıktan sonra barışmak için. İlgilisini çekmeye çalışıyorum sürekli barışmak için. Her şeyde ondan onay bekliyorum her şeyde bir gün ayrı kalsam kafayı yiyecek gibi oluyorum. Uzun uzun anlatıp sizi sıkmak istemiyorum ama kaygılı bağlanmanın bütün belirtilerini taşıyorum ve ben bu kişi olmak istemiyorum. Psikolojik bir destek almadan bundan nasıl kurtulabilirim?

Not: bu durumumu eşim asla kullanmıyor bu arada tam tersi bu durumumdan şikayetçi zaten bence o da bende böyle bir şey olduğunun farkında değil.
Eğer şu anda psikolojik bir destek almak istemiyorsan farkındalık sürecini bi tık daha genişletebilirsin. Seni neyin tetiklediğini, eğer eşinle sağlıklı bir şekilde bağ kurabilirsen bunun onu ve seni nasıl etkileyeceğini gözlemle. Partnerinin yardımı olmadan bu konuyu aşman maalesef ki zor. Hayatının merkezi o ve eğer ki duygularını olması gerektiği gibi yaşarsan ilişkinin zarar göreceğini düşünüyor olabilirsin içten içe. Geçmişindeki yaraları da iyileştirerek kendine bir yardımda bulunabilirsin. Bu süreçte bilmeniz gereken tek şey sabırlı olmanın birçok şeyi değiştirebileceği. Birbirinize karşı nazik ve sabırlı olun, özellikle eşin sana karşı.
 
Eğer şu anda psikolojik bir destek almak istemiyorsan farkındalık sürecini bi tık daha genişletebilirsin. Seni neyin tetiklediğini, eğer eşinle sağlıklı bir şekilde bağ kurabilirsen bunun onu ve seni nasıl etkileyeceğini gözlemle. Partnerinin yardımı olmadan bu konuyu aşman maalesef ki zor. Hayatının merkezi o ve eğer ki duygularını olması gerektiği gibi yaşarsan ilişkinin zarar göreceğini düşünüyor olabilirsin içten içe. Geçmişindeki yaraları da iyileştirerek kendine bir yardımda bulunabilirsiniz. Bu süreçte bilmeniz gereken tek şey sabırlı olmanın birçok şeyi değiştirebileceği. Kendinize karşı nazik ve sabırlı olun.
Bu durum içerisindeyken sağlıklı bir ilişki nasıl olmalıdır bunuda bilemiyorum ki. Mesela tartıştığımızda konuları uzatmayarak yanına gitmeyerek bu işe başlasam diyorum. İstediğim şeylerde ondan onay beklemeden hareket etsem, gösterdiğim sevgi selini azaltsam vs vs olmaz mı
 
Eğer şu anda psikolojik bir destek almak istemiyorsan farkındalık sürecini bi tık daha genişletebilirsin. Seni neyin tetiklediğini, eğer eşinle sağlıklı bir şekilde bağ kurabilirsen bunun onu ve seni nasıl etkileyeceğini gözlemle. Partnerinin yardımı olmadan bu konuyu aşman maalesef ki zor. Hayatının merkezi o ve eğer ki duygularını olması gerektiği gibi yaşarsan ilişkinin zarar göreceğini düşünüyor olabilirsin içten içe. Geçmişindeki yaraları da iyileştirerek kendine bir yardımda bulunabilirsin. Bu süreçte bilmeniz gereken tek şey sabırlı olmanın birçok şeyi değiştirebileceği. Birbirinize karşı nazik ve sabırlı olun, özellikle eşin sana karşı.
Belirtmeyi unutmuşum bu durum bende doğum yaptıktan sonra başladı nedense ve lohusa depresyonunu da ağır yaşamıştım…
 
Bu durum içerisindeyken sağlıklı bir ilişki nasıl olmalıdır bunuda bilemiyorum ki. Mesela tartıştığımızda konuları uzatmayarak yanına gitmeyerek bu işe başlasam diyorum. İstediğim şeylerde ondan onay beklemeden hareket etsem, gösterdiğim sevgi selini azaltsam vs vs olmaz mı
Sağlıklı bir ilişki iki tarafın da huzurunu koruyan bir ilişkidir. Denge olur. Haklı olduğunuzda özür dilerken bulmazsınız kendinizi. Kabul etmeniz gereken şey kendiniz ve yapmanız gereken şey ona karşı olan sevginizi azaltmak değil, koşulsuzluğu azaltmak. Koşulsuz bir şekilde aşk verirken partnerinize, muhtemelen aynı şeyi ondan göremiyorsunuz. Kaygının sebebi bu olabilir. Ona verdiğiniz değeri azaltmayın, kendinize verdiğiniz değeri arttırın. Bu süreçte kendinize ve yapabileceklerinize inanın. Geçtiğiniz süreç kolay değil ve bunu kabul edin. Zorlanın ve kaygılanın ama kendinize bir çeşit sınırlar çizin. Mesela onun onayını beklemek için değil, onu yaptığınız bir şeyden haberdar etmek için söyleyin istediğiniz şeyi. Yapılanı değil düşünüleni değiştirin.
 
Sağlıklı bir ilişki iki tarafın da huzurunu koruyan bir ilişkidir. Denge olur. Haklı olduğunuzda özür dilerken bulmazsınız kendinizi. Kabul etmeniz gereken şey kendiniz ve yapmanız gereken şey ona karşı olan sevginizi azaltmak değil, koşulsuzluğu azaltmak. Koşulsuz bir şekilde aşk verirken partnerinize, muhtemelen aynı şeyi ondan göremiyorsunuz. Kaygının sebebi bu olabilir. Ona verdiğiniz değeri azaltmayın, kendinize verdiğiniz değeri arttırın. Bu süreçte kendinize ve yapabileceklerinize inanın. Geçtiğiniz süreç kolay değil ve bunu kabul edin. Zorlanın ve kaygılanın ama kendinize bir çeşit sınırlar çizin. Mesela onun onayını beklemek için değil, onu yaptığınız bir şeyden haberdar etmek için söyleyin istediğiniz şeyi. Yapılanı değil düşünüleni değiştirin.
Ben eşimden özür diliyorum ama o da benden hemen diler özür bu arada bende özür dilerim düşünememişim der yani ve benim baskılamamla değil kendi içinden gelerek. Zaten çoğu tartısmayı bu saçma psikoloji yüzünden inanın ben çıkarıyorum. Sevgisinide çok gösterir aslında sevgi göstermeyen biri değildir eşim. Ben neden nasıl böyle oldum bilmiyorum.
 
Ben eşimden özür diliyorum ama o da benden hemen diler özür bu arada bende özür dilerim düşünememişim der yani ve benim baskılamamla değil kendi içinden gelerek. Zaten çoğu tartısmayı bu saçma psikoloji yüzünden inanın ben çıkarıyorum. Sevgisinide çok gösterir aslında sevgi göstermeyen biri değildir eşim. Ben neden nasıl böyle oldum bilmiyorum.
Bu tamamen sizinle ilgili bir durumsa, bu şekilde hissetmeniz normal ve bunun farkında olmanız çok güzel. Hamilelikten sonra bu şekilde olduğunu yazmışsınız, muhtemelen bu dönemde tetiklenen birçok duygunuz olmuş. Lohusalık psikolojik olarak ağır bir dönemdir, kaygılı bir şekilde bağlanmaya sebep olması da çok şaşırtıcı değil. Eşinizle dürüst bir şekilde konuşun, kaygınızdan ve düşüncelerinizden onu haberdar edin. Zaten biliyor demeyin ve baş başa oturup konuşun çünkü eşinizin vereceği tepki birçok şeyi değiştirebilir. Kaygılı olmazsanız ilişkinizde iyi ve kötü nelerin olabileceğini de konuşun eşinizle. Her şey gönlünüzce olur umarım.
 
Merhaba, psikolojik destek almanız daha iyi olur fakat şuan destek almak istemediğiniz için bağlanma türü ve sağlıklı ilişkilerle ilgili kitaplar okumanızı öneririm. Kendinizin farkında olmanız çok iyi. Bundan sonra "ben nerde hatalı davranıyorum, neler yapmam gerek, bu davranışı uygulama sebebimin altındaki sebep nedir, eşimle daha mutlu, huzurlu olabilmek ve kendim için ne yapabilirim, ben ne istiyorum, nasıl birisi olursam daha iyi hissederim " vs. gibi sorular sorun kendinize.
 

Eklentiler

  • images (96).webp
    images (96).webp
    14 KB · Görüntüleme: 5
  • images (95).webp
    images (95).webp
    4,5 KB · Görüntüleme: 5
  • images (94).webp
    images (94).webp
    13,5 KB · Görüntüleme: 5
  • images (59).webp
    images (59).webp
    13 KB · Görüntüleme: 5
Merhaba, psikolojik destek almanız daha iyi olur fakat şuan destek almak istemediğiniz için bağlanma türü ve sağlıklı ilişkilerle ilgili kitaplar okumanızı öneririm. Kendinizin farkında olmanız çok iyi. Bundan sonra "ben nerde hatalı davranıyorum, neler yapmam gerek, bu davranışı uygulama sebebimin altındaki sebep nedir, eşimle daha mutlu, huzurlu olabilmek ve kendim için ne yapabilirim, ben ne istiyorum, nasıl birisi olursam daha iyi hissederim " vs. gibi sorular sorun kendinize.
Teşekkür ederim❤️
 
Bu tamamen sizinle ilgili bir durumsa, bu şekilde hissetmeniz normal ve bunun farkında olmanız çok güzel. Hamilelikten sonra bu şekilde olduğunu yazmışsınız, muhtemelen bu dönemde tetiklenen birçok duygunuz olmuş. Lohusalık psikolojik olarak ağır bir dönemdir, kaygılı bir şekilde bağlanmaya sebep olması da çok şaşırtıcı değil. Eşinizle dürüst bir şekilde konuşun, kaygınızdan ve düşüncelerinizden onu haberdar edin. Zaten biliyor demeyin ve baş başa oturup konuşun çünkü eşinizin vereceği tepki birçok şeyi değiştirebilir. Kaygılı olmazsanız ilişkinizde iyi ve kötü nelerin olabileceğini de konuşun eşinizle. Her şey gönlünüzce olur umarım.
Eşime bunu bu şekilde anlatmak istemiyorum çünkü bir yanım korkuyor benim ona hastalık şeklinde bağımlı olmam ona güç verir beni ezer saygı duymaz diye korkuyorum. Tam anlatabildim mi demek istediğimi bilmiyorum ama yani zaten gidemez kafasıyla davranmasını düşünmesini istemiyorum. Bu süreçte bir şeylerle ilgilenmek bana iyi gelir mi? Cilt bakımı pek yapmam ama sabah akşam kendime cilt bakımı yapmak, kitap okumak evime özenmek temizlik konusunda vs bunlarda bana iyi gelir miz?
 
Eşime bunu bu şekilde anlatmak istemiyorum çünkü bir yanım korkuyor benim ona hastalık şeklinde bağımlı olmam ona güç verir beni ezer saygı duymaz diye korkuyorum. Tam anlatabildim mi demek istediğimi bilmiyorum ama yani zaten gidemez kafasıyla davranmasını düşünmesini istemiyorum. Bu süreçte bir şeylerle ilgilenmek bana iyi gelir mi? Cilt bakımı pek yapmam ama sabah akşam kendime cilt bakımı yapmak, kitap okumak evime özenmek temizlik konusunda vs bunlarda bana iyi gelir miz?
Sorunun sizde olmadığını bu şekilde anlayabiliriz. Eşinizin şu anda iyi davranışlarına rağmen kafanızda ihtimaller var. Muhtemelen bu olay kaygılı bağlanmanızı körüklüyor. Lohusa döneminde psikolojik ve fiziksel olarak bitiktiniz bu da içinizde eşinizi kaybetme korkusu oluşturmuş. Yani en kötü anınızda ondan çekiniyorsunuz. Koşulsuz bir sevgi olmadığını biliyorsun, bu da seni istemediğin bu bağlılığa itiyor. Cilt bakımı, kitap okuma, yeni tarifler denemek size elbette iyi gelecektir ancak kalıcı bir çözüm sunmaz. Şu anda kendinize odaklanın ve süreci izleyin. Eğer ki kocanıza dürüst olabilme cesaretini bulabilirseniz bir saniye bile düşünmeyin. Hayatın sessizce acı çekmek için çok kısa olduğunu düşünüyorum. Gelecekte bir pişmanlığınız olsun hiç istemem. Eşinize genel anlamda bir kaygınız olduğundan bahsedebilirsiniz. Eğer ki sizi gerçekten seviyorsa sizin kaygınızı yok etmek için elinden geleni yapacaktır. Kendinizi onun yerine koyun. Eğer ki siz partnerinizi bir çeşit kaygının içinde görseydiniz, bu güçsüzlüğü onun aleyhine kullanır mıydınız yoksa ilişkinizi kurtarmak için onun huzurunu ön plana mı koyardınız? Kendi cevabını düşün, sonra da eşinin vereceği muhtemel cevabı.
 
Sorunun sizde olmadığını bu şekilde anlayabiliriz. Eşinizin şu anda iyi davranışlarına rağmen kafanızda ihtimaller var. Muhtemelen bu olay kaygılı bağlanmanızı körüklüyor. Lohusa döneminde psikolojik ve fiziksel olarak bitiktiniz bu da içinizde eşinizi kaybetme korkusu oluşturmuş. Yani en kötü anınızda ondan çekiniyorsunuz. Koşulsuz bir sevgi olmadığını biliyorsun, bu da seni istemediğin bu bağlılığa itiyor. Cilt bakımı, kitap okuma, yeni tarifler denemek size elbette iyi gelecektir ancak kalıcı bir çözüm sunmaz. Şu anda kendinize odaklanın ve süreci izleyin. Eğer ki kocanıza dürüst olabilme cesaretini bulabilirseniz bir saniye bile düşünmeyin. Hayatın sessizce acı çekmek için çok kısa olduğunu düşünüyorum. Gelecekte bir pişmanlığınız olsun hiç istemem. Eşinize genel anlamda bir kaygınız olduğundan bahsedebilirsiniz. Eğer ki sizi gerçekten seviyorsa sizin kaygınızı yok etmek için elinden geleni yapacaktır. Kendinizi onun yerine koyun. Eğer ki siz partnerinizi bir çeşit kaygının içinde görseydiniz, bu güçsüzlüğü onun aleyhine kullanır mıydınız yoksa ilişkinizi kurtarmak için onun huzurunu ön plana mı koyardınız? Kendi cevabını düşün, sonra da eşinin vereceği muhtemel cevabı.
Eşim psikolojik sorunlara pek inanmayan da bi insan bu arada ileri seviyedekiler hariç. Bu kaygılı bağlanmadan vs bahsettiğimde saçmalık olduğunu düşünebilir maalesef ki o yüzden de açamıyorum konuyu. Psikolojik destek almadan düzeltebilir miyim diye sormamın bir sebebide bu aslında eşim garip tepki verir inanmadığı için. Eşimin bana koşulsuz bir sevgisi var gerçekten biz çok zorlu yollarla evlendik ve eşim bana karşı olan sevgisini değerini çok iyi bir şekilde gösterdi bana bu yolda. Ben uzun zamandır bunları düşünüyorum her tartışmadan sonra ve sakinleştiğimde o ruh halinden çıktığımda ne kadar saçmaladığımı aslında eşimin hiçbir şey yapmadığını benim büyüttüğümün farkına varıyorum. En son 1 hafta önce tartıştık ve bana bıktım senin şu takıntılı hallerinden demişti. O kadar haklıydı ki bunu söylemekte o yaptığım şeylerden dolayı. Sonra oturup düşündüm ve gerçekten problemliyim bunu söylerken utanıyor üzülüyorum tartışmalarımızıda anlatmak istemiyorum ama anlatsam sizlerde zaten eşime hak verirsiniz. Ama bana bu şeyleri sanırım kaygılı bağlanma denen bu lanet yaptırıyor..
 
Sorunun sizde olmadığını bu şekilde anlayabiliriz. Eşinizin şu anda iyi davranışlarına rağmen kafanızda ihtimaller var. Muhtemelen bu olay kaygılı bağlanmanızı körüklüyor. Lohusa döneminde psikolojik ve fiziksel olarak bitiktiniz bu da içinizde eşinizi kaybetme korkusu oluşturmuş. Yani en kötü anınızda ondan çekiniyorsunuz. Koşulsuz bir sevgi olmadığını biliyorsun, bu da seni istemediğin bu bağlılığa itiyor. Cilt bakımı, kitap okuma, yeni tarifler denemek size elbette iyi gelecektir ancak kalıcı bir çözüm sunmaz. Şu anda kendinize odaklanın ve süreci izleyin. Eğer ki kocanıza dürüst olabilme cesaretini bulabilirseniz bir saniye bile düşünmeyin. Hayatın sessizce acı çekmek için çok kısa olduğunu düşünüyorum. Gelecekte bir pişmanlığınız olsun hiç istemem. Eşinize genel anlamda bir kaygınız olduğundan bahsedebilirsiniz. Eğer ki sizi gerçekten seviyorsa sizin kaygınızı yok etmek için elinden geleni yapacaktır. Kendinizi onun yerine koyun. Eğer ki siz partnerinizi bir çeşit kaygının içinde görseydiniz, bu güçsüzlüğü onun aleyhine kullanır mıydınız yoksa ilişkinizi kurtarmak için onun huzurunu ön plana mı koyardınız? Kendi cevabını düşün, sonra da eşinin vereceği muhtemel cevabı.
En son tartıştığımızda takıntılısın demişti dedim ya onu size anlatmak isterim olaya bir de siz bakın. Biz tatildeydik ve gece canımız sıkıldığı için dışarı çıktık eşim de caddelerde yürüyelim dedi. Yürüdüğünüz caddede de bu arada açık mekanlar falan vardı tatlıcı yemek yerleri çay kahve falan. Biraz yürüdükten sonra ben de eşime dedim ki nereye kadar yani böyle yürüyeceğiz cadde mi görmeye geldik falan dedim ben yürümek istemiyorum dedim. O da dolaşmak istiyordu bu arada. Ben bunu dedikten sonra biraz daha ilerledik daha dönelim o zaman dedi döndük. Ama daha o dolaşmak istiyordu ben öyle yapınca hevesi kaçtı anladım yani. Onun hevesini kaçırdığım için üzüldüm ve dedim ki karşı caddeye geçelim oradan yürüyelim falan o da işte dedi ki gerek yok otele dönelim sonra dönmeyeceğiz yürüyeceğiz falan diye tutturdum bunu yapıyorum ama aslında kendim yürümek istediğim için değil sırf o istediği için ilk başta. Bunların farkına tabii sonra düşününce vardım. Ama adamın hevesi kaçmış yani normal bir şekilde istemiyorum dedi. Ben işte tutturunca oradan bir tartışma çıktı ama eşim asla kalp kırıcı bir şey söylemedi ben büyüttükçe büyütüyorum falan otele gittik sonra eşim de uyumak istediğini söyledi. Uyutmadım. Rahatsız ettim sürekli. Rahatsız ediyorum ama bulaşma anlamında bir rahatsızlık çünkü o an onun suratı asık ya uyuyacak ya ben asık suratlı o şekilde uyumak istemiyorum barışacağız öyle uyuyacağız illa aramız iyi olacak yani. ben bunu istediğim için onu hiçbir şekilde uyutmadım eşim de buna çok sinirlendi işte hep senin istediğin mi olacak şu takıntılı hallerinden kurtul artık Falan dedi kızdı. Konuyu tam ayrıntılı anlatamıyorum ama basit bir örnek mesela.
 
Back
X