Ne zamandır yoktun rüyalarımda,
neden, gönlümün en hüzünlü
vaktinde gelişin?
Katmerleyip acılarımı,
neden yaralı gönlümü
üzüşün?
Söyle bebeğim...
Dört gözle beklemiştim yollarını,
hissetmişsindir.
Koklamayı istemiştim doyasıya.
Kenetlensin istemiştim,
bakışların bakışıma.
Neden kalmayı reddetmiştin bebeğim?
Dünyayı yaşamaya değer mi bulmamıştın,
yoksa... Anneni mi sevmemiştin?
Neden bebeğim,
nedendi ani gidişin?
Susmaksızın ağladım ardından
üç gün boyunca.
Sonra bir masal anlattılar bana.
Dediler ki;
"Ağlarsa analar bebeklerinin ardından
Gözyaşları sel olur, bebekler boğulur."
Kandı bu masala, büyümeyen yüreğim.
Sustum,
tırnaklarımı avuçlarıma batırarak.
Haykırdım,
sessiz çığlıklar atarak
Ve
o günden sonra,
ben, hiç ağlamadım bebeğim.
hiçbir şey beni,
gidişinden daha fazla üzemedi,
ağlatamadı gözlerimi.
Söz sana,
yemin sana,
and sana bebeğim.
Sana dökemedim ya,
senden gayrı hiçbir şeye
gözyaşı dökmedim, dökmeyeceğim..
Rahat uyu o meçhul diyarlarda,
Mutlu kal meleğim...