Allah yardım etsin ağrılarını hafifletsin şifa versin..Sizede dayanma gücü versin..50 yaşındaydı annem. Daha çook gençti. Hayalleri vardı; emekli olacaktı, bizi evlendirecekti, torunlarını sevecekti, Afrika’da kabilelere katılacaktı, dünyayı gezecekti... Olmadı hiç biri. 9 ay önce teşhisi konmuştu “ağız içi kanseri” diye... 3 ameliyat, kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi, bitkisel takviyeler hiç biri işe yaramadı lanet mikrobu durdurmaya. Bir adım bile atamadık iyileşme yolunda. Kemoterapi alırken o yan etkileri yaşarken gerilemek bir yana kanser akciğerlerine sıçradı. Ne büyük ağrılar yaşadı hiç bir ağrı kesicinin dindiremediği. Hiç vazgeçmedi savaşmaktan ama en sonunda “özür dilerim çocuğum, Allah tedavi olmamı istemiyor hiç bir tedavi bana yaramıyor başka bir ilaç almayacağım” demişti. Doktorlar bile şaşırdı hastalığın 9 ayda bu kadar nasıl ilerleyebileceğine. Son anına kadar evde olmak istedi ancak nefes alamamaya, bilinci bulanıklaşmaya, ağrıları dayanılmaz bir hal almaya başlayınca mecburen hastaneye götürdük, bize çok kızdıŞimdi yoğun bakımda uyutuluyor. Doktorlar her an her şeye hazırlıklı olmamız gerektiğini söylediler. Yoğun bakıma girmek istemiyordu “ben evimde çocuklarımı yıkayıp kocama sarılıp uyumak istiyorum beni yatırmayın” diyerek girdi oraya. İçimiz yanıyor bu acı nasıl geçecek bilmiyorum Paylaşmak istedim... Allah yardımcımız olsun...
Allah yardımcınız olsun canım çok çok üzüldüm
Ağrıları çok dayanılmaz olduğu için mi hastaneye yatırdınız ? Annenizi eve götürüp oradan ilaçlarını verme durumunuz yok mu, en azından isteğini yerine getirmiş olurdunuz.
Allah sabır ve dayanma gücü versin arkadaşım . Şu durumda en doğrusunu yapmışsınızNefes alamıyordu evdenefes alabilmek için boncuk boncuk terliyordu uyuyamıyordu. Bir yudum su içebilmek için 15dk nefesini hazırlayıp suyu yuttuğunda tıkanıyordu. Oturmaya yatmaya bile hali yoktu. Hiç beslenemiyordu. Sabahlara kadar inliyordu. Kafası da biraz gitti son günlerde. Biz yine de oksijen tüpü alıp eve getirme taraftarıydık ama akciğerine pıhtı atmış makinesiz nefes alması imkansız artık, o yüzden mecbur kaldık
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?