Bunları duyduğuma , benim başıma geldiğine inanamıyorum güllüğüm.
Hala susturamadım kendimi, deliye döneceğim.
Ruh hastaları gibi korku içerisindeyim şu anda.
Ne diyebilecek birim, ne anlatabilecek durumum var.
Hamdolsun yine de ne diyeyim. Babama üzülüyorum, ömrü hayatı hep bu tür şeylerle uğraş içersinde geçti. Herkes bitti şimdi sıra bendeymiş gibi geliyor.
Daha da korktuğum şeyler var ama onları bırak sözü yazıya dökmekten bile korkuyorum güllük..
Her şeye rağmen güllüğüm sevdiceğime msnde de olsa tekrar öyle bir cümle kurabildim ya, nası huzurluyum nasıl huzurluyum bundan ötürü. Sinir şey hem biliyor neden söylediğimi hem de şımarıklık yapıyor.. O'nun şımarıklığını bile seviyorum.
Çok özledim Üsküdar'ı, kursumu ve O'nu... Perşembe gecesi görmüştüm en son, bakalım bugün için geleceğim okula demişti cumartesi gecesi konuşurken ama belli olmaz sağı solu.
Gün gelecek bu hüzün beni öldürecek,
Ölümümün sebebini bi tek kendisi bilecek..
Herkesi kendi gibi bilmesin demiş.
Nasıl bileyim yani?
İnsanlar şerefsiz güvenmeyeceksin, inanmayacaksın şeklinde ayakta durup da paranoyaya mı bağlayayayım, üzerimde yeterli derecede bir korku hasıla gelmişken!?