Ankara sokaklarında yürüyen, kahverengi, kısa saçlı, iyi giyimli bir kız... Hüznünü sadece gözlerinden okuyabileceğiniz kadar mutlu görünümlü... Kısa saçlı; çünkü daha dün uzatmak için aylarca uğraştığı saçlarına kıymış... Herkese de 'bakımı zor oluyordu' yalanını atmış. Kendini de 'değişiklik olsun istedim fena mı oldu?' diye kandırıyormuş.
Gerçek, aynada küt kalmasına ramak kalmış saçlarını kütmüş gibi toplayıp kendine bakıyorken yüzüne buz gibi çarpmış. 'O'nun sevgilisine benzemek için miydi bu yani, onun küt saçlı sevgilisine... Hayır, hayır, bu gerçek olamazmış, saçlarını çözüp aynadan hızla uzaklaşmış...
Ankara sokaklarında yürüyen, kahverengi, kısa saçlı,iyi giyimli bir kız... İçine akıttığı yaşları sadece yeşil gözlerine dikkatli bakıldığında anlaşılabilecek kadar mutlu görünümlü... Her şeyi kabullenmiş, kabuğuna çekilmiş, 'o'nun kendisini arayacağı güne kadar sessizlik yemini etmiş...
Bir kız... Minik yüreğinin kaldıramayacağı kadar büyük bir ayrılık yaşamış... Her gün aynı şarkıyı söylermiş, duymayacağını bildiği halde, eski sevgilisine ...
Takvimlerden haberin yok mu?
Geçiyor yıllar...
Vakit geç olmuş, dönülmez yolmuş
Yürek bin pişman...