• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kadının kadına yaptığı şiddet

Kesinlikle benim 6 yaşındaki oğlum bile hakkını savunuyor. Insaniz sonuçta bazen istemeden de sesimizi yukseltiriyoruz belki cocuguma sesimi yukselttigim zaman bana neden bağırarak konusuyorsun sessiz soylesende anlarım anne diyor. Kendi cocuklugumda hakkımı aradığım zaman anneme karşı "sen bana karşı mi geliyorsun "derdi. Ya biz degistik ya ailelerimiz gerçekten degisikti
ailelerimiz kotu ebeveynlerdi ama onlarin sucu degil onlar da oyle gorduler
cunku ozellikle dogu toplumlarinda itaat ve biat kulturu var , onlar da oyle yetistigi icin bizi de oyle yetistirdiler
ama artik zaman farkli , teknoloji cagindayiz , internet uzerinden her turlu bilgiye ulasabiliyoruz , okuyoruz ogreniyoruz ve uyguluyoruz
bizim yaptigimiz dogru , cocuklarimizi dogru yetistiriyoruz
herseyin basi egitim , biz nasil egitirsek oyle yatisecek cocuklarimiz ve bu ulkeyi degistirecekler
mesela benim 9 yasindaki oglum sabah odasini supurdu , bixim evde kadin erkek diye cinsiyet ayrimi yoktur insan vardir
ben kahvaltiyi hazirladim esim topladi makinaya yerlrstirdi calistirdi , sonra kahve yapti
boyle yetisen cocuklar gelecekte kadina eziyet edebilir mi sizce? o yuzden biz kadinlara cok is dusuyor ve o yuzden ben zaman zaman elestirilerimi acimasizca yapabiliyorum :)
 
Ya arkadaşlar tamam aile her şey,ama bir yere kadar sonuçta.
Bütün hayatı boyunca da insan kendine bir şey katmıyorsa,ben aklını kullandığından şüphe ederim.

Sanki tüm bu ayrıma karşı olanların ailesi ''toplumsal rollere karşı dur'' diye mi eğitti ? Hayır.

Her şeyi ''ama o öyle büyütülmüş'' deyip kapatamayız özür dilerim ama.Yok madem böyle kapatacağız erkeklere neden kızıyoruz ? Onlar da öyle büyütülmüşler işte,fark ne ?
zaten kizdigimiz nokta oyle yetistirilmesi degil boyle bir cagda okuyup kendini gelistirmemesi , o yuzden biz anneler okuyup ogrenip cocuklarimizi duzgun yetistirmeliyiz , bize yapilan hatalari tekrar etmemeliyiz , analarimiz bizi boyle yetistirmis deyip yapilan hatalara devam etmemeliyiz
 
Kendine acımayana kimse acımıyor. Sen kendini düşüneceksin gerisi boş. Mesela kendi yaptığım hata ile ilgili bir konu açıldığında, beceremediğim şeyler için insanlara akıl verdiğimi farketmiştim. O zamandan beri düşünerek yazıyorum. Haliyle yorumlarım da azaldı, haldır huldur dalmayınca konuya sırf yazmış olmak ya da nuhalefet olmak için yazmamaya başladım. Uygulanabilecek fikirleri vermeye çalışıyorum. Özeleştiri yapmalı insanlar ama bu gerçekten zor.
 
zaten kizdigimiz nokta oyle yetistirilmesi degil boyle bir cagda okuyup kendini gelistirmemesi , o yuzden biz anneler okuyup ogrenip cocuklarimizi duzgun yetistirmeliyiz , bize yapilan hatalari tekrar etmemeliyiz , analarimiz bizi boyle yetistirmis deyip yapilan hatalara devam etmemeliyiz

Şunu savunuyorum ben.
Bilgi çağında cahillik bir seçimdir.
 
Şunu savunuyorum ben.
Bilgi çağında cahillik bir seçimdir.
gayet mantikli bir yorum :)
mesela ben sunu hic anlayamadim , bebegiyle ilgili sorunu var ama once bu konu uzerindeki uzmanlarin sitesini okumak yerine buraya gelip soruyorlar
benim iki tane konum var ikisi de cocuklarimla ilgili ama once actim okudum uzmanlar ne diyir diye , sonra da gelip annelerin tecrubelerini ogrenmek istedim
bilgiye ulasmak bu kadar kolayken ulasmamayi tercih etmeyi ben anlayamiyorum gercekten
 
Kendini %100 seven ve kabul eden kadin iste benim.

Cunku mukemmel olmak zorunda olmadigimi biliyorum. Oldugum kadarimla asiri mutluyum.

Mesela 6 yillik evlilikte bir kere bile utu yapmadim, cam silmedim, kuvet banyo lavabo ovmadim.
Herhangi bir yerde konuda gecerse herkes bana "ayy ne bicim kadinsin iyyy pis" diyolar.

Evimde 5 gun temizlikci var. Evim tertemiz. Bunu duyunca "iyyy ise yaramaz... bi is gelmez elinden neye yarar incilerin dokulmez yapsana" diyorlar.

E ben calisiyorum vaktim ve halim yok diyorum "ayy hic calisamam kocam her seyimi karsilar senin gibi zavalli ve muhtac degilim" diyorlar. Asil muhtac kendileri haberleri yok. E tabi sonra da burda "aldatildim ama durumum yok katlaniyorum" diye konu aciyorlar.

Bazi kadinlarin bosluktan catacak yer aradigini dusunuyorum.
Bunun disinda dayatma kaliplara gulup geciyorum. Takilmayim hanimlar. Nasil mutluysaniz oyle olun.

Birbirimize en buyuk hakaret ise "canim erotik ic camasiri giy guzel sofra hazirla kocani elinde tut" tavsiyeleri. Adamin gozu disarda, niyeti bozuk... suclu ve onlem almasi gerekn kadin oluyor. Neden?
 
Herkes toplumsal rollerin, onlara söylenenin tuzağına düşmüş. Herkesle zaten empati kuramayız ama sinirlenmeye, zorlamaya gerek yok. Dediğim gibi her yerden her sınıftan insan var. Bizim için çok ortada olan bir çözüm herkes için öyle değil. Bi de bunun üstüne hemcinsleri tarafından yargılanmak insana baya değersizlik duygusu verir. Kim bilir kadının biri erkektir istediği her şeyi yapar diyen bir anneyle büyüdü o kurunun içinden çıkamıyor. Kim bilir bir başkası altınlarını verirsen güvencen gider erkek para kazanmak zorunda diye büyütüldü. Birbirimize daha yapıcı yardım etmezsek böyle gidecek bu. Bu insanları yargılamak çok nadir yapıcı sonuç getirmiyor mu sizce de?

Anlatmak istediğinizi anladım, burada açılmış çoğu konuda kadın kendini sevmiyor,değerinin farkında değil.
Buna da içten içe sinirleniyorsunuz.
Açılan konuya bakıyorum konu sahibi öğretmen şiddet görüyor,polis psikolojik şiddetin alasını yaşıyor üstüne de küfür,hatta geçenlerde bir psikolog vardı aldatılan,
Şimdi eğitim görmemiş bir kadın ve ya baskı içinde büyümüş birileri değil gayet bilinçli yetiştirilmiş insanlar;size boşanacağım ama ne yapacağım demiyor; İlişkimi nasıl düzeltirim diyor ya da eşimi kendime nasıl çekerim diye soruyor
Bu yaklaşımı yargılamak bana hoş gelmiyor ama yargılıyorum.
Sen de kendine güvenmezsen diğerleri nasıl güvensin, nasıl dur densin diyoruz!
Hafiften silkeliyoruz, çok gaddarca olmadığı sürece işe yaramasını umuyorum
 
O hödük erkekleri yetiştiren de birer anne , benim kv m bana neler yapardı ben az bile yapıyorum diyen de ... parkta kendine vuran çocuğa git yavrum sen de ona vur diyen de , benim yavrum mükemmeldir diyip toz kondurmayan hatalarını göremeyen de anne...

bizleriz aslında toplumu oluşturanları yetiştiren . Bakın bakalım hangimiz sorunumuzu bağrış çağrış yapmadan çözebiliyoruz ? Hangimiz farklı bir düşünceye ne kadar tahammül ediyoruz? Bazen gördüğümüz yanlışları bile görmemezlikten geliyoruz bana dokunmayan yılan misali....

Arkadaşım toplumuzun kodu hepten yanlış ! :KK42:
 
Valla ben yargilama elestirme boyutunun en agirini yasadim esimin ailesi tarafindan birde fiziksel boyutu var metrodan elim.kolum dolu cikiyorum kadinin biri daldi omuz atti bana arka ustu dusuyodum tutunmasam fiziksel olarakta kadin gibi zarif kadin cok az var oyle hosgorulu hod sod olmayan kiskanclik en onemlisi bence sirf o yuzden daha acimadiz oluyolar
 
Benim de şikayet ettiğim konu bu.
Ama bunun bir nedeni olduğunu düşünüyorum.
Sevgi açlığı bu. O kadar sevgisiziz ki.
Kadına soruyorsun 'nasıl anladın seni sevdiğini? neden kaçtın?' diyor ki hep bana güzel sözler söyledi, seni seviyorum dedi. Sahiplendi.' diyor. Bu kadar basit işte sevgi, aşk. Çünkü bilmiyor, görmemiş, başı okşanmamış, arkasında durulmamış çoğu kadının. Bir köşede büyüyüp gitmiş. Sevgiyi, ilgiyi ağalı töreli, vurmalı kırmalı, kaçırmalı, kapatmalı, türk dizilerinden öğrenmiş.

Kısıtlamayı, bir erkeğin olmayı sahiplenme sanmış.
Eve kapatılmayı, kıyafetine, laflarına, fikirlerine karışılmayı kıskanmak sanmış.
Ya benimsin ya toprağın, evimin kadını olacaksın diyeni evine bağlı sadık sanmış.

Tüm dünyayı eltisi, görümcesi, kaynanası, mahallesi sanmış.
Hırslı olmasına izin verilmemiş hiç, dış dünyayı görmemiş.
Ne bekliyoruz bu insanlardan? Nasıl bir gelecek bekliyoruz?

Bahsettiğim tam olarak bu. Sevgi açlığı olan insana yargılayıcı cevap vermek ne kadar işe yarar? Onun için söylenenler ne kadar cevap olur? Bunun nedenini anlamaya çalışıyorum. Belki hemcinslerimize biz yardım ederiz.
 
Geçen hafta tam da bu sorunun yanıtladığı bir panele katıldım toplumsal cinsiyetle ilgili. Bizler aslında kimliklerimizi kendimizi başka insanlardan ayırarak kurariz. Başkalarından çeşitli açılardan ayrıldığımız yönler bizim kim olduğumuz konusunda belirleyici olur. Toplumda "erkek gibi" olmak kadını yücelten ya da yüceltmek için söylenen bir ifade ve aslında insanların düşüncelerini de yansıtıyor. Bir erkeğin kadına benzetildiği için yuceltildigini görmek ise olanaksızdır ve "karı gibi konuşmak" biçimindeki çirkin ifade de bu durumun yansımasıdır. Erkekler için kimlik kurulumu biraz daha kolay. O erkektir ve kadınlara asla benzemez, benzemeye çalışmaz. Kadınlar ise kimliklerini diğer kadınlar üzerinden kurma eğilimindedirler. Başka kadınların şuh kahkahalari, flortoz tavirlari ya da ezik olmalari, dayak yemeleri vb. daha birçok şey kadınları diğer kadınlardan ayırır. Aslında varolan bir kimlikten de söz etmek olanaksız. Kimliğimiz yaşadıklarımız karşısındaki duruşumuz ve yaşamadıklarımıza ilişkin kendimizi diğerlerinden ayırt etme biçiminde sürekli gelişir. Biraz karışık oldu sanırım ama bu panelden de yola çıkarak demek istediğim kadınların diğer kadınları otekilestirmelerinin kendi kimlik kurulumlarinda büyük oranda belirleyici olduğudur.

''kadının kimlik bulma çabası'' bakış açısı baya güzl bir cevap oldu. Teşekkür ederim :)
 
Ben akilsiz kadinlara sinirleniyorum empati kurup kendimi onun yerine koyup cevap veremem.
Ornegin kadin uc kere aldatilmis ama kaynanasinin onu ezmesini dert ediyor empati kavrami bitiyor bende.

Mesela dun bir reklam konusu acildi kocam izin vermiyor katalog isiyle para kazaniyorum ne demek kocam izin vermiyor benim kafam bunu almiyor.Kari koca degil sahip kole iliskisi bunlar.

Kadinin kendine vermedigi degeri ben buradan iki satir yazimla veremem.

Kendine değer veren kadın örneği görmek çok önemli. Haklısınız bazılarımız ne demek kocam izin vermiyor diyebiliyorken bazılarımız öyle diyebileceğini bile bilmiyor işte. Daha çok örnek yazsak keşke buraya kendi gücümüzü elimize almakla ilgili.
 
Kendine acımayana kimse acımıyor. Sen kendini düşüneceksin gerisi boş. Mesela kendi yaptığım hata ile ilgili bir konu açıldığında, beceremediğim şeyler için insanlara akıl verdiğimi farketmiştim. O zamandan beri düşünerek yazıyorum. Haliyle yorumlarım da azaldı, haldır huldur dalmayınca konuya sırf yazmış olmak ya da nuhalefet olmak için yazmamaya başladım. Uygulanabilecek fikirleri vermeye çalışıyorum. Özeleştiri yapmalı insanlar ama bu gerçekten zor.

Bayıldım bakış açınıza işte bu :)
Eminim baya yardımcı oluyorsunuzdur insanlara. İnsan kendinde olanı verebiliyor gerçekten de. Muhalefete girmek yargılamak, suçlamak faydasız.
 
Anlatmak istediğinizi anladım, burada açılmış çoğu konuda kadın kendini sevmiyor,değerinin farkında değil.
Buna da içten içe sinirleniyorsunuz.
Açılan konuya bakıyorum konu sahibi öğretmen şiddet görüyor,polis psikolojik şiddetin alasını yaşıyor üstüne de küfür,hatta geçenlerde bir psikolog vardı aldatılan,
Şimdi eğitim görmemiş bir kadın ve ya baskı içinde büyümüş birileri değil gayet bilinçli yetiştirilmiş insanlar;size boşanacağım ama ne yapacağım demiyor; İlişkimi nasıl düzeltirim diyor ya da eşimi kendime nasıl çekerim diye soruyor
Bu yaklaşımı yargılamak bana hoş gelmiyor ama yargılıyorum.
Sen de kendine güvenmezsen diğerleri nasıl güvensin, nasıl dur densin diyoruz!
Hafiften silkeliyoruz, çok gaddarca olmadığı sürece işe yaramasını umuyorum
Yol gösterelim ama hepsi o kadar, kızıyorsunuz haklınız da ama kendi kendinize kızmanızın bir faydası olmuyor, şiddet ya da aldatma sorunu yaşayan kadınlar çizeceği yolu yine kendi belirliyor.

Yakınlarımda oturan bir kadın var, çalışıyor, ev kendine ait, çocuğu da yok, size diyebilirim ki neredeyse hergün şiddet görüyor, dert yanıyor ağlıyor, bir kadın olarak onu öyle görmek beni çok üzüyor, o anlattıkça gözyaşlarımın sicim gibi aktığı zamanlar da oldu, yol gösterdim, yapması gerekenleri anlattım, tavsiyelerde bulundum, aklınıza ne gelirse yaptım, başlarda haklısın söylediklerini yapacağım dedi ama bir gün yine anlatırken "ben kocamı seviyorum, ayrılsam ondan iyisini mi bulacağım, biraz sinir sorunu var, o da geçer zamanla, herkesin kocamda göz var" dedi, o gün tavsiyelerim son buldu, bu kadını zorla kocasının elinden alamam, kendisinin istemesi lazım, bile bile şiddet görüp buna katlandığı için kızmıyor muyum kızıyorum, büyük bir öfke oluyor içimde, ona ayrı eşine ayrı kızıyorum, bazen kavga seslerini duyunca irkiliyorum ama kocamı seviyorum diyen bir kadına ne yapabilirim ki? Çekip bağırsam çağırsam kızsam fayda edecek mi?

Benzer bir durumu başka bir hemcinsimde de yaşamıştım, bir süre sonra verdiğim tavsiyeleri eşine ve kayınvalidesine anlattığını fark ettim, türlü bahanelerle benden uzaklaştı, yine de akıllanmadım maalesef.

 
Kendini %100 seven ve kabul eden kadin iste benim.

Cunku mukemmel olmak zorunda olmadigimi biliyorum. Oldugum kadarimla asiri mutluyum.

Mesela 6 yillik evlilikte bir kere bile utu yapmadim, cam silmedim, kuvet banyo lavabo ovmadim.
Herhangi bir yerde konuda gecerse herkes bana "ayy ne bicim kadinsin iyyy pis" diyolar.

Evimde 5 gun temizlikci var. Evim tertemiz. Bunu duyunca "iyyy ise yaramaz... bi is gelmez elinden neye yarar incilerin dokulmez yapsana" diyorlar.

E ben calisiyorum vaktim ve halim yok diyorum "ayy hic calisamam kocam her seyimi karsilar senin gibi zavalli ve muhtac degilim" diyorlar. Asil muhtac kendileri haberleri yok. E tabi sonra da burda "aldatildim ama durumum yok katlaniyorum" diye konu aciyorlar.

Bazi kadinlarin bosluktan catacak yer aradigini dusunuyorum.
Bunun disinda dayatma kaliplara gulup geciyorum. Takilmayim hanimlar. Nasil mutluysaniz oyle olun.

Birbirimize en buyuk hakaret ise "canim erotik ic camasiri giy guzel sofra hazirla kocani elinde tut" tavsiyeleri. Adamin gozu disarda, niyeti bozuk... suclu ve onlem almasi gerekn kadin oluyor. Neden?

Sizin bu yazdıklarınızı inşallah buradaki çoğu ihtiyacı olan kadın girip okumuştur.
İnsanların kendini %100 seven birini görmesi, okuması lazım. Nasıl mutluysanız öyle olun kilit cümle.
 
Herkes çok güzel şeyler yazmış teşekkür ederim.
Konuyu da yanlış yere açmışım galiba kusura bakmayın acemilik :)
 
Yol gösterelim ama hepsi o kadar, kızıyorsunuz haklınız da ama kendi kendinize kızmanızın bir faydası olmuyor, şiddet ya da aldatma sorunu yaşayan kadınlar çizeceği yolu yine kendi belirliyor.

Yakınlarımda oturan bir kadın var, çalışıyor, ev kendine ait, çocuğu da yok, size diyebilirim ki neredeyse hergün şiddet görüyor, dert yanıyor ağlıyor, bir kadın olarak onu öyle görmek beni çok üzüyor, o anlattıkça gözyaşlarımın sicim gibi aktığı zamanlar da oldu, yol gösterdim, yapması gerekenleri anlattım, tavsiyelerde bulundum, aklınıza ne gelirse yaptım, başlarda haklısın söylediklerini yapacağım dedi ama bir gün yine anlatırken "ben kocamı seviyorum, ayrılsam ondan iyisini mi bulacağım, biraz sinir sorunu var, o da geçer zamanla, herkesin kocamda göz var" dedi, o gün tavsiyelerim son buldu, bu kadını zorla kocasının elinden alamam, kendisinin istemesi lazım, bile bile şiddet görüp buna katlandığı için kızmıyor muyum kızıyorum, büyük bir öfke oluyor içimde, ona ayrı eşine ayrı kızıyorum, bazen kavga seslerini duyunca irkiliyorum ama kocamı seviyorum diyen bir kadına ne yapabilirim ki? Çekip bağırsam çağırsam kızsam fayda edecek mi?

Benzer bir durumu başka bir hemcinsimde de yaşamıştım, bir süre sonra verdiğim tavsiyeleri eşine ve kayınvalidesine anlattığını fark ettim, türlü bahanelerle benden uzaklaştı, yine de akıllanmadım maalesef.
Acaba gerçekten seviyorlar mı?hep bunu düşünmüşümdür!
Bana bu platform çok şey kattı,istiyorum ki onlara da katsın,cesaret versin yazık sonra çok vahlanacaklar..
Belki kızıyorlar içten içe,ama kendisini sevmeyen,kendisine değer vermeyen insanı kim sever ki,kim saygı duyar ki...
Başta kendimiz sonra yetiştireceğimiz evlatlar için yani geleceğimiz için de endişem.

Gelinimizin erkek kardeşimle bir sürtüşmesi oldu yıllar evvel ve annesine gidip kaldı 1 ay ,o süreçte her ikisi ile de yapıcı konuşmaya çalıştım ama yinede ilk söylediğim söz şu idi olmuyorsa zorlamayın,giden yıllarınıza yazık.Bitmesi gerekiyorsa çıkar yol yoksa dünyanın sonu değil.Sonra adım tam görümce oldu:)
Gelin bir affaladı,sanki ayrılmalarını istiyormuşum gibi:)Çek otur daha iyisini mi bulacaksın demeliymişim gibi hissettim:)
Mune siz de bizimgibilerde değişmez,bıkmadan doğruyu gösterelim ama tabi ki nazikçe.
 
Her zaman söylediğim şey kadının kadına yaptığı sözlü taciz oranı gerçekten çok yüksek. Bazen düşünüyorum da hiç tanımadığı insana peş peşe çocuk doğurmuş biri diye laf atan bir kadının yetiştirdiği çocuktan ne olacak diye... annem hiç tanımadığı birine çocuk doğurmuş diye laf atıyorsa bende güzel bir Kıza atabilirim der. Tacizin temeli maalesef anne baba olduğuna inanıyorum. Çevremde gördüğüm anne babası herşeye dedikodu yapıp laf atan kişilerin çocukları da aynen o şekilde oluyor istisnalar hariç.
 
Back
X