- 4 Şubat 2015
- 11.087
- 31.424
- 598
- Konu Sahibi oversensitive
- #41
Tam da yazmak istediklerimdi bunlar.Beni tek parmak stayla bir saat yazmaktan kurtardığın için teşekkürü borç bilirim:)Noktası virgülüne katılıyorum.

Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Tam da yazmak istediklerimdi bunlar.Beni tek parmak stayla bir saat yazmaktan kurtardığın için teşekkürü borç bilirim:)Noktası virgülüne katılıyorum.
ailelerimiz kotu ebeveynlerdi ama onlarin sucu degil onlar da oyle gordulerKesinlikle benim 6 yaşındaki oğlum bile hakkını savunuyor. Insaniz sonuçta bazen istemeden de sesimizi yukseltiriyoruz belki cocuguma sesimi yukselttigim zaman bana neden bağırarak konusuyorsun sessiz soylesende anlarım anne diyor. Kendi cocuklugumda hakkımı aradığım zaman anneme karşı "sen bana karşı mi geliyorsun "derdi. Ya biz degistik ya ailelerimiz gerçekten degisikti
zaten kizdigimiz nokta oyle yetistirilmesi degil boyle bir cagda okuyup kendini gelistirmemesi , o yuzden biz anneler okuyup ogrenip cocuklarimizi duzgun yetistirmeliyiz , bize yapilan hatalari tekrar etmemeliyiz , analarimiz bizi boyle yetistirmis deyip yapilan hatalara devam etmemeliyizYa arkadaşlar tamam aile her şey,ama bir yere kadar sonuçta.
Bütün hayatı boyunca da insan kendine bir şey katmıyorsa,ben aklını kullandığından şüphe ederim.
Sanki tüm bu ayrıma karşı olanların ailesi ''toplumsal rollere karşı dur'' diye mi eğitti ? Hayır.
Her şeyi ''ama o öyle büyütülmüş'' deyip kapatamayız özür dilerim ama.Yok madem böyle kapatacağız erkeklere neden kızıyoruz ? Onlar da öyle büyütülmüşler işte,fark ne ?
zaten kizdigimiz nokta oyle yetistirilmesi degil boyle bir cagda okuyup kendini gelistirmemesi , o yuzden biz anneler okuyup ogrenip cocuklarimizi duzgun yetistirmeliyiz , bize yapilan hatalari tekrar etmemeliyiz , analarimiz bizi boyle yetistirmis deyip yapilan hatalara devam etmemeliyiz
gayet mantikli bir yorum :)Şunu savunuyorum ben.
Bilgi çağında cahillik bir seçimdir.
Herkes toplumsal rollerin, onlara söylenenin tuzağına düşmüş. Herkesle zaten empati kuramayız ama sinirlenmeye, zorlamaya gerek yok. Dediğim gibi her yerden her sınıftan insan var. Bizim için çok ortada olan bir çözüm herkes için öyle değil. Bi de bunun üstüne hemcinsleri tarafından yargılanmak insana baya değersizlik duygusu verir. Kim bilir kadının biri erkektir istediği her şeyi yapar diyen bir anneyle büyüdü o kurunun içinden çıkamıyor. Kim bilir bir başkası altınlarını verirsen güvencen gider erkek para kazanmak zorunda diye büyütüldü. Birbirimize daha yapıcı yardım etmezsek böyle gidecek bu. Bu insanları yargılamak çok nadir yapıcı sonuç getirmiyor mu sizce de?
Benim de şikayet ettiğim konu bu.
Ama bunun bir nedeni olduğunu düşünüyorum.
Sevgi açlığı bu. O kadar sevgisiziz ki.
Kadına soruyorsun 'nasıl anladın seni sevdiğini? neden kaçtın?' diyor ki hep bana güzel sözler söyledi, seni seviyorum dedi. Sahiplendi.' diyor. Bu kadar basit işte sevgi, aşk. Çünkü bilmiyor, görmemiş, başı okşanmamış, arkasında durulmamış çoğu kadının. Bir köşede büyüyüp gitmiş. Sevgiyi, ilgiyi ağalı töreli, vurmalı kırmalı, kaçırmalı, kapatmalı, türk dizilerinden öğrenmiş.
Kısıtlamayı, bir erkeğin olmayı sahiplenme sanmış.
Eve kapatılmayı, kıyafetine, laflarına, fikirlerine karışılmayı kıskanmak sanmış.
Ya benimsin ya toprağın, evimin kadını olacaksın diyeni evine bağlı sadık sanmış.
Tüm dünyayı eltisi, görümcesi, kaynanası, mahallesi sanmış.
Hırslı olmasına izin verilmemiş hiç, dış dünyayı görmemiş.
Ne bekliyoruz bu insanlardan? Nasıl bir gelecek bekliyoruz?
Geçen hafta tam da bu sorunun yanıtladığı bir panele katıldım toplumsal cinsiyetle ilgili. Bizler aslında kimliklerimizi kendimizi başka insanlardan ayırarak kurariz. Başkalarından çeşitli açılardan ayrıldığımız yönler bizim kim olduğumuz konusunda belirleyici olur. Toplumda "erkek gibi" olmak kadını yücelten ya da yüceltmek için söylenen bir ifade ve aslında insanların düşüncelerini de yansıtıyor. Bir erkeğin kadına benzetildiği için yuceltildigini görmek ise olanaksızdır ve "karı gibi konuşmak" biçimindeki çirkin ifade de bu durumun yansımasıdır. Erkekler için kimlik kurulumu biraz daha kolay. O erkektir ve kadınlara asla benzemez, benzemeye çalışmaz. Kadınlar ise kimliklerini diğer kadınlar üzerinden kurma eğilimindedirler. Başka kadınların şuh kahkahalari, flortoz tavirlari ya da ezik olmalari, dayak yemeleri vb. daha birçok şey kadınları diğer kadınlardan ayırır. Aslında varolan bir kimlikten de söz etmek olanaksız. Kimliğimiz yaşadıklarımız karşısındaki duruşumuz ve yaşamadıklarımıza ilişkin kendimizi diğerlerinden ayırt etme biçiminde sürekli gelişir. Biraz karışık oldu sanırım ama bu panelden de yola çıkarak demek istediğim kadınların diğer kadınları otekilestirmelerinin kendi kimlik kurulumlarinda büyük oranda belirleyici olduğudur.
Ben akilsiz kadinlara sinirleniyorum empati kurup kendimi onun yerine koyup cevap veremem.
Ornegin kadin uc kere aldatilmis ama kaynanasinin onu ezmesini dert ediyor empati kavrami bitiyor bende.
Mesela dun bir reklam konusu acildi kocam izin vermiyor katalog isiyle para kazaniyorum ne demek kocam izin vermiyor benim kafam bunu almiyor.Kari koca degil sahip kole iliskisi bunlar.
Kadinin kendine vermedigi degeri ben buradan iki satir yazimla veremem.
Kendine acımayana kimse acımıyor. Sen kendini düşüneceksin gerisi boş. Mesela kendi yaptığım hata ile ilgili bir konu açıldığında, beceremediğim şeyler için insanlara akıl verdiğimi farketmiştim. O zamandan beri düşünerek yazıyorum. Haliyle yorumlarım da azaldı, haldır huldur dalmayınca konuya sırf yazmış olmak ya da nuhalefet olmak için yazmamaya başladım. Uygulanabilecek fikirleri vermeye çalışıyorum. Özeleştiri yapmalı insanlar ama bu gerçekten zor.
Şunu savunuyorum ben.
Bilgi çağında cahillik bir seçimdir.
Yol gösterelim ama hepsi o kadar, kızıyorsunuz haklınız da ama kendi kendinize kızmanızın bir faydası olmuyor, şiddet ya da aldatma sorunu yaşayan kadınlar çizeceği yolu yine kendi belirliyor.Anlatmak istediğinizi anladım, burada açılmış çoğu konuda kadın kendini sevmiyor,değerinin farkında değil.
Buna da içten içe sinirleniyorsunuz.
Açılan konuya bakıyorum konu sahibi öğretmen şiddet görüyor,polis psikolojik şiddetin alasını yaşıyor üstüne de küfür,hatta geçenlerde bir psikolog vardı aldatılan,
Şimdi eğitim görmemiş bir kadın ve ya baskı içinde büyümüş birileri değil gayet bilinçli yetiştirilmiş insanlar;size boşanacağım ama ne yapacağım demiyor; İlişkimi nasıl düzeltirim diyor ya da eşimi kendime nasıl çekerim diye soruyor
Bu yaklaşımı yargılamak bana hoş gelmiyor ama yargılıyorum.
Sen de kendine güvenmezsen diğerleri nasıl güvensin, nasıl dur densin diyoruz!
Hafiften silkeliyoruz, çok gaddarca olmadığı sürece işe yaramasını umuyorum
Kendini %100 seven ve kabul eden kadin iste benim.
Cunku mukemmel olmak zorunda olmadigimi biliyorum. Oldugum kadarimla asiri mutluyum.
Mesela 6 yillik evlilikte bir kere bile utu yapmadim, cam silmedim, kuvet banyo lavabo ovmadim.
Herhangi bir yerde konuda gecerse herkes bana "ayy ne bicim kadinsin iyyy pis" diyolar.
Evimde 5 gun temizlikci var. Evim tertemiz. Bunu duyunca "iyyy ise yaramaz... bi is gelmez elinden neye yarar incilerin dokulmez yapsana" diyorlar.
E ben calisiyorum vaktim ve halim yok diyorum "ayy hic calisamam kocam her seyimi karsilar senin gibi zavalli ve muhtac degilim" diyorlar. Asil muhtac kendileri haberleri yok. E tabi sonra da burda "aldatildim ama durumum yok katlaniyorum" diye konu aciyorlar.
Bazi kadinlarin bosluktan catacak yer aradigini dusunuyorum.
Bunun disinda dayatma kaliplara gulup geciyorum. Takilmayim hanimlar. Nasil mutluysaniz oyle olun.
Birbirimize en buyuk hakaret ise "canim erotik ic camasiri giy guzel sofra hazirla kocani elinde tut" tavsiyeleri. Adamin gozu disarda, niyeti bozuk... suclu ve onlem almasi gerekn kadin oluyor. Neden?
Acaba gerçekten seviyorlar mı?hep bunu düşünmüşümdür!Yol gösterelim ama hepsi o kadar, kızıyorsunuz haklınız da ama kendi kendinize kızmanızın bir faydası olmuyor, şiddet ya da aldatma sorunu yaşayan kadınlar çizeceği yolu yine kendi belirliyor.
Yakınlarımda oturan bir kadın var, çalışıyor, ev kendine ait, çocuğu da yok, size diyebilirim ki neredeyse hergün şiddet görüyor, dert yanıyor ağlıyor, bir kadın olarak onu öyle görmek beni çok üzüyor, o anlattıkça gözyaşlarımın sicim gibi aktığı zamanlar da oldu, yol gösterdim, yapması gerekenleri anlattım, tavsiyelerde bulundum, aklınıza ne gelirse yaptım, başlarda haklısın söylediklerini yapacağım dedi ama bir gün yine anlatırken "ben kocamı seviyorum, ayrılsam ondan iyisini mi bulacağım, biraz sinir sorunu var, o da geçer zamanla, herkesin kocamda göz var" dedi, o gün tavsiyelerim son buldu, bu kadını zorla kocasının elinden alamam, kendisinin istemesi lazım, bile bile şiddet görüp buna katlandığı için kızmıyor muyum kızıyorum, büyük bir öfke oluyor içimde, ona ayrı eşine ayrı kızıyorum, bazen kavga seslerini duyunca irkiliyorum ama kocamı seviyorum diyen bir kadına ne yapabilirim ki? Çekip bağırsam çağırsam kızsam fayda edecek mi?
Benzer bir durumu başka bir hemcinsimde de yaşamıştım, bir süre sonra verdiğim tavsiyeleri eşine ve kayınvalidesine anlattığını fark ettim, türlü bahanelerle benden uzaklaştı, yine de akıllanmadım maalesef.