- 9 Ocak 2008
- 864
- 503
- Konu Sahibi biricik mericik
- #1
Merhaba Hanımlar,
Canım ülkemin en kurumsal firmalarından birinde bölüm yöneticisiyim ve işimi çok seviyorum
TR'deki bir firma ne kadar kurumsal yapıda olursa olsun bazı bölümler içinde çalışanlar kadar kurumsal olabiliyor maalesef.
Bu işe yönetici olarak girmedim. Benle aynı ekipte 40 yaşın üzerinde biri vardı -Ali bey diyelim. Yıllardır terfi etmek istemiş, kadro yok diyerek terfi ettirmemişler. Kendisinin de zaten yabancı dili yok, yani normal şartlarda zaten yöneticilik vasıfları yok. Ofiste birkaç saat vakit geçiren herkes kendisinin herkese yüksek sesle, emir veren tarzda, kaba konuştuğunu hissedebilir.
Ali Bey'in Benim işe başlamamdan hoşlanmadığı belliydi. Bağlı olduğumuz yöneticinin emekliği yakın olduğu için kendisi terfi beklemiş, ben işe alınınca da beni risk olarak algılamış olmalı. Neyse ki benden önce onu terfi ettirdiler. Onca yıl sonra terfi edince, tam onun terfisinden önce müdürümüz de değişince adam tam bir işkolik oldu. Neredeyse 24 saat bilgisayarı açık, başarısızlığı asla kabul etmeyen birine dönüştü, yeni müdür de onu böyle tanıdı ve sevdi...
Ali Beyin terfi etmesinden bir süre önce bir gün ofiste herkesin ortasında tartıştık. Her zamanki gibi sesini yükseltti. Ben de cesaret gösterip ona karşılık verince pıstı kaldı cevap veremedi. Ama bunu sindirmemiş olacak ki bana birkaç dakika sonra bir tehtid maili gönderdi. "bu yaptığına çok pişman olacaksın ama iş işten geçmiş olacak, bunun sonuçlarını ilerde göreceksin sen" vs vs diye neredeyse yarım sayfalık kötü bir maildi. Ben de okuyunca korku ve telaştan elim ayağıma dolaştı ve dünyanın en geri zekalı insanı olarak maili sildim. Yıllarca buna pişman oldum.
Ertesi yıl ben de terfi ettim. O zamandan beri aynı departmanın iki ayrı bölümünün aynı seviye yöneticileriyiz.
Yıllardır da alttan alttan bana zarar vermeye çalıştığını hissediyorum. Diğer arkadaşlar da bunun farkında ama onun korkusundan bu konuda bana şahitlik yapamazlar. Hatta herkes bu adamdan yaka silkiyor ama saldığı korku öyle bir boyutta ki benden başka adama karşı dik duran yok.
Bir de müdürümüz var. Çok çalışkan, o da işkolik. Dolayısıyla Ali beyi el üstünde tutuyor. İş konusunda yere göğe sığdıramıyor. Müdürümüz iyi biri ama eleştiriye geri bildirime kapalı. Ben bu kişi hakkında rahatsızlıklarımı birkaç kez dile getirmeye kalkıştım direkt cephe alıyor. Birkaç kişinin de bu kişi hakkında ona rahatsızlıklarını taşımış olduğunu sanıyorum anladığım kadarı ile bana olduğu gibi başkalarına da duvar oluyor konu daha yukarılara gitmesin diye.
Son yıllarda ben işlerimde biraz parladım. Performans göstergelerimiz oluyor, onlar Ai Bey'in göstergelerinden daha iyi gitmeye başladı. Yöneticime terfi istediğimi bir kaç kez anlattım. Geri bildirimleri oldu ama umutluyum ve beklentim sürüyor. Ayrıca Ali Beyin hala yabancı dili yok daha fazla ilerlemesi mümkün değil. Şirket kuralları gereği de yaşı itibarıyla çok uzun yıllar burda çalışmaya devam edemez, emekli olmak zorunda. Yani kaybedeceği hiç bir şeyi yok. Benimse onunla iyi geçinemediğim için kaybedebileceğim çok şey var. Önemli bir görevi var onun da, onu yanıma alamazsam daha üst düzey bi yöneticiliği başaramayacağımı düşünebilirler. Ya da beni başarısız göstermeyi gerçekten başarabilir.
Son zamanlarda biz Ali Beyle eskisinden daha çok üst üste birkaç tartışma yaşadık. Ben arayıp konuyu müdürüme taşıdım. Ayrıca da müdürümüzün cc de olduğu maillerde atıştık. Dün müdürümüz bizi bunu konuşmak için toplantıya çağırdı. Terfimi etkilemesinden korktuğum için iş birlikçi olmak ve konuyu kapatma niyeti ve psikolojisi ile toplantıya gittim. Bizi bir araya toplayıp "bu konuyu bugün burda çözmek istiyorum, taraf olacağımı düşünürseniz İK ya da direktöre taşıyabiliriz. En başarılı iki yöneticimsiniz. En önemli iki konuyu başarıyla yürütüyorsunuz. Ama birbirinizle anlaşamıyorsunuz. Derdiniz neyse bugün burda konuşalım" dedi. Ali bey "Sorun yok, bizim aramızda bişey yok" dedi üstü üste birkaç kez müdür sordu o böyle dedi. En sonunda müdür dayanamadı "Ali Bey beni arayıp anlatıyorsunuz ya işte onları anlatın" dedi. Ali bey yine "hatırlamıyorum aklıma gelmiyor" dedi. Ben de "benim aklıma geliyor ben anlatayım" dedim. Bir konu anlattım.
Ali Bey çıldırdı başladı bağırmaya "napıyorsun sen bundan sonra göreceksin bakalım ben de seni kötüleyeyim de gör nasıl oluyormuş. Bundan sonra ben sana göstereceğim. ben konuyu kapatmaya çalışıyorum hatırlamıyorum diyorum sen gelmiş anlatıyorsun"... Müdür sakinleştirdi. O da birkaç dakika içinde yaptığı hatanın farkına vardı ve 180 derece döndü toparlamaya çalıştı. Ben aslında Biriciği çok severim diye toplantı boyunda 4-5 kez saçmaladı.
Ben "müdürüm gördüğünüz gibi sizin yanınızda bile tehtid etti bağırdı" dedim. Ali bey ben tehtid etmedim dedi. Müdür ettin, söylediklerin o anlama geliyor dedi. Bana da dönüp ali beyin onları sinirle söyledi, asla öyle şeyler yapmayacağını ikimiz de biliyoruz yapmayacağına ben kefilim zaten dedi. Ben zaten toplantıdan o anda koptum. O andan sonra ne deseler kafamı salladım. Dediğim gibi ali bey ben biriciği çok severim zaten diye saçmaladı durdu. Müdür de sorun bitti mi diye teyit istedi. Ben "az önceki şeyi ben kendime yakıştıramıyorum, nasıl beni tehtid edebilir ben bunu aşmış değilim" dedim. Müdür yine aynı şeyleri söyledi. İkimiz de biliyoruz bir anlık sinirle söyledi asla öyle şeyler yapmaz. Ben garanti ediyorum yapmayacağını dedi. Siz garanti ediyor musunuz dedim ediyorum dedi. Ali beyin yine beni sevdiğine dair bir kaç maymunluğu ve sonra el sıkışıp iyi geçinmek üzere odadan çıktık. Gün boyunca kafamdaki sesler susmadı ve baş ağrısı çektim.
Şimdi ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
Müdürüme dün olan tedtidi yazılı platforma taşımak ve gerektiğinde ispat olarak kullanmak üzere bir mail göndersem nasıl olur? Dün sizin yanınızda ali bey böyle böyle yaptı. Konunun kapanması için üzerinde durmuyorum ve büyütmüyorum. Sizin böyle birşeye izin vermeyeceğinizi de biliyorum. (devamını nasıl üstü kapalı yazabileceğimi bilmiyorum ama söylemek istediğim şu: dünyanın binbir türlü hali var ve siz giderseniz diye ben bunun yazılı olmasını, elimde bu tehtidin ispatı olmasını istediğim için bu maili gönderiyorum demeliyim diye düşünüyorum.) Bu maili atarsam müdür biricik hala uzatıyor diye düşünecek.
Diğer bir seçenek bu konuyu İK'ya ve daha üst yönetime taşımak. Bundan 3 sebepten çekiniyorum. Müdürüm kol kırılır yen içinde kalır kafasında ona sormadan ik ya gidersem onu karşıma almış olurum. İkincisi adamı işinden etme niyetinde değilim, sakinlesin işie baksın benle uğraşmayı bıraksın istiyorum sadece. Son olarak da gerçekten kavga dalaş ve uğraşma istemiyorum, onları üstüme çekmek istemiyorum. Huzur istiyorum...
Hatta yine sineye çekmeyi bu güne kadar yaptığım gibi yanına bırakıp sadece işime bakmayı da düşünüyorum...
Şimdiden yardımcı olmak için yazan herkese teşekkür ederim.
Canım ülkemin en kurumsal firmalarından birinde bölüm yöneticisiyim ve işimi çok seviyorum
TR'deki bir firma ne kadar kurumsal yapıda olursa olsun bazı bölümler içinde çalışanlar kadar kurumsal olabiliyor maalesef.
Bu işe yönetici olarak girmedim. Benle aynı ekipte 40 yaşın üzerinde biri vardı -Ali bey diyelim. Yıllardır terfi etmek istemiş, kadro yok diyerek terfi ettirmemişler. Kendisinin de zaten yabancı dili yok, yani normal şartlarda zaten yöneticilik vasıfları yok. Ofiste birkaç saat vakit geçiren herkes kendisinin herkese yüksek sesle, emir veren tarzda, kaba konuştuğunu hissedebilir.
Ali Bey'in Benim işe başlamamdan hoşlanmadığı belliydi. Bağlı olduğumuz yöneticinin emekliği yakın olduğu için kendisi terfi beklemiş, ben işe alınınca da beni risk olarak algılamış olmalı. Neyse ki benden önce onu terfi ettirdiler. Onca yıl sonra terfi edince, tam onun terfisinden önce müdürümüz de değişince adam tam bir işkolik oldu. Neredeyse 24 saat bilgisayarı açık, başarısızlığı asla kabul etmeyen birine dönüştü, yeni müdür de onu böyle tanıdı ve sevdi...
Ali Beyin terfi etmesinden bir süre önce bir gün ofiste herkesin ortasında tartıştık. Her zamanki gibi sesini yükseltti. Ben de cesaret gösterip ona karşılık verince pıstı kaldı cevap veremedi. Ama bunu sindirmemiş olacak ki bana birkaç dakika sonra bir tehtid maili gönderdi. "bu yaptığına çok pişman olacaksın ama iş işten geçmiş olacak, bunun sonuçlarını ilerde göreceksin sen" vs vs diye neredeyse yarım sayfalık kötü bir maildi. Ben de okuyunca korku ve telaştan elim ayağıma dolaştı ve dünyanın en geri zekalı insanı olarak maili sildim. Yıllarca buna pişman oldum.
Ertesi yıl ben de terfi ettim. O zamandan beri aynı departmanın iki ayrı bölümünün aynı seviye yöneticileriyiz.
Yıllardır da alttan alttan bana zarar vermeye çalıştığını hissediyorum. Diğer arkadaşlar da bunun farkında ama onun korkusundan bu konuda bana şahitlik yapamazlar. Hatta herkes bu adamdan yaka silkiyor ama saldığı korku öyle bir boyutta ki benden başka adama karşı dik duran yok.
Bir de müdürümüz var. Çok çalışkan, o da işkolik. Dolayısıyla Ali beyi el üstünde tutuyor. İş konusunda yere göğe sığdıramıyor. Müdürümüz iyi biri ama eleştiriye geri bildirime kapalı. Ben bu kişi hakkında rahatsızlıklarımı birkaç kez dile getirmeye kalkıştım direkt cephe alıyor. Birkaç kişinin de bu kişi hakkında ona rahatsızlıklarını taşımış olduğunu sanıyorum anladığım kadarı ile bana olduğu gibi başkalarına da duvar oluyor konu daha yukarılara gitmesin diye.
Son yıllarda ben işlerimde biraz parladım. Performans göstergelerimiz oluyor, onlar Ai Bey'in göstergelerinden daha iyi gitmeye başladı. Yöneticime terfi istediğimi bir kaç kez anlattım. Geri bildirimleri oldu ama umutluyum ve beklentim sürüyor. Ayrıca Ali Beyin hala yabancı dili yok daha fazla ilerlemesi mümkün değil. Şirket kuralları gereği de yaşı itibarıyla çok uzun yıllar burda çalışmaya devam edemez, emekli olmak zorunda. Yani kaybedeceği hiç bir şeyi yok. Benimse onunla iyi geçinemediğim için kaybedebileceğim çok şey var. Önemli bir görevi var onun da, onu yanıma alamazsam daha üst düzey bi yöneticiliği başaramayacağımı düşünebilirler. Ya da beni başarısız göstermeyi gerçekten başarabilir.
Son zamanlarda biz Ali Beyle eskisinden daha çok üst üste birkaç tartışma yaşadık. Ben arayıp konuyu müdürüme taşıdım. Ayrıca da müdürümüzün cc de olduğu maillerde atıştık. Dün müdürümüz bizi bunu konuşmak için toplantıya çağırdı. Terfimi etkilemesinden korktuğum için iş birlikçi olmak ve konuyu kapatma niyeti ve psikolojisi ile toplantıya gittim. Bizi bir araya toplayıp "bu konuyu bugün burda çözmek istiyorum, taraf olacağımı düşünürseniz İK ya da direktöre taşıyabiliriz. En başarılı iki yöneticimsiniz. En önemli iki konuyu başarıyla yürütüyorsunuz. Ama birbirinizle anlaşamıyorsunuz. Derdiniz neyse bugün burda konuşalım" dedi. Ali bey "Sorun yok, bizim aramızda bişey yok" dedi üstü üste birkaç kez müdür sordu o böyle dedi. En sonunda müdür dayanamadı "Ali Bey beni arayıp anlatıyorsunuz ya işte onları anlatın" dedi. Ali bey yine "hatırlamıyorum aklıma gelmiyor" dedi. Ben de "benim aklıma geliyor ben anlatayım" dedim. Bir konu anlattım.
Ali Bey çıldırdı başladı bağırmaya "napıyorsun sen bundan sonra göreceksin bakalım ben de seni kötüleyeyim de gör nasıl oluyormuş. Bundan sonra ben sana göstereceğim. ben konuyu kapatmaya çalışıyorum hatırlamıyorum diyorum sen gelmiş anlatıyorsun"... Müdür sakinleştirdi. O da birkaç dakika içinde yaptığı hatanın farkına vardı ve 180 derece döndü toparlamaya çalıştı. Ben aslında Biriciği çok severim diye toplantı boyunda 4-5 kez saçmaladı.
Ben "müdürüm gördüğünüz gibi sizin yanınızda bile tehtid etti bağırdı" dedim. Ali bey ben tehtid etmedim dedi. Müdür ettin, söylediklerin o anlama geliyor dedi. Bana da dönüp ali beyin onları sinirle söyledi, asla öyle şeyler yapmayacağını ikimiz de biliyoruz yapmayacağına ben kefilim zaten dedi. Ben zaten toplantıdan o anda koptum. O andan sonra ne deseler kafamı salladım. Dediğim gibi ali bey ben biriciği çok severim zaten diye saçmaladı durdu. Müdür de sorun bitti mi diye teyit istedi. Ben "az önceki şeyi ben kendime yakıştıramıyorum, nasıl beni tehtid edebilir ben bunu aşmış değilim" dedim. Müdür yine aynı şeyleri söyledi. İkimiz de biliyoruz bir anlık sinirle söyledi asla öyle şeyler yapmaz. Ben garanti ediyorum yapmayacağını dedi. Siz garanti ediyor musunuz dedim ediyorum dedi. Ali beyin yine beni sevdiğine dair bir kaç maymunluğu ve sonra el sıkışıp iyi geçinmek üzere odadan çıktık. Gün boyunca kafamdaki sesler susmadı ve baş ağrısı çektim.
Şimdi ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.
Müdürüme dün olan tedtidi yazılı platforma taşımak ve gerektiğinde ispat olarak kullanmak üzere bir mail göndersem nasıl olur? Dün sizin yanınızda ali bey böyle böyle yaptı. Konunun kapanması için üzerinde durmuyorum ve büyütmüyorum. Sizin böyle birşeye izin vermeyeceğinizi de biliyorum. (devamını nasıl üstü kapalı yazabileceğimi bilmiyorum ama söylemek istediğim şu: dünyanın binbir türlü hali var ve siz giderseniz diye ben bunun yazılı olmasını, elimde bu tehtidin ispatı olmasını istediğim için bu maili gönderiyorum demeliyim diye düşünüyorum.) Bu maili atarsam müdür biricik hala uzatıyor diye düşünecek.
Diğer bir seçenek bu konuyu İK'ya ve daha üst yönetime taşımak. Bundan 3 sebepten çekiniyorum. Müdürüm kol kırılır yen içinde kalır kafasında ona sormadan ik ya gidersem onu karşıma almış olurum. İkincisi adamı işinden etme niyetinde değilim, sakinlesin işie baksın benle uğraşmayı bıraksın istiyorum sadece. Son olarak da gerçekten kavga dalaş ve uğraşma istemiyorum, onları üstüme çekmek istemiyorum. Huzur istiyorum...
Hatta yine sineye çekmeyi bu güne kadar yaptığım gibi yanına bırakıp sadece işime bakmayı da düşünüyorum...
Şimdiden yardımcı olmak için yazan herkese teşekkür ederim.