Her seyi ona yaptirsinlar denmiyor ki burada. Sekreter dediginiz kisi raporlama yapmayacaksa,baska departmanlara elden geldigince yardimci olmayacaksa,ne is yapacak? Evrak takip edemeyecekse,10 parmak klavye kullanamayacaksa,e zorunlu durumlarda cay getirmeyecekse ne is kaliyor geriye? Sadece geleni karsilayip telefona alo demek kaliyor. Bunun icin kimse emekliligine kadar ayni kisiyi calistirmaz, gunun birinde issiz kalir. Cumartesi calismak istemiyor,otel ucak rezervasyonunun sayisi fazla olmasin diyor. E o kadarini patron kendisi yapar zaten. Buyuk ve kurumsal firmalarda tek sekreter olmaz zaten olsa da oralar cagri merkezi gibidir ayni anda birkac telefona cevap vermeK zorundasindir. Turkiyede o sekilde kac firma var sizce?
Ben 2500 personelli kurumsal yerde de calistim,10 kisilik yerde de calistim, hic bir yer ben onu yapmam ben bunu yapmam diyenle calismaz. Ozel sektorde kimse tek bir is yapmiyor,bunun dogrulugu yanlisligi tartismaya acik elbette. Ama bu gidisati biraz da kendi lehimize cevirmek bize avantaj saglar, sonucta hepimiz daha iyi kosullar icin calisiyoruz,hepimize para lazim. Firsatlari kollamak ve dogru zamanlarda dogru hamleler yapmak lazim.
Benim eskiden calistigim 150 kisilik firmadaki sekreter hanim o tarihlerde kufrede kufrede budget hazirlardi,ben de yardim ederdim ki ben muhendisim o iki yillik buro yonetimi mezunuydu. 9 yil oldu o zamandan bu zamana,simdi cok iyi bir firmada satin alma yapiyor ve maasi kosullari cok iyi. Ayni yerde yanimda calisan back-office-girl simdi muhasebecinin yaninda stajinin bitmesine gun sayiyor mali musavir olacak. Bu kisiler hep firsat degerlendirenler. “Ben sistemin parcasi olmayacam,cay getirirsem evraki unuturum,herkes isini yapsin,benim gorev tanimimda yok” deselerdi kendileri gibi olan on binlerce kisiden biri olmaya devam ederlerdi,firsat da bir sonrakine gecerdi.