Konuyla ilgilenen herkese teşekkür ederim. Tavsiyelerinizide dinledim. İstanbula gideceğimi öğrenince afalladı fakat kendini ağırdan satarak konuşuyordu, bende onu kendi silahı ile vurdum. Özetinde özetini geçecek olursam, kısa öz artık yaşamak istemediğim şeyleri anlattım. Her zamanki gibi işine gelircesine yorumladı, hatalarımıda katıp bu ilişki artık bir şansı hak etmiyor dedi. Benim sana olan ilgim, sevgim güzel geldiği için ayrılmadın benden falanda dedi. Ben yine yazdıklarımın arkasında durdum ve sevgin, ilgin bana kafi olduğu için değil, ilişkinin başlarında düzgündün ve sana minnet duyduğum için senden ayrılmadım, sense bu ilişkide benim fedakarlıklarımdan çok hatalarımı konuştun. Minnet duymadın. ve hala daha anlamak yerine hatalarımı konuşup kendi hatanı inkar ediyorsan bencede bu ilişki artık bir şansı hak etmiyor dedim. (bitti sanıyordum o sırada) Birden, eee nolcak şimdi napıcaz dedi, bendende bilmiyorum cevabını alınca, demek istediklerini anladım artık ikimizde iyi ve pozitif olalım birbirimizi mutlu edelim ama tek günlük olmasın sürekli olsun dedi. Ben kendime güveniyorum zaten sen beni mutlu ettikten sonra sende olursun dedim ve barıştık. Hemen istanbul konusunu açtı, nereden çıktı bu istanbul sevdası, hiç gitmiyordun, hemde ayrıyken gidiyorsun vb... kurcaladı baya. Bende, biz ayrıyken sen nasıl sınavlarına arkadaşlarına falan odaklanabiliyosan bende cok farklı bişey yapmadım neyini sorguluyorsun yanlış bişi mi var bunda dedim hak vermek zorunda kaldı. Onun gözünde şuan çağırdığında 20 dklık yere gelmeyip ilk uçakla başka şehire atlayıp giden biriyim. Bir anda ondan bu kadar uzaklaşacağımı beklemiyordu. Havaalanındaykende aradı ve bir bucuk saat sohbet ettik havadan sudan. Şimdilik böyleyiz yani ne çok soğuk, ne çok sıcak...Gelişmeleri yazarım tekrardan