Maalesef canım, ben de ilk oğlumda 40 günlükken işe başladım, önce kayınvalidem geldi bakmaya duramadı gitti, komşum bakmaya başladı, o da bebek istiyordu; ona da demiş ki akrabaları, elalemin çocuğuna bakacağına kendin hamile kalmaya uğraş, o da bıraktı.
Oğlum tam 2.5 aylıktı, eşim öğrenciydi yani tek çalışan bendim ve maaş aldığım gibi bitiyordu yani bir bakıcı bulacak durumda değildik.
Kayınvalidem gelip aldı oğlumu, köye götürdü,öldüm o an, beni kimse anlamadı, senden iyi bakar dediler ama o değildi işte, çocukluğumdan biliyordum, bir çocuğa annesinden iyi kimse bakamazdı.
O şekilde anne sütünden de ayrılmış oldu.
İş yerinde lavaboya gidip ağlayarak sütümü sağıyordum, göğsüm şişiyordu oğlum emmediği için..
İşe gidip gelirken evlerin bahçelerine, balkonlarına bakardım hep, oradaki çocuk çamaşırlarından gözümü alamazdım.
Üst geçitte karlar içinde kucağında bebeğiyle dilenen bir kadın gördüm, 'Allahım ne kadar şanslı, bebeğini kimse almamış kucağından' demiştim
Ah şimdi olsa bırakır mıydım ama o an gençlik, cahillik, elinde bir şey yok sanıyorsun, çok çabuk teslim oluyorsun..
Çok şükür ki sadece 5 ay kaldı, 7.5 aylıkken kayınvalideme doktor demiş ki bu çocuğu annesine götürün, kilo kaybı var, yaşamaz yoksa..
Korkup getirdiler.
Oğlum çok küçük olduğundan bir şey anlamadı belki ama ben kendi çocukluğumun da acısıyla sanki oğlum her gün anne diye ağladı şeklinde düşünüp her gün kahrolmuştum.
Sanki çocukluğuma dönmüştüm de annem yine beni bırakmıştı
İkinci oğlumda çalışmadım, 3 yaşına kadar emzirdim