• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

İhanetin dayanılmaz ağırlığı

Yine bazı arkadaşlar eski nişanlıyla eşimin birbirlerini sevdiklerini söylemişler...
Hayır, ne eski nişanlı eşimi seviyor ne de eşim onu...
İkisinin de bu iğrençliği yapma sebepleri kendilerince farklı...
Kız geçmişin intikamını almak, kendi yaşadığı mutsuzluğun faturasını kesmek istedi...
Eşim ohh ne güzel arada bir değişiklik oluyor dedi...
O tiksinç çervesine, arkadaşlarına kendini kanıtladı (!) ...
Ama kız şantaja, tehdide başlayınca işin rengi değişti..
Bana itiraf etmek zorunda kaldı...
Benim bu yaşananlardan anladığım bu...
Başka fikri olan varsa söylesin...
 
Evet haklısın, araştırdım...
Kız son zamanlarda eşimi tehdit etmeye başlamış karına söylerim diye...
Ayrıca başka kaynaklardan aldığım duyumlara göre eski nişanlı ve onun şu anki sevgilisi bu olayı şantaj malzemesi yaparak para sızdırmaya çalışmışlar...
Yani bize para vermezsen eşine söyleriz gibi sanıyorum...
Haaa evet ben de sizin düşündüğünüzü düşündüm...
Vicdan azabı duyduğu, gerçekten pişman olduğu için mi gelip itiraf etti? Hayır...
Tehdit edildiği şantaja maruz kaldığı için itiraf etti..

Ve sen hala bu adamla evlisin. Daha ne kadar devam edeceksin böyle. daha ne kadar küçük düşüreceksin kendini.
Adam seni sevdiği için, pişman olduğu için döndü deseydin mesajım çok daha farklı olurdu ama bu yazdıkların yenilir yutulur değil.

Karaktersiz, ciğeri beş para etmeyen, yüzüne bakılmayacak bir adam için, içinde bulunduğun duruma, psikolojiye bir bakarmısın. Niye berabersin bu adamla hala.Niye seni sevmeyen, sana zerre kadar değer vermeyen birini çekiyorsun.
 
bence kız sindiremedi dediğin gibi evli olmasını eşinin..
içinde kalan bazı şeyler vardı..onları yaşamak istedi..
bakıyorki eşinin şartları iyi,kariyeri olan bir karısı var,hamile,bir sorun yok üzerine oynadı tamamen..
eşinde saf atladı tabi..dediğin gibi değişiklik ve yasak hoşuna gitti..
bir süre takıldılar ettiler..
sonraki zaman zarfında bence eşin vicdan azabı da çekmiştir.en yakın ihtimal aklıma bu geliyor benim..
 
Evet haklısın, araştırdım...
Kız son zamanlarda eşimi tehdit etmeye başlamış karına söylerim diye...
Ayrıca başka kaynaklardan aldığım duyumlara göre eski nişanlı ve onun şu anki sevgilisi bu olayı şantaj malzemesi yaparak para sızdırmaya çalışmışlar...
Yani bize para vermezsen eşine söyleriz gibi sanıyorum...
Haaa evet ben de sizin düşündüğünüzü düşündüm...
Vicdan azabı duyduğu, gerçekten pişman olduğu için mi gelip itiraf etti? Hayır...
Tehdit edildiği şantaja maruz kaldığı için itiraf etti..

bu bile çok acı ya...
şantaj ve tehdit olmasa bu ilişki devam edecekti demek. pişmanlığın ,yapılanın yanlışlığına farkına varmışlığının zerreside, yokmuş, demek.
ve hala siz bu adamın yüzüne bakıyorsunuz. :1shok:
bebek inanın sizle daha mutlu olur.
 
Allah kimseye ihanet acısını tattırmasın arkadaşlar. başına gelmeyen bunu anlayamaz. benim hayattan öğrendiğim tek bir şey var. kimseye kendinden daha fazla değer vermemek. (çocuklarım hariç)
bildiğim birşey daha var ki oda, ihaneti affetmek kendine verdiğin en büyük ceza. sebebine gelince eğer affettiysen ( şartlar bunu gerektirebiliyor) bunu tamamen kafandan silmelisin. lakin bu mümkün değil, insanın aklına gelince acılar yeniden depreşiyor. dışardan bakınca herşey süt liman ama yüreğinde dindiremediğin fırtınaların sürüp gidiyor.
dedim ya Allah hiçbirinize bunu yaşatmasın ve kimse ihaneti affetmek zorunda kalmasın.
 
Ve sen hala bu adamla evlisin. Daha ne kadar devam edeceksin böyle. daha ne kadar küçük düşüreceksin kendini.
Adam seni sevdiği için, pişman olduğu için döndü deseydin mesajım çok daha farklı olurdu ama bu yazdıkların yenilir yutulur değil.

Karaktersiz, ciğeri beş para etmeyen, yüzüne bakılmayacak bir adam için, içinde bulunduğun duruma, psikolojiye bir bakarmısın. Niye berabersin bu adamla hala.Niye seni sevmeyen, sana zerre kadar değer vermeyen birini çekiyorsun.

Evet itiraf etme sebebi tehdit biliyorum...
Ama pişman olmadığını da düşünmüyorum...
Bu olaylardan sonra ben boşanma kararı aldım ona da söyledim haklısın söyliycek şeyim yok dedi...
Birkaç gün sonra aradı beni evdeysen gelicem diye, eşyalarını almak için geleceğini düşündüm, buyur dedim...
Geldi...
Ağladı, yalvardı...
"Ben son 1 yılda çok bozulduğumu biliyorum ama bu kafama anca dank etti..
Seni kaybedince anladım bişeyleri...
Hayat öyle daha güzel olucak sanmıştım...
Çok pişmanım...
Sen tanıdığım insanlar içinde mutluluğu en çok hakeden insansın...
Nolur bana bir şans ver, yaptıklarımı yaşattıklarımı telafi etmem, seni bundan sonra mutlu etmem için bana bir şans ver, bize bir şans ver, sen nasıl ki vicdan azabı duymadan çocuğumuzun yüzüne doya doya bakabiliyorsan ben de doya doya bakabilmek istiyorum, sana neler yaşattığımın daha yeni farkına varabildim.." diye ağladı...
Kuran'a el basıp yemin etti...
Böyle yani...
 
Şunu yapın bunu yapın demek uzaktan evet çok kolay .
Ama bu durumu kolay atlatabileceğinizi daha doğrusu eşinizle beraberken alatabileceğinizi sanmıyorum. gerçekten ihaneti öğrenmek ağır ,ayrıntılarını öğrenmek dahada ağır .
ama en ağırısı bir ömür yanyana duracağınızı insana güvenememek.
ınşallah hem kendiniz hemde bebeğiniz için en doğru kararı veririsniz
 
sabah sabah kafama balyoz indi sanki
bence hiç bekleme ayrıl o adamdan
sevgi saygı adına hiç bişey kalmamış bütün değerlerini yitirmiş bi evlilikte sen mutlu olamazken
çocuğunda mutlu olamaz
iyi bi kazancın kariyerin varmış heralde gecim derdi için kocana muhtac değilsin
bütün olumlu vasıflara sahipken bu evlilik için bişeyler yapmanın anlamı yok
ben böyle düşünüyorum
sen doğum yapmışsın adam mangal partisinde hersey bi yana tek basına boşanma sebebi budur
 
ben açıkçası sizin sadce oğlunuz için affettiğinizi ve bu işkenceye ( bence öyle) katlandığınızı düşünmüyorum, sadece böyle düşünmek sizi rahatlatıyor,sorumluluğunuzu hafifletmek istiyosunuz
düzeninizmi bozulsun istemiyosunuz acaba çevrenin tepkisindenmi korkuyosunuz bilemiyorum
sizin azgın hain eşinizin, üç kuruşluk bi ruh hastasının sizinle dalga geçmesine izin vermesi ve buna ortak olması sizi asla ve asla sevmediğini gösterir ki yaptığı daha neler neleeerrrr var
boşuna rol kesmesin evde
sizde izlemeyin bu filmi
o adamla beraber yaşamamak için size daha neler yapmasını bekliyosunuz
hakketmiyo işte sizin gibi birini niye onu ödüllendiriyosunuz
bence zaman geçtikçe onun size yaptığı haksızlıktan çok sizin kendinize yaptığınız haksılık üzücek sizi
valla allah yardım etsin ne diyim ya
 
Kendimi de çocuğumu da paşalar gibi yaşatacak bir işim var...
Kendi ayakları üzerinde duramayacak bir kadın değilim yani..
Bu evliliğe de mecbur veya muhtaç olduğum için devam etmiyorum...
Eşimi ne yapmış olursa olsun hala sevmeye devam ettiğim için, çocuğum için, herşeyin düzeleceğine dair umudum olduğu için devam ediyorum...
 
Allahım ya tüylerim diken diken oldu....
Bu kadarı da fazla dedirten bir aldatma olayı daha...
Ama kolay kolay hazmedilemeyecek bir durum canım bu yaa...
Kararına tabiki herkes saygı duyar sonuçta senin yuvan ama anlattıklarında eşinin affedilecek bir tarafı kalmadığının en büyük ispatı....
Allah yardımcın olsunn inş.....
 
Bu sitenin aslında oldukça eski ve tanınan üyelerinden biriyim.
Ama sadece bu konuyu yazmak için farklı bir kullanıcı adı kullanmak zorunda hissettim kendimi.
3 yıllık evliyim ve henüz 2,5 aylık dünyalar tatlısı bir oğlum, herkesin gıpta ettiği bir mesleğim, iyi bir kazancım var.
Etrafta parmakla gösterilecek bir güzelliğe sahibim.
Bunları kendimi övmek için söylemiyorum yanlış anlamayın nolur.
Eşimi çooooooook severek evlendim.
Ona olan aşkım her gün daha da artarak büyüdü içimde.
Onu üzmekten, kırmaktan ödüm koptu hep.
Bir kadının kocası için evliliği için yapabileceği her şeyi yaptım bugüne dek hem de fazlasıyla.
Eşimin ailesi bile sürekli söylerdi, oğlumuz senin gibisini asla bulamazdı, bir günden bir güne üzmedin, hep kıymetini bildin diye.
Sevgimi göstermekten de hiç çekinmedim, gocunmadım, dibine kadar sevdim anlayacağınız.
Hatta sanırım kendi canımdan bile çok sevdim.
O benim bitanemdi, canımın canı, aldığım nefes, içtiğim suydu, her şeyimdi.
Benim kadar değilse de onun da beni sevdiğini sandım hep, belki de sevmişti bir zamanlar.
Ama olmadı.
Son 8-9 aydır eşimde bazı değişiklikler olduğunun farkındaydım.
Eskisi gibi benimle ilgilenmiyor, eve sürekli geç geliyor, arkadaşlarıyla dışarıda gezip tozmayı tercih ediyordu.
Eve erken geldiği zamanlar da yine benimle ilgilenmiyor, bilgisayarın karşısında zaman geçiriyordu.
Üstelik ben 2-3 aylık hamileydim.
Çok kere konuştum, bişeyim yok genel ruh hali dedi hep.
Ama ben bütün hamileliğimi evde tek başıma geçirdim.
Bana hal hatır soran, yanımda olan, ilgilenen, sevgi ve şefkat gösteren kimsem yoktu.
Hamileliğimin son günlerinde dahi eşim dışarılarda geziyor ve işini bahane ediyordu.
Günlerce ağlıyordum konuşuyordum ama fayda etmiyordu.
Doğum sancılarım başlayıp gece hastaneye gittiğimizde eşim annemi hastaneye benim yanıma refakatçi getirip eve uyumaya gitti.
Beni veya doğacak çocuğunu umursamadan, merak etmeden, sabaha sağsalim çıkarmıyız diye düşünmeden.
Gece 2 de doğan oğlunu sabah 9’da öğrendi.
Bizi taburcu etmeye geldiğinde çok önemli randevularına engel olduğumuz için beş karış suratla ortalarda dolanıp neden hala çıkış işlemleri bitmedi diye söylendi.
Bebeğimle eve döndüğümüz ilk akşam arkadaşlarıyla mangal partisindeydi.
Sonraki günlerde de yine hep dışarılardaydı, sözde mecburdu, işi vardı.
Her gün ağlaya ağlaya emzirdim çocuğumu, istenmiyorduk belli ki.
Ve sonunda acı gerçekle yüzyüze geldim.
Bundan 15 gün önce bir akşam eşim bana gelip ağlayarak beni aldattığını itiraf etti.
Hem de eski nişanlısıyla, hem de yaklaşık 1 yıldır.
Üstelik bu eski nişanlının aynı anda eşimden başka birden fazla sevgilisi varken.
Tam bunu nasıl hazmederim diye düşünürken o güne kadar hiç yapmadığım bişey yaptım ve cüzdanını karıştırdım.
Bi telefon hafıza kartı buldum.
Telefonuma takıp resimlere baktığım anda ölmek istedim, nefesim kesildi.
Eski nişanlısıyla yatakta çıplak fotoğraflarını çekmişti, bir resimde kendisi de vardı.
Üstelik o kadından başka bir kadınla da gezmeye gittikleri barlarda çekilmiş başka resimler de mevcuttu.
Sonra telefon ayrıntılarını inceledim.
Benim onun çocuğunu dünyaya getirdiğim günü dahi boş geçmeden, istisnasız her gün diğer kadınla saatlerce telefonlaşıp, yüzlerce kere mesajlaşmıştı.
Eski nişanlıyı defalarca aramış, mesaj yazmıştı.
Ve bu adam bana nasılsın, ağrın sızın var mı vs. diye sormayan, beni telefonla aradığında 1 dakikadan fazla konuşamayan, bana 3 ayda 1 tane ancak mesaj yazabilen adamdı, kocamdı.
Hamileliğimin 3. ayında bir akşam o yine dışarıdayken karnım çok acıkmıştı, evde yiyecek bişey yoktu o an.
Eşimi arayıp gelirken köfte-ekmek almasını istedim.
Bana bağırıp yolunu değiştiremeyeceğini başımın çaresine bakmamı söyleyen adam diğer kızları bar bar gezdirip yedirip içirmişti.
Hamileliğimin son gününe kadar evimize para getirmek için karnı burnunda çalışan bendim ama eşim benim çektiğim bu çileyle kazandığım paraları eski nişanlısına hibe etmiş, diğer kızı gezdirmişti.
Üstelik her iki kızla da benim hakkımda konuşmuştu.
Kızlar evliliğimizin en özel kalması gereken ayrıntılarını dahi biliyordu. (Bunu nereden bildiğimi sormayın nolur)
Gerçekten ölmek istedim ama bir yavrum vardı.
Bana muhtaç küçücük yavrum.
Her doktor kontrolüne kendim götürdüğüm babasının zerre kadar umursamadığı oğlum…
Araya bazı insanlar ve onun ailesi girdi.
Eşim çok ağladı, yalvardı, pişman olduğunu, bir daha asla böyle şeyler yapmayacağını söyledi, yeminler etti, Kuran’a el basıp…
Şimdi evliliğe devam ediyoruz.
Ben sevilmediğimi bile bile devam ediyorum, oğlum için.
Yarın bigün aklı kemale erdiğinde soranlara benim babam yok demesin diye.
Biliyorum size mantıksız geliyor, böyle baba olsa nolur olmasa nolur diyorsunuz.
Ben de hep öyle derdim ama insan başına gelince anlıyormuş.
Dedim ya sevilmediğimi bile bile devam ediyorum.
En acısı da bu.
Böyle delicesine sevdiğin, dünyaları uğruna feda edeceğin adam tarafından sevilmediğini, tercih edilmediğini bile bile devam etmek.
Onursuz muyum? Gurursuz muyum?
Artık hiçbir şey bilmiyorum.
Tek bildiğim yaşayan bir ölüden farkım olmadığı…
Tekrar yapar mı bilmiyorum.
Ama yapmasa bile bana kraliçeler gibi davransa bile giden benden gitti artık, ne değişir ki..
Eskiye dönebilir mi insan, zamanı tersine döndürebilir mi?
Sadece anlatmak istedim, yazmak ve yazarken hıçkırıklarla ağlayabilmek…
O kadar…


kendınızı o kadar guzel ıfade etmıssınızkı ama sanırım sevgınızden ayrılmak ıstememe nedenınız.
cocugunuzu bahane edıyorsunuz.
sıze karsı olan ılgısızlıgını anlarım baska kadın oldugu ıcın ama oglunuza deger verse onunla ılgılenır ogluna deger verdıgımı hıssettırır ama oda yok.
sızde oglum ıcın katlanıyorum dıyorsunuz sızce degermı?
cocuk bır omur boyu sorumluluk ve buyudukce o ortamdakı sevgısızlık saygısızlık kavgalar daha kotu etkılecek cocugu.
bebek oldugu ıcın sımdı bıhaber yasıyor dunyadan ama emın olun buyudukce herseyın farkında olacak ve daha kotu etkılenecek.
kendınızı dınleyın mantıklı dusunun
dunyaya bır kere gelıyorsunuz ve bebegınız ıcın ıllakı aldatılmıslıgı ıhanetı bu kadar haksızlıgı kabul etmedende oglunuza guzel bır yasam hazırlayabılırsınız dıye dusunuyorum
yanlıs anlamayın benı basıma gelse ne yaparım dıye dusundum ve asla kabul edemeyecegım seyler ıkı cocugumu tek basıma buyutur ama cırkınlıge goz yummazdım.
pısmanlıgı tekrar yapıp yapmayacagını kımse bılemez ama sızın omur boyu ıcınızdekı kuskularınız,sureklı ıcınızı kemıren bır yasam mucadelesıyle oglunuza ne kadar annelık yapabılecegınızıde dusunmelısınız.
allah yardımcınız olsun ne dıyım cok zor bır durum en kısa surede hakkınızda herseyın hayırlısı olsun ınsaallah arkadasım
 
Evet yazınızı okudum,
herşey güzel giderken,acaba vicdanı mı rahatsız etti de,
size anlatmaya karar verdi,işin o bölümünü çözemedim...
yaşadıklarınız gerçekten çok üzücü,
ne eşinizi yargılayabilirm neden yaptı diye,
ne de size ayrıl,boşa derim...
hayatta hiçkimse benden değerli değildir,olmamalı diyenlerdenim..(çocuk hariç)
ve hiçbir erkeğe ne fazla güvenmeli,ne de onu hayatının merkezi yapmalı...
siz çocuğunuz için kendinizi feda ediyorsunuz,kararınızı almışsınız,
inşallah bundan sonra gülen siz olursunuz...
hakkınızda hayırlısı olsun...
sevgiler...
 
Kendimi de çocuğumu da paşalar gibi yaşatacak bir işim var...
Kendi ayakları üzerinde duramayacak bir kadın değilim yani..
Bu evliliğe de mecbur veya muhtaç olduğum için devam etmiyorum...
Eşimi ne yapmış olursa olsun hala sevmeye devam ettiğim için, çocuğum için, herşeyin düzeleceğine dair umudum olduğu için devam ediyorum...

eğer içinde bi umut varsa devam et
yasanmış bunca seyden sonra hiç bisey eskisi kadar değerli olamayacaksada
dilerim yinede hersey yoluna girsin
ama bence kolay olmamalı eşini affetmen çok ama çok acı çekmeli
milyonlarca pişman olmalı bu yaptıkları sırtına bi atamayacağı kambur gibi oturmalı
kaybettiklerini anlamalı
karsısında her seyi kabullenmiş onu çok seven o eski karısını bulmamalı
 
çocuğuyla birlikte sevgide var arkadaşlar..
sevgi..
sahip çıkma olgusu..
sevgi olduğu yerde kelimeler kalıyor..şapka çıkarılıyor..saygı duymak gerekiyor..
 
senin durumuna inanılmaz üzüldüm
sanki kendi başıma gelmiş gibi hissettim o kadar güzel ifade etmişsin ki çektiğin acıyı tamamen hissedebiliyor insan
kocanın gözyaşlarına ne yazık ki inanmıyorum timsah gözyaşları bir kere denemekle birşey kaybetmezsin en azından masum yavrun için ama ikincide hiç gözünün yaşına bakma
bence o senin sevgine olan inancından bu kadar rahat davranıyor...
ve düşün senin en çok yanında olmasına ihtiyacın olduğu anda arkandan vurmuş
yazıklar olsun ona
ki o kadın müsvettesine birşey demiyorum ağzım kirlenir...
umarım herşey evladın ve senin için güzel olur böyle güçlü olmaya devam et buna utanılacak hiçbirşey yok sen başını dik tut o karaktersizliği yapanlar utansınlar
 
Kendimi de çocuğumu da paşalar gibi yaşatacak bir işim var...
Kendi ayakları üzerinde duramayacak bir kadın değilim yani..
Bu evliliğe de mecbur veya muhtaç olduğum için devam etmiyorum...
Eşimi ne yapmış olursa olsun hala sevmeye devam ettiğim için, çocuğum için, herşeyin düzeleceğine dair umudum olduğu için devam ediyorum...

kararını vermişsin sen arkadaşım ne diyim hakkında hayırlısı olsun...
Mecbur da kalsam muhtaçta kalsam bana bunları yapan bi adamla asla yaşamaz çocuğumuda yaşatmazdım.affedilecek bir tarafını göremiyorum yaptıklarının.
 
Back