hiç yapmadığım birşey yaptım.

günaydın hanımlar, bu aralar sık konu açar oldum :) ama buradan fikir almak özellikle de yorumların doğru olduğunu görmek hoşuma gidiyor ve kendimi yalnız hissetmemiş oluyorum. yazılarım uzun oluyor haberiniz olsun ama.

en son, ilişki kurmakta zorlanıyorum diye bir konu açmıştım, merak edenler bakabilir. ilişki kurmakta zorlanıyorum o konumda, son zamanlarda görüştüğüm birinden bahsetmiştim. bu kişi tanışmayı kendisi isteyip bütün ilk adımları (ne önemi varsa) kendisi atmıştı ve ben de kesip atmak yerine şans vereyim demiştim. bir kere görüşüp kahve vs içmiştik kötü bir görüşme değildi. kendisi bana o kadar aşırı ilgi gösterip o kadar çok üstüme düştü ki bi ara, ben ciddi ciddi kaçmak istedim çünkü zırt pırt aramaları, sürekli mesaj atıp mesaj beklemeleri falan bunaltmıştı. bir iki kez de biz zıtlaşınca devam edip etmemeyi sorguladım kendi içimde. artık kendimi biliyorum, tanıyarak seven bir insanım. anlık beğenilerden ziyade karşımdakini çözdükçe seviyorum ya da uzaklaşıyorum ben. bu yüzden kimseyi ilk görüşte, ilk baş başa buluşmada elemiyorum. zıtlaşma dediklerim çok minik şeyler ama beni uzaklaştıran şeylerdi ve uzaklaşmamı istemediği için arayıp uzun uzun kendini anlatıp, konuşmaya çalışıp devam etmek için çabalıyordu. yine başka bi saçmalığında rest çekip bi daha yazma dediğimde bile ısrarla arayıp devam etmek için ikna etmişti. bu esnada bunlar 2 hafta içinde falan oldu, araya bayram girmesi ve onun il dışına gitmesi sebebiyle 2 hafta sonra ancak dün tekrar buluşabildik.

hanımlar, bu buluşmayı güyaaa karşımdaki insan iple çektiğini söylemesine rağmen hayatımdaki en kötü buluşma oldu :KK70: şu an güldüğüme bakmayın ama berbattı ve kendimi çok kötü hissettim. ve bana burada şey demiştiniz, başta çok ilgi gösterenler sonra fos çıkıyor falan demiştiniz. karşımdaki insan sanki zorla gelmiş gibiydi. arabayla aldı beni ortak bir noktadan, bi negatiflik var yani hissettim. çok yoğun bir gün geçirmişti, herhalde ondan dedim üzerime alınmadım önce. ama yani hiç hayal ettiğim gibi değildi. beni bi mekana götürdü ama trafikte ona söyleniyor buna söyleniyor, ben ortamı yumuşatmak için bi espiri yapıyorum ya da bi konu açıyorum ama sohbet edemiyoruz. bişey diyorum, bi cümle ile geçiştiriyor. zaten şeye sinir oldum, yüksek sesli müzik açmıştı ve şarkıları tamamen kendi kafasına göre değiştiriyordu. insan bi sormaz mı yanındaki kadına? belki önemsiz bişey ama çok bencil bir hareketti benim gözümde. neyse sonunda yemek için mekana gelebildik. zaten zor bulduk. gittik, doluydu, 10 dk ayakta bekledik. bu esnada biraz olsun konuşabildik karşılıklı. neyse masa boşaldı geçtik oturduk, dünya mutfağından bi yere gitmiştik. siparişin gelmesini beklerken yine bi sessizlik. sohbet muhabbet yok. bişey diyorum devamı gelmiyor, akmıyor falan aşırı tutuk. ama böyle tutuktan ziyade zorla gelmiş gibi. kendimi kötü hissettim ve yemekten sonra evlere dağılmak geldi içimden. (yemek sonrası kahve içeriz diye plan yapmıştık) bişey demedim, yemekler geldi. yemeği hiç sevmedim maalesef, damak tadımıza ters oluyor sonuçta bazı yemekler, mutfaklar. çok da aşırı aç değildim, bir iki çatal aldım bıraktım. bu yemek olayına taktı kafayı. 10 kere sordu neden yemiyorsun diye. çok sevmedim dedim, nesini sevmedin falan diyor. ay bana daral geldi kızlar öyle böyle değil. neyse onun yemesini bekledim falan yedi kalktık. kahve için bi mekana girdik. ama gerginiz yani bişey diyorum yanlış anlıyor, ters yapıyor, asla gülmüyor inanılmaz rahatsız edici bi enerji, aura var. oturduk, kahveler geldi. dedim ya sohbet edemiyoruz, yüzüme bakmıyorsun sen farkında mısın? dedim. başladı bu sen kendi tavırlarına bakmıyorsun, gelen yemeği bile yemedin, sürekli dalga geçiyorsun (espirileri dalga olarak algılamış) bi ayna olsa kendine baksan anlarsın, gıcıksın şöylesin böylesin diye konuşmaya başladı. ama öyle bi konuşuyor ki benden nefret ediyor gibi :KK70: bana dedi ki, sana günümün nasıl geçtiğini anlattım ekstradan daha ne anlatayım? ne istiyorsun? insanların içinde napayım gibi saçma sapan cümleler kurdu. o kadar gerildim, enerjim o kadar aşağı çekildi ki daha fazla katlanamadım ve çantamı alıp kalktım, daha kahvelerden bir iki yudum içilmişti. ben gidiyorum, zaman ayırdığın için teşekkürler kendine iyi bak dedim, kasada kendi kahvemi ödeyip yanından ayrıldım. çok bozuldu ama bişey demedi.

tabii bu hareket benim hiç yapmadığım bişey ama o kadar dayanamadım ki yapmak zorunda hissettim kendimi. zaten evime çok uzak bir noktada buluşmuştuk ve araba olmasına rağmen beni evime bırakmayacağını söylemişti. açıkçası bu da bir flört için benim açımdan eksi bir hareket. ben erkek olsam kız arkadaşımı akşam vakti 2-3 vasıtayla evine göndermek yerine arabamla bırakırdım. erkek kadın olma meselesi de değil aslında, araba bende olsa ben de onu evine bırakırdım, hem bi faydam dokunur hem de birlikte daha çok zaman geçiririz diye düşünürdüm. neyse bu da böyle bi detay. ama ben o kadar salağım ki vicdan yapıp ona bi mesaj attım, kendimi açıkladım. hani böyle olsun istemezdim ama karşılıklı gerildik ve ben kalkıp gitmek zorunda hissettim, karşımda benimle olmak isteyen birini görmemedim (mesajdaki halinden eser yok demek istedim burada) falan yazdım. bi baktım beni sosyal medyadan silmiş :KK70: mesaja cevap vermedi sabah da numaramı sildiğini gördüm, ben de onunkini sildim.

velhasıl kelam uzun oldu ama gerçekten dediğiniz gibi, başta ilgi bombardımanına tutan insan karşıma gelince gerçekten o kadar farklıydı ki, son zamanlarda çok sayıda farklı insanla görüşmüş olmama rağmen hiç bu kadar kötüsünü yaşamamıştım. tamam yanından kalkıp gitmek kibar bi hareket değil, benim tarzım da değil çünkü ben hep nazik olmaya özen gösteririm, bana yapılsa çok üzülüp bozulurum ama ne olursa olsun ben karşımdaki insanı bu kadar germem açıkçası. o kadar sorguladım ki kendimi, yakın arkadaşımı arayıp anlattım dedim ben geren biri miyim, benim kötü bi enerjim mi var sence diye sordum. hayır aksine sen çok keyiflisin, iletişim sorunu yaşamıyorsun, belli ki siz uymamışsınız dedi.

siz ne düşünüyorsunuz, siz olsanız benim yaptığımı yapar mıydınız?
Genel olarak haklı olduğunuzu düşünmekle beraber bazı noktalarda çok talepkar ve ince ayrıntıya kafayı takan biri olduğunuzu düşünüyorum. Mesela müzik değiştirme konusu. Ben de öne oturunca kafama göre değiştiririm kardeşim ya da babam kim varsa dursun der. Durur. Onlara fiziken her seferinde dursun diye sormam onlar söylerse söyler.

Bunu neden belirttim açıkçası keyifsizdi, konuşmadı diye belirttiğiniz noktaların aslında öyle olmayabileceğini ama sizin fazla beklentinizden ötürü size öyle gelmiş olabileceğini düşünüyorum.
 
Ben yorum yapmadan once dusunurum netden bilebilirim ki oyle oldugunu. Valla dun beni degil sizi carpmis bence yoksa biz neyiz niye boyle oldu dusuncelerine sahip olup buralara konu acmazdiniz.. Ayricada masadan kalkip gittikten sonrabtekrar msj atan siz olmussunuz bu cok muamma olmus. Madem bi harekette bulundunuz arkasinda dursaydiniznya da yapmicakdanz kalkip gitmek yerine duygu ve dusuncelerinizi daha anlasilir sekde onunla konussaydiniz. Adam iletisim bile kurmamis ki sizle saga sola bakinmis surekli. Var boyle sunepeler yalniz kalmayi hak ediyor onlar iliski yasamayida beceremezler iletisim kurup kadina kendini iyi hissettirmeyide..
maalesef anlattığım şekilde oldu.
attığım mesajı aslında sadece kendi içim rahatlasın diye attım çünkü ne olursa olsun ben bir insanım, ne kadar sinirlenmiş olsam da masada bırakıp gitmek, hani kendi başıma gelse herhalde aşırı kötü hissederdim. yazdığım mesaj zaten veda mesajıydı, hareketimle çelişen bi mesaj değildi.
ben masadan kalkana kadar ne hissettiğimi ona söyledim, anlattım ama hep ters tepki aldım. resmen bana saygısızlıktı ben de kalktım, napayım...
bence de öyleleri yalnız kalmayı hak ediyor.
 
Genel olarak haklı olduğunuzu düşünmekle beraber bazı noktalarda çok talepkar ve ince ayrıntıya kafayı takan biri olduğunuzu düşünüyorum. Mesela müzik değiştirme konusu. Ben de öne oturunca kafama göre değiştiririm kardeşim ya da babam kim varsa dursun der. Durur. Onlara fiziken her seferinde dursun diye sormam onlar söylerse söyler.

Bunu neden belirttim açıkçası keyifsizdi, konuşmadı diye belirttiğiniz noktaların aslında öyle olmayabileceğini ama sizin fazla beklentinizden ötürü size öyle gelmiş olabileceğini düşünüyorum.
yani bilemiyorum ilk kez arabada yolculuk yaptık, takılmanın gereksiz olduğu bir konu olabilir zaten bişey demedim ona bununla alakalı. müzikleri hiç beğenmedim o ayrı konu :KK70:

fazla beklenti mi bilmiyorum ama ben kimseyle konuşmadan, çok özür dilerim de mal mal etrafa bakınmak için buluşmuyorum. o buluşma bana "benim burada ne işim var" diye sorgulatmamalı. görüştüğüm insanın sohbet etmesini beklemek, bu görüşmenin keyifli geçmesini beklemek gayet doğal şeyler. konuşalım, sohbet edelim dediğimde ya da sohbet başlatmaya çalıştığımda bana dik dik bakıp "ne istiyorsun wurst? anlatılacakları anlattım sana ekstra daha ne anlatayım?" dedi. yani bence bunun bana öyle gelmişlik bir tarafı yok.
 
Aynen kendi modunun dusuk oldugu gibi baskalarininda modunu dusuruyor. Yani insan hic tanimasa bile havadan sudan muhhabbet edebilir kaldi ki ilk bulusmalarda konudacak konular daha fazla oluyor yeni tanismanin verdigi şeyler. Cok degisik insanlar var gercekten ya boylesine aslinda aciklama bile yapmamak lazim duygularimizi dusuncelerimizi soyluyoruzda ne oluyo adam com farjli kafalarda umursamiyor bil. Boyle oldugunda eve gittikten sonra nosunu silmek lazim gorupte salak olsunlar gereksiz salaklar
 
ben kaçınganlara tavsiye edilen şeyleri uygulamaya çalıştım açıkçası. ha artık bir süre ara vericem bu işlere o ayrı konu da.
mesela bizim kafamızda idealize ettiğimiz bir profil oluyormuş, o profilden çıkın gibi bir öneri var. ve bir ilişkiye başlamak için her şeyin mükemmel olmasını ya da çok derin hisler yaşamayı beklemeyin, öyle böyle bir ilişkiye başlayın diyorlar. zaten bu hödüğe şans verme sebebim buydu. bende hemen kesip atma huyu vardı, çok zorladım kendimi kesip atmamak için. yaşadığım en ufak bişeyde işi ilişkiyi bitirmeye götüren bir insandım. bunda bunu yapmamak için çok uğraştım ama o kadar yoruldum ki anlatamam. hatta ters teptiğini bile düşünüyorum kendimde bunun. bende mesela hayatta eve girip çıkarken, bir yere giderken haber verme gibi bişey yoktu ve bu nedenle hep tepki alıyordum. kendiliğimden arayıp sormazdım bu konuda da başkalarından tepki aldım. bunları iyileştirmeye çalıştım mesela. ya bana denk gelenler ya aşırı umursamaz ya da boğucu oluyor. bu ilk başlarda çok boğuyordu mesela beni. aşırı bıkkınlık veriyordu. günde 5-6 kez arıyordu sesini duyucam bilmem ne diyerek. ben ilk başlarda açmıyordum, neden açmıyorum diye olay çıkarıyordu. sonra sonra açmaya başladım telefonu. ben açtıkça o daha az aramaya başladı bence dengeli olmaya başlamıştı. yaptığı bir iki saçmalık sonucu ben kaçar gibi oldum, baktı gidiyorum uzun uzun anlattı, konuşmaya çalıştı falan bi çaba gösterdi. ben de dedim kendi kendime herhalde gerçekten değer veriyor ki bak kendini anlatıyor. sonra bunun hayatı biraz daha dolmaya başladı ailevi işlerle falan. bana boğar gibi mesaj atamaz oldu. aşırı aramaz oldu. yine konuşuyorduk ama öyle dk başı değildi. bu denge hoşuma gitti mesela böyle olunca benim de onu özlemeye fırsatım oluyordu, atıyorum birkaç saat konuşmamışsak ben yazıyordum, ben arıyordum falan. o da bana şey demişti, bak sende olumlu değişim var falan diye. fena değildik şu buluşma olana kadar. sonrasını biliyorsun zaten.
Güvensiz bağlananlar yine güvensiz bağlanan kişileri çekerler, birbirlerinden etkilendikleri için hep bu “bana bunlar denk geliyor” sızlanmalarını yaşarız. Kaçınganlar için yakın ilişki zordur çünkü dediğiniz gibi ideal sevgilileri vardır, hayatlarındaki kişiler onlardan uzaklaştıklarında ideal sevgili silüeti onlara dönüşür. Yaklaştıklarındaysa sanki bir ruh bir bedenden ayrılır gibi, hayatınızdaki kişinin üzerine denk gelen o ideal silüeti uçar gider, uzaklaşır. Bu yüzden sonu hep yalnızlıktır ve ne olduğunu bile anlamazsınız,
Bu işlerden uzaklaşın o ayrı, sizin tercihiniz ama sırf ilişkilerle ilgili diye bağlanma sorununuzu boşvermeyin, kendinize odaklanın, kendinizi seçin. Güvenli bağlanmaya nasıl evirilebilirsiniz, bunun üzerinde durun, zaten siz iyileştikçe ilişkileriniz de iyileşecek
 
Güvensiz bağlananlar yine güvensiz bağlanan kişileri çekerler, birbirlerinden etkilendikleri için hep bu “bana bunlar denk geliyor” sızlanmalarını yaşarız. Kaçınganlar için yakın ilişki zordur çünkü dediğiniz gibi ideal sevgilileri vardır, hayatlarındaki kişiler onlardan uzaklaştıklarında ideal sevgili silüeti onlara dönüşür. Yaklaştıklarındaysa sanki bir ruh bir bedenden ayrılır gibi, hayatınızdaki kişinin üzerine denk gelen o ideal silüeti uçar gider, uzaklaşır. Bu yüzden sonu hep yalnızlıktır ve ne olduğunu bile anlamazsınız,
Bu işlerden uzaklaşın o ayrı, sizin tercihiniz ama sırf ilişkilerle ilgili diye bağlanma sorununuzu boşvermeyin, kendinize odaklanın, kendinizi seçin. Güvenli bağlanmaya nasıl evirilebilirsiniz, bunun üzerinde durun, zaten siz iyileştikçe ilişkileriniz de iyileşecek
Cok guzel yazmissiniz bu sorunlar bende var mesela hayatimda kimse tam anlamiyla var olamiyor ne bi baslangic ne bir bitis ne hissediyorum karsiya ne hissettiriyorum hic bilmiyorum ama yalnizlik ustume yapismis gibi hissediyorum artik:KK43:
 
Güvensiz bağlananlar yine güvensiz bağlanan kişileri çekerler, birbirlerinden etkilendikleri için hep bu “bana bunlar denk geliyor” sızlanmalarını yaşarız. Kaçınganlar için yakın ilişki zordur çünkü dediğiniz gibi ideal sevgilileri vardır, hayatlarındaki kişiler onlardan uzaklaştıklarında ideal sevgili silüeti onlara dönüşür. Yaklaştıklarındaysa sanki bir ruh bir bedenden ayrılır gibi, hayatınızdaki kişinin üzerine denk gelen o ideal silüeti uçar gider, uzaklaşır. Bu yüzden sonu hep yalnızlıktır ve ne olduğunu bile anlamazsınız,
Bu işlerden uzaklaşın o ayrı, sizin tercihiniz ama sırf ilişkilerle ilgili diye bağlanma sorununuzu boşvermeyin, kendinize odaklanın, kendinizi seçin. Güvenli bağlanmaya nasıl evirilebilirsiniz, bunun üzerinde durun, zaten siz iyileştikçe ilişkileriniz de iyileşecek
bak mesela bunlar çok doğru söylemler oldu benim için.
bende genelde şöyle oluyor, o kişiden etkileniyor olsam bile sanki uzaktayken daha çok etkileniyor gibiyim. yan yana gelince o insan sanki gözümde bi sıradanlaşıyor. ama yan yana değilsek, telefonda ve mesajlaşırken sanki daha mutlu gibiyim. bi yandan sevdiğim kişinin yanında olmak evet hoşuma gidiyor ve yan yana zaman geçirmeye çalışıyorum. ama yan yana gelince de çok sıradan geliyor gözüme. fiziksel yakınlaşmalar çok hoşuma gidiyor o kişiyle, kendimi iyi ve mutlu hissediyorum. ama bana uzakken sanki daha büyülü gibi geliyor. en son gerçek bişeyler hissedebildiğim insanla 2 ay konuşmadığım ama sosyal medyadan takipleştiğim bir dönem olmuştu. o dönem yaptığı her paylaşım, o her yeni hikaye beni aşırı heyecanlandırıyordu. merak ediyordum acaba hayatında ne olup bitiyor diye. mesela bi video çekilmiş o da paylaşmış, küçük bir çocuğun doğum gününü kutluyorlar. o videoda gözüme aşırı tatlı gelmişti. ama benimle konuştuğu dönemler bana attığı resimlerde ve videolarda onu aslında çok da çekici bulmuyordum, bayılmıyordum. hatta hiç unutmuyorum bana gelirken attığı bi resim vardı. çok çok bayılmamıştım. geçen gün maillerimi kurcalarken rasgele o fotoğrafını buldum uzun uzun inceledim. daha çok hoşuma gitti. bu insan benim hayatımdayken en ufak bişeyde onu silip atmak geliyordu içimden. seviyor muyum emin değildim. sevsem neden bu kadar kolay vazgeçeyim ki? sonra biz yeniden konuşmaya başladık, paylaşımlarına konuşmadığımız dönemdeki gibi odaklanmaz oldum, pek bakmaz oldum. elimin altında gibiydi çünkü, yeniden konuşuyorduk, belli ki o da beni düşünüyordu. evet, gerçekten benden ne zaman uzaklaşsa o zaman sanki daha değerli oluyor gibiydi. bir de bu kişi karakter anlamında değil de maddi imkanlar anlamında kafamdaki profile çok yakındı. öyle zengin değildi tabii ama işi, gücü, kendi düzeni, yaşamı, hayatı, fazla para sorununun olmaması falan derken öyle yani...
 
Güvensiz bağlananlar yine güvensiz bağlanan kişileri çekerler, birbirlerinden etkilendikleri için hep bu “bana bunlar denk geliyor” sızlanmalarını yaşarız. Kaçınganlar için yakın ilişki zordur çünkü dediğiniz gibi ideal sevgilileri vardır, hayatlarındaki kişiler onlardan uzaklaştıklarında ideal sevgili silüeti onlara dönüşür. Yaklaştıklarındaysa sanki bir ruh bir bedenden ayrılır gibi, hayatınızdaki kişinin üzerine denk gelen o ideal silüeti uçar gider, uzaklaşır. Bu yüzden sonu hep yalnızlıktır ve ne olduğunu bile anlamazsınız,
Bu işlerden uzaklaşın o ayrı, sizin tercihiniz ama sırf ilişkilerle ilgili diye bağlanma sorununuzu boşvermeyin, kendinize odaklanın, kendinizi seçin. Güvenli bağlanmaya nasıl evirilebilirsiniz, bunun üzerinde durun, zaten siz iyileştikçe ilişkileriniz de iyileşecek
peki ne yapmak lazım güvenliye biraz olsun yaklaşabilmek için?
 
peki ne yapmak lazım güvenliye biraz olsun yaklaşabilmek için?
Öncelikle “bağlanma: aşkı bulmanın ve korumanın yolları” adlı kitabı okuyun, kargo vs beklemenize gerek yok e-kitap olarak da satılıyor
En önemlisi “ilişki=atraksiyon” kafasından çıkmak. Uzakken daha çok heyecanlanmak, “acaba” sorusuyla ilişkiye daha çok bağlanmak biz güvensiz bağlananların yanlış işlenmiş duygusal döngülerinden ibaret. Daha bağlı ve daha heyecanlı hissetmemiz gereken şeyler sakin, olaysız, dramasız, sorunsuz ilişki yaşantıları. Bunları fark ettikçe zaten güvensiz hislerinize dur demeyi öğreniyorsunuz. Bahsettiğim kitapta tüm yapılması gerekenler de ayrı bir bölüm halinde yazıyor.
Bu konudaki öküzlük yapan arkadaş sizin numaranızı silince eminim bi’ “noluyoruz” diye heyecanlandınız mesela, ispatlayamam ama yemin edebilirim :KK70:
Halbuki normal şekilde güvenlenen insanlarda bu olay “aa ne ayıp” cümlesiyle tezahür ediyor ve son buluyor, en fazla arkadaş ortamında “başınıza gelen öküzlükler” gibi konular açılırsa hatırlıyorlar.
Eğer dünkü görüşmeniz çok güzel geçseydi de “ya bi ısınamadım adama ://“ olacaktınız.
Bunların sonu yapayalnız bırakıyor insanları. Kaygılılar için durum daha da vahim üstelik. Farkındalığı artırıp iyileşmek gibisi yok 🌺
 
Nasıl ki adamın surat asıp konuşmaması, sizi evinize bırakmayacak olması yanlışsa sizin de ilk buluşmada iki çatal alıp yemeği bırakmanız aynı derece yanlış. Damak tadınıza uymamış olabilir o zaman uyan bir yemek seçip risk almayacaktınız en başta. Sonrasında kahve içmeye gitmeseymişsiniz keşke. Belli ki iki tarafta birbirinden çok hoşlanmamış. Herkesle iletişim tutacak diye bir şey yok elbette gayet normal. Siz çok takıyorsunuz ama bu buluşma meselelerini. Konular hep birbirine benziyor
 
Öncelikle “bağlanma: aşkı bulmanın ve korumanın yolları” adlı kitabı okuyun, kargo vs beklemenize gerek yok e-kitap olarak da satılıyor
En önemlisi “ilişki=atraksiyon” kafasından çıkmak. Uzakken daha çok heyecanlanmak, “acaba” sorusuyla ilişkiye daha çok bağlanmak biz güvensiz bağlananların yanlış işlenmiş duygusal döngülerinden ibaret. Daha bağlı ve daha heyecanlı hissetmemiz gereken şeyler sakin, olaysız, dramasız, sorunsuz ilişki yaşantıları. Bunları fark ettikçe zaten güvensiz hislerinize dur demeyi öğreniyorsunuz. Bahsettiğim kitapta tüm yapılması gerekenler de ayrı bir bölüm halinde yazıyor.
Bu konudaki öküzlük yapan arkadaş sizin numaranızı silince eminim bi’ “noluyoruz” diye heyecanlandınız mesela, ispatlayamam ama yemin edebilirim :KK70:
Halbuki normal şekilde güvenlenen insanlarda bu olay “aa ne ayıp” cümlesiyle tezahür ediyor ve son buluyor, en fazla arkadaş ortamında “başınıza gelen öküzlükler” gibi konular açılırsa hatırlıyorlar.
Eğer dünkü görüşmeniz çok güzel geçseydi de “ya bi ısınamadım adama ://“ olacaktınız.
Bunların sonu yapayalnız bırakıyor insanları. Kaygılılar için durum daha da vahim üstelik. Farkındalığı artırıp iyileşmek gibisi yok 🌺
Bu konudaki öküzün numaramı silmesine şaşırmadım çünkü öncesinde instagramdan silmişti. Ama o bişeyler hissettim dediğim kişiden bahsetmiştim bir önceki yorumumda. O mesela beni engellemişti iki ay sonra da engeli kaldırmıştı instagramda. Engelimi kaldırmış olması beni heyecanlandırdı, acaba neden kaldırdı diye üzerinde düşündüm hatta birkaç gün. Ha kaldırmış olması herhangi bi eyleme dönüşmedi. Kitaba bakacağım bu arada :)
 
Nasıl ki adamın surat asıp konuşmaması, sizi evinize bırakmayacak olması yanlışsa sizin de ilk buluşmada iki çatal alıp yemeği bırakmanız aynı derece yanlış. Damak tadınıza uymamış olabilir o zaman uyan bir yemek seçip risk almayacaktınız en başta. Sonrasında kahve içmeye gitmeseymişsiniz keşke. Belli ki iki tarafta birbirinden çok hoşlanmamış. Herkesle iletişim tutacak diye bir şey yok elbette gayet normal. Siz çok takıyorsunuz ama bu buluşma meselelerini. Konular hep birbirine benziyor
İlk buluşma değil ikinci buluşma idi. İlk buluşmada yapmam öyle bişey 😂
 
Çok bir şey farketmiyor aslında, hiçbir buluşmada hiç kimseye yapmamalısınız bence
Beğenmediğim yemeği birine ayıp olmasın diye yiyecek halim yok. Ha ilk buluşma olsa o riski almazdım ama bildiğim bir yemek kötü de gelebilirdi. Kaldı ki yemeğin hesabını o ödemedi, kendim ödedim. Bu durumda ayıbın a'sı bile söz konusu olamaz. Kimsenin karşısında olmadığım biri gibi davranıp sevmediğim halde sevmiş gibi yapamam. Bu bir yemek de olabilir, insan da olabilir.
 
bak mesela bunlar çok doğru söylemler oldu benim için.
bende genelde şöyle oluyor, o kişiden etkileniyor olsam bile sanki uzaktayken daha çok etkileniyor gibiyim. yan yana gelince o insan sanki gözümde bi sıradanlaşıyor. ama yan yana değilsek, telefonda ve mesajlaşırken sanki daha mutlu gibiyim. bi yandan sevdiğim kişinin yanında olmak evet hoşuma gidiyor ve yan yana zaman geçirmeye çalışıyorum. ama yan yana gelince de çok sıradan geliyor gözüme. fiziksel yakınlaşmalar çok hoşuma gidiyor o kişiyle, kendimi iyi ve mutlu hissediyorum. ama bana uzakken sanki daha büyülü gibi geliyor. en son gerçek bişeyler hissedebildiğim insanla 2 ay konuşmadığım ama sosyal medyadan takipleştiğim bir dönem olmuştu. o dönem yaptığı her paylaşım, o her yeni hikaye beni aşırı heyecanlandırıyordu. merak ediyordum acaba hayatında ne olup bitiyor diye. mesela bi video çekilmiş o da paylaşmış, küçük bir çocuğun doğum gününü kutluyorlar. o videoda gözüme aşırı tatlı gelmişti. ama benimle konuştuğu dönemler bana attığı resimlerde ve videolarda onu aslında çok da çekici bulmuyordum, bayılmıyordum. hatta hiç unutmuyorum bana gelirken attığı bi resim vardı. çok çok bayılmamıştım. geçen gün maillerimi kurcalarken rasgele o fotoğrafını buldum uzun uzun inceledim. daha çok hoşuma gitti. bu insan benim hayatımdayken en ufak bişeyde onu silip atmak geliyordu içimden. seviyor muyum emin değildim. sevsem neden bu kadar kolay vazgeçeyim ki? sonra biz yeniden konuşmaya başladık, paylaşımlarına konuşmadığımız dönemdeki gibi odaklanmaz oldum, pek bakmaz oldum. elimin altında gibiydi çünkü, yeniden konuşuyorduk, belli ki o da beni düşünüyordu. evet, gerçekten benden ne zaman uzaklaşsa o zaman sanki daha değerli oluyor gibiydi. bir de bu kişi karakter anlamında değil de maddi imkanlar anlamında kafamdaki profile çok yakındı. öyle zengin değildi tabii ama işi, gücü, kendi düzeni, yaşamı, hayatı, fazla para sorununun olmaması falan derken öyle yani...

Öncelikle “bağlanma: aşkı bulmanın ve korumanın yolları” adlı kitabı okuyun, kargo vs beklemenize gerek yok e-kitap olarak da satılıyor
En önemlisi “ilişki=atraksiyon” kafasından çıkmak. Uzakken daha çok heyecanlanmak, “acaba” sorusuyla ilişkiye daha çok bağlanmak biz güvensiz bağlananların yanlış işlenmiş duygusal döngülerinden ibaret. Daha bağlı ve daha heyecanlı hissetmemiz gereken şeyler sakin, olaysız, dramasız, sorunsuz ilişki yaşantıları. Bunları fark ettikçe zaten güvensiz hislerinize dur demeyi öğreniyorsunuz. Bahsettiğim kitapta tüm yapılması gerekenler de ayrı bir bölüm halinde yazıyor.
Bu konudaki öküzlük yapan arkadaş sizin numaranızı silince eminim bi’ “noluyoruz” diye heyecanlandınız mesela, ispatlayamam ama yemin edebilirim :KK70:
Halbuki normal şekilde güvenlenen insanlarda bu olay “aa ne ayıp” cümlesiyle tezahür ediyor ve son buluyor, en fazla arkadaş ortamında “başınıza gelen öküzlükler” gibi konular açılırsa hatırlıyorlar.
Eğer dünkü görüşmeniz çok güzel geçseydi de “ya bi ısınamadım adama ://“ olacaktınız.
Bunların sonu yapayalnız bırakıyor insanları. Kaygılılar için durum daha da vahim üstelik. Farkındalığı artırıp iyileşmek gibisi yok 🌺
Ben de kaygılı-kaçıngan bağlanan biriyim mesela bağlanma sistemimin harekete geçmesini çoğu zaman aşkla karıştırıyorum. Bu farkındalığı kazandım ama yine de tam amanasıyla uyguluyabiliyorum diyemem :KK70:

ayrıca ben de bi noluyoruz olurdum valla doğruya doğru :KK70:
 
Ben de kaygılı-kaçıngan bağlanan biriyim mesela bağlanma sistemimin harekete geçmesini çoğu zaman aşkla karıştırıyorum. Bu farkındalığı kazandım ama yine de tam amanasıyla uyguluyabiliyorum diyemem :KK70:

ayrıca ben de bi noluyoruz olurdum valla doğruya doğru :KK70:
yo yo ben sahiden noluyoruz olmadım çünkü böyle bişey yapmasını bekliyordum. hatta şöyle söyleyeyim, daha kalkıp gitme aşamasına gelmeden, yemek yeme aşamasında üst üste o kadar zıtlaşmanın olması üzerine ben "bununla son görüşmem, ben bi daha yazmam buna" diye geçirdim kafamdan hep. sonra bi anda kahvecide bulduk kendimizi ama orada kayış iyice koptu bende. kalkıp gittim, aslında geç bile kaldı benim numaramı silmekte o. önce sosyal medyadan silmiş :KK70:

ama başka birisi olsaydı noluyoruz derdim tabii.

robot, ben dün o kitabı ekitap olarak aldım, telefona da uygulama indirdim okumaya başladım :) okumadıysan sen de al istersen, 22.50 fiyatı.
 
yo yo ben sahiden noluyoruz olmadım çünkü böyle bişey yapmasını bekliyordum. hatta şöyle söyleyeyim, daha kalkıp gitme aşamasına gelmeden, yemek yeme aşamasında üst üste o kadar zıtlaşmanın olması üzerine ben "bununla son görüşmem, ben bi daha yazmam buna" diye geçirdim kafamdan hep. sonra bi anda kahvecide bulduk kendimizi ama orada kayış iyice koptu bende. kalkıp gittim, aslında geç bile kaldı benim numaramı silmekte o. önce sosyal medyadan silmiş :KK70:

ama başka birisi olsaydı noluyoruz derdim tabii.

robot, ben dün o kitabı ekitap olarak aldım, telefona da uygulama indirdim okumaya başladım :) okumadıysan sen de al istersen, 22.50 fiyatı.
aa tamam alayım ben de teşekkür ederim. bu arada şeyi de oku kuzu Amir Levine'in bağlanma kitabını çok güzel o da.

evet gerçi şmdi sen yazınca düşündüm kafamda neticelenmiş biri ne yaparsa yapsın bağlanma sistemime çok etkisi olmuyor artık. Daha muallak durumlar çok tetikliyor beni de.
 
Ben olsam ben de kalkıp giderdim. Tamam kötü bi gün geçirmiş olabilir ama daha ikinci buluşmada birbirinizi tanımazken bunu sana geçirmesi olmamış. Hevessiz gibi. Bi de eve bırakmıcam ı nasıl söylemiş anlamadım. O kısmı da baya kötü

Onun dışında yemeği yerim yemem ona ne. Hesabi ödeyeceği için mi gerildi anlamadım
 
Ben olsam ben de kalkıp giderdim. Tamam kötü bi gün geçirmiş olabilir ama daha ikinci buluşmada birbirinizi tanımazken bunu sana geçirmesi olmamış. Hevessiz gibi. Bi de eve bırakmıcam ı nasıl söylemiş anlamadım. O kısmı da baya kötü

Onun dışında yemeği yerim yemem ona ne. Hesabi ödeyeceği için mi gerildi anlamadım
bahsederken tekrar tekrar gözümün önüne geliyor ya gerçekten hayatımın en kötü buluşmasıydı :KK70: aşırı gerilmesi, gerçekten neye kızacağı neye ne tepki vereceğinin belirsiz olması beni inanılmaz diken üzerinde hissettirdi. bi de ben alışık değilimdir çünkü konuşkan, rahat ve enerjik biriyim ben yani genelde keyifli geçer benim muhabbetlerim, 29 yaşındayım bu yaşıma kadar sohbetimden sıkılana pek rastlamadım. konu açamayan, kendini ifade edemeyen biri hiç değilim. diksiyonum da düzgündür yani kitap okurum vs. insanları, ortamı geren biri değilimdir ben. gerçekten çok çok kötüydü ya, ne konuşacağımı bilemedim, ne desem suç çünkü, her şey yanlış anlaşılıyor, kendisi aşırı diken üzerinde zaten, bi yüzü gülmedi, onunla her şey aşırı keyifsizdi ya. hevessiz bile diyemiyorum sanki sataşacak yer arıyor gibiydi.

yemek konusunda ben de senin gibi düşünüyorum. tam tersini söyleyenler oldu mesela burada. ama yemek benim, yerim veya yemem kime ne ki. üstelik hesabı o ödemedi, cüzdana bile yeltenmedi ki bu da ayrı bi rezillik. ilk buluşmada da ödememişti, ayrı ayrı ödemiştik.

anlattıkça tekrar tekrar o ana gidip masadan kalkarken kahveyi de suratına dökesim falan geliyor ahahah
 
aa tamam alayım ben de teşekkür ederim. bu arada şeyi de oku kuzu Amir Levine'in bağlanma kitabını çok güzel o da.

evet gerçi şmdi sen yazınca düşündüm kafamda neticelenmiş biri ne yaparsa yapsın bağlanma sistemime çok etkisi olmuyor artık. Daha muallak durumlar çok tetikliyor beni de.
evet neticeye ulaşmış şeyler bende de bişey yaratmıyor.
yazın tanıştık diye bahsettiğim kişiyle ben çok fazla belirsizlik yaşadım mesela zamanında. neticelenmiş olsa, kötü bile olsa 3 gün üzülüp 4. gün hayatıma bakardım. bakamadım. tamamen belirsiz geçen 2 ayımız olmuştu :KK70: hiçbir şey neticelenmemiş ama konuşmuyoruz, silmiyoruz da, bazen göndermeli bi paylaşım geliyor acaba bana mı falan diyorum. post atıyorum beğeniyor falan ahahah tam ruh hastası işi ya şimdi düşününce... sonra ben bunu sildim 2 ay boyunca hiç ses çıkmadı diye. 2 ay yazmayan insan ben silince o "noluyoruz" krizine girerek bana mesaj attı falan, silmişim diye tepki gösterdi bana. neymiş benim hislerim gerçek değilmiş, ben silerek yine "gitmiş" oluyormuşum. sonra tekrar bi konuşmaya başladık, görüşelim dedik tekrar ama görüşemedik ben de sinirlenip bi kavga çıkarıp komple bitirdim her şeyi. ya düşününce ne manyakça falan diyorum. ama bişey diyim mi ilahi adalate çok inanıyorum. şu an tam da hak ettiği bir ilişkinin içinde. boynuzlayan eski sevgilisine dönmüş. benim gözümde bir ilişki ihanet yarası aldı mı o işten hayır gelmez. eminim şu an en ufak bi olayda deli gibi şüphe içine girip tekrar ihanete uğrama korkusu yaşıyordur. ben çok ah ettim hislerimle oynadığı için ve hakkımı da helal etmedim. ilahi adalete devrettim. yaşasın şimdi ne yaşıyorsa.
 
X