- 20 Ağustos 2017
- 1.210
- 647
- 31
-
- Konu Sahibi northernlight
- #41
Aynı k pedrrim aynı
Aynı k pedrrim aynıkızlar benim kayınvalidenin herşeyi, en iyisidir
kendisi buna can-ı gönülden inanıyor.ha bunda bişi yok, bırakıyoruz öyle inansın mutlu mesut yaşasın. ama bizi de inandırmaya çalışıyor.
örnek: bahçesindeki kiraz ağacı. şöyle iri iriymiş, böyle güzelmiş, şöyle suluymuş böyle lezzetliymiş. hayatında onun gibi kiraz yememiş, amerikaya gidenler nolur bize de çekirdeğini verin dikelim demiş vs vs. yani her gittiğimde 2 saat ağacı dinliyorum. ben de ne diyeyim hı hı annecim oh çok güzelmiş ay ne güzel bol bol yiyin, diyip geçiyordum artık sinirime dokunuyor.
geçen de tutmuş 3 harfli ucuz markette satılan unla bişiler yapıyor, diyor ki bak zaten en iyi un markası bu.bilmem kimler de hep bunu kullanıyor. 'ee ucuz tabii ondan kullanıyorlardır, x markette satılıyor. iyidir iyidir.' dedim. 'aa yooo, heryerde satılıyor, çok güzel marka' diyor. hayır anne dedim 'x marketin malı, sadece orda satılıyor', 'hayır orda da vardır ama başka yerde de satılıyordur ben başka yerden aldım' diyor. paketi çıkardım. bak burda ne yazıyor, bak hangi markete özel üretilmiş dedim. sonra oğlu da söyledi de haa pardon ben karıştırdım ben de ordan aldım galiba' dedi.
plajda güneşleniyoruz, güneş kremi sürüyoruz, üzerine kendi kızının aldığını çıkarıp ay durun bundan sürün diyor. anne sürdük diyoruz, 'aa ama bu çok özel, bu çok değişik diyor, kızım bunu özel aldı diyor' hayır eczanede satılan mişel suyuyla ünlü olan marka işte. neyini özel almış anlamıyorum ki
hele oğlunun herşeyi mükemmeldir, ola ki oğlunun evinin balkonu dar diye vs bişi diyecek olsanız sinir krizi geçirir. ben de 'tabii ki annecim onun herşeyi güzel, herşeyi dört dörtlülk. baksana en çok da karısı güzel diyorum (evet bildiniz: ben)bişi diyemiyor.
tabii çok ufak şeyler dert de değil. aslında iyi de bir kadın, sağolsun bir dediğimizi iki etmez ama ben eskiden 'hıı tabii tabii aa öyle mi bak ben de bundan alayım' diyordum baktım ki bu beni iyice saf sanıyor ben de artık un mevzusunda olduğu gibi tak tak söylüyorum.
sizinkiler de böyle herşeyin en iyisi en güzeli enn ennn ennni bende, benim çocuklarımda der mi? eskisi gibi hı hı en güzelini sen bilirsin mi diyeyim, kırmadan tak tak söyleyeyim mi? sizin taktikler nedir?
kızlar benim kayınvalidenin herşeyi, en iyisidir
kendisi buna can-ı gönülden inanıyor.ha bunda bişi yok, bırakıyoruz öyle inansın mutlu mesut yaşasın. ama bizi de inandırmaya çalışıyor.
örnek: bahçesindeki kiraz ağacı. şöyle iri iriymiş, böyle güzelmiş, şöyle suluymuş böyle lezzetliymiş. hayatında onun gibi kiraz yememiş, amerikaya gidenler nolur bize de çekirdeğini verin dikelim demiş vs vs. yani her gittiğimde 2 saat ağacı dinliyorum. ben de ne diyeyim hı hı annecim oh çok güzelmiş ay ne güzel bol bol yiyin, diyip geçiyordum artık sinirime dokunuyor.
geçen de tutmuş 3 harfli ucuz markette satılan unla bişiler yapıyor, diyor ki bak zaten en iyi un markası bu.bilmem kimler de hep bunu kullanıyor. 'ee ucuz tabii ondan kullanıyorlardır, x markette satılıyor. iyidir iyidir.' dedim. 'aa yooo, heryerde satılıyor, çok güzel marka' diyor. hayır anne dedim 'x marketin malı, sadece orda satılıyor', 'hayır orda da vardır ama başka yerde de satılıyordur ben başka yerden aldım' diyor. paketi çıkardım. bak burda ne yazıyor, bak hangi markete özel üretilmiş dedim. sonra oğlu da söyledi de haa pardon ben karıştırdım ben de ordan aldım galiba' dedi.
plajda güneşleniyoruz, güneş kremi sürüyoruz, üzerine kendi kızının aldığını çıkarıp ay durun bundan sürün diyor. anne sürdük diyoruz, 'aa ama bu çok özel, bu çok değişik diyor, kızım bunu özel aldı diyor' hayır eczanede satılan mişel suyuyla ünlü olan marka işte. neyini özel almış anlamıyorum ki
hele oğlunun herşeyi mükemmeldir, ola ki oğlunun evinin balkonu dar diye vs bişi diyecek olsanız sinir krizi geçirir. ben de 'tabii ki annecim onun herşeyi güzel, herşeyi dört dörtlülk. baksana en çok da karısı güzel diyorum (evet bildiniz: ben)bişi diyemiyor.
tabii çok ufak şeyler dert de değil. aslında iyi de bir kadın, sağolsun bir dediğimizi iki etmez ama ben eskiden 'hıı tabii tabii aa öyle mi bak ben de bundan alayım' diyordum baktım ki bu beni iyice saf sanıyor ben de artık un mevzusunda olduğu gibi tak tak söylüyorum.
sizinkiler de böyle herşeyin en iyisi en güzeli enn ennn ennni bende, benim çocuklarımda der mi? eskisi gibi hı hı en güzelini sen bilirsin mi diyeyim, kırmadan tak tak söyleyeyim mi? sizin taktikler nedir?
Yaslilar boyle oluyo malesef benimkide oyle ama kirmaktansa yada kendini doldurmaktansa oylesin annecim de gec ,hem gonlu olur hem mutlu olur sevap alirsinyok elbette öylesini hiç istemem evlerden ırak.
kadın da iyi niyetli ama sürekli bu en iyisi bu diye sidik yarıştırmasına artık gülsem mi sinir mi olsam bilemiyorum.
Psikolojik problemleri vardır bende de böyle bir görümce var ordan biliyorumkızlar benim kayınvalidenin herşeyi, en iyisidir
kendisi buna can-ı gönülden inanıyor.ha bunda bişi yok, bırakıyoruz öyle inansın mutlu mesut yaşasın. ama bizi de inandırmaya çalışıyor.
örnek: bahçesindeki kiraz ağacı. şöyle iri iriymiş, böyle güzelmiş, şöyle suluymuş böyle lezzetliymiş. hayatında onun gibi kiraz yememiş, amerikaya gidenler nolur bize de çekirdeğini verin dikelim demiş vs vs. yani her gittiğimde 2 saat ağacı dinliyorum. ben de ne diyeyim hı hı annecim oh çok güzelmiş ay ne güzel bol bol yiyin, diyip geçiyordum artık sinirime dokunuyor.
geçen de tutmuş 3 harfli ucuz markette satılan unla bişiler yapıyor, diyor ki bak zaten en iyi un markası bu.bilmem kimler de hep bunu kullanıyor. 'ee ucuz tabii ondan kullanıyorlardır, x markette satılıyor. iyidir iyidir.' dedim. 'aa yooo, heryerde satılıyor, çok güzel marka' diyor. hayır anne dedim 'x marketin malı, sadece orda satılıyor', 'hayır orda da vardır ama başka yerde de satılıyordur ben başka yerden aldım' diyor. paketi çıkardım. bak burda ne yazıyor, bak hangi markete özel üretilmiş dedim. sonra oğlu da söyledi de haa pardon ben karıştırdım ben de ordan aldım galiba' dedi.
plajda güneşleniyoruz, güneş kremi sürüyoruz, üzerine kendi kızının aldığını çıkarıp ay durun bundan sürün diyor. anne sürdük diyoruz, 'aa ama bu çok özel, bu çok değişik diyor, kızım bunu özel aldı diyor' hayır eczanede satılan mişel suyuyla ünlü olan marka işte. neyini özel almış anlamıyorum ki
hele oğlunun herşeyi mükemmeldir, ola ki oğlunun evinin balkonu dar diye vs bişi diyecek olsanız sinir krizi geçirir. ben de 'tabii ki annecim onun herşeyi güzel, herşeyi dört dörtlülk. baksana en çok da karısı güzel diyorum (evet bildiniz: ben)bişi diyemiyor.
tabii çok ufak şeyler dert de değil. aslında iyi de bir kadın, sağolsun bir dediğimizi iki etmez ama ben eskiden 'hıı tabii tabii aa öyle mi bak ben de bundan alayım' diyordum baktım ki bu beni iyice saf sanıyor ben de artık un mevzusunda olduğu gibi tak tak söylüyorum.
sizinkiler de böyle herşeyin en iyisi en güzeli enn ennn ennni bende, benim çocuklarımda der mi? eskisi gibi hı hı en güzelini sen bilirsin mi diyeyim, kırmadan tak tak söyleyeyim mi? sizin taktikler nedir?
benim kayınvalidem de öyle, aynı tarif ettigin gibi. ama beni ve ailemi de yabana atmaz. "en iyi gelin ve en iyi dünürler de bende,allah gönlüme göre verdi" der. öyle düsündürebildiysem ne mutlu:)) aslında cok iyi kalpli ve iyi niyetli bir insan oldugunu bildigim icin, böyle ufak tefek seylerine, egolu konusmalarına icimden gülüp geciyorum. kendi kendisini tatmin ediyor. zaten o havayı cakayı da bana degil, cevresine yapıyor aslında. 65 yasında kadını üzmeye, gelin-kaynana polemigine gerek yok , her seyine "evet annecim, aynennnn, haklısın" diyorum :))))kızlar benim kayınvalidenin herşeyi, en iyisidir
kendisi buna can-ı gönülden inanıyor.ha bunda bişi yok, bırakıyoruz öyle inansın mutlu mesut yaşasın. ama bizi de inandırmaya çalışıyor.
örnek: bahçesindeki kiraz ağacı. şöyle iri iriymiş, böyle güzelmiş, şöyle suluymuş böyle lezzetliymiş. hayatında onun gibi kiraz yememiş, amerikaya gidenler nolur bize de çekirdeğini verin dikelim demiş vs vs. yani her gittiğimde 2 saat ağacı dinliyorum. ben de ne diyeyim hı hı annecim oh çok güzelmiş ay ne güzel bol bol yiyin, diyip geçiyordum artık sinirime dokunuyor.
geçen de tutmuş 3 harfli ucuz markette satılan unla bişiler yapıyor, diyor ki bak zaten en iyi un markası bu.bilmem kimler de hep bunu kullanıyor. 'ee ucuz tabii ondan kullanıyorlardır, x markette satılıyor. iyidir iyidir.' dedim. 'aa yooo, heryerde satılıyor, çok güzel marka' diyor. hayır anne dedim 'x marketin malı, sadece orda satılıyor', 'hayır orda da vardır ama başka yerde de satılıyordur ben başka yerden aldım' diyor. paketi çıkardım. bak burda ne yazıyor, bak hangi markete özel üretilmiş dedim. sonra oğlu da söyledi de haa pardon ben karıştırdım ben de ordan aldım galiba' dedi.
plajda güneşleniyoruz, güneş kremi sürüyoruz, üzerine kendi kızının aldığını çıkarıp ay durun bundan sürün diyor. anne sürdük diyoruz, 'aa ama bu çok özel, bu çok değişik diyor, kızım bunu özel aldı diyor' hayır eczanede satılan mişel suyuyla ünlü olan marka işte. neyini özel almış anlamıyorum ki
hele oğlunun herşeyi mükemmeldir, ola ki oğlunun evinin balkonu dar diye vs bişi diyecek olsanız sinir krizi geçirir. ben de 'tabii ki annecim onun herşeyi güzel, herşeyi dört dörtlülk. baksana en çok da karısı güzel diyorum (evet bildiniz: ben)bişi diyemiyor.
tabii çok ufak şeyler dert de değil. aslında iyi de bir kadın, sağolsun bir dediğimizi iki etmez ama ben eskiden 'hıı tabii tabii aa öyle mi bak ben de bundan alayım' diyordum baktım ki bu beni iyice saf sanıyor ben de artık un mevzusunda olduğu gibi tak tak söylüyorum.
sizinkiler de böyle herşeyin en iyisi en güzeli enn ennn ennni bende, benim çocuklarımda der mi? eskisi gibi hı hı en güzelini sen bilirsin mi diyeyim, kırmadan tak tak söyleyeyim mi? sizin taktikler nedir?
Bizimki de kendi yemeklerini en en en güzel sanirdi taaa ki oğlu benim yemeklerimi tadana kadar benim yemekleri mi de begenirdikızlar benim kayınvalidenin herşeyi, en iyisidir
kendisi buna can-ı gönülden inanıyor.ha bunda bişi yok, bırakıyoruz öyle inansın mutlu mesut yaşasın. ama bizi de inandırmaya çalışıyor.
örnek: bahçesindeki kiraz ağacı. şöyle iri iriymiş, böyle güzelmiş, şöyle suluymuş böyle lezzetliymiş. hayatında onun gibi kiraz yememiş, amerikaya gidenler nolur bize de çekirdeğini verin dikelim demiş vs vs. yani her gittiğimde 2 saat ağacı dinliyorum. ben de ne diyeyim hı hı annecim oh çok güzelmiş ay ne güzel bol bol yiyin, diyip geçiyordum artık sinirime dokunuyor.
geçen de tutmuş 3 harfli ucuz markette satılan unla bişiler yapıyor, diyor ki bak zaten en iyi un markası bu.bilmem kimler de hep bunu kullanıyor. 'ee ucuz tabii ondan kullanıyorlardır, x markette satılıyor. iyidir iyidir.' dedim. 'aa yooo, heryerde satılıyor, çok güzel marka' diyor. hayır anne dedim 'x marketin malı, sadece orda satılıyor', 'hayır orda da vardır ama başka yerde de satılıyordur ben başka yerden aldım' diyor. paketi çıkardım. bak burda ne yazıyor, bak hangi markete özel üretilmiş dedim. sonra oğlu da söyledi de haa pardon ben karıştırdım ben de ordan aldım galiba' dedi.
plajda güneşleniyoruz, güneş kremi sürüyoruz, üzerine kendi kızının aldığını çıkarıp ay durun bundan sürün diyor. anne sürdük diyoruz, 'aa ama bu çok özel, bu çok değişik diyor, kızım bunu özel aldı diyor' hayır eczanede satılan mişel suyuyla ünlü olan marka işte. neyini özel almış anlamıyorum ki
hele oğlunun herşeyi mükemmeldir, ola ki oğlunun evinin balkonu dar diye vs bişi diyecek olsanız sinir krizi geçirir. ben de 'tabii ki annecim onun herşeyi güzel, herşeyi dört dörtlülk. baksana en çok da karısı güzel diyorum (evet bildiniz: ben)bişi diyemiyor.
tabii çok ufak şeyler dert de değil. aslında iyi de bir kadın, sağolsun bir dediğimizi iki etmez ama ben eskiden 'hıı tabii tabii aa öyle mi bak ben de bundan alayım' diyordum baktım ki bu beni iyice saf sanıyor ben de artık un mevzusunda olduğu gibi tak tak söylüyorum.
sizinkiler de böyle herşeyin en iyisi en güzeli enn ennn ennni bende, benim çocuklarımda der mi? eskisi gibi hı hı en güzelini sen bilirsin mi diyeyim, kırmadan tak tak söyleyeyim mi? sizin taktikler nedir?