Ateşe atıldığı zaman İbrahim aleyhisselam’ın son sözü:
“Allah bana yeter, o ne güzel vekildir.” demek olmuştur. [Buhârî, Tefsîrû sûre (3), 13]
Büyük sahabi Abdullah İbni Abbas’ın bu beyanlarından, tevekkülün en kısa ve kesin ifadesi olan “hasbünallahu ve ni’mel vekîl” sözünü Hz. İbrahim ve Hz. Peygamber (asm)’in en kritik anlarda söylemiş olduklarını öğrenmekteyiz.
Hadiste söz konusu olan olayların ilki Hz. İbrahim’in, Nemrut tarafından mancınıkla ateşe atılmasıdır. İkincisi de İslâm tarihinde “Bedr-i suğra” (Küçük Bedir Savaşı) diye bilinen hadisedir. Her iki olaya da Kur’an-ı Kerim’de işaret buyurulmaktadır.
İbrahim aleyhisselâm’ın ateşe atılma olayı Kur’an-ı Kerîm’de tafsilatlı bir şekilde anlatılmaktadır. (Enbiyâ, 21/51-70)
Ta baştan beri Allah’a tam bir güven içinde bulunan Hz. İbrahim en son anda, ateşe fırlatılırken de aynı itminan ve güven ile “Allah bana yeter, ne güzel vekildir O!” teslimiyeti içinde sadece Allah’tan yardım beklediğini dile getiriyordu. Sonuç ise, gerçek tevekkülün akıllara hayret veren mutlu sonu idi: Kızgın ateşin serinlik veren bir ortama dönüşmesi. Çünkü Allah her şeye kadirdir. Mesele Ona güvenmektedir.
Ebu Hüreyre (r.a.) den rivayetine göre, o şöyle dedi: Rasûlullah (asm) “Büyük bir işe, musibete uğradığınızda 'Hasbunallah ve ni'mel-vekîl.' deyiniz” buyurdular.