canım en güzel yaşlarındaymışsın, bence artık kendin mücadele etmekle uğraşma. ben bu yeme bozukluğunu aştım diye düşünüyorum artık, şöyle yani: mesela bütün gün ne yesem, ne yemesem diye düşünmüyorum. bu tür örnekler. şu an sende anoreksiya ve tıkınarak yeme bozukluğu var.
ben keşke daha önceden gitseydim psikoloğa, dünkü seans o kadar yararlı hissettirdi ki... gitseydim belki de 1 senede bu sorunu aşacaktım ama 4-5 yılım bu hastalıkla geçti.
bende de anreksiya vardı, her bi b.k vardı yani. dün terapiste şunu söyledim hatta, "4 sene önce kızlara bakıp 'aaaa ne kadar da normal, hiç zayıf değil, yanında da sevgilisi mi var ne? ay erkekler de hiçbi şeyden anlamıyorlar' diye içimden geçirdirdiğimi hatırlıyorum."
bu sanırım farklı ve "en" olma isteğinden... en zayıf ben olmalıyım şeklinde. bir süre sonra bu hastalık halini alıyor, "normal insanlar ve ben" şeklinde düşünüyorsun. sonra bu farklılıktan tiksiniyorsun.
o üstteki "kaçamak" durumunu ben de yaşıyordum, artık ben de bir normal kaçamakçıyım
annemle kavga ettiğimde fazla yemiştim ya, ne yediğimi saydım ( sayabilmek bile bir şey:)) psikolog da tıkınmak değil dedi. dağlar kadar fark var eski yeme şeklimle.
daha da yüzyıllar boyu yazarım, söylemek istediğim çok şey de var. hatta başka bir konu da açabilirz isterseniz...
ama benim size tek tavsiyem düzgün bir psikolog bulmanız. asıl ibret alın benim gibi olmayın. gidin konuşun.
öyle olmuyor işte, bunu duymak istemiyorsun biliyorum ama sen bir döngünün içindesin şu an çıkamıyorsun. "bu sefer gerçek, bu sefer kilo vericem, o zaman her şey düzelicek" diye düşünüyorsun, hayatını bedenine endeksliyorsun.
axilcim yukarda yazdıklarım senin için de geçerli, bir de yurt dışına gideceksin. git psikolog bul, konuş.
annenler durumun farkında mı? mesela su perisininkiler biraz farkında anladığım kadarıyla. ben en sonunda annemlerle konuşmak durumunda kaldım. artık biliyorlar, ama onlara da kızgınım zamanında müdahale etmedikleri için. bu siniri de psikoterapiyle aşarım inşallah.
ben türkiye'ye döndüğüm zaman annem bana yemek yapmak isterdi, ben de yalvarırdım nolur yapma diye. o da benim uğraşmamı istemiyor herhalde diye düşünürdü, yine de yapardı. şimdi de diyor ki "nasıl anlamadım bi tencere sarma bitmiş, herhalde canı istedi kızın biraz daha yapayım diye düşünüyordum." bilmiyorum çok kızgınım hala onlara.