her kelimenizi okudum, Size boyalı kuştan bahsetmek istiyorum. yapılmış bir deney aslında bu, bizlerin insan formatıyla aşina olduğu bir gerçek. bir adam bir karga yakalar ve boyar rengarenk. sonrasında diğer kargaların arasına salar, film burada başlar... boyalı kuş, olağan haliyle, arkadaşlarının yanına gider fakat aldığı tek tepki hırpalanmak olur. üstüne giderler ve öldürürler boyalı kuşu. deney bir daha tekrarlanır , sonuç aynı. düşünün ki bu olayı anlatırken ben bile boyalı karga diyemiyorum, kuş diyorum. bu denli ait göremiyorum o kategoriye ve bu denli masum. halbuki hayvancağızlara eziyet etmeye gerek yoktu her an yaşadığımız şey için. bizler de farklı insanları -boyalı kuşları- histerik duygularla öldürmüyor muyuz?
Size iki haberim var öncelikle tebrik ederim Siz boyalı kuşsunuz ve üzülerek söylüyorum karşınıza çıkmış insanlar renksizliğe yemin etmiş birer karga. nasıl desem bilemedim... anlatmışsınız kendinizi, içim acıdı. iyi insanları hep harcamak zorunda mıyız? iğrenç bir kanun bu! kötülük görmeye alıştığımızdan belki alışkanlıkları değiştirmek zordur, bilmiyorum. çok isterdim buradaki güzel insanlarla denk gelmenizi. eminim ki birçok tablo sizin renginize muhtaçtır.
iyi insanların parmakla gösterildiği yüzyıllarda yaşıyoruz. lütfen kendinizi üzmeyin. varlığınızı bilmek dahi ruhumu rahatlatıyor. farkında değilsiniz beni ve benim gibileri hayata bağlıyorsunuz. bir şeyler için iki kat çabalıyorum, yapmalısın Lale düzen değişmeli buna ihtiyacı olan iyi insanlar var, diyorum. hep var olun, devam edin yaşamaya. insanlara fazla takılmayın çok şükür Rabbimiz başka canlıları yaratmış yoksa dönmezdi bu dünya... bir köpeği okşayın, pencerenize ekmek kırıntıları koyun, çiçek alın kendinize her gün sulayın. yaşamayı bırakmayın çekmeyin kendinizi, sizlerin varlığına ihtiyaç duyanlar var.