• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Hangi yaşam tarzı...

kendi sartlarini iyi degerlendirip, ne istiyorsan onu yap, hepiniz resit insanlarsiniz, kuzenin de istedigini yapsin takma kafana o basina ne gelebilecegini hesaplayabilecek bir yasta heralde....
 
Bu tamamen tercih ve içinde bulunulan kuşulların birleşimi meselesi.
-Kiminin çevresi kaldırır bu tarz bir yaşam tarzını seçer.
-Kimini çevresi kaldırmaz ama gene de bu tür bir yaşam tarzını seçer ve çevresi ile mücadele eder.
-Kimini çevresi kaldırmaz, bu yüzden kendi benimsediği yaşam tarzını seçmeye cesaret edemez.
-Kiminin de çevresi kaldırmaz, zaten kendisi de o bakış açısına sahiptir, hiç böyle birşeye kalkışmaz.

Kuzenin sanırım ikinciye giriyor. O kendi doğrularını yaşayıp bu konuda bazen saklayarak bazen direterek çevresi ile mücadele etmeyi seçmiş 28 yaşında bir yetişkin.

Seninse kafan karışık, bunların arasında nerede durduğunu kendi adına tam olarak bilemediğin için konu açma ihtiyacı duymuşsun. "Kuzenime kıyamıyorum" kısmı ise zaten hayata bakışlarınızın çok farklı olduğunu en açık haliyle gösteren nokta. Çünkü ona göre, yarın birgün erkek arkadaşıyla yapamaz ayrılırsa kimse kimseye kıymış olmayacak. O kendini kullanılmış hissetmeyecek. ıki kişi birlikte bir ilişkiye başlamış ve bitirmiş olacaklar. O kendini meta, birlikteliği de kullanılmak olarak görmüyor çünkü. Bunu sana anlatabilmek çok zor ama senin kıyamamak diye ifade ettiğin gibi bir durum yok yani. O seçimlerini yaşıyor ve onlarla mutlu.
 
ben de sahsen beraber yasamam ve dogru bisey olduguna inanmiyorum,
bizim kültürümüz ve dinimizde de böyle bisey yok zaten...
avrupali amerikali erkekler bu yüzden evlenmiyorlar, evliligin yasattigi tüm pozitif seylere sahipken evlilik sorumlulugu yok, ohhhh ben erkek olsam benimle yasayacak birini bulsam ben de evlenmem:jeyyar:

tabi sonucta herkes kendince bunlari düsünüp istedigi karari alma hakkina sahip o yüzden yukarda istedigini yap dedim, illa yasamak istiyorsa kuzenin kendi karari cocuk da degil o yüzden takma kafana bence
 
avrupali amerikali erkekler bu yüzden evlenmiyorlar, evliligin yasattigi tüm pozitif seylere sahipken evlilik sorumlulugu yok, ohhhh ben erkek olsam benimle yasayacak birini bulsam ben de evlenmem


ben bu bakış açısını garipsiyorum aslında. evliliğin sorumluluğu değil de sanki kadının sorumluluğu gibi. yani sanki ben çocuğum da benim sorumluluğum ailemden el değiştirip kocama geçiyor. eşit olmak istiyorsak bu bakış açısı doğru gelmiyor bana..
 
Bu tamamen tercih ve içinde bulunulan kuşulların birleşimi meselesi.
-Kiminin çevresi kaldırır bu tarz bir yaşam tarzını seçer.
-Kimini çevresi kaldırmaz ama gene de bu tür bir yaşam tarzını seçer ve çevresi ile mücadele eder.
-Kimini çevresi kaldırmaz, bu yüzden kendi benimsediği yaşam tarzını seçmeye cesaret edemez.
-Kiminin de çevresi kaldırmaz, zaten kendisi de o bakış açısına sahiptir, hiç böyle birşeye kalkışmaz.

Kuzenin sanırım ikinciye giriyor. O kendi doğrularını yaşayıp bu konuda bazen saklayarak bazen direterek çevresi ile mücadele etmeyi seçmiş 28 yaşında bir yetişkin.

Seninse kafan karışık, bunların arasında nerede durduğunu kendi adına tam olarak bilemediğin için konu açma ihtiyacı duymuşsun. "Kuzenime kıyamıyorum" kısmı ise zaten hayata bakışlarınızın çok farklı olduğunu en açık haliyle gösteren nokta. Çünkü ona göre, yarın birgün erkek arkadaşıyla yapamaz ayrılırsa kimse kimseye kıymış olmayacak. O kendini kullanılmış hissetmeyecek. İki kişi birlikte bir ilişkiye başlamış ve bitirmiş olacaklar. O kendini meta, birlikteliği de kullanılmak olarak görmüyor çünkü. Bunu sana anlatabilmek çok zor ama senin kıyamamak diye ifade ettiğin gibi bir durum yok yani. O seçimlerini yaşıyor ve onlarla mutlu.

katılıyorum noktasına kadar...
 
kuzeniniz ve sevgilisi olmaz da ayrılırsa kendini kullanılıp atılmış hissetmez! çünkü beraber çıktıkları yola artık beraber devam etmemeye karar vermişlerdir sadece. Karşısındaki erkek ondan yararlanıp sonra da bi köşeye fırlatmış olmayacak...
 
Bence ailenin yanından ayrılmanın tek yolu evlilik olmamalı...:1no2:
Ama bizim toplumda genelde böyle oluyor.

Ben evlilik arifesindeyim, nişanlıyım. Ve ailemin yanındayım.
Düşünüyorum da, eğer İstanbul dışında okusaydım, ailemden ayrılmış olurdum ve okuldan sonra da başka bir evde yaşamaya devam ederdim...Eğer karşıma nişanlım çıkmasaydı, yüksek lisans için İzmir veya Ankara'ya giderdim. Veya yurtdışına.
Şimdi evlenip gideceğim bu şehirden...
Üzücü mü, elbette üzücü. Ailemi özleyeceğim. Ama kendi ayaklarımın üzerinde durabildiğimi de göstermeyi çok isterdim. ,Benim ailem buna çok önem verir çünkü.
Yani evlilik hayatımın yegane amacı olmadı hiç bir zaman.:delphin:

Ayrıca, sevgilisini yararlanacağı kız olarak görecek bir erkekle birlikte yaşamasın kuzenin. Etrafta bolca var onlardan. Genelleme yapmaya da gerek yok tabii, diğer pek çok davranışından tahlil edilebilir böyle sığ düşünceli insanlar.
 
Kuzenine, kullanılıp atılma ihtimali olan risk almış bir kadın gözüyle bakıyorsan senin mantığında birine ailen izin verse bile gidip bir erkekle yaşamayı tavsiye etmem. Evlilik kadının kazancı değidir. Cinsellik evlilik dışında yaşanınca erkeğin aldığı, kadının verdiği pazarlık konusu bir meta değildir. ama bunun gibi daha bir sürü mantık hatası genlere kadar kodlanmış durumda. bence kaldıramayacağın yükün altına girmeyi hayal etme. sana doğru gelenin dışına çıkma, yalnız kalınca korkarsın..




vereliniortak Aynen arkadaşa katılıyorummm vereliniortak
 
Ben bu kızdan faydalanır mı mantığını anlamıyorum,
birlikte yaşamaları maddi manevi bir yola girme olayı değil mi sonuçta, karşılıklı bir fayda ya da zarar söz konusu..
"evliligin yasattigi tüm pozitif seylere sahipken evlilik sorumlulugu yok" bu da değil bence,
sorumsuz adam evlenmeden önce de sonra da sorumsuzdur..
 
Ben seni cok iyi anliyorum. Aynisini ben kücük kardesimle yasiyorum. Bende zamaninda gitmedim bir yere, firsatim oldugu halde arkami dönemedim, sorumluluk hissettim herzaman üstümde aileme kardeslerime karsi, insanlarin söyleyecegi laflardan cekindim... bir neden degil bir cok neden vardi aslinda, ama asla ciddi bir sekilde gitmeyi düsünmedim. Hatta arkadaslarim bana teklif ettigimde kesinlikle yapmam, ne evden kacarim ne karsilarina cikar böyle birseyi teklif ederim, üniversteye bile giderken evden ayrilmiyacagimi biliyordum.

Mecburi calistigim icin evden iki ay ayrilinca mahvolmustum, nekadari özlemistim ailemi, kesinlikle evlensem bile uzaklara tasinamiyacagimi anlamistim.

Kardesimse okumadigi halde ilk firsatta kimseyi dinlemeyip kiz arkadasina tasinmisti.
Annem arkasindan cok laf etti, beni birakti gitti diye (ben evlenip ayrilmistim bile), sonra kendi evine tasindi kiz kardesim. Arkadaslariyla tatile gider iki gün önceden haber verirse verir, simdi yurtdisinda yasama planlari yapiyor, yaparda yani.

Yani ne bileyim, hangi birini anlatayim, cok farkli düsüncelerimiz, yaptiklarimiz, tabiiki isterim cok mutlu olsun ama cogu zaman bana pesss artik dedirttigide oluyor. Ama ben onun gibi asla olamam ve suna kanaat getirdim: Olmakda istemiyorum. Ayni anneden babadan oldugumuz halde cok farkli yapilardaniz, hayata bakis acimis, cesaretimiz, nelerden utanip utanmadigimiz, cekindigimiz korkdugumuz mutlu oldugumuz vs.

Acikcasi kiz kardesim erkek arkadasi olsa ve onla beraber yasamak istese kimseyi dinlemez hepimizle kötü olur gene yapar düsüncesindeyim, ama bende senin gibi erkeklerin bu durumlardan faydalandigini düsünüyorum. Sonucta erkege birsey olmuyor, baskasini bulur, ama o kizin adi cikmis oluyor bir kere. Veya böyle birsey olursa bende artik ya cok moderin bir türk erkegi (iyi aramalar) yada yabanci biriyle evlenirim artik diyeceksin. Aslinda erkekler moderin moderin olmasinada, aileleri kabul etmiyor bu seferde, bunlarida cok gördük. millet nisan atmis kizi istemiyor, artik baskasiyla yasamisi birak.


Bence nasil mutlu oluyorsan öyle yasa ve kuzenin icin dua et iyi anlassin erkek arkadasiyla. Kendine odaklan ve kendi hayatini güzellestirmeye calis, bu demek degilki ayri yasayan cok özgürdür cok mutludur, yok böyle birsey. Herkes icin özgürlük ve mutluluk baska birseydir tabiiki, insallah sende cok mutlu olursun ve kendi davranislarini baskalariyla kiyaslayip, kendini bos bosuna sorgulayip yipratmassin insallah.
 
Birinci maddenizde kuzeninizden örnekleme yaparak,ben neden özgür değilim diye sormuşsunuz.Eee kuzeninizde özgür değil ki...
Eğer iyi bir yalan söyleme kabiliyetiniz varsa sizde onun yaptığı gibi ''anne ben kuzenimde kalacağım'' diyerek sevgilinzle kalabilirsiniz.
Yani özgürlük bu ise???

ıkinci maddeniz kuzeninizin kişisel tercihidir.Örfüne adetine bakış açısıdır.
Bana göre 28 yaşında bunu denemek istiyorsan;ben buna karar verdim diye çıkarsın herkesin karşısına ya da paşa paşa oturursun evinde.
Öyle yalanla dolanla bu işler fazla çocukça geldi gözüme.

Sizde yaşadığınz hayatı kendi istediğiniz gibi değilde ailenizin istediği gibi yaşıyor gibisiniz ama bir yandan da sizde kuzeninizi kınıyorsunuz.
Yani istemeye istemeye sizde o gelenekçi kalıbın içinde bakıyorsunuz dünyaya ama bir yandan da ahh bir çıksam şurdan bana herşey mübah der gibisiniz.
 
Okudum, okudum, ama konuyu niye açtığınızı anlayamadım.
Hem kuzeninizin yaşantısına siz de çok artı gözüyle bakmıyorsunuz ve doğru bulmuyorsunuz anladığım kadarıyla, ama bunu özgürlük adı altında tanımlıyorsunuz.
Bir kere özgür olması için teyzenizden gizli iş yapmaması lazımdı, gizli yaptığına göre, özgür değil.
Özgür olması için, yalan söylemeden bu işi yapması lazımdı.
Eğer bu özgürlükse, siz de yalan söyleyip, her istediğinizi yapabilirsiniz.
Kendinize yakıştırabiliyorsanız, sınırlarınız el veriyorsa.
Yani aslında eşitsiniz.
O da sizden farklı bir konumda değil, tek farkı yalan söyleyip özgürlük alanı yaratmış kendine, buna da özgürlük denmez.
Hem sizden bir özenti var gibi, hem de pek doğru bulmuyorsunuz.
Doğru bulmadığınız bir hayata özenmek tezat biraz.
Rahat davranmak istedikten sonra, sınırlarınız el verdiği sürece, kuzeninizde, siz de, herkeste, istediği şekilde yaşar.
Bana ters mi kuzeninizin yaşadığı, tamamen ters.
Ama herkesin kendi hayatı ve tercihi, sonuçlarına katlanacak olanda kendisi.
Ama özgürlük demek, yalanla dolanla, birşey yaşamak değil.
Dürüstçe herkesin haberi olarak birşey yaşıyorsanız, kimseye hesap vermiyorsanız, özgürsünüzdür.
 
Vallahi ben derdinizi anlamadim.
Hem kuzeninizin kararini tasvip etmiyorsunuz, hem de "ben niye boyle ozgur degilim" turu laflar ediyor, ailenizin izin vermeyeceginden filan bahsediyorsunuz. Yapmayin Allah askina, liseli kiz degil, 33 yasinda bir bayansiniz. Bunlari asmis olmaniz gerekirdi. Anlattiklariniz da celiskili, ben ne sordugunuzu. ne tur yorumlar beklediginizi anlamadim acikcasi.
 
ben anlamadım olayı.
hem kuzeninizin sevgilisi tarafından kullanılabilme ihtimali olduğunu düşünüyorsunuz; hem de neden hayatınızın böyle olmadığını sorguluyorsunuz.

28 yaşındaki yetişkin bir insan hayat tarzını böyle seçmiş.
neye kıyamıyorsunuz?
ilişki arada imza yoksa erkeğin gönlünü eğlendirdiği, kadının kullanıldığı bir olay mıdır?
iki yetişkin insan hayat tarzından memnunsa kimsenin yadırgamaya hakkı yok bence.

siz 33 yaşındasınız.
sizin cesaret edemediklerinizi kuzeniniz yapınca 'ya adam kullanıyorsa' oluyor da siz yaşayabilseydiniz 'oh ne rahat özgür hayat' mı diyecektiniz?
isteseydiniz siz de yapardınız ama bir şeyler engel olmuş demekki.

ben 21 yaşındayım.
2 senedir şehir dışında okuyorum. burda yaşadığım evde tek yaşadığım bir zaman da oldu 5 ay kadar.
ben ailemin yanına gdince eve sığamıyorum.
sıkan bir ailem olmamasına rağmen.
sizin yaşınızda olup ailemle yaşadığımı düşünemiyorum bile.

ama evlilik bir kurtuluş yolu değildir kadın için.
 
bizden ne gibi bi yardim bekliyosun anlayamadim dogrusu
kuzeninle bakis acilarinin farkli oldugu apacik belli
hem kuzeninin kullanilmasindan korktufunu söylüyosun
hemde neden seninde öyle bisey yapamadigini sorguluyosun
anlayamadim dogrusu
 
Her koyun kendi bacagindan asilir demis atalarimiz,
Sizin ve kuzeninizin farkli karakterde olmalari cok normal,
herkes kendi sectigi yasamdan sorumlu..
Maddi olanaklara sahip oldugunuzu, ama manevi olarak pek
buna istekli olmadiginizi yazmissiniz. Siz kendi ic sesinizi dinleyin.
Baska turlu davransaydiniz vicdanen kendinizi rahat hissetmeyeceginizi
(ister bir erkekle yasayin yada yasamayin), daha oncede bu sebepten evden
ayriilmadiginizi anliyorum. ama yine de icinizde acaba'lar kalmis.
Siz kendi icinizi, vicdaninizi dinleyin. Boyle ailenizle mutlu degil misiniz?
Ailenizle otururken guzel bir nasip bulur insallah ailenizle de onu tanistirirsiniz,
boylece vicdanen de cok rahat olursunuz...
 
herkesin hayatı farklı

seçimleri farklı

hayattan beklentileri farklı

kişi kendi seçimlerini yaşar, kendi bacağından asılır

başkalarının doğrularına göre değil kendi doğrularına göre yaşa. başkasının pişman olduğu şeyden pişman olmayacak veya başkalarının mutlu olduğu şeyden mutlu olacak değilsin :lepi:

Cok guzel yazmissiniz ben de ayni fikirdeyim..
 
"Ya kızı kullanıp atarsa" mantığına sahip olduğunuz için siz kuzeniniz gibi yaşayamazsınız zaten
Yaşarsanız ve sonu ayrılık olursa da kaldıramazsınız çünkü ilşkiye bakış açınız bu
Bu bakış açısına sahip biri de evlenerek evinden ayrılmalıdır
Ben 5 senedir okul nedeniyle ailemden ayrı yaşıyorum,sorumluluğumun yüzde doksanı kendi üstümde desem yalan olmaz
Erkek arkadaşıma da gidip kalıyorum,onunla tatile de gidiyorum,ailem duysa ters gelir ama kendim çalışmaya ve kendime bakmaya başladığım zaman bunu onlardan saklamayacağım
He kendimi kullanılıyor gibi görüyor muyum,hayır valla kullanıyor gibi görürüm de kullanılıyor gibi görmem
Bu benim hayatım,ben böyle yaşıyorum,aksini yaşayana saygı duyarım,bana saygı duymayıp laf edene de lafımı ederim
Yanlız 33 yaşındasınız,istediğin gibi dışarı çıkma ,gezme hakkıına sahipsiniz,bunlarda da ksıtılamanız varsa bence o zaman yazık gerçekten,yoksa sadece erkek arkadaşınla yaşamak özgürlük demek değil.
 
Hem kuzeninizi eleştiriyor Hemde sizde onun gibi bir hayat sürmek istediğinizi yazıyorsunuz...
Kuzeniniz Ailesini Kandırıp Erkek Arkadaşıyla Yaşamayı Tercih Etmiş.. Edebilir Ama Yalanla Değil...
Affedersiniz Ama ben ne kuzeninizin 28 olduguna nede sizin Yaşınıza İnanmıyorum...
Biraz Kıskançlık Sezdim...Bence Kendiniz olur..
 
Back